Mardan Palace’ın dönüşümü!
Titanic Hotels Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Aygün, görkemli açılışı ve saray konsepti ile dikkat çeken Titanic Mardan Palace’ı yeniden açmak için özenli bir hazırlık çalışması sürdürüyor...
Fortune Turkey’den Kerem Özdemir, dergini bu ayki sayısında “Mardan Palace’ın dönüşümü” başlıklı yazı kaleme aldı. İşte yazının detayları; Hızlı hareket etme alışkanlığı daha ilk andan anlaşılan Mehmet Aygün, Antalya’da Titanic Deluxe Golf Belek’teki görüşmemizin ardından fotoğraf çekimine geçtiğimizde yeşil yeleği ve eşofmanı ile golf mizanseni yapmayı reddetti. Yanıtı netti: “O fotoğrafı kullanamazsınız çünkü bu kıyafetle golf oynanmaz.” Haklıydı. Bir güne sıkıştırılmış programın yoğunluğu içinde bu ayrıntıyı gözden kaçırmıştık. Daha önce 17 kere golf oynayıp 16 kere yendiği Ahmet Evgin ile 18’inci maçını yapmak için golf sahasına -muhtemelen 17’nci zaferi için gidiyor olmasının da bunda rol oynadı kuşkusuz.
Golf topuna ilk vuruşunu 4 Eylül 2015’te yapan Aygün un, daha önceki hayatında büyük yeri olan futbol topunun yanma eklediği bu golf topunu, Titanic ve Mardan markalarının konumlanmasının simgesi olarak da değerlendirmek mümkün. Mardan Paiace, Titanic’e göre daha Premium bir otel olarak Aygün’ün işlerinin arasına katılıyor. Aygün’ün hem işi hem de özel hayatından edindiğimiz izlenimler her ikisini de dengeli götüreceğini biliyor. Titanic Mardan Paiace, grup için yeni bir döneme işaret edecek gibi görünüyor; tıpkı golfun Aydm’m hayatında yaptığı gibi.
Eşofmanla golf fotoğrafı vermemek bu izlenimlerden biri ve her iki markanın da hakkıyla yönetileceğinin güvencesini oluşturuyor. Golf topuna ilk vuruşunun ardından geçen dört senede kazandığı kupalar ise, odaklandığı konuyu ne kadar ciddiye aldığını gösteriyor. Sonuçta, Titanic Deluxe Golf Belek, Türkiye’nin ilk 27 delikli golf sahası olma özelliğine sahip. Antalya’nın incisi Belek bölgesinin denize kıyısı olan tek sahası ve her çukurda farklı peyzaj özellikleri taşıyan Titanic Golf Club The Mediterranean 1-18, The Forest 10-27 ve The River 19-9 kombinasyonları ile üç ayrı sahada golf oynama olanağı sağlıyor.
İngiltere’nin ünlü Hawtree golf sahası mimarları tarafından toplam 110 hektarlık arazi üzerine inşa edilen Titanic Golf Club, 1997 yılından bu yana uluslararası şampiyonalar dahil olmak üzere seçkin ziyaretçilere hizmet veriyor. İlk yapım aşamasında Avrupalı golf sporcularının eğilimleri dikkate alınarak planlanan sahalar, üç seçenekli dokuz delik “Championship” düzenlemesi ve değişken 18 delik olanağı gibi önemli teknik özellikleri ile golf tutkunlan için cazip bir nokta oluşturuyor. Böyle bir yere sahipseniz, golfu iyi bilmek de boynunuzun borcu oluyor. Yoksa Titanic Deluxe Belek’in girişinde gördüğümüz iki ayn futbol kulübü oyuncularının ve yemekleri için oteldeki restoranlardan birinin kapatıldığı bir diğerinin varlığı futbolun bölgede konaklama sektörü için önemini çok açık gösteriyor. Bölgedeki kaynaklar, Mardan Palace’ın kapanmasının öncesinde çevresinde dört futbol sahası ile hem kamp hem de turnuvalar için önemli bir zemin yarattığını ifade ediyor.
Aygün, “Ben zaten futbolun içinden gelen biriyim. Yıllarca Berlin Türkiyemspor’un başkanlığını ve yöneticiliğini yaptım. Ancak son zamanlarda bizim tutkumuz golf. Golf bir hastalık. Golfe girdinizse çıkmak hakikaten çok zor. Ben bireysel olarak bütün sporlara yakınım ama golfun hayatımda böyle bir yeri oluştu. Golf turizminin de çok önemli olması bu yeri büyütüyor. Bizim Titanic Deluxe Golf Belek’teki 27 delikli sahamız buna yardımcı oluyor” diyor ve “Zamanımız oldukça golf oynuyoruz. Golf bir spor değil, bir oyun. Oyun olduğu için de çok büyük bir zevk veriyor insana” diye de ekliyor.
Bu oyun aynı zamanda üst segmentte müşteri demek. Oyun boyutu bir kenara bırakıldığında golfun pahalı bir spor olması, bu pahalı sporu zenginlerin yapmasını getiriyor. Gelir düzeyinin ve eğitim kalitesinin yüksek olması ile tanımlanan golf müşterisinin turizm ekonomisinde özel bir yeri ve özel talepleri bulunuyor.
Aygün, “Bu talebi karşılamakta çok gerideyiz. Portekiz’e baktığınızda 700 milyon Euro ciroları olduğunu görüyorsunuz; biz 150 milyon Eurolarda dolaşıyoruz. İspanya bu işten milyar Euro yapıyor. Bizim sadece Belek’te en büyük avantajımız 14 tane saha bulunması ve bunların birbirine çok yakın olması çünkü golfçü bir gün bir sahada oynadıysa diğer gün başka bir sahada oynamak istiyor. Golfçüler hep aynı sahada oynamak istemediği için, arası beş dakika -en uzağında 10 dakika- olan bu sahalar nedeniyle Belek bölgesi çok tercih ediliyor” diyor.
Bu sene 48 milyon turist hedefleyen ve geçen sene 37-38 milyon turisti çekmeyi başaran Türkiye’nin, turizm işinin verimliliği noktasında bu çağrıya kulak vermesinde yarar var. “Turizmin yüzde 75’i servis demektir” diyen Aygün, Türkiye’nin doğal güzellik, tesis kalitesi ve servis alanlarında sahip olduğumuz güce işaret ediyor.
Bundan iki sene önce Türkiye yerine başka ülkeleri tercih eden turistin yeniden Türkiye’ye gelmeye başlamasını servise bağlayan Aygün, “Turizm bacasız sanayimiz ve bu konuda çok şanslıyız ama dersimizi çok iyi çalışıp birlikte daha iyisini kurmamız gerekiyor. Ben yok. Biz bu işi daha iyi yerlere götüreceğiz” şeklinde konuşuyor. Böyle demesine karşın Titanic’in “Almanya’nın disiplinini Türk’ün pratik zekası ile birleştirmeye” dayanan iş modeli kendi içinde incelenmeyi hak ediyor.
ALMANYA'DADOĞAN Titanic Hotels A Grubu, bu ülkede ilk Türk mutfağı restoranlarını yaparken bugün hala ayakta olan 20 restoranla hizmet vermeyi sürdürüyor. Grup, Almanya’daki dört oteli ile Türklerin Avrupa’da turizm işini yapabileceğini ortaya koyuyor ve bu küçük bir iş değil. Dördüncü otelini Hamburg’a inşa eden grup, Berlin’de bin odaya yakın üç otele sahip. Aygün, “Bizim otellerimizi 10 odalı küçük oteller değil, porsiyonlu oteller. 230 ila 400 odalı büyük otellerimiz var. Baktığınız zaman bunlar, üç beş otobüse aynı anda hizmet verebiliyor. Biz Türk zincirinin otel işini sadece Türkiye’de değil Avrupa’da yapabildiğini göstermek için yola çıkan bir aile ve grubuz” şeklinde konuşuyor.
Bu yolculukta 25 Nisanda yeni adı Titanic Mardan Palace ile açılması planlanan otelin ayrı bir yeri olduğu aşikar. Aygün “Odasıyla, mevkiiyle, inşaat malzemesiyle, yatırım bedeliyle ve tüketiciye vereceği hizmet noktalarıyla hakikaten çok güzel bir ürün. Bu ürünün kapanmasına gönlümüz hiçbir zaman el vermedi. Biz bunun yaşaması için yola çıktık” diyor. Yolculuğun sonunu şimdiden öngörmek zor ama ilk işaretler, Aygün’ün golf fotoğrafım golfe uygun olmayan bir kıyafetle vermeme tarzının burada da hakim olacağı şeklinde.
Grup, şimdiden insan kaynakları tarafında uyguladığı işe alım yöntemiyle hem çok farklı yöntemler uygulayacağını hem de servis konusunu çok farklı bir yere taşıyacağını ortaya koyuyor. Hürriyet IK’ya verilen ve zeminindeki pembe kalp deseni ile dikkat çeken ilanda çalışanlarda aranan özellikler arasında “kalp kırdığında özür dileyebilme” ve “evde çiçek yetiştirme” gibi özelliklere atıfta bulunuluyordu.
Titanic Hotels Grup İK Direktörü Çağatay Erdoğan, “İşe almalarda en çok dikkat ettiğimiz husus ekip arkadaşımızın güler yüzlü olması. Titanic Mardan Palace’ta, iyi kalpli, hoş görülü ve nazik bir tutum bizim için daha da önemli olacak. Bir çalışanın evinde çiçek yetiştirmesi, kırık bir kalp karşında özür dilemeyi bilmesi, bir sokak hayvanına ev sahipliği yapması ve çevresine karşı duyarlı olması önceliğimiz olacak. İnanıyoruz ki iyi kalpli ve teknik becerileri olan çalışanların bulunduğu ortamın ücret ile ölçülemeyen bir kutsal havası var” diyor.
Bu ilan için başvuranlarla yapılan kariyer günü “daha önce benzeri olmayan görkemli bir kariyer günü” olarak anılıyor. Bunun tanımlamayı haklı bulmamızın nedeni, kariyer gününün tarzı: “Tüm yöneticilerin hazır bulunduğu kariyer gününde, adaylar canlı piano performansı, trio ve dünya mutfaklarından seçme lezzetlerin sunulduğu açık büfe ikramlarla karşılandı” şeklindeki anlatım.
MEHMETAYGÜN İLE İLGİLİ ilk izlenimim, bunun arkasından işe alınanların meşhur fıkradaki deneyimi yaşayacağı. Temel, Fadime ile evlenmiş. Ertesi sabah Fadime uyandığında öyle bir kahvaltı ile karşılaşmış ki dili tutulmuş. Bir kuş sütü eksik. Fadime “Temel” demiş, “Ne şahane bir kahvaltı hazırlamışsın.” Temel onaylar biçimde başını sallamış: “İşte bundan sonra hep böyle istiyorum” demiş. Bu da Aygün un işin yüzde 75’ini oluşturan servis ile ilgili söylediklerini gerçekleştireceğine güven duyulmasını sağlıyor.
Fiyat skalası nedeniyle ağırlıkla Rus turiste hizmet etmesi beklenen Titanic Mardan Palace, son iki yıllık süreçte öne çıkan yeni gelir kaynağı Hint düğünlerine de gözünü dikmiş durumda.
Aygün’ün bir yandan oyun olarak zevk aldığı ve bir yandan da işini çeşitlendirme ve değerini yukarı taşımasını simgeleyen golf, Titanic Mardan Palace’ın teması ile birebir uygunluk gösteriyor. Bunların arkasındaki hedef ise, Antalya’daki turistik tesisleri sürekli -ve dolayısıyla kışın da- canlı bir turizm merkezi haline getirmek. Aygün “Biz Antalya’da kışın bu tesislerin kapalı kalmaması ve çalışanların istihdamım kaybetmemesi için turizmi çok çeşitlendiriyoruz. Futbol bunun bir parçası. Bizim şu anda 10 tane futbol sahamız var. Ülkemizde bir sorun olmazsa yaklaşık 250 takımı ocak başı ile mart sonu arasında ağırlama imkanımız oluyor. Yabancı ve yerli takımların kamp arasında bunları ağırlıyorum” diyor.
Aygün kendilerine çeşitliliği daha fazla nasıl artırabileceklerini sorduklarında, Antalya’daki otellerinde sahip oldukları iki olimpik yüzme havuzu ile yine yurtiçi ve yurtdışı yüzme takımlarına kamp yaptırma olanağım yarattıklarını söylüyor. Bu, yaklaşık 60 yüzme takımına hizmet sunabilme kapasitesi anlamına geliyor. Aynı zamanda Belekte tam nehrin kenarında olmalarından dolayı kano takımlarının kamp için tercihi olduklarını söyleyen Aygün, 17 bin metrekarelik dünya ölçeğinde ödüllü SPA’larının da kendileri ile ilgili tercihleri olumlu yönde etkilediğini belirtiyor.
Bunlar otel performansını kış turizmi açısından destekliyor.
Bütün sisteme bakıldığında Aygün’ün bu işi Türkiye’de ve Avrupa’da daha iyi yapabilme iddiasını gerçekleştirmesini sağlayacak önemli bir cephanelik görüyorum.