22 / 07 / 2024

Konutta ertelenen talep, geri gelecek

Konutta ertelenen talep, geri gelecek

Mortgage sektörü bu yılın ilk üç ayında, haftada ortalama 230 milyon YTL büyürken bu tutar ikinci çeyrekte 178 milyon YTL'ye geriledi.




Şu anda ise 45 milyon YTL seviyelerinde haftalık büyüme olduğu görülüyor. Birkaç aydır gözlenen bu düşüşün, piyasalar durulmasıyla tekrar eski seviyesine geleceği, 2010 yılından itibaren de ertelenen talebin canlanacağı belirtiliyor.

Türkiye'de konut sektörü ve buna bağlı olarak mortgage pazarın çok ciddi bir büyüme potansiyeli içerisinde. Son birkaç aydır yurtdışında yaşanan gelişmeler ve beklenen ekonomik durgunluk sebebiyle konut pazarındaki hareketlilik azaldı. Bankacılık sektörü çevreleri; bu dönemi bir pozisyon alma dönemi olarak değerlendiriyorlar. Döviz fiyatındaki hareketliliğin azalması ve buna bağlı olarak konut fiyatlarındaki düşüş beklentisi ile birlikte konut pazarının yeniden hareketleneceği öngörülüyor. Hatta bir süredir farklı fırsatlar kovalayan yatırımcıların yeniden bu pazara yönelecekleri beklentisi de hakim sektörde.

2008'in ilk üç ayında mortgage sektörü, haftada ortalama 230 milyon YTL büyürken bu tutar ikinci çeyrekte 178 milyon YTL'ye geriledi. Şu anda ise 45 milyon YTL seviyelerinde haftalık büyüme olduğunu görülüyor. Birkaç aydır gözlenen bu düşüşün, piyasalar durulmasıyla tekrar eski seviyesine geleceği, 2010 yılından itibaren de ertelenen talebin canlanacağı sektör yetkililerince dile getiriliyor.

Fiyatlarda kalıcı bir düşüş olmaz

Önümüzdeki dönemde konut fiyatlarında toplu ve kalıcı bir düşüşün beklenmediğine işaret eden Garanti Mortgage Genel Müdür Yardımcısı Burak Ali Göçer, Türkiye gibi konut ihtiyacının bu seviyede olduğu bir ülkede bunun çok da mümkün gözükmediğini ifade ediyor. Türkiye'de konut yatırımının cazibesinin bitmediğini de vurgulayan Göçer, bu konuda şu tespitlerde bulunuyor:

"Bunun en önemli sebebi, yaklaşık 73 milyon seviyelerinde olan Türkiye nüfusunun, 2015 yılında 81 milyon seviyelerine ulaşmasının beklenmesidir. Bu nüfusun önemli çoğunluğunu önümüzdeki dönemde konut ihtiyacı oluşacak genç nüfus oluşturmaktadır; bugün 500 bin adet seviyelerinde olan yıllık konut ihtiyacının 2015 yılında 800 bin adedin üzerine çıkması da beklentiler arasında"

İnşaat ruhsatları hızla arttı

Türkiye İstatistik Kurumu (TUİK) ve Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü (TKGM)'nün verileri, Göçer'in konut ihtiyacı konusunda yapmış olduğu tespitlerle örtüşüyor. TUİK'den alınan verilere göre; alınan yapı ruhsatı adetleri 2002 yılında 160 bin seviyelerinden 2007'de 580 bin seviyelerine ulaştı. Aynı dönemde, TKGM verileri yıllık gayrimenkul alış satış adetlerinin de yaklaşık 900 binden 1.4 milyon adede yükseldiğini gösteriyor. Büyüyen ekonomi, düşen faiz oranları ve yeni kanun kapsamında gelişen mortgage sektörü, gayrimenkul alış ve satış rakamlarının artmasında en önemli unsurların başında geliyor.

Sonraki döneme bakıldığında ise 2006 yılının ilk altı ayında oturma amaçlı dairelerin yapımına yönelik 289 bin adet ruhsat verilirken, bu adet 2007'nin aynı döneminde 281 bine, 2008'in ilk yarısında ise 252 bin seviyelerine geriledi.


Pazar henüz yeni

Mortgage kredilerini ülkelerin milli geliri ile karşılaştırıldığında Türkiye'nin yüzde 4 ile halen yolun çok başında olduğu görülüyor. Bu oran ABD'de yüzde 65, Avrupa Birliği(AB) ülkelerinde ortalama yüzde 50, Hırvatistan, Macaristan gibi ülkelerde bile yüzde 10-15 seviyelerinde.

Türkiye'deki mortgage pazarının henüz emekleme evresinde olduğunu vurgulayan Garanti Mortgage Genel Müdür Yardımcısı Burak Ali Göçer, bu konuda şu bilgileri veriyor: "Bankaların artan maliyetlerine paralel faiz oranlarını arttırması pazarın yavaşlamasında bir sebep olarak görülebilmektedir. Ancak unutulmamalıdır ki konut pazarı "toplamı sıfır eden" bir durumu ifade eder. Faizler yüksekken konut fiyatları düşerken, kaldıracın yani faizin çok cazip olduğu dönemlerde konut talebinin artması sebebiyle konut fiyatlarının artmasına sebep olmaktadır. Dolayısı ile konut alımında esas olan faizler değil konutun fiyatıdır.

Bu duraklamada bankaların da volatiliteye bağlı pozisyonlarını, vade, kredilendirme oranı, faiz oranları olarak gözden geçirdiklerini görebiliriz. Ancak Garanti Bankası pazar lideri olarak konut kredisi vermek konusunda iştahını devam ettirmektedir. Bu bağlamda bireylerin yanında konut projelerine, kooperatiflere desteğini en üst seviyede devam ettirmektedir"

Okhan Şentürk/Ekonomist

Geri Dön