Beykoz Acarkent’teki dört katlı villanın kapısına hafifçe vururken, bir yandan da kapı önündeki melek ve kedi aksesuvarlarını inceliyoruz. Tabii Ceyda Düvenci’nin bir yaşına henüz girmiş kızı Melisa’yı uyandırmaktan da çekiniyoruz.
Her zamanki gibi gülen yüzü ve enerjik duruşuyla karşılıyor ünlü oyuncu bizleri. Bu onunla Instyle Home için yaptığımız ikinci kapak çekimi. “Gördüğünüz gibi kopamadım yine buralardan. Sadece bir sokak aşağıya gelebildim” diye söze başlıyor anlatmaya...
Villaya geçen şubat ayında taşınmışlar. “Aslında burasının kullanımı eski evime göre daha pratik. En önemlisi havuzu yok ve bu durum burayı tercih etmemde önemli rol oynadı tabii ki” diyor. Bir de evin harika bahçesine vurulduğundan söz ediyor.
“Şu ağacın güzelliğine bakın hele” diyerek bahçede heybetli ıhlamur ağacını işaret ediyor ve ekliyor: “Sabahları meditasyonumu bu ağaca dönük yapıyorum. Bazen sarıldığım da olur ona...”
Ağacın altındaki sehpada en sevdiği yazarlardan Haruki Murakami’nin “İmkansızın Şarkısı” adlı kitabı yarı açık duruyor. “Melisa uyurken okuyabiliyorum artık sadece” diyor. Ama bu durumdan şikayetçi olduğu söylenemez.
KIZIMIN YANINDA EVCİL HAYVAN OLSUN İSTEDİM
450 m2’lik dört katlı villanın giriş katında geniş bir çalışma odası yer alıyor. Bunun bir bölümü Melisa’nın oyun odası olarak düşünülmüş. Bahçe katında ise beyaz ve turkuaz renklerin hakim olduğu bir salon, yemek odası ve açık mutfak var. Kiler, personel odaları ve çamaşırhane yine bu katta. Beş yatak odası ve banyolar ise üst katlarda konumlanmış.
“Eski evime kırmızı-beyaz renkleri hakimdi. Burada ise turkuaza ağırlık verdim. Çok sevdiğim denizi hatırlatıyor ve bana çok iyi geliyor” diye anlatmayı sürdürüyor Ceyda Düvenci. O konuşurken evin sevimli kedileri Çino, Cadı ve Salem de ayağının dibinde geziniyor: “Kızım büyürken evde evcil hayvan olmasını çok istedim. Bunun çocuğun gelişiminde önemli olduğunu düşünüyorum. Çünkü hayvanlar insana sorumluluk duygusu, empati yeteneği ve karşılıksız sevgi vermeyi öğretir. Ben de köpekleri olan bir evde büyümüştüm.”
RENKLİ MASALARA VE SÜRPRİZLERE BAYILIRIM
Modern tarzda kendi döşediği evinde ahşap malzeme, keten ve kadife kumaştan mobilyalar tercih etmiş. Evle ilgili bazı konuları da Dali Tasarım’dan mimar Esra Kazmirci’ye sormuş.
“Kadife özellikle bizim gibi kedili evlerde daha kullanışlı” diye önemli bir ipucu veriyor arada...
Salondaki Emo Home, Mudo Concept, Bun Design ve Nuxx’tan alınan mobilyalara zeminde Reform Halı’dan alınan renkli halılar eşlik ediyor: “Bunları kendi renk zevkime göre özel sipariş ettim ve çok memnun kaldım.”
Evin detaylarını anlatırken o gün makyajını yapacak olan makyör Kürşat Akcebe’nin çocukluk arkadaşı olduğunu ve onun şerefine renkli bir masa hazırladığını anlatıyor: “Renkli masalar ve sürprizler yapmaya bayılırım. Kuzenim Zeynep Demirören’in Dream Day’i bu anlamda hayatımı kolaylaştırdı. Oranın çikolatalı ve frambuazlı cheesecake’lerini tek geçerim. Hem buraya da çok yakın...”
HER YERDEN EVİM İÇİN AKSESUVAR TOPLUYORUM
En son kız arkadaşlarıyla beraber Amsterdam’a dört günlük hızlı bir seyahat yapmış. Oradan aldığı Pip Home’un renkli porselen çay takımlarını gösteriyor. “Nereye gidersem gideyim mutlaka evim için aksesuvar satın alırım, taşımaya da hiç üşenmem” diyor.
Amsterdam’ı da çok seviyormuş bu arada, öğreniyoruz: “Pata Negra diye harika yemekleri olan bir tapas restoranına gittik. Momo ve Palladium’u da gece eğlencesine meraklı olanlara mutlaka öneriyorum.”
BEN BÜYÜK HIRSLARI OLAN BİRİ DEĞİLİM
Melisa’nın uyanmasıyla birlikte soluğu onun odasında alıyor. “Melisa ile şimdi tam bir aile olduk. O bu evin huzurunun başlıca kaynağı” diyor. Setin yorgunluğunu belli ki hemen unutturuyor bu sevimli prenses ona.
Önümüzdeki sene tiyatro yapmak istediğinden bahsediyor sonra Ceyda Düvenci... “Büyük hırsları olan biri hiç olmadım. Sadece yaratıcı drama okulumu yeniden açmak istiyorum o kadar” diyor heyecanla. Bu konuyla ilgili Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’den gerekli desteği aldığını da ekliyor.
Düvenci’nin dilekleri de tıpkı evine gelen her arkadaşına tutturduğu dilekler kadar gerçek olmuşa benziyor. Anneliğinin, evinin ve oyunculuğunun keyfini doya doya huzurla çıkaran biri çünkü o...
Hürriyet