Konut sektöründeki canlılık 2017'de devam edecek mi?
Gayrimenkul şirketleri ve gayrimenkul sahipleri için her yıl olduğu gibi 2017'de de birçok riski beraberinde getiriyor.
Gayrimenkul şirketleri ve gayrimenkul sahipleri için her yıl olduğu gibi 2017'de de birçok riski beraberinde getiriyor.
Türkiye'de performansı en iyi sektörlerin başında gelen emlak piyasası, aynı zamanda gayrimenkul şirketleri ve gayrimenkul sahipleri için her yıl olduğu gibi 2017'de de birçok riski beraberinde getiriyor. 2017 yılında Türkiye'deki konut sektörünü nelerin beklediğini öğrenmek için hazırladığımız içeriğe göz atabilir, böylece konu hakkında detaylı bilgi sahibi olabilirsiniz.
2017'de Gayrimenkul Sahiplerinden Çok Gayrimenkul Şirketleri Risk Altında Uzun süredir dile getirilen emlak balonu ya da Mortgage krizi gibi ihtimallerden dolayı gayrimenkul sektöründe yaşanabilecek herhangi bir krizin ilk etapta konut kredisi ödeyenleri ya da konut yatırımı yapanları etkileyeceği düşünülse de önümüzdeki yıl gayrimenkul sahiplerinden çok inşaat ve yapı firmaları risk altında olacak gibi görünüyor.
Olası bir emlak krizinde temel sebebin sürekli artan konut kredisi kullanım oranı olacağı dile getiriliyor ancak çoğu zaman gayrimenkul şirketlerinin de borçlandığı göz önünde bulundurulmuyor. Konut kredisi kullanımı artmış olsa dahi Türkiye'de hem yabancı hem yerli sermaye sahipleri tarafından farklı ödeme şekillerinin de yüksek seviyelerde gerçekleştirildiğini unutmamak gerekiyor. Fakat emlak sektöründeki hareketlilikten pay almak istedikleri için borçlanarak proje gerçekleştiren inşaat firmalarının toplam borçları son 10 yılın en üst seviyesine ulaşmış durumda.
Bu nedenle konut satışlarında bir yavaşlama olduğu veya kısmen de olsa doygunluk noktasına ulaşıldığı düşünülebilir. Haliyle 2017 yatırımları, geçmiş yıllara oranla daha düşük talep ve kâr oranını da beraberinde getirebilirler. FED Kararı Geleceğin Belirlenmesinde Oldukça Önemli Gayrimenkul şirketleri hali hazırda risk altındayken 2016 Aralık ayında açıklanacak olan FED kararı, eğer faizlerin arttırılması yönünde olursa mevcut borçların daha da çoğalmasına neden olacak. 2015'te 10 yıllık bir aranın ardından ilk kez faiz arttırımı kararı alan FED'in, bu yıl için de %70 oranında faiz arttırımı yolunu seçeceği öngörülüyor.
Geçen yıl açıklanan FED kararı, emlak piyasasındaki canlılıktan dolayı çok büyük bir etki yaratmamış olsa da bu yıl artan borçlanma, gayrimenkul sektöründeki yavaşlama gibi nedenlerden dolayı daha fazla hissedilebilir.
Amasya Objektif Gazetesi