Nihat Ergün: Türkiye'de sanayi parsellerine yatırım yapılmıyor!

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün: Türkiye'de, bin tane sanayi parselini bu dönemde, üzerine yatırım yapılmadığı için kapatıldığı için geri aldık

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, sanayi yatırımı için tahsis edilen bin tane sanayi parselini, üzerine yatırım yapılmadığı için geri aldıklarını belirtti. 

Bakan Ergün, Gaziantepli sanayici ve iş adamlarıyla bir araya geldiği bilgilendirme toplantısında, sanayicilerin sorunlarını dinledi. 

Gaziantep Sanayi Odası Meclis Başkan Vekili Atilla Güner, Bakan Ergün'e 5. Organize Sanayi Bölgesi'ne ilişkin verdiği destek dolayısıyla teşekkür etti. 

Bakan Ergün, Güner'in ''5. Organize Sanayi Bölgesi'nin genişletilmesi ve arsa tahsisi''ne ilişkin sorusu üzerine, yer tahsislerinin 3 yıl içerisinde yatırıma dönüşmemesi halinde iptal olacağını söyledi. 

''Alalım, 25 sene sonra bakarız, buralar çok gelişiyor. 25 sene sonra yaparız değil'' diyen Bakan Ergün, 3 yıl içerisinde yatırıma dönüşmeyen yerlerin alınarak başkasına tahsis edileceğini, bunu bilerek hareket edilmesi gerektiğini vurgulayarak, şöyle devam etti: 

'''Sonra efendim 'Yerimizi aldılar da bak biz bu kadar para vermiştik de...' O kadar para verdin üstüne kuluçkaya yatmak için değil, yatırım yapmak için. Yatırım yapmayandan da geri alacağız, başka yatırım yapana vereceğiz. Türkiye'de çok organize sanayiler geziyoruz, her yer Gaziantep gibi değil. Almışlar 20 sene evvel, kuluçkaya yatmışlar arsanın üstüne. Bir gün işte bakalım ne kadar yumurta çıkacak ne kadar civciv... Ona bakıyor yani adam daha bir şey çıkmamış. Bin tane parsel geri aldık. Türkiye'de, bin tane sanayi parselini bu dönemde, üzerine yatırım yapılmadığı için kapatıldığı için geri aldık. Gaziantep'te böyle bir şey olmaz ama ben yine de uyarıda bulunmuş olayım.'' 

Bakan Ergün, bir sanayicinin sicil işlemlerine ilişkin sorusu üzerine ise sistemde bazı değişikliklere gittiklerini, bununla sorunların büyük oranda ortadan kalkacağını vurguladı. 

Bir sanayicinin çalıştıracak işçi bulmakta zorluk çektiklerini belirtmesi üzerine ise Bakan Ergün, ''Şikayetlerin konusu değişti Türkiye'de. Nereye gitsek işsizlikten şikayet olurdu. Şimdi 'adam bulamıyoruz' şikayetleri ağırlıkta'' diye konuştu. 

'Sizin şirketin karnı ağrımıyor mu!'

Bakan Ergün, bir sanayicinin Ar-Ge ve makine üretiminin desteklenmesine ilişkin sorusu üzerine ise Ar-Ge destekleri konusunda sadece sanayicilerin değil kurumların da bilgilendirilmesi gerektiğini belirterek, Ar-Ge merkezleri ve destekleri hakkında bilgi verdi.

Makine sektörünün önemli bir sektör olduğunu, her şeyin makinesinin bulunduğunu dile getiren Bakan Ergün, makine sektörü olmadan diğer sektörlerin çalışmasının mümkün olmadığını vurguladı. 

Makinelerin gün geçtikçe akıllı hale geldiğini ve yazılımla, elektronikle yan yana gelmesi gerektiğini anlatan Bakan Ergün, insanların rahatsızlığında üniversite hastanelerine gittiğini, sanayicilerin de kendilerini geliştirmek ve Ar-Ge için üniversiteyle işbirliği yapması gerektiğini ifade ederek, şöyle devam etti: 

''Sizin şirketlerin karnı ağrımıyor mu, ağrıyor. Midesi bulanmıyor mu, bulanıyor. Halsizlik olmuyor mu, oluyor. Ateşi çıkmıyor mu, çıkıyor. Ne yapıyorsunuz o zaman. O zaman da üniversiteye geleceksiniz. Mühendislik fakültesine, işletme fakültesine. O zaman da oraya gelmek lazım. Üniversite-sanayi işbirliğini böyle kurmak lazım. Oradaki hocalara, 'Hocam bizim şirketin karnı ağrıyor, midesi bulanıyor, ayakta duracak hali yok, rekabet gücümüz azaldı, mutlaka yeni bir şey yapmamız lazım, ne yapalım hocam-'. Belki bu soru karşısında o da şaşıracak. Hakikaten bugüne kadar ona böyle bir soru sorulmamış olabilir. Bir şirket gelip dememiştir, 'Benim karnım ağrıyor, midem bulanıyor, ayakta duracak halim yok' diye. Şimdi diyecek, üniversite-sanayi işbirliğini böyle kuracağız.'' 

Bazı kentlerde sanayicinin üniversiteye fakülte yaptığını, üniversitenin de bunun karşısında sanayiciye güzel bir plaket hazırladığını ve fahri doktora unvanı verdiğini anlatan Bakan Ergün, ''Üniversite-sanayi işbirliği bu değil. Bu da bir işbirliği de... Bu zayıf bir işbirliği yöntemi, biz bunu kuvvetli derinlemesine bir işbirliğine çevirmemiz lazım'' diye konuştu. 

Üniversitelere yeni bir sistem getirdiklerini, bir rekabetçilik ve yenilikçilik endeksi oluşturduklarını belirten Ergün, üniversiteleri bu açıdan bir sıralamaya tabi tutmak gerektiğini vurguladı. 

"İpin ucunu kaçırdılar"

Bakan Ergün, bir sanayicinin Basel kriterlerine ilişkin sorusu üzerine ise AB ülkelerindeki önemli sorunun Basel kriterleri olmadığını ifade etti. Basel kriterlerinin ülkelerin yaşadıkları sorunlara çözüm arama yolları olduğunu dile getiren Ergün, şöyle devam etti: 

''Yaşadıkları finansman problemlerine, bu finansman işinde ipin ucu kaçmış, paraların nereden geldiği nereye gittiği belli değil. Bunları sağlam bir sisteme bağlamamız lazım arayışlardır. Basel kriterleri bankacılık sisteminde. Onlar ipin ucunu kaçırdıkları için bu hale düştüler. Yunanistan'ın meselesi ipin ucunu kaçırma meselesidir. Devletin kaç para harcadığı, gelirinin ne olduğu belli değil. Avrupa Birliği fonlarından da şımarık çocuk gibi beslenmeye devam edince sanayi işi de ticareti de bir kenara koymuşlar ve en sonunda da bakmışlar ki devasa bir tablo çıktı. 100 milyar avrolar, 200 milyar avrolar, 300 milyar avrolar verdiler kurtulmadı. Sonunda baktılar ki İtalya'da işin ucu kaçmış, İspanya'da da ipin ucu kaçmış, Portekiz'de de ipin ucu kaçmış, İrlanda'da da ipin ucu kaçmış. İpin ucunu kaçırmayan bir Almanya vardır orada.'' 

Bakan Ergün, Almanya'nın anayasal olarak çok katı bir mali disiplin uyguladığını, Türkiye'nin bunu reel olarak uyguladığını, bunun da Türkiye'yi Avrupa'daki gelişmelerden olumlu yönde ayrıştırdığını bildirdi. 

Avrupa'nın yaşadığı sorunlara çare aradığını, çarelerin bulunabileceğini dile getiren Bakan Ergün, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne girmesine ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu: 

''Biz Avrupa'da söz sahibi olarak girmek istiyoruz. Avrupalılar'ın bizim girişimize karşı çıkmalarının nedenlerinden birisi de söz sahibi olarak girecek olmamız. Çünkü çok güçlü bir oyla giriyoruz. Biz girdiğimizde Avrupa parlamentosunun dengeleri değişiyor. Nüfusumuza göre oy hakkımız oluyor orada parlamenter hakkımız oluyor ve kiminle beraber hareket ederseniz Avrupa o istikamete göre gidiyor. Ekonomik değil, biraz konu siyasi. O siyasi konular nedeniyle sorunlar yaşanıyor.'' 

Bakan Ergün, sanayi envanteri konusunda ellerinde önemli verilerin toplandığını, yazılımını da gerçekleştirdiklerini, bu yıl sonunda önemli verileri, ilk verileri kamuoyuyla paylaşma imkanına sahip olacaklarını da bildirdi. 

Daha önceki kayıtların sağlıklı olmadığını dile getiren Ergün, veri toplama sistemlerinde köklü değişikliklere gidildiğini kaydetti. 

Bir sanayicinin tekstille ilgili üniversite istemi üzerine Bakan Ergün, meslek yüksek okulu yöneticilerinin konuyla ilgilenmesini istedi.

A.A.