Nihat Ergün: Yapılaşma depreme göre olmalı
Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, 'Strateji Belgesi"nin en önemli ayaklarından birisi; evet finansmana erişim herkes için kolay olsun, makro dengeleri sağlayalım ama KOBİ"ler için de ayrıca özel yöntemlere başvuralım' dedi
Ergün, Sanayi Stratejisi Belgesinin tanıtıldığı toplantının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlarken, büyüme rakamlarının, Orta Vadeli Program hedefleri çerçevesinde ele alındığını ve yıl içinde revize edilebildiğini hatırlatarak, 'Eğer Orta Vadeli Programlarda, Strateji Belgesindeki uygulamaları dikkate alarak yeni büyüme rakamları ortaya koymak gerekirse, onu, o belgelerde ortaya koyacağız' dedi.
Eleştirileri dikkate alıp almayacaklarına ilişkin bir soru üzerine de Ergün, bakanlık koordinasyonunda, alt sektörlerle ilgili çalışmaları da yürüten başkanlıklar ve İzleme Değerlendirme Kurulu bulunduğuna ve burada kamu ve sivil toplum örgütlerinin birlikte çalıştığına işaret ederek, şöyle devam etti: 'Strateji Belgesi, dinamik bir süreç ve esnek bir model olduğu için uygulama sırasında tabii ki eleştiriler olacak, bazı eylemlerin uygulanmasında ortaya çıkan aksaklıklarla ilgili yeni öneriler, eleştiriler olduğunda İzleme Değerlendirme Kurulu tam da söylediğiniz şeyi gerçekleştirmek için olan bir kuruluş. Eleştiriler var mı, uygulama aksaklıkları var mı veya yeni bir eylem koymak gerekiyor mu Bu belgenin içerisine veya bir eylemi gündemden düşürmek mi gerekiyor, buna İzleme Değerlendirme Kurulu karar verecek. Dinamik bir süreç, eleştirilere de açık bir süreç.' Bakan Ergün, finansmanın, büyük veya küçük ölçekli işletmeler açısından zaman zaman sorun içerdiğine değinerek, şu bilgileri verdi:
'Finansmana erişimi düşündüğümüzde, elbette büyük sanayi kuruluşlarımız, büyük yatırımcılarımız için de KOBİ"ler için de birlikte düşünmemiz lazım. Büyük yatırımcılar için makro ölçekte dengeler, Türkiye"de büyük çapta sağlandı. Faiz oranları aşağı iniyor, kamunun borçlanma ihtiyacı azaltılıyor ve büyük yatırımlar için finansman kolaylıkları daha fazla olabiliyor. Ama KOBİ"ler bu konuya erişmekte daha büyük sıkıntı yaşıyorlar. Dolayısıyla Strateji Belgesi"nin en önemli ayaklarından birisi; evet finansmana erişim herkes için kolay olsun, makro dengeleri sağlayalım ama KOBİ"ler için de ayrıca özel yöntemlere başvuralım.' Bir gazetecinin, 'Kamu, KOBİ"lerden yaptığı alımlarda ilk önce KOBİ"lerin parasını mı ödeyecek' sorusu üzerine Ergün, 'Evet, KOBİ"lerin parasını ödeyecek' yanıtını verirken, bunun vadesine ilişkin olarak da, bu konuda AB"nin küçük işletmelerle ilgili ödemeler direktifi bulunduğunu ve genel uygulama olduğunu kaydetti. Ergün, '60 günü geçmeyen ödemeler şeklinde genel bir uygulama var fakat yine de sözleşmelerle belirlenmektedir' dedi.
'YABANCI-YERLİ AYRIMI YOK'-
Ergün, bir soru üzerine, Gelir Vergisi Kanunuyla ilgili, vergiyi tabana yayan, oranları yeniden düzenleyen çalışmayı Maliye Bakanlığı"nın yürüttüğünü hatırlattı. Açıklanan strateji belgesinde yabancı sermayenin durumuna ilişkin bir soru üzerine Ergün, yatırım ortamının iyileştirilmesiyle ilgili çalışmaların yabancı sermayeyi de içeren nitelikteki eylemlerle dolu olduğunu ifade ederek, şunları söyledi:
'Dolayısıyla yabancı sermaye yok değil. Türkiye eğer sanayileşmesini gerçekleştirecekse, bunu sadece kendi sermaye birikimiyle yapmayacağını bilen bir ülke. AB sürecindeki bir ülke yabancı sermayeyi strateji belgesinde ihmal edebilir mi Dolayısıyla yabancı-yerli sermaye diye bir ayrım yok artık. Aynı şartlardan yararlanabilir seviyeye getirmişiz. Önemli olan bir yabancıya, yabancı olduğu için bir ayrımcılık yapılıyor mu, özel engeller çıkarılıyor mu Bunlar varsa sorun. Yabancı yatırımcı, yerli yatırımcıyla aynı şartlarda yatırım yapabiliyorsa zaten şartlar sağlanmış demektir.'
Bakan Ergün, olası bir depremde sanayinin risk altında olduğuna yönelik haberler hatırlatılarak, strateji belgesi hazırlanırken bunun dikkate alınıp alınmadığına ilişkin bir soru üzerine şunları söyledi: 'Sanayi ya da konut... Eğer depremle ilgili risklerin olduğu bir ülkeyseniz, yapılaşmanızı buna göre planlamanız lazım. Sanayi bölgeleri tespit edilirken yer seçiminde zaten teknik şartlardan biri de bunlara dikkat etmektir. Onunla ilgili teknik altyapılar daha önce başka alanlarda hazırlanmış olduğu için bu belgenin bir unsuru olarak yer almasa bile zaten uygulanagelmektedir.'
AA
4 yılda 72 eylem" yapılacak Türkiye, Avrasya"nın yüksek teknoloji üretim üssü" olacak
Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, TOBB, TÜSİAD, TİM, MÜSİAD ve TUSKON başkanlarını yanına alıp, Türkiye"deki odaların yöneticilerinin katıldığı bir buluşmayla 2011-2014 dönemini kapsayan Sanayi Stratejisi Belgesi"ni açıkladı. Ergün, Türkiye, orta ve yüksek teknolojili ürünler için Avrasya"nın üretim üssü olacak dedi.
SANAYİ ve Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanan Türkiye Sanayi Stratejisi Belgesi, 2011-2014 yıllarını kapsayacak. 72 eylemden oluşacak strateji, yatay ve sektörel politikalar olmak üzere 2 ana konu üzerine kuruluyor. Sanayide gerçekleşecek eylemlerle Türkiye"nin orta ve yüksek teknolojili ürünlerde Avrasya"nın üretim üssü haline geleceğine işaret eden Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, sanayideki yeni yol haritasını Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD), Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD), Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) başkanlarıyla birlikte açıkladı.
3 stratejik hedef var
Belgenin kağıt üzerinde kalmayacağını, hemen uygulamaya başlanacağını dile getiren Ergün, şu değerlendirmeyi yaptı: 72 eylemden oluşan strateji belgesi, öncelikle rekabet gücünü ve verimliliği artırmayı, çevreye duyarlı ve sosyal sorumluluk sahibi bir sanayiye dönüşümü amaçlıyor. Stratejideki uzun dönemli vizyon orta ve yüksek teknolojili ürünlerde Avrasya"nın üretim üssü haline gelme" şeklinde belirledik. Bu çerçevede, orta ve yüksek teknolojili sektörlerin üretim ve ihracat içindeki paylarını artırmak, düşük teknolojili sektörlerde katma değeri yüksek ürünlere geçişi sağlamak ve becerilerini sürekli geliştirebilen şirketlerin ekonomideki ağırlığını artırmak şeklinde, 3 stratejik hedef belirledik.
Sorunlara çözüm olacak
Strateji belgesinde, teknoloji, Ar-Ge, yenilikçilik, tasarım, markalaşma, kümelenme, bölgesel farklılıklar ve işletme ölçeği gibi alanlardaki sorunlara çözüm olabilecek eylemler bulunduğunu açıklayan Ergün, şu bilgileri verdi: Ayrıca gelişmiş sanayi altyapısı, sanayi üretimindeki çeşitliliği, KOBİ sayısı, nüfus yapısı, coğrafi ve stratejik konum gibi güçlü yönlerimizi daha da güçlü hale getirecek eylemler de mevcut. Belge sanayiyle ilgili tüm paydaşların ortak bir akıl etrafında bütünleşmelerini de sağlayacak. Böylece KOBİ destekleri, sektörel politikalar, altyapı çalışmaları, teşvik programları veya bölgesel farklılıklar gibi çeşitli alanların uyum içinde çalıştığı bir yapı oluşturacağız.
Tepki verecek esnek yapı
Sanayi Strateji Belgesi"nin, AB katılım müzakereleri sürecinin önemli gereklerinden biri olduğunu vurgulayan Ergün, şöyle konuştu: Türkiye Sanayi Stratejisi Belgesi"nin hazırlık süreci, ilgili tüm kamu kurumlarını, özel sektörümüzü ve sivil toplum kuruluşlarımızı ortak bir paydada buluşturması bakımından örnek bir süreç oldu. Uygulaması da böyle olacak. Bu belgenin tasarımında, dünyada yaşanacak olası gelişmelere tepki verecek esnek ve dinamik bir yapı da oluşturduk.
Batı Avrupa TV pazarındaki ağırlığı Doğu Avrupa kaptı
TELEVİZYON üretimi örneğini veren Hisarcıklıoğlu, TV sektörünün Türkiye"nin iftihar kaynağı olduğunu, Avrupa"da satılan her 3 televizyondan birinin Türkiye"de üretildiğini hatırlatan Rifat Hisarcıklıoğlu, Son dönemde Avrupa pazarını, sadece Uzakdoğu"ya değil, Doğu Avrupa"ya da kaptırdık. Tüplü TV"den LCD ve plazmaya geçişi, zamanında sağlıklı biçimde takip edip, tedbir alamadığımız için. Yeni tip TV üretmek için yeterli insan kaynağını, teknolojiyi, araştırma-geliştirmeyi zamanında bir araya getiremediğimiz için dedi.
Sanayi stratejisi olmadığı için cari açık artıyor
şARTLARIN değiştiğini, eskiden uygulanan politikaların anlamını yitirdiğini anlatan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye"nin Sanayi Stratejisi Belgesi"ni şöyle değerlendirdi: Son yıllarda sanayi, küresel ekonomiye hızla entegre oldu. Bu entegrasyon, belli bir stratejiden yoksun gerçekleşti, cari açığın hızla artışı da bununla alakalı oldu. Sanayimizin lokomotifi olan sektörlerimiz, üretimin büyük bir kısmını, ithalata bağımlı olarak gerçekleştiriyorlar. Bu tablo yüzünden, sanayicilerimizin, binbir güçlükle ve emek vererek yaptıkları ihracat da, hak ettiğimiz katkıyı bırakmıyor. 2010 yılının ilk 10 ayında sanayimiz yüzde 13 büyüdü. Ama enerji hariç ara malı ithalatındaki artış yüzde 34"e ulaştı. Küreselleşme sizi kendisine uydurduğunda, bir nevi, küreselleşme sürecine teslim olduğunuzda, böyle oluyor. Sanayimizin ithalat gereği daha yüksek biçimde şekilleniyor. Sanayimizde artan ithalat bağımlılığının nedeni, sanayicimiz, müteşebbisimiz değil, eski yatırım teşvik sistemimizdir.
Önce KOBİ"lerin parası ödenecek
SANAYİ Strateji Belgesi"ni açıklarken KOBİ"lerin finansman sıkıntısına değinen Nihat Ergün, Borçlar Kanunu"na bir madde koyuyoruz. Bu madde, küçük ölçekli şirketlerin kamu ve büyük şirketlerden alacaklarının öncelikli ödenmesini sağlayacak dedi.
4 yılda neler yapılacak
Yatırım ve iş ortamının iyileştirilmesi
Türk Ticaret Kanunu Tasarısı yasalaştırılacak. Kamu kurum ve kuruluşlarının sanayi alanında yürüttükleri hizmet ve görevlerin elektronik ortamda gerçekleştirilmesi sağlanacak.
Uluslararası Ticaret ve Yatırımlar
KOBİ"lerin pazarlama ve ihracat kapasitesini artırmaya yönelik destekler verilecek. Yenilikçi fikirler ve Ar-Ge"ye dayalı, katma değeri yüksek, markalı ürün ve hizmetlerin üretim ve pazarlama süreçleri desteklenecek.
Beceri ve İnsan Kaynağı
Özel sektörün mesleki ve teknik eğitim okul ve kurumları, açmasına imkan verecek. Özel sektör, istihdam garantili okul açması halinde, eğitime yüzde 100 destek kapsamında vergi indiriminden yararlandırılacak.
KOBİ"lerin finansmana erişimi
KOBİ"lerin finansman kaynaklarına erişimi kolaylaştırılacak, kredi garanti ve girişim sermaye sistemleri geliştirilecek.
Firmaların
Teknolojik Gelişimi
Ar-Ge faaliyetlerinin artırılması desteklenecek, nanoteknoloji, biyoteknoloji alanlarında kapasite oluşturma çalışmalarına ağırlık verilecek. Teknogirişim sermayesi desteğinin verilmesi sağlanacak.
Altyapı Sektörleri
Organize sanayi bölgelerine, büyük fabrikalara ve limanlara özel sektör katkısı ile demiryolu bağlantı hatları yapılacak, limanların geri sahasında demiryolu aktarım terminalleri kurulacak. Kıyı Yapıları Mastır Planı hazırlanacak.
çevre
Sanayiciler iklim değişikliği konusunda yoğun biçimde bilinçlendirilecek, yılda 1000 Ton Eşdeğer Petrol (TEP) üzerinde enerji tüketin tüm sanayi kuruluşlarında enerji yöneticisi atanması süreci tamamlanacak.
Bölgesel Kalkınma
Kobi"lere yönelik bölgesel kalkınma odaklı projeler desteklenecek, kümelenme konusunda yerel ve merkezi düzeyde politika çerçevesini çizecek bir yönetim oluşturulacak.
TÜSİAD: Teşviklerde eşit davranış isteriz
TÜRKİYE"nin Sanayi Strateji Belgesi"ni, rekabetçi düzenin oluşturulması yönünde olumlu bir adım olarak değeren TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Boyner, şöyle konuştu: Sanayi strateji belgesini, geçmiş dönemlerdeki, net katkısı belirsiz, teşvik ağırlıklı sanayi politikalarından uzaklaşan, AB üyeliği perspektifinin gerektirdiği, yatay politikaları ele alan rekabetçi bir düzenin oluşturulması yönünde olumlu bir adım olarak değerlendiriyoruz. İş dünyası temsilcileri olarak, söz konusu teşvikleri de tüm sektörler için eşit şartlarda uygulandığı takdirde desteklemekteyiz. Ayrıca işletmelerimizin rekabet gücünün artırılmasında gerek yeni yatırım gerekse işletmelerin verimliliğini artıracak dönüşümün sağlanması için yatırım finansmanına erişimin kolaylaştırılması, finansal piyasaların derinleşmesi ve finansman araçlarının çeşitlendirilmesi ekonomimiz için çok önemli bir atılım sağlayacaktır.
TUSKON: Rotası belli olmayan gemiye rüzgar fayda etmez
TÜRKİYE Sanayi Stratejisi Belgesi"nin içeriğinin yanı sıra Türkiye"nin hedefli, stratejili, eylem planlı bir çalışma yöntemine ulaşmış olmasının önemine işaret eden TUSKON Başkanı Rızanur Meral, Rotası belli olmayan gemiye rüzgar nereden eserse essin fayda etmez. Bu belgenin güzel söylemlerden sonra rafa kaldırılan bir belge değil, gerektiğinde revize edilip güncelleştirilen, yaşayan canlı bir çalışma olması gerekli. Uzun süreli kapsamlı çalışmaların ardından hazırlandığı aşikar bu belge küreselleşme sürecinde Türkiye sanayisinin dünya nezdinde konumunu açıkça ortaya koyarken, önümüzdeki fırsatları da bize göstermektedir.
MÜSİAD: çalışmaların bitirilme süresi önemli
MARKA değeri yüksek ürün ve hizmetlerin üretimi ve pazarlanmasının en kritik politikaların başında geldiğine dikkati çeken MÜSİAD Genel Başkanı Ömer Cihad Vardan, şöyle konuştu: Belgedeki tüm eylem planlarının etkin ve acil olarak uygulanması, çalışmanın en can alıcı noktasıdır. Bu bağlamda, eylem planlarının bitirilme sürelerinin belgede belirlenmiş olmasını önemsiyor, oluşturulan stratejinin ciddiyetini yansıttığını düşünüyorum. Böylelikle eylemlerin izlenmesi, değerlendirilmesi, ilgili yapılar ve alanlar arasında bilgi alışverişi ve işbirliği sağlanması için Sanayi ve Ticaret Bakanlığının, izleme ve koordinasyon mekanizmasını en etkili bir şekilde yürütmesi gerektiği de ortaya çıkmaktadır.
TİM: İhracatın geleceği için büyük önem taşıyor
TÜRKİYE"nin, bölgesinin en büyük sanayi üretim merkezi olarak yükseldiğine dikkat çeken TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, şu bilgileri verdi: Başarımızın sürdürülebilir olması için stratejik düzeyde bir yaklaşımın ortaya konması, uyumlandırılması ve koordine edilmesi gerekiyor. Belgemizin uzun vadeli değişim gündemimizi gerçekleştirmede bizim yol haritası olmasını bekliyoruz. Sanayi ihracatın yüzde 83"ünü oluşturuyor. En büyük büyümeyi sanayi ürünleri ihracatında yakalayacağız. İhracat stratejimiz üretim stratejisinden bağımsız değil. İşte bu yüzden Türkiye"nin Sanayi Stratejisi Belgesi, ihracatımızın geleceği için büyük önem taşıyor. Bizim üzerinde durmamız gereken konu, stratejinin uygulamaya aktarılması. Takip edilmesi ve sonuçlarının ölçülmesi. Bunları yapabilirsek 2014 yılının sonuna geldiğimizde sanayi stratejimizden sonuç alacağız.
Hürriyet
Sanayide hedef Avrasya"nın yüksek teknoloji üretim üssü olmak
Sanayi Bakanı Nihat Ergün"ün dün açıkladığı Strateji Belgesi"yle Türkiye"nin Avrasya için yüksek ve orta teknoloji ürünlerinde bir üretim üssüne dönüşmesi hedefleniyor. Türkiye"nin sanayi üretiminin yarısı şu anda düşük teknolojide
Türkiye"nin 2011-2014 dönemine ilişkin sanayi stratejisi vizyonunu ortaya koyan belge, dün Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün tarafından açıklandı. Strateji Belgesi"nin ortaya koyduğu temel hedef, uzun vadede Türkiye"yi orta ve yüksek teknolojili ürünlerde Avrasya"nın üretim üssüne dönüştürmek.
Belgede sanayi, ticaret ve hizmet sektörlerinin bir bütün olarak görüldüğünü, belgenin yatay ve sektörel politika alanları üzerine kurgulandığını belirten Ergün, Yatırım ve İş Ortamı, Uluslararası Ticaret ve Yatırımlar, Beceriler ve İnsan Kaynağı, KOBİ"lerin Finansmana Erişimi, Firmaların Teknolojik Gelişimi, Altyapı Sektörleri, çevre ve Bölgesel Kalkınma olmak üzere, 8 alt başlık altında topladıkları yatay sanayi politika alanlarının, ülkenin rekabet gücünü bir bütün olarak artırmayı hedeflediğini anlattı. Ergün, Türk Ticaret Kanunu Tasarısı"nı 2011 yılının mart ayına kadar yasalaştırmış olacağız. Bunun ikincil mevzuatını 2012 yılının sonuna kadar tamamlamış olacağız. Girişimciliğin yaygınlaşması için, girişimcilere sağlanan destekler her yıl bir önceki yıla göre artırılacaktır dedi.
Makro tamam, sıra mikroda"
Belgeyle birlikte açıklanan Sanayi Stratejisi Eylem Planı ise 72 maddeden oluşuyor. Bunlar arasında öne çıkan noktalar gelir vergisi sisteminin yeniden düzenlemesi, ihracatta sektör ve ülke çeşitlendirme stratejisi oluşturulması ve şirket kuruluşu ile işyeri açma kolaylaştırılması, küçük ve orta büyüklükteki işletmelerin (KOBİ) finansman kaynaklarına erişiminin kolaylaştırılması, kredi garanti ve girişim sermaye sistemleri geliştirilip yaygınlaştırılması.
Bakan Ergün, Nereye gideceğini bilemeyenler, önündeki bütün yollar açık olsa bile bir yere gidemez. Gideceğiniz yeri bilmiyorsanız, vardığınız yerin de hiçbir önemi yoktur. İşte bu belge ile sanayimizin yol haritasını ortaya koymuş oluyoruz dedi. Ergün, Strateji Belgesi"nin makroekonomik alandaki güven ve istikrarın üzerinde mikro reformları gerçekleştirmeyi sağlayacak bir enstrüman olduğunu belirtti.
Her girişimciye bir numara
Sanayi Strateji Belgesi kapsamında kamu hizmetlerinde elektronik ortamın daha fazla kullanılması da öngörülüyor. Bu kapsamda Merkezi Sicil Sistemi (MERSİS) projesi ile tüm ticaret sicil memurlukları tek bir veri tabanında birleştirilecek. Konuşmasında MERSİS hakkında bilgi veren Ergün, Böylece, TC kimlik numarası uygulamasında olduğu gibi, her tacirin, girişimcinin bir MERSİS numarası olacaktır. Ayrıca, Mersin pilot uygulamasında olduğu gibi, internet üzerinden online olarak çok kısa bir sürede şirket kurma, şube açma, lisans başvuruları, vergi ödemeleri veya SSK kayıtları gibi benzeri işlemleri tek bir noktadan ve çevrim içi yapmak mümkün hale gelecektir dedi. Ergün MERSİS"in, 2011 yılı sonuna kadar tüm iller için tamamlanmış olacağını, 2012 yılında ise proje kapsamına esnaf ve serbest meslek mensuplarının da alınacağını belirtti.
İş dünyası uygulama görmek istiyor
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu:
İthalata bağımlılığımız teşvik sisteminden
Derler ki; "rotası olmayan gemiye, hiçbir rüzgar yardım etmez". Sanayi Strateji Belgesi, Türkiye sanayisinin rotası olmalıdır. Artık sadece fabrika kurmak yetmiyor. Enerjimizi, kaynaklarımızı, sanayimizin daha fazla katma değer üretebilmesi için harcamamız gerekiyor. Sanayimizin lokomotifi olan sektörlerimiz, üretimin büyük bir kısmını, ithalata bağımlı olarak gerçekleştiriyorlar. Bu tablo yüzünden, sanayicilerimizin, binbir güçlükle ve emek vererek yaptıkları ihracat da, hak ettiğimiz katkıyı bırakmıyor. 2010 yılının ilk 10 ayında sanayimiz yüzde 13 büyüdü.
Ama enerji hariç ara malı ithalatındaki artış yüzde 34"e ulaştı. Küreselleşme sizi kendisine uydurduğunda, bir nevi, küreselleşme sürecine teslim olduğunuzda, böyle oluyor. Sanayimizin ithalat gereği daha yüksek biçimde şekilleniyor. Sanayimizde artan ithalat bağımlılığının nedeni, sanayicimiz, müteşebbisimiz değil, eski yatırım teşvik sistemimizdir.
Bunu zamanında başaran ülkeler var, bunlardan biri de Güney Kore. 40 yıl önce ikimiz de ABD"nin kişi başına milli gelirinin yüzde 20"si düzeyindeydik. Bugün biz yüzde 25"deyiz. Kore ise yüzde 60 oldu. Bize 40 yılda 2 tur bindirdiler.
TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner:
Yaşayan bir belge olmalı
Belgeyi geçmiş dönemlerdeki net katkısı belirsiz, teşvik ağırlıklı sanayi politikalarından uzaklaşan ve rekabetçi bir düzenin oluşturulması yönünde olumlu bir adım olarak değerlendiriyoruz. İşletmelerimizin rekabet gücünün artırılmasında gerek yeni yatırım gerekse işletmelerin verimliliğini artıracak dönüşümün sağlanması için yatırım finansmanına erişimin kolaylaştırılması, finansal piyasaların derinleşmesi ve finansman araçlarının çeşitlendirilmesi ekonomimiz için çok önemli bir atılım sağlayacaktır.
Türkiye gibi iç dinamiklerin çok hızlı değişebildiği ülkeler için sanayi strateji belgesinin, orta ve uzun vadeli eylem planlarıyla desteklenen, yol gösterici ve sürekli güncellenmesi gereken, yaşayan bir belge haline getirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Sunulmuş olan sanayi stratejisi önerisi, krizle mücadeleyle geçen 2009 ve 2010"dan sonra 2011"e heyecan ve umutla girmemize neden oldu.
İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi:
Doğu"ya taşınma için teşvik gerekli
İstanbul"un moda, Anadolu"nun da üretim merkezi olması uzun süreden beri isteğimiz. Konfeksiyon istihdam yoğun bir alan. Yüzde 45 kadın çalıştırıldığını düşünürsek çalışabilecek kadın nüfusunun olduğu illerin de tespit edilmesi gerekiyor. 100 kişilik bir tesisin çalışanlarınızı çıkarıp Anadolu"ya yerleşmesi en az 2 milyon TL"lik ciddi bir kıdem yükü getiriyor. Bu konuda destek gerekiyor.
TÜSİAD Başkanı Ömer Cihad Vardan:
Yabancı firmalarla evlilik desteklensin
KOBİ"lerin finansman erişiminin kolaylaşmasını öngören, şirket kuruluşu ve işleyişiyle ilgili prosedürleri basitleştiren ve maliyetleri düşüren tedbirlerin KOBİ"lere ciddi faydaları olacağına inanmaktayız.
Orta ve küçük ölçekli işletmelerin, yurtdışı ortaklıklara ve işbirliklerine açılmalarını sağlayacak destek sistemlerinin geliştirilmesini ve bu işletmelerin özellikle AB ülkeleri firmalarla evlenmeleri, bazı önemli markaları satın almaları doğrultusunda teşviklerin verilmesini öneriyoruz.
TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi:
İlerleme takip edilmeli, sonuçları ölçülmeli
Teknolojik dönüşümde geciken, fiyatta rekabet etmeye çalışan, dışarıya bağımlı ve kapasite artışına odaklanan bir yapımız var. Oysa biz gelecekte vizyoner, yüksek katma değer elde eden, Ar-Ge ve tasarım yapan, verimli ve etkin olmaya odaklanan bir yapıya geçmek istiyoruz. Sanayi strateji Belgemizin uzun vadeli değişim gündemimizi realize etmede bize yol haritası olmasını bekliyoruz. Bizim üzerinde durmamız gereken konu, stratejinin uygulamaya aktarılması. Takip edilmesi ve sonuçlarının ölçülmesi.
Zorlu Holding YKB Ahmet Nazif Zorlu:
Beyaz eşyanın rekabetçi sektör seçilmesi güzel
Beyaz eşya sektörünün olması sürpriz. Sektör adına çok sevindirici. Türkiyenin lokomotif sektörlerinden biri. Dünya markalarına baktığımızda devlet desteğini görüyoruz. Beyaz eşyanın olması mutluluk verici. Türkiye tekstilden çıksın dendi. Ben karşı görüş verdim. Bizim şimdi rakiplerimizle aramızda sadece know-how farkı var. Kullanılırsa daha başarılı olacağız.
Milliyet