Yeni Projeler

Konut kredisi 41 milyar TL'ye taşınacak!

Yapı Kredi Konut Finansmanı Pazarlama Bölüm Başkanı İsmet Erdem, konut kredileri faizindeki düşüşün ardından yaşanacak hareketliliğin toplam konut kredisi hacmini yıl sonuna kadar 41 milyar liraya taşıyacağını öngördüklerini bildirdi

Erdem, konuya ilişkin konut kredisi faiz oranlarında 2009 başına göre ciddi bir gerileme yaşandığını, ocak ayında piyasadaki Türk Lirası konut kredisi faizlerinin ortalaması yüzde 1,75'ler seviyesindeyken, bugün bu oranın 1,20'lere kadar gerilediğini, sene başında piyasada yüzde 2,09 olan en yüksek faiz oranının ağustos itibariyle maksimum 1,39'larda seyrettiğini anımsattı. Piyasada önümüzdeki dönemde Merkez Bankası'nın kısa vadeli faizlerde bir miktar daha indirim yapma alanı olduğu ve bu düşük faiz seviyesinin bir süre devam edeceği beklentisi bulunduğunun altını çizen Erdem, bu koşullar altında yakın dönemde konut kredisi faizlerinin de bir miktar daha aşağı gidebileceğini kaydetti.

İsmet Erdem, "Bununla birlikte, unutulmamalı ki Merkez Bankası politika faizi gecelik vadeyi temsil ederken, diğeri 5-10 yıllık bir aktifin getirisine karşılık gelmektedir. Uzun vadeli kredinin faizinin belirlenmesinde hem bu kredinin yaşamı boyunca gerçekleşmesi beklenen fonlama maliyeti, hem de risk koşulları dikkate alınmaktadır. Bu nedenle konut kredisi faizi ile gecelik politika faizi arasında belirgin bir marj kalması doğaldır. Bu çerçevede bugün itibarıyla yüzde 1,20 civarında bulunan uzun vadeli konut kredisi faizlerinin yıl sonunda yüzde 1,15 civarında bulunması muhtemel görünmektedir" değerlendirmesi yaptı.

"HIZLI DÜŞÜŞ KONUT KREDİSİ SEKTÖRÜNE U DÖNÜŞÜ YAPTIRDI"
Konut kredileri hacminde 2009 yılı başındaki küçülme trendinin tamamen tersine dönmeye başladığını, faizlerdeki hızlı düşüşün 2008'in son çeyreğinden itibaren daralan konut kredisi sektörüne "U" dönüşü yaptırdığını belirten Erdem, şöyle devam etti: "Ocak ayında yüzde 1,15 küçülen pazar, şubat ayından itibaren artıya geçmeye başladı. Nisan, mayıs ve haziran aylarında ortalama yüzde 1 büyümeye şahit olduk. Temmuz ve ağustos aylarında piyasada mevsimsel bir durgunluk söz konusu oldu, ancak eylül itibariyle insanların tatilden dönüp, düşük faiz sürpriziyle karşılaşmalarıyla piyasada tekrar bir canlanma bekliyoruz. Sonbaharda mevsimsel olarak konut alımları her zaman hızlanmıştır. Biz bu hareketliliğin toplam konut kredisi hacmini yıl sonunda 41 milyar liraya taşıyacağını öngörüyoruz. Bu da yıllık yaklaşık yüzde 9-10'luk bir artışa denk geliyor." Konut kredisi faizlerindeki düşüşlerin doğal olarak kredi kullanmak için yeterli geliri olan kitleyi arttırdığına işaret eden Erdem, Yapı Kredi olarak faizlerdeki düşüşe paralel olarak konut kredisine talebin artacağını, bunun doğal bir sonucu olarak kısa ve orta vadede ev fiyatlarında bir artışı öngördüklerini bildirdi.

"ŞU ANDA DAHA FAZLA DÜŞÜŞ ÖNGÖRMÜYORUZ"
Akbank Bireysel ve Şirket Bankacılığından sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Galip Tözge de bir süredir devam eden düşük faiz ortamının, piyasalardaki güven artışı ile birleşmesi sonucunda kredi faizlerinde banka olarak büyük indirim yaptıklarını, kredi faizlerinin bir süre yatay devam etmesini öngördüklerini kaydetti. Tözge, her ne kadar Merkez Bankası kısa vadede faiz indirimleri yapmaya devam etse de, kredi faizlerinin uzun vadeli maliyetler ile ilişkili olması nedeniyle şu anda daha fazla bir düşüş öngörmediklerini bildirdi. Konut fiyatlarının bu faiz düşüşü ile hemen artış göstereceğini düşünmediklerini dile getiren Tözge, düşük faiz ortamının devam etmesi ve ekonominin tekrar canlanması ile konut fiyatlarının tekrar artışa geçebileceğini, dolayısıyla şu anda konut alımı için fırsat zamanı olduğunu vurguladı. Galip Tözge, uzun süreden beri tüketicilere sundukları 10 yıla kadar varan vade imkanının yanı sıra mortgage kredilerinde yüzde 1'in altına düşen faiz oranlarının müşteriler, emlak ofisleri ve konut projeleri için talebi canlandırarak hem konut sektörünü hem de mortgage kredilerini olumlu etkileyeceğini ifade etti.

"KONUT ALIMI İÇİN EN İYİ DÖNEM"
Garanti Mortgage Genel Müdür Yardımcısı Umur Güven ise konut kredisi gibi uzun vadeli fonlama gerektiren kredilerde Merkez Bankası faizlerinden ziyade, yurt dışı fonlama imkanlarına ve maliyetlerine bakılması gerektiğine, dolayısıyla konut kredisi faiz düşüşlerinin yurt dışında finans piyasalarındaki iyileşmeyle beraber mümkün olabileceğine dikkati çekti. Özellikle yurt dışı piyasalardan, örneğin Avrupa'nın en büyük iki ekonomisi Almanya ve Fransa'nın ikinci çeyrekte büyümesi, pek çok büyük uluslararası bankanın beklentilerin üzerinde kar açıklaması gibi, gelen iyi haberlerin burada da bir iyileşme trendinin başladığının işaretini verdiğini vurgulayan Güven, önümüzdeki dönemde, yurt içi ve yurt dışında iyileşme sürecinin devam etmesi ve IMF ile yapılacak bir anlaşmanın gerçekleşmesi durumunda faizlerdeki düşüşün devam etmesini öngördüklerini kaydetti.

Garanti Bankasının her hafta binin üzerinde konut kredisi başvurusu aldığını belirten Güven, Şubat 2009'dan itibaren konut fiyatlarının ufak da olsa bir artış trendine girdiğini, faizlerin düşmesinin diğer ekonomik verilerdeki olumlu gelişmelere bağlı olması nedeniyle bu gelişmelerden konut fiyatlarının da olumlu etkileneceğini, dolayısıyla konut fiyatlarında yukarı doğru ivmenin devam edeceğini vurguladı. Faizlerde düşüş beklentisi nedeniyle, ev alımı ertelendiği takdirde aylık taksitler açısından iyileşme sağlanması söz konusu olsa da konut fiyatlarındaki artışın bu kazanımı ortadan kaldırabileceğinin altını çizen Güven, "Hatta konut fiyatındaki artış, kredideki tasarruftan yüksek bile olabilir. Bu nedenle bir tüketici için konut alımı için en iyi dönem, mevcut faiz oranları ve mevcut konut fiyatlarıyla bütçesine uygun bir konut bulduğu zamandır" dedi.
AA