Eğitim

Konut alımı için 2010 uygun zaman mı?

2010 yılının gayrimenkul ve konut alımı için uygun olup olmadığı piyasanın farklı aktörleri tarafından değerlendirildi  

2009 yılında dünya finans piyasalarıyla birlikte Türkiye'yi vuran ekonomik kriz nedeniyle gayrimenkul sektörü ciddi biçimde geriledi. Merkezi konumdaki emlak fiyatları değerini korurken emlak piyasasında ortalama yüzde 20 ila 40 oranında düşme yaşandı. Bu gelişmeler beraberinde bankaların yatırımcıya düşük faizli kredi olanağı sunmasına neden oldu. Emlak fiyatlarıyla birlikte banka kredi faizi 2009 yılında 1.6'lara geriledi. Haberturk, 2010 yılında, sektörde neler yaşanabileceğini işin uzmanlarıyla konuştu. Büyük firmaların emlak satışını artırmaya yönelik kampanyalarını sürdürdüğü, bankaların konut faiz oranlarını yüzde 1.3 düzeyinde tuttuğu yılın ilk aylarında emlak almanın uygun olup olmadığını sorduk. Konut alımının Nisan, Mayıs ve Eylül aylarında hızlandığı ülkemizde ortak görüş bu yılın, geçen yılın yaralarını saracağı ve kriz sonrası ortaya çıkan tablonun toparlanmasına yönelik olacağı. Pekiyi emlak almak için şu an uygun zaman mı? Kimi uzmanlar bu soruya "Evet" yanıtını verirken, "Biraz daha beklemek gerekir" diyenler de var.

TÜSİAV Türk Sanayici ve İşadamları Vakfı Emlak Sektörü Kurul Bşk. Salim Taşçı: Sektör dip yaptı, emlak alımının tam zamanı

"Konut en dip noktaya geldi. Emlak fiyatları ülke genelinde yüzde 25-30 oranında düştü. 44 milyon dolarlık arsa 12.5 milyon dolara alıcı bekler oldu. Konut alımında bizim köpük diye tabir ettiğimiz kazık artık kalmadı sektörde. Konut almanın tam zamanı, emlak almanın tam zamanı olduğunu düşünüyorum. 40 yıldır emlak sektörünün içindeyim, hayatımda sektörün hiç böyle dip yaptığına rastlamamıştım.
Ancak banka kredilerinin yoğun olması sırasında, son dört yılda, bu işte sorumluluğu olanlar iyi bir sınav vermediler. 100 bin TL olan bir taşınmazı, 150 bin TL'den sattılar. Bu bir yerde fırsatçılık oldu, sorumlular taşın altına elini sokmadılar. Tavuğun yumurtasını almak yerine tavuğu kestiler. Akabinde de 2007 yılı sonunda durgunluğa girildi ve 2008-2009 yılında çok daha vahim bir durum yaşandı. Konut en dip noktaya geldi. Emlak fiyatları ülke genelinde yüzde 25-30 oranında düştü. 44 milyon dolarlık arsa 12.5 milyon dolara alıcı bekler oldu. Konut alımında bizim köpük diye tabir ettiğimiz kazık artık kalmadı sektörde. Gelinen aşamada vatandaşın gayrimenkule yönelmesi için en uygun koşulları oluşturdu. Ancak vatandaşın krediyle konut sahibi olması için faizlerin 0.50-055'e de çekilmesi gerekir. Şu an Türkiye'de 6 milyona yakın konut açığı var.”

 İzmir Emlakçılar Odası Başkanı Mesut Güleroğlu; 'Devamlılık sürerse, fiyatlarda yüzde 10-15 artış olabilir'

Kriz olmadığı takdirde uygun zaman. 2009 yılının aralık ayından itibaren piyasalarda bir hareket başladı. 2010 yılı ocak ayında da bu hareketlilik devam etti. Şubat ayında da bu devamlılık sürerse, emlak ve konut fiyatlarında yüzde 10-15 düzeyinde bir artış olabilecektir. Üç yıldır insanlar gayrimenkul alıp satmakla ilgili ciddi sorunlar yaşıyor. 2006 yılındaki krizin ardından faiz oranı 1.0'lardan 2.5'lere çıktı. Hal böyle olunca piyasada üç yıllık bir durgunluk vardı. Bunun sonucu olarak da emlak fiyatlarında yüzde 25-30 gerileme oldu. 2009'da gerileme yüzde 10'lar düzeyinde devam etti. Her yatırımın bir riski vardır, alınan bir gayrimenkul sonuçta sahibine kazandırır. Herhangi bir ekonomik kriz olmadığı takdirde ben emlak yatırımının bir sıkıntı yaratacağını düşünmüyorum. Şu an emlak almak için uygun bir zaman olduğu kanaatindeyim. Öyle düşünüyorum.

İstanbul Emlakçılar Odası Bşk. Sabri Ateş: Kriz bitmedi, 2011'e doğru piyasa daha çok sıkışacak

"Piyasanın çok durgun ve konut almanın tam zamanı olduğunu söylüyorlar ama 2011 'e doğru piyasanın daha da sıkışacağını söyleyebilirim. 2011 yılında yine benzer hatta daha uygun fiyatlarla gayrimenkul alınabilir"
2011'e doğru piyasa daha da sıkışacak. Daha uygun fiyatla konut alınabilir. Üç yıldır aynı şeyi söylüyorum. 2009'da başlayan ekonomik kriz 2011'i de içine alır. 2010'da biter diyenlere katılmıyorum. Piyasanın çok durgun ve konut almanın tam zamanı olduğunu söylüyorlar ama 2011'e doğru piyasanın daha da sıkışacağım söyleyebilirim. Ardından müteahhitler kâr limitlerinden fedakârlık yapmak zorunda kalacaklardır. Bugün geçmiş dönemlerle karşılaştırdığımızda inşaat sektörünün önde gelenleri Türkiye'de hiç görmediğimiz bir uygulamaya başladılar ve metrekaresi 700 ila 1000 TL arasında yüzme havuzlu, sosyal tesisler üretmeye başladılar. Geçmiş yıllarda yüzde 100 kâr limitiyle satılan gayrimenkullerin bugün yüzde 10'lar düzeyinde kârla satıldığını artık vatandaş da biliyor. Bugün gayrimenkul alamayanlar 2011 yılında yine benzer hatta daha uygun fiyatlarla gayrimenkul alabilecekler.

Habertürk Ekonomi Emlak Editörü Menekşe Ataselim: 'Fiyatlar oldukça düşük seviyede'

Koşullar uygun alternatifler sınırlı. 2009'u krizle geçi­ren ve "kayıp yıl" olarak gö­ren yatırımcılar 2010'da bir toparlanma süreci başlamasını öngörüyor. O nedenle krizde "dip" yaptığı düşünülebilecek konut fiyatları bu yıl bir miktar artış gösterebilir. Tüketici açısından bakılacak olursa, fiyatların olabileceği en düşük seviyeye gerilediği ve faizlerin de yüzde 1 oranında seyrettiği bu dönemde avantajlı fiyat veya ödeme koşullan sağlayacak konutlar bulmak mümkün. Şirketler yeni projeleri genelde bahar aylarında satışa çıkarır. İkinci eller de taşınma mevsimi olan bahar aylarında boşalır. Dolayısıyla kışın alter­natif az olmakla birlikte fiyatlar biraz daha makuldür. Finansal açıdan değerlendirildiğinde ise gerek konut fiyatları, ge­rekse de faizlerin geldiği nok­ta, aradığı konutu bulanlar için avantaj sağlayacak durumda.

Mortgage Broker'ları ve Danışmanları Derneği Başkanı Nizamettin Aşa: Göstergeler, konut almak için 2011'in sonunu gösteriyor'

Ekonomik ve siyasi göstergeler konut almak için 2011 yılının sonunu daha uygun gibi gösteriyor. Piyasalarda faizlerin, konut fiyatlarının çok ciddi pazarlıklarla düştüğünü görmekteyiz. Son iki yıl ile kıyasladığımızda şu anda konut almanın son iki yılda en uygun hale geldiğini söylemek yanlış olmaz. Ancak, mevcut piyasa koşullarını ve ekonomideki beklentileri göz önüne aldığımız zaman da konut piyasasının 2010 yılında çok fazla bir gelişme göstereceğini zannetmiyorum.

2011 yılında seçim olması, akabinde yeni gelecek hükümetin, bu mevcut hükümet bile olsa yeni bir ekonomi politikası oturtuncaya kadar da zaman geçeceği aşikâr. Bunun hepsini göz önüne aldığınız zaman ekonomik ve siyasi göstergeler 2011 'in sonunu gösteriyor. Yani en az bir buçuk yıl emlak ve inşaat sektöründe gelişme beklemek mümkün değil. Özellikle inşaat müteahhitlerinin geçmiş dönemlerde olduğu gibi çok büyük karlarla satış yapması artık olağan değil. Bu bir buçuk yıl içinde fiyatlar yatay seyredecek, hatta sıfır konutlarda bir miktar düşeceğini de tahmin ediyoruz.
Alper Uruş/Habertürk