23 / 11 / 2024
fuzul

Loç Vadisi Hes tehdidinden kurtuldu!

Loç Vadisi Hes tehdidinden kurtuldu!

Loç Vadisi, HES tehdidinden şimdilik kurtulmuş görünüyor. Başlarındaki sarı yazmalarını Loç Vadisi için isyan bayrağı olarak açan vadi sakinleri doğa koruma hareketi için birleştirici olma görevini de




Doğanın zenginlik adına cömert davranmaktan kaçınmadığı Loç Vadisi dünyada eşine az rastlanır özellikte bir vadi. Her şeyden önce yer aldığı Küre Dağları 305 Önemli Doğa Alanı ve 122 Önemli Bitki Alanı’yla ‘mutlak korunması gereken yerler’ arasında yer alıyor. Bölge, 16’sı nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan 29 endemik bitkiye ev sahipliği yapıyor.
Loç Vadisi’nin ilginç direniş hikayesi biraz da budan sonra başlıyor. Vadide çok yakın zamana kadar binlerce yıllık yaşam kültürü kendi ahengi içinde devam etmekteyken bölgede bir hidroelektrik santral (HES) yapılacağı duyulduğunda her şey bir anda değişiyor. Hem İstanbul’da hem de burada yaşayan Loçlular vadilerinde HES yapılmaması için büyük bir direnişe başlıyor. Yapılmak istenen HES, Valla kanyonundan Loç’a akan Devrekâni çayını önce 35 metre yüksekliğinde bir baraj duvarı ile kesiyor, sonra da buradan alınan suyu kilometrelerce uzunlukta bir tünele hapsederek elektrik üretmeyi amaçlıyor. Loç’a ve Loçlulara ise deredeki suyun yalnızca yüzde 10’u “can suyu” olarak veriliyor. Loçlulara göre bu durum hem derenin hem de kendi kültürlerinin ölümü anlamına geliyor.

Bu nedenle, de son zamanlarda pek çok vadinin başına geldiği gibi bu vadide de ortaya çıkan HES tehdidine karşı büyük bir mücadele yürütüldü ve şimdilik kazanıldı.

Erdinç Ay – Loçlu
Kastamonu Cide İlçesi sınırları içerisinde yer alan, Çamdibi, Hamitli, Karakadı, Şenköy ve Derebucağı Gündoğdu köyleri sakinleri olarak 15 Aralık 2009’da Loç Vadisi Koruma Platformu’nu kurduk. Platformumuzun temel amacı,vadimize kurulmak istenen Cide HES adlı projenin doğamıza, ve kültürümüze yapacağı ve yaptığı tahribatın önüne geçmek ve durdurmaktır. Cide HES adlı proje ilk kez 16 Mart 2009 tarihinde halkın bilgilendirilmesi adı altında “Cide HES, Çevresel Etkileşim Değerlendirme” adı verilen raporun bizlere okunması ile duyuldu. Bu toplantı ile Loç halkı mücadelesine başladı. Mücadelenin bayrağını Ekim 2009’da kadar bizlerin de üyesi olduğu “Loç Yöresi ve Çevre Köyleri Derneği” taşıyordu. Ancak, derneğimiz hukuksal itiraz süresi içerisinde bir köy muhtarlığımız üzerinden köy derneğimize 95 bin TL bağış yapılması ile pasifize edildi. Onurumuzu, şerefimizi, doğamızı ve kültürümüzü korumak gerektiğinden, Loç Vadisi Koruma Platformu’nun kurulmasına ihtiyaç duyuldu. Bizi en çok güçlendiren ve bu mücadeleye iten güç “Kastamonu halkı paraya muhtaçtır” diyen HES inşaatını yapacak olan ORYA Enerji karşısında fakirlik ile muhtaçlığın ayrı kavramlar olduğunu, fakir olmamızın bizlerin para karşılığı mücadelemizden, köyümüzden vazgeçemeyeceğimizi göstermek oldu. Suyumuza, toprağımıza, kültürümüze dokunmak isteyen kim var ise bu kişi ya da kuruluşların karşısında mücadele etmeye devam edeceğiz.

Yakup Okumuşoğlu avukat
200 civarında kişinin davacı olduğu Loç Vadisi HES Projesi 2009 yılı aralık ayında yargıya taşındı. Yasanın buyruğuna aykırı bir şekilde şirketin çalışmalara başladığı öğrenilince de idari yoldan çalışmaların durdurulması gereği ortaya çıktı. Bu aşamada Kastamonu Valiliği’ne, Cide Kaymakamlığı’na defalarca başvurulmasına rağmen idare harekete geçmeyince kamu görevlileri hakkında Loç halkının suç duyuruları oldu. 31 Aralık’ta inşaat Cide Kaymakamlığı’nca mühürlendi. Yılbaşı ertesinde de yürütmeyi durdurma kararı verildi. Loç davası sona ermiş değil. Bununla beraber doğa aleyhine değiştirilen mevzuat nedeniyle doğa ve yaşam hakkı mücadelelerinin anayasal temelde tartışılması gerekmektedir.
Radikal 


Geri Dön