Genel

Müteahhitler Rusya ve Katar'da stadyum için sabırsızlanıyor!

Demir çelik  Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Veysel Yayan, Türkiye ’nin demir çelik  ürünlerinin hem kaliteleri, hem fiyatları hem de Türk firmalarının taahhütlerinin  arkasında durmasından dolayı dünyada en fazla tercih edilen ürünler arasında yer  a

Türkiye Demir çelik  Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Veysel Yayan, Türkiye 'nin demir çelik  ürünlerinin hem kaliteleri, hem fiyatları hem de Türk firmalarının taahhütlerinin  arkasında durmasından dolayı dünyada en fazla tercih edilen ürünler arasında yer  aldığını vurgulayarak, 2018 Rusya ve 2022 Katar 'da düzenlenecek olan Dünya Kupası  için, alt yapı ve stadyum çalışmalarının olacağı kentlere Türk çeliğinin damga  vuracağını söyledi.

Yayan, Türkiye 'nin 2000 yılından sonra  sektördeki hızlı gelişimle birlikte çelik üretimini hem kalite hem de miktar  olarak çin ve Hindistan 'dan sonra en fazla artıran ülke olduğunu, özellikle  inşaat demirinin büyük bir bölümünü ithal ederken, dünyanın en büyük ihracatçısı  haline geldiğini ifade etti. Türkiye 'nin en önemli statlarından Galatasaray 'ın eski stadı Ali Sami  Yen 'in yıkım sürecinin acı bir Türkiye gerçeğini gözler önünde serdiğini ifade  eden Yayan, yıkım sürecinde Ali Sami Yen stadının yapımında gerekenin 5 'te biri  kadar demir kullanıldığının ortaya çıktığını söyledi. Bunun sebebinin geçmişte bu  konuda özensiz davranılması ve daha da önemlisi özelikle inşaat demirinin  tamamının ithal edilmesinin olduğunu belirten Yayan, geçen süreçte Türkiye 'nin
 kalite açısından dünyanın en gelişmiş ülkelerinin beklentilerine cevap  verebilecek bir noktaya geldiğini, bunun sonucunda da dünyanın en büyük inşaat  demiri ihracatçısı olduğunu kaydetti.

Gelinen noktada Körfez Bölgesi 'nde, Singapur 'daki gökdelenlerde, ABD 'de, kalitesinden dolayı Türk çeliğinin tercih edildiğini anlatan Yayan, Türkiye 'nin  özellikle Körfez Bölgesine ve Orta Doğu 'ya olan demir çelik ihracatının,  Türkiye 'nin toplam demir çelik ihracatı içinde önemli bir ağırlığa sahip olduğunu  dile getirdi. 2010 yılında Ortadoğu ve Körfez Bölgesine 8 milyon 136 bin ton
 demir çelik ürünü ihracatı gerçekleştirildiğini, bunun da Türkiye 'nin toplam  demir çelik ihracatının yüzde 46 'sını oluşturduğunu kaydeden Veysel Yayan, demir  çelik ürünlerinde Rusya ve Ukrayna 'nın daha ucuz fiyatlar vermesine karşın, hem  kalite açısından hem de Türk firmaların taahhütlerini yerine getirme konusunda  gösterdiği hassasiyetten dolayı Türk ürünlerinin tercih edildiğini ifade etti.

Yayan, Türkiye 'nin geçmişte kendi statlarında bile dünya standartlarında demir kullanamazken, bugün Türk müteahhitlerin 2018 Rusya ve 2022 'de Katar 'da  düzenlenecek olan Dünya Kupa 'larının stadyum ve inşaat işlerini üstelenebilmek  için sabırsızlandığı belirterek, şunları söyledi: 'Dubai, BAE, Suudi Arabistan, Katar ve yakın coğrafyada inşa edilen  dünyanın en yüksek gökdelenlerinde kullanılan, yüksek standartlardaki 'Türk  çeliği ', dünyanın en modern ve teknolojik stadyumlarında da yer alacak. Gerek  bölgenin en büyük çelik üreticisi olması, gerekse kalitesi ve fiyatıyla adından  söz ettiren 'Türk çeliği 'nin, bölgenin en önemli yapıtlarında kullanılması  kaçınılmaz hale geldi. Bugüne kadar Rusya;da 26 milyar dolarlık inşaat işi yapan ve 2 milyar
 dolarlık demir çelik ihracatı gerçekleştiren Türk şirketleri, 3,8 milyar dolarlık  stat projelerinden pay almaya çalışacak. Katar 'da bugüne kadar 8,3 milyar  dolarlık inşaat işi gerçekleştiren, Körfez ülkelerine ise toplamda 25 milyar  dolarlık demir çelik ihracatı gerçekleştiren Türk firmaları, dünyada ilk kez  yapılacak olan 'klimalı stadyum ' projelerinde yer almak için yarışacak.

Rusya, alt yapı çalışmalarının yanı sıra mevcut 3 stadı geliştirmek 13 yeni stadyum yapmak için 3,8 milyar dolar harcayacak. Katar ise sadece ulaşım  için 24 milyar dolarlık yatırım yapacak. 7 farklı şehirde 12 stadyum için, 3  milyar doları gözden çıkaracak.'

İSTANBUL 'A YAPILACAK İKİ şžEHİR

Veysel Yayan, Ali Sami Yen örneğinin de ortaya koyduğu şekilde Türkiye 'de geçmiş dönemlerde yapılan yapıların zaman içerisinde yenileriyle  değiştirilmesinin, depreme dayanıklılık açısından son derece önemli olduğunu  belirterek, Kanal İstanbul Projesi kapsamında İstanbul 'a yapılması öngörülen iki  yeni şehrin, İstanbul 'da yapıların depreme dayanıklı hale getirilmesi konusunda
 fayda sağlayacağını ifade etti. Yayan, 'Eski yapıların bir kısmının depreme  dayanıklı hale getirilmesi kolay değil. Eskisini dayanıklı hale getirmektense  yıkıp yenisini yapmak daha rasyonel olabiliyor. İstanbul 'un hem zemin olarak hem  yapı kalitesi olarak depremde çok riskli bölgeleri var. Buralardaki yerleşim,  yeni iki şehre aktarılıp, boşaltılan bölgedeki yapıların yerlerine depreme
dayanıklı binalar yapılabilir. Bu, depreme karşı alınacak tedbirlerin hayata  geçirilmesini çok daha kolaylaştırır' diye konuştu.