Komşunun evine verilen zararı kim öder?
Posta yazarı Tamer Heper 'Babam, köyde tarlaya sobadan çıkardığı külü dökmesiyle dayımın 2 katlı ahşaptan olan evinin yanmasına sebep olmuş. Bizden ev yapmamızı istiyorlar. Babamın oturduğu evden başka bir şeyi yok. Maddi durumumuz iyi değil. Nasıl bir yol izlemeliyiz?' sorusunu yanıtladı.
Posta köşe yazarı Tamer Heper, bugünkü yazısında bir okuyucusunun '87 yaşındaki babam, köyde tarlaya sobadan çıkardığı külü dökmesiyle dayımın 2 katlı ahşaptan olan evinin yanmasına sebep olmuş. Dayım vefat ettiğinden çocukları ilgileniyordu. Şimdi bizden ev yapmamızı istiyorlar. Babamın oturduğu evden başka bir şeyi yok. Bizim de maddi durumumuz iyi değil. Biz yine de ‘yardım edelim, beraber yapalım’ diyoruz ama kabul etmiyorlar. Nasıl bir yol izlemeliyiz?' sorusuna cevap verdi. İşte Tamer Heper'in yazısı...
87 yaşındaki babam, köyde tarlaya sobadan çıkardığı külü dökmesiyle dayımın 2 katlı ahşaptan olan evinin yanmasına sebep olmuş. Dayım vefat ettiğinden çocukları ilgileniyordu. Şimdi bizden ev yapmamızı istiyorlar. Babamın oturduğu evden başka bir şeyi yok. Bizim de maddi durumumuz iyi değil. Biz yine de ‘yardım edelim, beraber yapalım’ diyoruz ama kabul etmiyorlar. Nasıl bir yol izlemeliyiz? l B.A.
***
Bir ihtilaf çıktığında ya taraflar anlaşır ihtilafı sulhen halleder veya anlaşamaz bu defa işin sulhen halli mümkün olmaz ama devreye hukuk girer. Okuyucumun anlattığı olayda da kural bu. Taraflar anlaşamıyormuş, o halde devreye hukuk girecek. Yani karşı taraf mahkemeye başvuracak ve davada talebini iletecek.
Dolayısıyla anlaşamama durumunda, okuyucum kendilerine mahkemeden bir davetiye gelmesini bekleyecek. Ben sulhen anlaşamayan kişilere davranışları konusunda veya ihtilafın sonucu konusunda bir bilgi veremiyorum. Olay öyle çok karşılaşılan bir olay değil.
Anlatılan olayın çok çeşitli cephesi olabilir. Örnek olarak söyleyeyim, belki yangın kül dökülmesinden çıkmadı, belki külü babaları dökmedi, belki bizim bilmediğimiz başka unsurlar devreye girdi. Bütün bunların olayda bulunduğu anlamında söylemiyorum ama akla gelmedik bir çok husus davanın seyrini değiştirir, bunu anlatmak için bu örneği verdim.
Dolayısıyla benim önerim, anlaşma zemini olmayacağı kesinleştiğinde açılacak bir davayı beklemek ve mahkemeye ellerindeki delili sunduktan sonra mahkemenin kararına uymak en akılcı yol olacaktır.