Sektörel

Konut satışlarında düşük faiz etkisini gösteriyor!

Konut kredisi faizlerinin 0.64'e düşürülmesi konut satışlarını etkiledi. Mayıs 2020'de ülke genelinde 50 bin 936 konut satıldı. Peki bundan sonra ne olacak? Haziran'da sektör canlanmaya devam edecek mi?

Konut kredisi faiz indirimleriyle birlikte konut satışları ivme kazanmaya başladı. Konut satışlar bir ayda yüzde 19 arttı. 

Dünya Gazetesi köşe yazarı Alaattin Aktaş, bugünkü köşesinde konut satışlarındaki artışı kaleme aldı. Aktaş, "Konut satışlarının, düşük faizli ve bir yılı ödemesiz on beş yıl vadeli kredi uygulaması sayesinde haziranda canlanması, temmuzda ise iyice hızlanması beklenmeli" dedi. 

İşte Alaattin Aktaş'ın 'Konut satışında hızlı artış' başlıklı yazısı...

Mayıstaki toplam konut satışı geçen yılın yüzde 45 altında kaldı. İlk el konut satışındaki azalmanın oranı ise yüzde 55'i buldu.

Konut satışlarının, düşük faizli ve bir yılı ödemesiz on beş yıl vadeli kredi uygulaması sayesinde haziranda canlanması, temmuzda ise iyice hızlanması beklenmeli.

Konut satışı mayıs ayında yüz güldürdü. Mayıstaki satışlar, bir önceki aya göre tam yüzde 19 oranında artış gösterdi.

TÜİK verilerine göre mayıs ayındaki satış 51 bine tırmandı. Oysa nisan ayında yalnızca 43 bin konut satılabilmişti.

Konut satışlarının bir ayda yüzde 19 gibi hızlı bir artış göstermesi, sektöre ilişkin kaygıları da büyük ölçüde dağıttı. Sektör temsilcilerine göre mayıstaki bu performans umut verici ve morallerin düzelmesini sağladı.

★★★

Oldu mu, bu sefer oldu mu?

Bakın bu sefer bardağın dolu gibi görünen tarafından bakmaya çalıştık. Baktık da nitekim. (Laf aramızda böyle yazmak daha kolaymış...)

Dönelim gerçeklere... Bir kere nisan ve mayıstaki satış sayıları elbette doğru ve bu sayılara göre yüzde 19 artış var. Ama bu iki aydaki satış genel düzeye ne kadar yakın, o önemli. Ayrıca kıyaslamayı da tabii ki yalnızca önceki aya göre yapmak doğru değil.

Mayıstaki 51 binlik satış, geçen yılın aynı ayındaki 92 binlik satışın yüzde 45 altında. İlk beş aydaki satış da geçen yılın yüzde 2 altında kaldı.

Hep vurguluyoruz, konutta toplam satışları değil, ilk satışlar önemlidir. İşte ilk satışlarda durum hiç parlak görünmüyor. Mayıstaki 17 binlik ilk satış, geçen yılın tam yüzde 55 altında bulunuyor. Ocak-mayıs dönemindeki ilk el satış da geçen yıldan yüzde 24 daha az.

Ucuz kredi etkisini gösteriyor

Konut kredisinde bu ay başlayan ve faizin yüzde 0.64’e kadar çekildiği, bir yılı ödemesiz olmak üzere vadenin on beş yıla kadar uzadığı yepyeni bir kampanya var. Bu kampanya hiç kuşku yok ki konut satışlarına ciddi bir ivme kazandıracak. Her ne kadar kredi olanaklarının iyileşmesi satıcıların da iştahını kabarttı ve konut fiyatları yukarı çekildiyse de konut satışlarının haziranla birlikte yine de önemli ölçüde hızlanması beklenmeli.

Aslında düşük faizli konut kredisi ilk beş ayda da etkisini gösterdi. Faizin düşük seyrediyor olması ipotekli konut satışlarında hızlı bir artış sağladı.

İpotekli konut satışı mayısta geçen yıla göre yüzde 24 artış gösterdi. İlk beş aydaki ipotekli satışlar ise tam yüzde 118 oranında arttı.

Ocak-mayıs dönemindeki artış oranının böylesine yüksek oluşmasının temel nedeni bu yılki satışın boyutu kadar geçen yılki satışın çok düşük gerçekleşmiş olması.

Bugünlerde fiilen başlayacak olan sıfır konutlarda yüzde 0.64, ikinci el konutlarda yüzde 0.74 faiz uygulaması haziran verilerine tam yansımayabilir. Ama bu uygulamanın temmuz satışlarını belirgin biçimde yukarı çekmesi beklenmeli.

Dökme suyla değirmen döndürme çabası

Vatandaşın konut sahibi olmasına ya da daha düzgün konutlarda yaşamasına kimsenin söyleyecek sözü yok, olamaz da. Ama bunun nasıl sağlandığı ve sürekliliğinin olup olmayacağı önemli.

Maliyeti yüzde 10 olan bir para, eğer yüzde 9 faizle kullandırılıyor, krediye dönüştürülüyorsa aradaki o fark birilerinin cebinden çıkıyor demektir.

Bu düşük faizli krediyi kullandıranlar kamu bankaları olduğu için maliyeti herkes ödüyordur.

“Şimdiye kadar kimlere düşük faizli ne krediler verildi” denilebilir; doğrudur. Hatta şunu da biz ekleyelim: “Hiç olmazsa bu kez binlerce kişinin yararlanacağı bir kaynaktan söz ediyoruz, bir ya da birkaç şirkete giden ucuz krediden değil.”

Ancak şu gerçeği de unutmayalım. Düşük faizli krediyle vatandaş konut sahibi olurken karşı tarafta birileri de ellerindeki konut stokunu eritme olanağına kavuşacak. Özünde bu kaynak vatandaş eliyle yine belli kesimlere aktarılmış olacak.

Ayrıca karşımızda duran başka bir gerçek var. Maliyetinden daha ucuza para kullandırmanın sürdürülebilir olmadığı gerçeği. Dolayısıyla çok düşük faizli konut kredisi olanağı da ancak belli bir süre uygulanabilecek, sonra ekonominin gerekleri neyse ona dönülecektir.

Vatandaş cephesinden bakarsak söylenebilecek şudur: İçinde bulunduğumuz dönem konut almak isteyenler için bulunmaz bir fırsat sunmaktadır.

2020 Mayıs'ta 50 bin 936 konut satıldı!

Talep artışı konut fiyatlarını nasıl etkileyecek?

Faiz indirimi konut satışlarını hızlandırdı!