Moody’s Türkiye'nin kredi görünümünü düşürdü!

Derecelendirme kuruluşu Moody’s Türkiye’nin not görünümünü durağan’dan negatif’e indirdi; notunu ise Ba1 seviyesinde tuttu.

Kurumdan yapılan açıklmaya göre kararda dört unsur etkili oldu:

-Türkiye’nin kurumsal gücünde yaşanan erozyonun devamı

-Zayıflayan büyüme görünümü

-Kamu ve dış ödeme dengeleri üzerinde artan baskılar

-Ve sonuç olarak artan kredi şoku riski

Moody’s Türkiye’nin kredi yapılabilir seviyedeki notunu 24 Eylül’de yatırım yapılabilir seviyenin altına çekmişti.

Açıklamada notunu korunmasının nedeninin hükümetin ekonomik ve mali gücünün yüksek olmasının azalan kurumsal güç ve artan dış kırılganlıklara karşı tampon görevi görmeye devam etmesi olduğu belirtildi.

DİNAMİZMİN CANLANMASI BEKLENİYOR

Ekonominin iç dinamiğinin de notun korunmasında etkili olduğunun altını çizen Moody’s, siyasi belirsizliklerin azalmasıyla ve istenen yapısal reformların hayata geçirilmesiyle bu dinamizmin yeniden canlanmasını beklediğini de söyledi.Karar açıklamasında, ülkenin dış finansman ihtiyaçlarına ilişkin risklerdeki artış ve özellikle büyüme ile kurumsal güçlülük gibi önceden kredi görünümünü destekleyen temellerde görülen bozulma neden olarak gösterilmişti. Moody’s, Türkiye analistinin artık Avrupa Birliği (AB) dışından raporlama yapacağını gerekçe göstererek, 2017 yılına ilişkin kredi derecelendirme takviminde Türkiye’nin potansiyel değerlendirme tarihlerine yer vermemişti.

Sözcü

Haber Sabah'ta şöyle yer aldı:

Moody's, cuma akşamı Türkiye'nin kredi görünümünü durağandan negatife çevirdi. Moody's'in, gerekçeleri alınan kararın siyasi olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.

Türkiye'yi siyaseten istediği kalıba sokamayan çevrelerin ekonomik saldırılarının tetikçiliğini üstlenen ve not indirimleri ile ülkeye diz çöktürtemeyen kredi derecelendirme kuruluşları bir kez daha sahneye çıktı. Moody's, cuma akşamı hiç takvimde yokken beklenmedik bir biçimde Türkiye'nin kredi görünümünü durağandan negatife çevirdi. Moody's'in, gerekçe olarak ortaya koydukları, alınan kararın tamamen siyasi olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.

BÜYÜMEYİ GÖRMÜYOR

Moody's, büyüme görünümünü indirime bir gerekçe olarak gösterdi. Ancak, darbe girişiminin etkisiyle geçen yılın üçüncü çeyreğinde daralan Türkiye ekonomisinin, hükümetin aldığı teşvik ve destek kararlarıyla, son çeyrekte yüzde 2.5'in üstünde büyümesi bekleniyor. Türkiye, geçen yıl yaşanan tüm saldırılara rağmen ilk 9 ayda yüzde 2.2 büyüyerken, yılın tamamındaki büyümenin yüzde 2.6 olması bekleniyor.

HAYIRCILARIN YANINDA

"Türkiye'nin kurumsal gücünde yaşanan bozulmanın devamı" gibi bir gerekçe ileri süren Moody's, adeta 16 Nisan'daki referandumda "Hayır" çıkmasını isteyen başta Almanya ve Hollanda olmak üzere Avrupa ülkelerinin başlattığı kampanyaya katılmış oldu.

COMMERZBANK'TAN KÜSTAH ANALİZ

Referanduma karşı Avrupa'da başlatılan 'Hayır' cephesinin merkezi Almanya'dan bu kez ekonomik saldırının devamı niteliğinde bir rapor geldi. Alman Commerzbank'ın uzmanları, yaptıkları değerlendirmede gerçek niyetlerini saklayamadı. Halkın yüzde 52'sinin oyunu alan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı, hadlerini de aşarak hedef tahtasına koyan kurumun analistleri, Merkez Bankası'nı da 'faiz artırmadı' diye eleştirdi.

Şeref Oğuz'un köşe yazısı:

Seyit Ali Onbaşı'nın o işgalci savaş gemisini batıran bomba sesi canlandı zihnimde dün... 102 yıl sonra torunları olarak, temel atma töreninde havai fişekler patlarken duyduğum sesler, Çanakkale ruhunun bugün de yaşadığını gösterdi bana...

Bizler iki kıtayı 6'ncı kez birleştirirken, Moody's Teyze, notumuzu kırıyordu. Tıpkı 15 Temmuz'da FETÖ militanı işgalci haydutları tepelediğimizde yaptıkları gibi... Eski Türkiye'nin zaafları üzerine oluşturdukları zihin yapıları, dilediklerinde bizi zayıflatabilecekleri gafletine sapladı bunları...

Bizim not düşürmeye cevabımız; Çanakkale Köprüsü'nün temel atışıyla geldi. Moody's öter Türkiye yürür... Nitekim daha önceki not indirme sürecinde benzer fiyasko yaşamışlar, bir iki gün süren spekülatif döviz hareketleri ardından, büyüyen Türkiye kervanı, yoluna devam etmişti.

Dün açılış sonrası Çanakkale Köprüsü Konsorsiyumu üyelerinden Nihat Özdemir'le konuşurken, dikkat çektiği nokta; "bütün engellemelere rağmen asla durmayacağımız" gerçeğiydi. Yine aynı konsorsiyum üyesi Başar Arıoğlu; projenin metriklerine dikkat çekerken, dünya ölçeğindeki rekor adımları sıraladı.

Ersin Arıoğlu, açılış töreninde, ülkemizin ileri teknoloji üretim kabiliyetine vurgu yapıyor ve burada toplanan herkesin; "Yeni Türkiye için gayret noktasında" işbirliğinden söz ediyordu.

Bana gelince; 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi'nin 102'nci yıldönümü olduğu kadar benim doğum günüm ve dünkü Çanakkale Köprüsü temel atma töreninde Sabah ve aHaber adına bulunma şansım yüzünden şimdiye dek en coşkulu doğum günüm... Allah, 2023'ün 18 Mart'ındaki açılışına da katılmayı nasip eder.

Kıtalar kavşağındaki ülkemin yeni dünya düzeninde kural koyucu hale gelişini Gelibolu karşısındaki tören alanından izledim. Tıpkı önceki gün Cannes'da 3'üncü Havalimanı için söylenenleri dinlerken kapıldığım gururu yaşadım. Bana bu gururu yaşatanlara teşekkür ediyorum.

Sabah