Sektörel

Koronavirüsle yatay yapılaşma ön plana çıkacak!

Koronavirüsle konut tercihleri, konut dizaynları değişiyor. Konut sektöründe yaşanan bu değişim, gayrimenkul geliştiricileri değişen şehir kodlarıyla ilgili planlar hazırlamaya yöneltti. Sektör temsilcileri Kovid-19 sonrası gayrimenkul sektörüne ilişkin açıklamalarda bulundu...

Gayrimenkul geliştiriciler, değişen şehir kodlarıyla ilgili planlar üzerine çalışıyor. Odakta ise yapay yapılaşma ve ev içinde modüler yapı oluşturma çalışmaları bulunuyor. Fakat, yeni tip üretimi arazi sıkıntısı engellerken, dönüşüm alanlarının değişen hayata göre planlanması ve yeni yerleşim alanları oluşturulması tavsiye ediliyor.

Milliyet'ten Duygu Erdoğan'ın haberine göre, kentlerin, kırsalın yeni anlamlar kazandığı şu günlerde, gayrimenkul geliştiriciler de yeni planlar hazırlıyor. Yapıların tasarımı konusunda insan sağlığı açısından riski en aza indirmek odağa alınıyor. Taleple birlikte değişen sistemde, ferah alanların oluşturulup uygun fiyatlı bir satış politikasıyla sunulması var. Geniş, balkonlu, yeşil alanlı mimari beklentisi, bazı firmaları üretimlerini değiştirmeye, bazılarını ise mevcut uygulamalarını biraz daha geliştirmeye yöneltiyor.

Konut üretiminin odağında yatay mimari ve modüler yapı bulunacak. Evlerin fonksiyonel kullanımıyla ilgili çalışmalar yapan firmalar, talepleri değerlendiriyor. İhtiyaç odaklı ve yatırım odaklı alımların sürmesi beklenen konut sektöründe, yapılar ihtiyaçlarla şekillenecek. Diğer yandan yoğunluklu şehirlerdeki arazi sıkıntısı sebebiyle; kentsel dönüşüm projelerinin değerlendirilmesi ve yeni yerleşim alanları oluşturulması tavsiye ediliyor.

'Dengeyi buluyoruz’

Özak GYO Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akbalık, "2002 - 2003 yıllarında İtalya’daki işimiz gereği günde 1000 kilometre yol gidiyordum çünkü fabrika, showroom, mağaza. hepsi dağınıktı. Bütün markalar böyle konumlanmıştı. Merkeze sosyalleşmek için gidiliyordu. Çalışma alanlarında ise bir köy hayatı yaşıyorlardı. Şimdi anlıyorum ki, bizim geldiğimiz durum da buna evrilecek. Masrafları azaltmak ve doğal beslenmek için kırsala doğru kayış var. Zamanla, tıpkı su terazisi gibi, taleple birlikte dengeyi bulacağız. Bunu doğru okuyan insanlar ve şirketler ilerleyecek, anlayamayanlar ise ciddi şekilde geride kalacak" dedi.

Mesafeli sosyalleşme

Ev sahipliğinde alışkanlıkların bir anda önemli bir dönüşüm yaşandığına dikkat çeken Dap Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Yılmaz, tüketicinin artan ‘yeşil alana sahip, ferah ve balkonlu ev’ talebinin, ‘mesafeyi koruyarak sosyalleşmeye devam etme isteği’yle geliştiğini belirtti. Yılmaz, "Biz yıllardır balkonların ve terasların önemini, yaşama katkısını bilerek projelerimizi geliştiriyoruz. Bugün bir kez daha görüyoruz ki, öngörülü davranıp tüketici istemeden harekete geçmişiz. Bugün artık balkonlar birer yaşam alanına dönüştü. Yeni projelerde de aynı çizgiyi korumaya devam edeceğiz. Bu trendin önem kazanacağını öngörüyoruz ve mimarlarımızla da bu minvalde yeni projelerimizi çalışıyoruz" diye konuştu.

Mimaride esnek dönem

İnşaatçılar Derneği (İNDER) ve Teknik Yapı Başkanı Nazmi Durbakayım, insanların evde geçirdikleri zamanın artmasıyla yaşam alanlarını yeni yeni keşfettiklerini vurguladı. Günün büyük bölümünün geçirildiği yerler ve balkonların değer kazandığına dikkat çeken Durbakayım, "İşini evden yapmak zorunda kalanlar, sakin ve gürültüden arındırılmış; ancak iletişim altyapısı fonksiyonel evin değerini gördü. Salgından korunmak için evlerine kapananların yaşam anlayışları, daha esnek bir mimari tarzın ihtiyacını artıracak ve tüketici alışkanlıkları değişecek. Buna bağlı olarak şehircilik anlayışı ve projeler de evrimleşecek" diye konuştu. 

‘Salon, mutfak tek mekanda’

Nazmi Durbakayım, dairelerde balkon ve teras gibi, daha dışa bakan yaşam alanlarına talep artacağına dikkat çekti ve “Daire içinde yaşam alanlarıyla çalışma alanlarını aynı anda barındıran esnek ve karma tasarımlar gündeme gelecek. Mutfak ve salonlar birleştirilerek ailenin sosyalleşeceği daha büyük yaşam alanları, bir odanın ofise ayrılması amaçlanacaktır. Ancak İstanbul gibi metropollerde bu tarz değişimlerin mevcut alanlarda yükselmesi çok zor görünüyor. Bu yeni mimari tarzın büyük çaplı kentsel dönüşüm projelerinde hayat bulması bekleniyor” değerlendirmelerinde bulundu.

Enerji kaynağı ve ulaşımda köklü değişimler olacak

Koronavirüsle birlikte iş hayatından günlük alışkanlıklara kadar davranış ve beklentilerin farklılaştığına vurgu yapan Ege Yapı Yönetim Kurulu Başkanı İnanç Kabadayı, “Akıllı şehir uygulamalarının ve yeşil binaların çok daha hızlı bir biçimde hayatlarımıza entegre edilmesi gerekiyor” diye konuştu.

Evden çalışana öneriler

Kabadayı, en büyük değişimin, bireysel sosyal aktivite alanlarının genişletilmesi yönünde yaşanacağına dikkat çekerek, “Birçok şehirde yaya veya bisiklet yolu mevcut ancak bu yolların oranı, talep doğrultusunda artacak. Küresel salgın vesilesiyle, yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmelerin başlaması ve ulaşım tercihlerindeki değişimlerden sıkça bahsedilecek” dedi.

Az katlı, yeşil alanı daha çok olan projelere olan ilginin artığını aktaran Kabadayı, bu trendin süreceğini, gayrimenkul sahiplerinin, evlerini müstakil evle değiştirme oranının sektöre yön vereceğini belirtti. Kabadayı, “Evden çalışanlar aydınlık, gün ışığı alan keyifli bir çalışma köşesi oluşturmalı. Gürültüden arındırılmış bir alanda bulunmaları, çalışma koltuğunun ergonomik olması ve mekânın havalandırması da bir o kadar önemli” şeklinde konuştu.

Gayrimenkul sektöründe koronavirüs dönüşümü!

Türk mimarlardan şehirlerde değişim önerisi!