Yazlık

Kira, ekonomik koşullara bağlı olarak değiştirilebilecek!

Borçlar Yasası'nda yapılan değişiklikle başlangıçta belirlenen kira bedeli, ekonomik koşullara bağlı olarak değiştirilebilecek

Borçlar Yasası'nda yapılan değişiklikle başlangıçta belirlenen kira bedeli, sözleşmenin süresinin uzatıldığı durumlarda, ekonomik koşullara bağlı olarak değiştirilebilecek. Böylece ev sahibinin, istediği kira bedelini alması sağlanacak.

Alışverişten iş hayatına günlük ekonomik ilişkileri düzenleyen Borçlar Yasası'nda köklü değişikliklere gidiliyor. Tasarı ile kiracı-ev sahibi ilişkileri konusunda da yeni bir dönem başlıyor. Ancak özellikle kiracıların aleyhine olan hükümler büyük tartışma konusu. Tüketici Dernekleri Federasyonu ‘kiracıların örgütlenerek' düzenlemelere karşı çıkmasını istiyor.

TBMM Genel Kurulu'nda ‘temel kanun' kapsamında 649 maddelik Borçlar Kanun Tasarısı görüşülüyor. Özellikle kriz döneminde birçok vatandaşın hayatına dokunan borçlar hukukunda kuralları yeniden düzenleyen tasarının en çok kiracı-ev sahibi ilişkilerini düzenleyen hükümleri tartışma konusu olacak. Genel Kurulda önümüzdeki günlerde ele alınması beklenen hükümlerle şu düzenlemeler geliyor.

Evsahibinin yükümlülükleri:  Kiralık yerle ilgili zorunlu sigorta, vergi ve benzeri yükümlülükleri mal sahibi karşılayacak.

Çatı onarımı ve dış cephe boyası gibi giderler, ev sahibi tarafından karşılanacak.

Borcunu ödemeyene çık diyecek: Kiraya verenler, sadece kira bedelini değil, elektrik ve su gibi yan giderleri de ödemeyen kiracılara karşı, temerrüt sebebiyle tahliye davası açabilecekler.

Balkonda mangala son: Kiracının davranışları komşular tarafından çekilmez hale gelirse, ev sahibi yazılı bildirimle sözleşmeyi hemen feshedebilecek. Uyarıya rağmen yüksek sesle müzik dinleyen, gürültü patırtı, balkonda mangal yapan kiracının sözleşmesi iptal edilebilecek.

Kira artışı: Kira bedelleri, bir önceki yılda gerçekleşen üretici fiyat endeksindeki (ÜFE) artış oranını geçmemek koşuluyla artırılabilecek. Taraflarca bu konuda bir anlaşma yapılmamışsa, kira bedeli, bir önceki kira yılının üretici fiyat endeksindeki artış oranını geçmemek koşuluyla hakim tarafından, kiralananın durumu gözönüne alınarak hakkaniyete göre belirlenecek. Mal sahibine verilen depozito miktarı, 3 aylık kira bedelini aşamayacak.

Dövizle kiralama: Kira bedeli yabancı bir para birimiyle belirlenmişse, 5 yıl geçmedikçe kira bedelinde değişiklik yapılamayacak. Bu süre geçtikten sonra kira bedelinin belirlenmesinde, yabancı paranın değerindeki değişiklikler de dikkate alınarak emsal kira bedellerine göre güncelleme yapılacak. Ancak, sözleşmenin yapıldığı dönemde öngörülmeyen olağanüstü durumların ortaya çıktığı ve aşırı ifa güçlüğünün oluştuğu durumlarda, taraflar 5 yıllık süreyi beklemeden, hakimden sözleşmenin yeni koşullara uyarlanmasını isteyebilecekler.

Kriz ayarı: Kira sözleşmesinin kurulmasından sonra, başlangıçta belirlenen kira bedeli, özellikle kanun gereği sözleşmenin süresinin uzatıldığı durumlarda, ekonomik koşullara bağlı olarak değiştirilebilecek. Böylece kiraya verenin, konut veya iş yerinin durumuna göre uygun bir kira bedeli elde etmesine olanak sağlanacak.

Tek taraflı fesihe son: Konut ve iş yeri kiralarında kiracı, süre bitiminden en az 15 gün önce bildirimde bulunmadığı takdirde sözleşme aynı koşullarla 1 yıl uzatılmış sayılacak. Ancak kiraya veren, 10 yıllık uzama süresi sonunda, bu süreyi izleyen her uzama yılının bitiminden en az 3 ay önce bildirimde bulunmak koşuluyla, herhangi bir sebep göstermeksizin sözleşmeye son verebilecek. Düzenlemeyle, kiraya verene, tazminat ödemekle yükümlü olmaksızın, sözleşmeyi tek taraflı sona erdirme hakkı tanınmış olacak.

Eş rızası aranacak: Aile konutu olarak kiralanan taşınmazlarda kiracı, eşinin açık rızası olmadıkça kira sözleşmesini feshedemeyecek. Eş, daha önceden ev sahibine yazılı bildirim yapmışsa, sözleşmeyle ilgili kararlar iki eşe de ayrı ayrı gönderilecek. Kiraya verenler, üst soyunun (örneğin, babasının veya büyük babasının), alt soyunun (torunlar) veya evlatlığının konut veya işyeri gereksinimini ileri sürerek de tahliye davası açabilecekler.

Para cezası ödeyecek: Gereksinim ileri sürülerek boşaltılan konut üç yıl süreyle eski kiracıdan başkasına kiralanamayacak. Bu yasağa aykırı hareket edenler eski kiracıya bir yıllık kira bedeli ödeyecek. Mevcut yasa, bu konuda konut sahibine hapis cezası öngörüyor.

Tüketiciler karşı: Tüketici Dernekleri Federasyonu ise tasarıda kiracılara yönelik hükümlerine karşı. Tasarının aynen yasalaşması durumunda, faturasını ödeyemeyen kiracının evden çıkarılabileceğini vurgulayan Federasyon, kiracıların haksızlıklarla baş edebilmesi için örgütlenmesi çağrısında bulundu. Vekillere bu hükümlerin düzeltilmesi çağrısında bulunan Federasyon şu görüşleri dile getirdi:

“Yapılacak değişiklikle ev sahipleri, kiracısı olan tüketicileri istedikleri zaman sokağa atabilecekler. Ödenmeyen faturalar evden çıkarılma nedeni olabilecek oysa ilgili kurum elektrik su gibi faturalar ödendiğinde, bir ay içinde verdiği hizmeti durdurmaktadır. Dahası bu şirketler ev sahibine verilen üç aylık depozitonun dışında kendileri de güvence parası almaktadır. Kira bedelleri düşük kaldığında ev sahipleri ‘emsal kira tespiti' davası açarak kiralarını çevre ile aynı seviyeye getirme olanağına sahiptir.”

Ismarlamadıysan kullan
TBMM Genel Kurulu'ndaki görüşmelerde ise şu ana kadar tasarının ilk 21 maddesi bazı değişiklikler ile kabul edildi. Tasarı da kabul edilen maddeler ile gelen düzenlemelerden bazıları şöyle oldu:

* Ismarlanmayan bir şeyi posta kutusunda veya kapısının önünde bulan ya da başka bir yolla alan kişi, söz konusu şeyi geri göndermek veya saklamakla yükümlü olmayacak, kullanabilecek. Verilen bir önerge ile ısmarlanmamış bir şeyin yanlışlıkla gönderildiğinin açıkça anlaşılması halinde alan kişinin uygun sürede gönderene haber verme zorunluluğu da kaldırıldı.

* Bir sonucun gerçekleşmesi karşılığında ödül vereceğini ilan yoluyla duyuran kimse, sözünü yerine getirmekle yükümlü olacak. Ödül sözü veren, sonucun gerçekleşmesinden önce sözünden cayarsa veya sonucun gerçekleşmesini engellerse, dürüstlük kurallarına uygun olarak yapılan giderleri ödemekle yükümlü olacak.

* İmzanın, borç altına girenin elyazısıyla atılması zorunlu olacak. Güvenli elektronik imza da, el yazısıyla atılmış imzanın bütün hukuki sonuçlarını doğuracak. İmzanın el yazısı dışında bir araçla atılması, ancak örf ve adetçe kabul edilen durumlarda ve özellikle çok sayıda çıkarılan kıymetli evrakın imzalanmasında yeterli sayılacak. Açığa imza atan kişi, sonradan yazılan metinden sorumlu tutulamayacak.

* Bankalar, sigorta, seyahat ve taşıma işletmeleri gibi şirketler tarafından önceden hazırlanan soyut ve tek yanlı sözleşmelere karşı bireyleri koruyan hükümler getirildi. Örneğin kredi kartı veya sigorta sözleşmesi yer alan bir hüküm, açık ve anlaşılır değilse veya birden çok anlama geliyorsa, düzenleyenin aleyhine ve karşı tarafın lehine yorumlanacak. Sözleşmelerde, tek yanlı olarak karşı taraf aleyhine bir hükmü değiştirme ya da yeniden düzenleme yetkisi vermişse, bu kayıtlar yazılmamış sayılacak.
Radikal