Tarihi semtlerin kabuk değiştirmeye başlaması, uzun vadeli düşünen yatırımcıların müstakil yapılara olan talebini de bir dönem oldukça artırdı. Hatta; Beyoğlu'nun ara sokaklarında, İstiklal'e bağlanan sokaklardaki binalara milyon dolarlık fiyatlar istendiği oldu. Beyoğlu'nun ardından şimdi de Fatih'te, önce Balat, ardından Sulukule ve Ayvansaray'daki "kentsel yenileme" çalışmaları dikkat çekiyor. Hatta Sulukule'de sancılı geçen bir yenileme çalışmasına, TOKİ imza atıyor.
Tarihi İstanbul surları içindeki iki ilçeden biri olan Fatih, merkezi konumu ve birçok kamu-kurum ve kuruluşu ile eğitim kurumlarını barındırması dolayısıyla, özellikle memur ve öğrenci kesiminin talep ettiği bir bölge... Fatih'in tarihi semtleri de, yenileme çalışmaları ile öne çıkmaya başladı. Yenileme yapılan ilk bölge, Zeyrek Evleri olmuştu. Buradaki çalışmalarda bazı evler yenilenirken, çalışma yapılacak ev sayısı 70'i buluyor. Fatih ilçesinde, 'örnek' teşkil eden Beyoğlu'ndan sonra; Fener-Balat, Neslişah ve Hatice Sultan Mahalleleri ele alınıyor. Diğer adlarıyla Sulukule, Kürkçübaşı, Ayvansaray Türk Mahallesi ve Fener Ayvansaray sahil kesiminde sancılı bir dönüşüm yaşanıyor. En çok tartışmaya yol açan ise Sulukule dönüşümü.
Balat'ta otel de yer alacak
Neslişah ve Hatice Sultan Mahalleleri Kentsel Yenileme Projesi ile; TOKİ 620 adet konut yapacak. 'Fener-Balat Rehabilitasyon Projesi' ise, Tarlabaşı birinci etap uygulamasının toplamda 13 katından büyük bir alanı kapsıyor. Bir zamanlar İstanbul Musevilerinin de önemli iskan merkezlerinden olan ve çok sayıda Yahudi, Rum ve Türk-İslam eseri barındıran Fener-Balat'ın canlandırılmasına yönelik proje kapsamında 500 adet birinci ve ikinci derece eserin restorasyonu planlanmıştı. Projede otel ve alışveriş merkezlerine de yer verilecek
Yetkililer, uygulamasına geçilen projeleri savunurken, "Bu bölgeler yeniden oturulabilecek nezih ortama dönüştürülecek. Yapılacak evlerden, oradaki mülkiyet sahiplerine de verilecek. Yenileme alanlarında çalışmalar arzu edilen şekilde hayata geçerse oturan insanların hayat standardı, ekonomik refah düzeyleri yükselecek" ifadelerini kullanıyor.
Arsaların metrekaresi 500 YTL
Tarihi yarımada içindeki Roman vatandaşların yaşadığı Sulukule de, fiziksel yağma ve bakımsızlıktan yenileme projesiyle kurtarılıyor. Fatih Belediyesi ve TOKİ işbirliğiyle üstlenilen projede, Fatih'in yüzde 20'sini kapsayan bölge, yani Roman vatandaşların en yoğun yaşadığı Neslişah ve Hatice Sultan Mahalleleri yaklaşık 90 milyon YTL maliyetle yenilenecek.
2007 yılının Ocak ayında bölgede değer tespit çalışmaları yapılmıştı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Fatih Belediyesi ile TOKİ'den ikişer kişinin yer aldığı "Değer Tespit Komisyonu", projenin sosyal boyutunu göz önünde bulundurarak, emlak ve ticaret odasından da alınan görüş çerçevesinde bölgedeki fiyat tespit çalışmalarını tamamlamıştı. Buna göre, Sulukule'de arsaların metrekare bedeli 500 YTL olarak saptanmış, bu rakam binaların giriş katındaki daireler için 600 YTL, birinci kattakiler için 700 YTL, ikinci kattakiler için ise 800 YTL olarak tespit edilmişti.
Deprem riski de vardı
80 bin metrekarelik bir alanı kapsayan projede tüm yapıların envanteri çıkarılmıştı. 2 yıl önce bölgedeki bir ev ancak 20 bin YTL'ye el değiştirebilirken, giriş katta 100 metrekare daire için 60 bin YTL, birinci kattakiler için 70 bin YTL, ikinci kattakiler için ise 80 bin YTL değer tespiti yapılmıştı. Tarih boyunca birçok medeniyete ve uygarlığa ev sahipliği yapan Fatih'teki tarihi ve kültürel dokudaki bu çalışmaların yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalması, yetkilileri harekete geçirirken, yenileme projeleri yine de tartışma başlatmıştı. Büyükşehir ve Fatih Belediyesi yetkilileri, "Barınma ihtiyacından başka bir amaçları olmayan alt gelir seviyesindekilerin yaşadığı bölgelerde uzun yıllar değişim süreci engellendi. Özellikle Fatih bölgesi deprem riski altında" açıklamasını yapmış ve yıkıntı-enkaz-baraka görünümündeki yapıların dönüşümünün gereklilik halini aldığını ifade etmişti. 2006 Haziran-Temmuz aylarında Fatih Belediyesi'nde bölgede yaşayanların tamamı ile haftada 2 gün, ada bazında toplantılar yapılmıştı. Tartışmalar sonucu, sosyal projenin tasarlanması gerektiği ortaya çıktı. Büyükşehir Belediyesi ve TOKİ ile temasa geçildi; TOKİ bu konutları maliyetine yapmaya karar verdi. 13 Temmuz 2006'da protokol imzalandı.
Müstakil mülk sahibi olacaklar
Protokolle, yasal olarak müstakil mülkü (konut-işyeri) bulunan herkese birer müstakil mülk verilmesi, kiracı durumunda olanlara da TOKİ'nin İstanbul'un başka bir bölgesinde (Gaziosmanpaşa-Taşoluk) yapacağı sosyal konutlardan verilmesi, konutlardan peşinat alınmaması, bedellerinin konut tesliminden sonra başlamak kaydıyla 180 ayda (15 yıl) ödenmesi kararlaştırıldı.
Ayrıca burada ikamet eden mülk sahipleri ve kiracılara proje uygulama süresince (kendilerine yeni konutları verilene kadar) kira yardımı yapılması (mülk sahiplerine ayda 400, kiracılara ayda 300 YTL) kararlaştırılıp, kira ödemelerine başlandı.
Projenin kamuoyunda duyulmasıyla, alanda mülk edinme talepleri üçüncü şahıs bazında da arttı. Bu durumun önlenmesi, taşınmaz satışı ve devrinin engellenmesi için kamulaştırma kararı alındı, ancak bu kararın iptali için Sulukule Roman Kültürünü Geliştirme ve Yaşatma Derneği'nin iptal davası açması üzerine karar uygulanamadı.
620 konut, 44 iş yeri
Projede, dünya mirası ve yaşayan kültürün korunması en önemli ilke olarak benimsendi. Sulukule Yenileme Projesi, 5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkındaki Kanunu'nun ilk ve en önemli projelerinden olması nedeniyle, 'örnek ve model' olacak. Projede dünya mirası niteliğindeki İstanbul Kara Surları ve etrafı, UNESCO kararları içeriğinde değerlendiriliyor. Kara surları ve eklentileri olan tarihsel ve kültürel anıt yapılar tamamen korunarak etrafındaki işgallerden arındırılıyor. Yaşayan kültürün korunmasını sağlayacak alt yapı, sosyal ve kültürel doku alanları oluşturuldu. Bölgede yasal anlamda 620 adet konut, 44 adet iş yeri olan hak sahibi bulunuyor.
Sulukule'ye 'operasyon'
Bu sayı esas alınarak proje oluşturuldu. Dünyadaki gelişmekte olan pek çok kentte olduğu gibi, İstanbul-Fatih'te de ortak bir sorun, tarihi kent merkezlerinin işlevini kaybetmesi...
Mülkiyet-malik ilişkisinin koptuğu bir alana dönüşen Sulukule gibi bölgelerde de gerçek mülk sahipleri tarafından kullanılamayan, hatta yer yer mülk sahibinin taşınmazına sahip çıkamadığı alanlar, yapılan müdahalelerle kendini taşıyamaz hale geldi ve 'çökmeye' başladılar. Kiracıların, kira ödemeyen işgalcilerin ve birtakım marjinal grupların işgaline uğrayan bu alanlara yönelik 'operasyon', sadece kentsel yenilemeyi değil sosyal entegrasyonu da hedefliyor.
Proje ile yeni cazibe merkezleri yaratılacak; kent merkezinde ve öneli kavşakların hemen bitişiğindeki bu bölge canlandırılacak.
İç avlular da olacak
Proje kapsamında dar iç mekânlar yerine, sosyal ve kültürel ilişkiyi sağlayacak geniş ada içi iç avlular oluşturulacak. Bu alanlar aynı zamanda kentin yoğunluğu içersinde nefes alma, gün ışığından ve açık alandan faydalanma, iç güvenlik alanları olacak. İç avlular yalnızca zemin kat mekanları için değil, yapı adasındaki tüm mekanlar için tasarlanıp onların ortak kullanımına sunuluyor. Sokaklar da 3-5 metre yerine, 10-15 metre enli olacak. Surlardan itibaren 2, 3 ve 4 katlı, iç avlu sistemi tasarlanıp, bodrum katlar otopark alanı olarak değerlendirilip, her bağımsız birim için bir otopark planlanmış... Acil ihtiyaçlar dışında taşıt trafiği kaldırılıyor. Açık zemin tamamen sosyal donatı, yeşil alan, dinlenme, yaya yolu, çocuk oyun alanı, gezi alanı gibi aktiviteler için ayrılacak. Bölgede bir ilköğretim, bir konaklama, eğitim, kültür ve ticaret merkezi olarak kullanılmak üzere projelendirilmiş alanlar bulunuyor. Sur boyunun önemli bir turizm ve kültür güzergâhı üzerinde olan bölge, aynı zamanda Tekfur Sarayı, Anemas Zindanları, Ayvansaray ve Fener-Balat Kültür güzergâhının da tamamlayıcı bir parçası olacak.
Sulukule, çok kilit bir noktada yer alıyor
TURYAP Yönetim Kurulu Üyesi Başak Soner, Sulukule'de düzgün ve imarlı arsa bulmanın neredeyse imkansız olduğuna vurgu yaparken, "Bu yüzden metrekare birim fiyatı verilemiyor. Çünkü sokaklar ve yapılar düzensiz olduğu için şekline, cephesine ve imar durumuna göre değişiyor. Arsa almak isteyen de eski binaları arsa niyetine alıyor. Sulukule'de ferdi yerlerden çok toplu yerler para ediyor" diyor. Özellikle Neslişah Mahallesi'ndeki dönüşümün düzgün olmasının, bölgeyi çekici hale getireceğini, yatırımcıları çekeceğini aktaran Başak Soner, "Bölge; Vatan Caddesi, Fevzipaşa, Edirnekapı, ve E-5 çıkış noktalarının tam ortasında yer almasıyla kilit bir konumda" ifadesini kullanıyor.
'Amaç bölge halkının mutluluğu'
SULUKULE, Balat ve Ayvansaray bölgelerindeki projeler kapsamında, halkla ve toplum önderleri ile defalarca görüşme yapıldı. Yetkililer, "Proje oradaki halkın mutluluğu, sağlıklı, onurlu ve çağdaş yaşamını hedef alarak tasarlandı. Bölgeyle ve hak sahibi (mülk sahibi ve kiracı) olan bölge halkıyla sorun yaşanmadı. Ancak projenin başlamasıyla bazı gruplar ortaya çıktı, gündem oluşturmaya çalıştı" açıklamasını yaptı. Projeyi halkın büyük bölümünün onayladığı bildirilen proje kapsamında;
2008 Eylül ayında 759 hissedarın 697'si ile, 665 (konut iş yeri) hak sahibinin 555'i ile birebir görüşerek anlaşma sağlandı. Geriye kalanların veraset ve intikal sorunlarının çözümü gerçekleştikçe anlaşmalar devam edecek. Alandaki 346 adet kiracı için de çözümler sunuldu. Konutlarını teslim alanların taşınma işlemleri Fatih Belediyesi tarafından gerçekleştiriliyor.
Romanlar için acil önlem
İstanbul'da Roman vatandaşların yoğun olarak yaşadığı Sulukule'de uygulamaya konulan 'kentsel dönüşüm projesi' kapsamında evleri yıkılanlar hakkında, Başbakanlık İnsan Hakları Araştırma Komisyonu inceleme başlatmıştı. Komisyon, İstanbul Valiliği'nden, yer değiştirecek Romanların çok ağır ekonomik ve sosyal koşullarla karşı karşıya kaldığı, çocukların bu durumdan olumsuz etkilendiği iddialarının incelenmesini istemişti. Valilik, yaptığı incelemede "Uygulanması gereken acil önlemleri" şöyle maddelendirdi:
- Acil temiz içme-kullanma suyu yardımı
- Kanalizasyon, elektrik, su hizmeti verilmesi
- Hasta olanlara tedavi yardımı yapılması
- Prefabrik sağlık ocağı
- Çocuklara oyun parkı, sosyal ve eğitim olanaklarının sağlanması
- Tarihi bina yıkıntılarına zarar vermeden diğer molozların kaldırılması
- Acilen alt ve üst yapının (sarnıç sistemi) tespitlerine dönük rapor hazırlanması
- Tarihsel dokunun ve Romanların korunması
KUTU-4
40 yıllık İMÇ de dönüşecek
EMİNÖNÜ'nün Fatih ilçesine katılması kararı sonrası, yerel seçimin ardından Fatih ilçe sınırları içine girecek olan Unkapanı'ndaki 40 yıllık İMÇ'yi (İstanbul Manifaturacılar Çarşısı) de bir dönüşüm bekliyor. Bir zamanlar yolu Plakçılar Çarşısı'ndan geçip şöhret olan yıldızlar, şimdi İMÇ'nin yerine yapılması planlanan lüks villalara alıcı olabilecek. Unkapanı deyince akla ilk gelen yer olan İMÇ, özellikle 1980'li yıllardan itibaren kasetçilerle, müzik yapım şirketleri ile anılmıştı. 1960'da inşaatına başlanan ve 7 yılda tamamlanan İMÇ, Süleymaniye çevresinin silüetini bozmayacak şekilde inşa edilmiş ve 1967'de hizmete açılmış... Aradan 41 yıl geçti ve bugün, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin, İMÇ yerine yapacağı konutların adının bile belli olduğu konuşuluyor: Prestij Konutları. Villa tipi olarak yapılmak istenen konutların yüksekliği, imar planında bulvardan 6.5 metre, arka yoldan ise 9.5 metre.
Fatih kentsel yenileme ile kurtulacak
İstanbul'da "kentsel yenileme" çalışmaları Tarlabaşı ile başladı. Tarihi semtlerin kabuk değiştirmeye başlaması, uzun vadeli düşünen yatırımcıların müstakil yapılara olan talebini de bir dönem oldukça