Genel

Nihat Ergün OSB ’lerde kullanılmayan arsalara dikkat çekti!

Nihat Ergün, 'Bir yatırımcı arsa ararken, diğeri üzerine yatmışsa, kuluçkaya  mı yattın be adam, kuluçkaya yatmakla olmaz. 10 senedir arsa arayan var, sen  üzerinde yatıyorsun. Bu konuda OSB yönetimlere de büyük iş düşüyor' dedi  

Sanayi ve Ticaret Bakanı  Nihat Ergün, Organize Sanayi Bölgelerinde uzun yıllar kullanılmayan arsaların gerçekten yatırım yapmak isteyenlere verilmesi gerektiğini belirtirken, 'Bir yatırımcı arsa ararken, diğeri üzerine yatmışsa, kuluçkaya mı yattın be adam,
 kuluçkaya yatmakla olmaz. Gerekirse parasını vereceğiz geri, gerçekten yatırım
 yapan adama vereceğiz' dedi.
                Ergün, 'Bir yatırımcı arsa ararken, diğeri üzerine yatmışsa, kuluçkaya
 mı yattın be adam, kuluçkaya yatmakla olmaz. 10 senedir arsa arayan var, sen
 üzerinde yatıyorsun. Gerekirse parasını vereceğiz geri, gerçekten yatırım yapan
 adama vereceğiz. Bu konuda OSB yönetimlere de büyük iş düşüyor' şeklinde
 konuştu.
                Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ile çevre ve Orman Bakanlığının desteği ile
 Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu (OSBÜK) tarafından düzenlenen 2. Organize
 Sanayi Bölgesi çevre Zirvesi, Antalya Rixos Lares Otelinde yapıldı.
                Zirvenin açılışında konuşan Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, sanayi
 devriminden itibaren ülkelerin ekonomik gelişmesiyle birlikte önemli çevre
 sorunlarının da gündeme gelmeye başladığını söyledi.
                Bugün, 'ne pahasına olursa olsun zenginleşmek' fikrinin iflas ettiğini
 kaydeden Ergün, 'Zenginleşeceğiz ama her ne pahasına olursa olsun değil,
 başkasının hukukuna zarar vermeden, kuralına uygun bir şekilde' diye konuştu.
                Bilinçsiz üretim ve tüketim alışkanlıklarının kaynakları tükettiğini,
 geleceği ise tehdit ettiğini dile getiren Sanayi Bakanı, Türkiye 'nin son yıllarda
 önemli bir ekonomik büyüme yaşadığını, bu büyüme sürecinde de ülke olarak büyük
 çevre sorunları yaşanmadığını, bundan da büyük memnuniyet duyduğunu söyledi.
                Ergün, 'Hükümet olarak, bu konuda büyük kararlılık gösterdik, bugünümüzü
 kurtarmak için çalışırken, geleceğimizi tahrip etmedik. Hayatı parçalara
 ayırmadık, sorunlara bütüncül bir anlayışla yaklaştık, ekonomi, sanayi, eğitim ve
 sağlıkta büyüme yaşarken, çevreyi, kültürü ve sanatı da ihmal etmedik' dedi.
                Bu çerçevede Türkiye 'de ilk defa, çevreye karşı işlenen suçların Türk
 Ceza Kanunu 'nun kapsamına alındığına dikkat çeken Ergün, 'Bizler, kıyametin
 kopacağını bilsek bile elimizdeki fidanı dikmemiz gerektiğini zihnimize aşılayan
 bir inanç ve kültür ikliminde büyüdük. Böyle bir toplumun çevre konusunda duyarlı
 olmasından, kendisine, başka insanlara, başka canlılara, havaya, toprağa ve suya
 saygılı olmasından daha tabii hiçbir şey olamaz' dedi.
                -'HAYATI VE DÜNYAYI GÜZELLEşžTİRMEKLE MÜKELLEFİZ'-
                Herkesin hayatı ve dünyayı güzelleştirmekle mükellef olduğunu,
 güzelleştirmek için yapılması gereken ilk işin ise çirkinleştirmemek olduğunu
 kaydeden Sanayi Bakanı, bu konuda merkezi ve yerel yönetimlerin, sivil toplum
 kuruluşlarının birlikte hareket etmeleri gerektiğini söyledi.
                çevre sorunlarının kaynağı olarak ilk olarak akla sanayileşme geldiğini
 ifade eden Ergün, bunun yanlış bir önyargı olduğunu, sanayileşirken çevreyi
 korumanın mümkün olduğu, nice başarılı örnekler bulunduğunu bildirdi. Tabiatla
 barışık üretim modelleri geliştirmenin ilk başta maliyetli bir iş olarak
 gözükebileceğini belirten Ergün, şöyle konuştu:
                'Milyonlarca, milyarlarca para harcayıp fabrika kuracaksınız; ayrıca
 bunun yanında çok ciddi paralar harcayıp bir de arıtma tesisi, depolama tesisi
 kuracaksınız. İlk bakışta bunlar ek külfet ve maliyet gibi görünebilir; ancak
 sağduyu sahibi herkes, işin aslının hiç de öyle olmadığını bilecektir. çevrenin
 ve hayatın korunmadığı bir ortamda; gerçek kalkınmadan ve büyümeden bahsetmek
 mümkün değildir. şžunu iyice anlamalıyız ki, insanlık, bugün kirlettiği sularda
 yarın kendisi boğulacaktır, bugün kirlettiği havayı, yarın kendisi
 soluyacaktır.
                Sadece üretim ve tüketime, şuursuzca bir kalkınma hedefine odaklanırsak,
 20 ya da 30 yıl sonra bırakın üretim yapmak, yaşamak dahi müşkül hale gelecektir.
 Görünüşte ek külfet gibi görünen çevre yatırımları, orta ve uzun vadede bizlere
 ve gelecek nesillere yaşam kaynağı olarak geri dönecektir.'
                -TÜKETİCİLER DE çEVRECİ ÜRETİCİ İSTİYOR-
                çevrenin korunması konusunda tüketicilerin artık bilinçlendiğini ve
 özellikle Avrupalı tüketicilerin enerji ve çevre dostu olmayan teknolojik
 ürünleri kullanmadıklarını kaydeden Nihat Ergün, önümüzdeki yıllarda otomotiv
 gibi stratejik sektörlerin geleceğine de enerji ve çevre dostu modellerin damga
 vuracağını söyledi.
                Önümüzdeki 10 yıl içinde, Avrupa 'daki her 5 otomobilden birinin
 elektrikli araç olmasının beklendiğine dikkat çeken Ergün, elektrikli olmasa bile
 fosil yakıt kullanan ama sıfır emisyon sağlayan motor teknolojisi üzerinde de
 çalışıldığını bildirdi.
                Bu yılın başında açıkladıkları Sanayi Strateji Belgesinde yer alan yatay
 politika alanlarından bir tanesinin 'çevre' olduğunu ve bu başlık altında 4
 önemli eylemin yer aldığını hatırlatan Bakan Ergün, 'Zira biz, çevre dostu bir
 sanayiye dönüşümü, küresel rekabet gücü kazanmak için olmazsa olmaz şartlardan
 biri olarak görüyoruz' dedi.
                Ergün, çevre politikaları kapsamında sanayicileri iklim değişikliği
 konusunda bilinçlendirmeye yönelik çalışmalar yapacaklarını da bildirdi.
                -OSB 'LERE UYARI-
                Kalkınmada OSB 'lerin büyük önem taşıdığına işaret eden Ergün, OSB
 yönetimlerini plan değişikliği konusunda dikkatli olmaları konusunda uyardı.
                Ergün, 'Uygunsuz plan değişiklikleri için bizim önümüze gelmesinler.
 Gelenler de oluyor. Açıkçası gelen olursa bunun cevabını alacakladır. OSB 'ler
 planlı sanayileşme için kurulmuş yerler... Ona aykırı bir talep ve baskılar bu
 planlı anlayışı bozacak niteliktedir ve buna fırsat vermeyiz, müsaade etmeyiz.
 OSB yönetimleri bu konuda duyarlı olmalı' dedi.
                Yer seçimlerinden itibaren OSB 'lerin kuruluşuyla ilgili her aşamada,
 çevre konusundaki gerekliliklere büyük önem verdiklerini ifade eden Sanayi Bakanı
 Ergün, özellikle tarım alanları ve su havzalarına yakın bölgelerde çalışmaları
 çok daha dikkatli bir biçimde sürdürdüklerini bildirdi.
                -'BABA OĞLUNA VERMEZ'-
                OSB 'lerde atıksu arıtma tesisleri için kredi sunduklarını ve birçok
 OSB 'ye de proje bazlı destek sağlandığını belirten Ergün, tüzel kişilik kazanmış
 263 OSB 'nin 94 tanesinin atıksu arıtma sorununu çözdüğünü, bunlardan 43 tanesinin
 Sanayi Bakanlığının kredi desteği veya kendi imkanlarını kullanarak, 51 tanesinin
 ise belediyelerin atıksu arıtma tesislerine bağlanarak çözüm ürettiğini
 kaydetti.
                Ergün,   2011 yatırım programında olan 13 OSB 'nin de 5 tanesinin bu yıl,
 diğerlerinin ise gelecek yıl atıksu artırma tesislerini tamamlayarak işletmeye
 almalarını beklediklerini bildirdi.
                Söz konusu yatırımların OSB 'leri cazip yatırım ortamları haline
 getirdiğini ifade eden Ergün, 'OSB 'lerin atıksu ve altyapı işlerinin tamamını
 kredilendiriyoruz. Kalkınmada öncelikli bölgelerde 15 yıl vadeli, 5 yılı
 ödemesiz. Bazı bölgelerde 12 yıl, bazı bölgelerde 13 yıl, bazı bölgelerde 11 yıl.
 10 yıldan aşağı yok, en fazla yüzde 6 faizli olan var. Faizi yüzde 3, yüzde 1
 olan var. Arıtma tesisi kredisi, nerede var bu, babası oğluna vermez' dedi.
                -ANKARA OSTİM OSB 'DE YAşžANAN OLAYLAR-
                OSB 'lerde iş güvenliği için yapılacak yatırımları rekabet gücünü
 azaltacak yatırımlar olarak görülmemesi gerektiğini söyleyen Ergün, en son Ankara
 OSTİM 'de yaşanan kazayı hatırlatarak şunları söyledi:
                'Bir iş güvenliği hatasından kaynaklanan kazalar sonucu rekabet
 gücümüzü, insanlarımızı kaybediyoruz... Değer mi Neden bu hatalar çıktı İhmal
 mi var Bunlar teknik araştırma sonucu ortaya çıkacak. Biz istiyoruz ki OSB 'lerde
 her iş kuralına uygun olsun. Bir OSB yanlış yaparsa bütün OSB 'lerin imajını
 bozar. İş kazaları zaman zaman olur, ama bunları kamuoyunda tartışırken mecraa
 dışında tartışmanın bir manası yok.
                Olay bir aydınlansın, teknik ekipler çalışsın. Kimin kusuru varsa,
 kusurun karşılığı verilecektir. Bununla alakalı hiçbir çekincemiz olmamalı.
 Yanlışın üzerine muhakkak gidilmeli. Ama yanlış bilgilerle olaya yaklaşmak
 kimseye fayda vermez. Hassas olmakta fayda var'
                -TÜRKİYE 'NİN KREDİ NOTU-
                Bakan Ergün, özellikle genel seçimlerin geride kalmasıyla birlikte,
 Türkiye 'nin kredi notunun güvenle yatırım yapılabilir seviyeye çıkacağına
 inandığını da söyledi.
                -OSB 'LERDEKİ KULLANILMAYAN ARSALAR-
                OSB 'lerde kullanılmayan arsalara dikkat çeken Bakan Ergün, uzun yıllar
 'yatırım yapacağım' diyerek bir arsanın kapatılmasına razı olmadıklarını
 bildirdi.
                Ergün, 'Bir yatırımcı arsa ararken, diğeri üzerine yatmışsa, kuluçkaya
 mı yattın be adam, kuluçkaya yatmakla olmaz. 10 senedir arsa arayan var, sen
 üzerinde yatıyorsun. Gerekirse parasını vereceğiz geri, gerçekten yatırım yapan
 adama vereceğiz. Bu konuda OSB yönetimlere de büyük iş düşüyor' dedi.
                Konuşmasının ardından OSBÜK tarafından çevreye verdiği katkılardan dolayı
 Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün ile çevre ve Orman Bakanlığı Müsteşar
 Yardımcısı Sedat Kadıoğlu 'na birer teşekkür plaketi sunuldu.

AA