24 / 12 / 2024

Opet'ten Bodrum'a çılgın proje!

Opet'ten Bodrum'a çılgın proje!

Opet’in kurucuları Fikret ve Nurten Öztürk, 50 yıllık yolculuklarını Akşam gazetesinden Şenay Büyükköşdere'ye anlattılar. İşte Bodrum'da yeni bir proje hayata geçireceklerini belirten Öztürk çiftinin hedefleri...




Opet’in kurucuları Fikret ve Nurten Öztürk, hedeflerini Akşam gazetesinden Şenay Büyükköşdere'ye anlattı. İşte o röportaj...


Onlar iki idealist köy öğretmeniydi. ‘Arabamız olur yakıt alırız’ bile demezken, akaryakıt sektöründe 2. büyük oldular. Şimdi hedeflerinde liderlik var. Opet’in kurucuları Fikret ve Nurten Öztürk, 50 yıllık yolculuklarını anlattılar.


Onlarınki yarım asırlık bir hayat arkadaşlığı. 1960’ların sonunda Çapa Öğretmen Okulu’nda tanışıp, okul bitmeden evleniyorlar. Tek hayat planları iyi birer öğretmen olmak. Akıllarında ticaretin t’si yok. ‘Bir arabamız olur, akaryakıt alırız’ diye bile düşünmezken, kendilerini akaryakıt sektörünün içinde buluyorlar. Yıllar geçiyor, büyüyorlar. Öyle ki bu büyüme Koç Grubu’nun dikkatini çekiyor. Koç’la ortak oluyorlar. Zamanla kurdukları şirket, sektörün en büyük iki oyuncusundan biri oluyor. Arkasından yeni sektörler, yeni yatırımlar geliyor. Opet’in kurucuları Nurten ve Fikret Öztürk’ten bahsediyorum. Onlar şimdi akaryakıt sektöründe liderlik bayrağını almak için çalışıyor. Fikret Öztürk, “Pazar payımız yüzde 18’lerde. Yüzde 45’e kadar yolumuz var” diyor. Diğer yandan da turizm ve inşaat yatırımları devam ediyor. Nurten ve Fikret Öztürk, girişimcilere ilham kaynağı olacak yarım asırlık yolculuklarını anlattılar… 


‘ÖMÜR BOYU SÜRECEK..’ 


50 yıl az zaman değil. Nasıl tanıştınız? 


N.Ö: Biz köy çocuklarıyız. Köy öğretmeni bir babanın kızıyım. Fikret Öztürk’le Çapa Öğretmen Okulu’nda tanıştık. Fikret Bey beni uzaktan beğeniyormuş, ilk konuşmamızda bana ‘ben ciddiyim, ömür boyu sürecek bir hayat arkadaşlığı teklif ediyorum’ dedi. Kararlı ve özgüvenli oluşu hoşuma gitti. O günden beri yarım asırdır birlikteyiz. 



Girişimciliğe geçiş nasıl oldu? 


N.Ö: Biz ikimiz de çok idealist yetiştirildik. Tek hedefimiz iyi birer öğretmen olmaktı. Başka planımız yoktu.  


F.Ö: Ben toplam 9 yıl öğretmenlik yaptım. Sonra ticaret yapmaya karar verdim. Aklımda net bir iş yoktu. Şehir olarak Mersin’i beğeniyorduk. Ama yapılacak işler sınırlıydı; narenciye vebakliyat işi vardı. Bir de Ataş Rafinarisi vardı. Kayıt dışı olmayan sektöre girelim dedik. Yakıtı seçtik. Öğretmenlikte aldığımız arsayı satıp bir küçük madeni yağ dükkanı açtık. Sonra şirketlerin bayiliklerini aldık. Bu arada Nurten Hanım da kasaya geçti. 






Rakiplerle arayı açacağız


Peki taşlar yerine oturdu mu sektörde, yeni girişler çıkışlar olur mu? 


F.Ö: Bundan iki sene önce tavan fiyatlar varken sektör çok büyük darbe yedi. Şu anda EPDK ile sektör arasında bir uyum var. Taşlar yerine oturdu gibi gözüküyor. Ama her zaman giriş çıkışlar olabilir.  




Bodrum’da çılgın proje 


Yeni yatırımlar var mı turizmde? 


F.Ö: Önce bir otel yaptık, sonra onun yanındaki oteli aldık. Bir yere geldikten sonra başka şeyler de yapacağız. 

Bodrum’da şu an ormanın içinde çılgın bir proje yapıyoruz. Doğayla baş başa, her şeyin organik olduğu bir 

proje. Bir golf kulübü ve etrafında da evler olacak.  55 villa yaptık, 54’ü satıldı. Birinci etapta toplam 155 villa olacak. İkinci etapta da 300 – 350 ev yapacağız. Golf sahası da sene sonunda golf oynanacak durula gelecek. Orada bir de atçılık yerimiz var. Toplam yatırımımız 100 milyon doları bulacak.   



Golf yatırım yaptırdı 


 


Opet’ten sonra turizme de girdiniz, o da tesadüf mü? 


F.Ö: 2007’de golfe başladım. Turizm işine de hobim nedeniyle girdim. Önce bir golf sahası açtık. İngiltere’de 850 golf sahası var, Almanya’da 450, Türkiye’de 20-21. O konuda oldukça gerideyiz. Türkiye’nin turizmde alacağı çok yol var. 2014’te de Antalya’da Regnum Otel'imizi açtık. G20’de dünya liderlerini ağırladık, o kadar memnun ayrıldılar ki gururlandık. 


Geçen yıl Antalya sıkıntılıydı, bu sezon beklentileriniz nasıl? 


F.Ö: 2016 yılında dibe vurdu Antalya. Bizim otelimiz öyle olmadı ama yine de beklentilerimizin altında kaldı. Bu sene ise bizim bir odamız bile boş değil. Sektör de işler iyiye gidiyor. Avrupa ve Rusya bizden vazgeçemez. Biz de onlardan geçemeyiz. Bir yandan da geçen yılki kriz iyi oldu diyorum. Portekiz’e İspanya’ya gitsinler de buradaki hizmetin, kalitenin kıymetini bilsinler. Önümüzdeki yıllarda Türkiye’nin turizmde önü açık diye düşünüyorum. 


 


Şenay Büyükköşdere/Akşam


Geri Dön