Kira sözleşmelerinde 10 yıl şartı nasıl işliyor?
Posta Gazetesi hukuk uzmanı Tamer Heper, kira sözleşmelerinde uygulanmaya başlanan "10 yıllık kiracının tahliyesi" düzenlemesiyle ilgili ayrıntıları köşesine taşıdı. İşte uygulamayla ilgili Tamer Heper'in yazısı...
"Zaman zaman bana başvuranların mektubunun uzunluğundan yakınırım ya, bu da onun tam tersi. Aslında soru daha da kısa ben yine kahve falına başvurdum ve soruyu bu kadar uzun tutma imkanı buldum. Zira sorunun kısalığından ne demek istediğini anlamanın başka yolu yoktu. Önce okuyucumun ne demek istediğini anlatayım, sonra da yanıtımı vereyim. Biliyorsunuz artık kira sözleşmeleri 10 yılını doldurunca kiracıyı tahliye imkanı doğdu. Okuyucum da "Kiranın başlangıcı Nisan 2005. 10 yıllık süre ve ilavesi ne kadar?" diyerek bu konuyla ilgili sorusuna yanıt arıyor.
2012’ye kadar böyle bir hak tanınmıyordu. İlk defa 2012’de bu hak tanındı. Şimdi hem kiracılar hem kiralayanlar tetikte bekliyor. Ancak bu hakkı tanıyan kanunun yürürlüğe girdiğinde 10 yılını dolduranlar ve 10 yılına 5 yıldan az kalanlar için farklı uygulamalar öngörüldü. İşte okuyucumun sorduğu bu farklı uygulama.
Kanun yürürlüğe girdiğinde, 10 yılını doldurmalarına beş yıldan az kalanlar için ek süre getirildi, bu ek süre kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 5 yıl. Okuyucumun kira sözleşmesinin başlangıcı 2005. Kanun 2012’de yürürlüğe girdiğine göre o tarihte 10 yılının dolmasına 3 yıl vardı. O halde kiracı bu uzatmadan yararlanacak. Yararlanacağı süre kanunun yürürlüğe girmesinden itibaren 5 yıl. Kanun 2012’de yürürlüğe girdiğine göre kiracının tahliyesini talep ancak 2017’de mümkün olacak.
Son olarak şunu aktarayım. Bu maddeye karşı olumsuz bakanlar çok. Özellikle büyük şirketler, mesela banka şubeleri. Büyük çapta kiracı ve kira süreleri de çoğunlukla 10 yılını doldurdu. Bu şube senelerce müşteri potansiyeli elde etmiş, dekorasyon yapmış, şimdi kiralayan ‘çık’ diyor veya çıkartmamak için büyük miktarda kira bedeli talep ediyor. Bunun gibi olaylar yaygın. Bu nedenle de şikayetler çoğalıyor. Yani büyük şirketler seslerini yükselttiği takdirde bir değişiklik söz konusu olabilir. Ancak ne yönde olabilir elbette şimdilik meçhul."
26 Şubat 2015 tarihli Posta Gazetesi köşe yazısı...