Genel

Murat Tabanlıoğlu: Yabancı mimarlar Türkiyede iş kovalıyor!

Tabanlıoğlu için, mimarlık alanında dünyanın en prestijli ödüllerinden RIBAyı almaları nedeniyle İngiltere Konsolosluğunda bir resepsiyon düzenlendi

Melkan Gürsel Tabanlıoğlu, ekonomik kriz nedeniyle projelerin ABDde yüzde 70, Türkiyede yüzde 50 azaldığını söylerken, Murat Tabanlıoğlu, Pek çok Avrupalı, Amerikalı mimar Türkiyede iş kovalıyor dedi.

TABANLIOĞLU Mimarlık, dünyada alanında en büyük ödüllerden biri kabul edilen RIBAyı (Royal Institute of British Architectsi-Britanyalı Mimarlar Kraliyet Enstitüsü) kazanan ilk Türk şirketi olmuştu. Leventteki Loft Garden projesiyle RIBAyı kazanan Tabanlıoğlu Mimarlık onuruna İstanbuldaki İngiltere Konsolosluğuda bir resepsiyon verdi. Aynı zamanda Avrupanın en başarılı 40 mimarı arasına da giren Melkan Gürsel Tabanlıoğlu, global ekonomik kriz nedeniyle tüm dünyada projelerin azaldığını söyledi.

Türkiyede iş arıyorlar

Resepsiyonda sorularımızı yanıtlayan Melkan Gürsel Tabanlıoğlu, mimarların, çizdikleri projelerle birkaç yıl öncesinden ekonominin gidişatını gördüğünü belirterek, Eğer gelecek yıllarda projeler yavaşlayacaksa mimarlar bunu önceden tecrübe ediyor dedi. Bu açıdan bakıldığında projelerin ABDde yüzde 70, Türkiyede yüzde 50 azaldığını aktaran Melkan Gürsel Tabanlıoğlu, dünyanın her yerinde yatırımların dikkat çekici boyuta azaldığını söyledi. Murat Tabanlıoğlu ise Pek çok Avrupalı, Amerikalı mimar Türkiyede. Çünkü burada iş kovalıyor. Batıda yapabilecekleri projeler yok, Türkiyede iş almaya çalışıyorlar dedi.

Krizden çıkan dersler

Murat Tabanlıoğlu, ekonomik kriz öncesinde Dubai, Londra, New York ve Kazakistan gibi dünyanın hemen her yerinde binlerce bina yapıldığını hatırlatarak şöyle konuştu: Bunlar, doğru dürüst ekonomisi yapılmadan yapılıyor. Suni, ortaya çıkmış kişiler suni şehirleri doldurmaya başlıyor. Bu kriz sen bunları yapıyorsun ama bunların içini nasıl doldurakcaksın dersini öğretti. Dubaide fuara gidiyorsunuz anormal büyük parklar, dev binalar Dünya artık böyle fantastik saçmalıklardan bıktı. Dubaide biz ilk kez bir bina yapıyoruz. Krizden önce benzeri yüzlerce proje vardı. Kriz Araba, Rusa, Türke herkese daha mantıklı olmayı öğretti.

Mimarlar da seçici olmalı

Melkan Gürsel Tabanlıoğlu, mimarların seçici olması gerektiğini belirterek, Bina bir heykel değildir. İçinde insanla bina, bina olur. Bir mimar da Projemi çizerim, giderim diye bakmamalı. Eğer bir banka projeyi finanse ediyorsa bu akıllı projedir. Onları yapmalı diye konuştu.

Turistler plato görmeye gelmiyor

MURAT Tabanlıoğlu, İnsanlar yaşamıyorsa mahalle, mahalle olmuyor diyerek sadece turistlere yönelik gelişen semtleri eleştirdi. Tabanlıoğlu, turistlerin bir şehre plato görmeye değil, o şehri yaşamaya, lokal halkla kaynaşmaya gittiğini söyledi. Tabanlıoğlu, artık İstanbula içinde mimarlar, ekonomistler, sanatçılar olan belediye veya kamu kurumlarının ziyaretler düzenlediğini belirterek, Biz her ay birkaç böyle grup ağırlıyoruz. Yaptığımız binalar da bu anlamda iyi. İstanbul Modern ile şehrin ilk modern sanat müzesini, Kanyon ile modern alışveriş merkezini, Loft ile modern yaşam alanını ve Sapphire ile de gökdelen görüyorlar diye konuştu.

Duvarlarla ayrılan siteler çok yanlış

MELKAN Gürsel Tabanlıoğlu İstanbulda mimari açıdan duyduğu bazı rahatsızlıkları şöyle dile getirdi: Siteler yapılıyor ve bu yaşamları birbirinden ayırıyor. Kopuk kopuk oluşumlar çok yanlış. Sosyo-ekonomik farklılıkları çizip ayırıyorlar. Şehrin içinde arazi yok yüksek katlı yapılıyor, şehrin dışında neden yüksek bloklar yapılıyor Şehrin siluetini bozan yapılar mimar olarak benim canımı yakıyor. Türkiyede yazılı kurallar çok sert ama uygulamada fazla esneklik var. Büyükdere Caddesi, gökdelenlere ayrılıyor ama altyapı hazırlanmadığı için ciddi bir trafik ve yaşam problemi var. Yeşil alanlar yok edildi. Sadece siluet değil sorun. Şehir hem yatay hem de dikey tahrip edilmemeli.

İstanbulun çürük raporu açıklansın

DEPREM konusuna da dikkat çeken Murat Tabanlıoğlu, Duyduğumuza göre İstanbulun bir çürük haritası çıkarılmış. İstanbulun çürük raporu açıklansın. Bunun yapılmış olması çok önemli. Bu açıklanmalı ve gerekli önlemler alınmalı dedi.

Şehrin hafızasında yer etmiş binalara saygılı olunmalı

MELKAN Gürsel Tabanlıoğlu, kentsel dönüşümlerin yanı sıra Nişantaşi gibi bazı semtlerde eski binaların yıkılıp, yenilerinin yapıldığını belirterek şu değerlendirmeyi yaptı: Bu bazı binalar için doğru. Şehrin bir köşesindeyken, şimdi ortada kalmış binalar yıkılabilir, daha iyisi yapılabilir. Ama kötü olan değerli binaların yok edilmesi. Mesela Emek Sineması ve AKM. Beğen beğenme o bir dönemi temsil ediyor. Şehrin hafızasında yer etmiş binalara saygılı olunmalı. Daha iyi bir sinema yapacağız deniyor. Bu daha kötü. Bırak eskisi kalsın. Anneannenin gittiği sinema kalmadı İstanbulda. Beyoğlu kendiliğinden dönüştü. Zamanla restoranlar, mekanlar, cafeler açıldı. Barış içinde oldu dönüşüm.

Turistler plato görmeye gelmiyor

MURAT Tabanlıoğlu, İnsanlar yaşamıyorsa mahalle, mahalle olmuyor diyerek sadece turistlere yönelik gelişen semtleri eleştirdi. Tabanlıoğlu, turistlerin bir şehre plato görmeye değil, o şehri yaşamaya, lokal halkla kaynaşmaya gittiğini söyledi. Tabanlıoğlu, artık İstanbula içinde mimarlar, ekonomistler, sanatçılar olan belediye veya kamu kurumlarının ziyaretler düzenlediğini belirterek, Biz her ay birkaç böyle grup ağırlıyoruz. Binaları gezip görüyorlar. Bizim yaptığımız binalar da bu anlamda çok iyi. İstanbul Modern ile şehrin ilk modern sanat müzesini, Kanyon ile modern alışveriş merkezini, Loft ile modern yaşam alanını ve Sapphire ile de gökdelen görüyorlar diye konuştu.
Hürriyet