26 / 12 / 2024

Prof. Dr. Soner Gökten kira krizine parmak bastı!  Piyasayı ne bekliyor? 

Prof. Dr. Soner Gökten kira krizine parmak bastı!  Piyasayı ne bekliyor? 

Prof.Dr. Soner Gökten bugünkü yazısında konut sektöründeki kira krizini kaleme aldı. İşte Prof.Dr. Soner Gökten'in Para Medya'daki o yazısı...



Prof.Dr. Soner Gökten bugünkü yazısında konut sektöründeki kira krizini kaleme aldı. İşte Prof.Dr. Soner Gökten'in Para Medya'daki o yazısı...

Nas deneyi sayesinde, Negatif reel faiz enflasyon canavarını ininden çıkarmış, fiyat algısını bozmuş, zengin ile fakir arasındaki uçurumu artırmış…

Bir ekonomi düşünün ki;

Kiracılar da haklı, ev sahipleri de! Öyle bir ekonomi düşünün ki, kiracıyla, ev sahibini karşı karşıya getirmiş, düşman etmiş. Bir ekonomi düşünün ki, kiracılar da geçinemiyor, konut ağaları dışındaki ev sahipleri de… 

Bu ay itibarıyla yüzde 65 kira zammı gündemdeyken,

Biliniz ki bu gidişat çok ocak söndürecek!

Örneklerini görmeye ve duymaya başladık. Taksitle konut almış, 170 bin TL aylık ödeme. 40 bin lirası kira;

Alanın hesabı basit.

Kiranın üzerini tamamlarım, taksitleri bitirir konut sahibi olurum. Sonrasında da alacağım kirayla geçinir, giderim…

Olmadı, plan tutmadı!

Kiracı kirayı ödeyemedi, borçlu konut sahibi de taksiti.

Nas döneminde bakıyor ki enflasyon hortlayacak, birikimini doğal olarak konuta yatırmış.

Amacı net.

Hem değer artış kazancı elde ederek satın alma gücünü korumak, hem de kiraya vererek geçinmek.

47 bin lira kirasını 6 ay tahsil edememiş. Şaka değil, kiracıyı çıkarmak için 1 milyon Türk Lirası hava parası ödemiş.

Olmadı, plan tutmadı!

Diyor ki, evimi bir daha asla kiraya vermem. Satacak lakin, konut piyasasında da yaprak kıpırdamıyor; iskontolar yüzde 30’ları geçmiş.

Negatif reel faizde banka kredisine ulaşabilenlerden biri var. Neredeyse sıfır maliyet ile kredi almış. Hedef belli. Konutun değeri artacak, kiraya verecek, gül gibi geçinip gidecek.

Olmadı, plan tutmadı!

Kiracı, kiraları ödeyemiyor. Konuttan çıkmıyor. Bankaya borçlu konut sahibi için artık o çok küçük kredi taksitleri sinir bozmaya başlıyor. Çünkü elektrik, su, gıda, ulaşım; çocuk var ise eğitim yani A’da Z’ye her şey pahalandı.

Harcamaları artı; kira gelir olmaktan çıktı!

Barınma krizi artık kendini iyiden iyiye hissettirirken, kiralar da ekonominin kanayan yarasına dönüşmüş vaziyette.

Sebebi ise çok basit… Bırakın konut satın almayı, artık kira fiyatları ulaşılabilir olmaktan çıktı. Ödeyemiyorlar, ödeyemeyecekler.

Prof. Dr. Soner Gökten kira krizine parmak bastı!  Piyasayı ne bekliyor? 

Bankalar için ise ayrı bir parantez açmak gerekiyor…

3 sene öncesine kadar çok rahat tahsil edilebilir görünen konut kredilerinin bugün itibarıyla gizli kaldıraç oluşturmaya başladığı söylenebilir.

Diğer bir ifade ile; bireysel gelir gider dengesindeki hızlı bozulma sonucunda öngörülemeyen finansal risk oluşumu söz konusu durumda.

Gerçek sıkılaşma yaşanmaya başladığı zaman (Biz bunu Eylül'den itibaren çok net gözlemlemeye başlayacağız) bireysel iflaslar ardı arkasına yaşanacaktır.

Bireysel bütçelerde açıklar artacak ve temerrüt sürekli hale gelecektir.

İşte bu sebeple,

Eğer konut ağalarını, arsa simsarlarını, kara para aklayanları, servet transferinden obezleşen kaymak tabakayı bir tarafa bırakırsak;

Kendi finansal pozisyonunda kredi ile yatırım amaçlı ev alıp kiradan medet umanlar, yani konut sahipleri ve kira vererek yaşamaya çalışanlar, yani kiracılar hep beraber mevcut ekonomik tablonun sıkıntılarını çektiler, şiddetlenerek çekecekler.

Kira bedeli artırılsa erişilemediği için ödenemeyecek; azaltılsa konut yıpranacak ve geçindirmeyecektir.

Hep söylerim, bu ülkede şu anda kira ile geçinirim diyenler; Sanal bir rüyada ya da finansal okuryazar olarak cehaletin doruklarındadır.

Hani ekonomik büyüme çok koşuluyor ya,

Sakın unutmayın!

Parasal ölçümle büyük olmak, iyi ekonomi olduğunuz anlamına gelmiyor!

BU HESAP ESKİDİ!

İktisat hayat kalitesi optimizasyonudur!

O halde mesele toplam iktisadi büyüklük değil, aşağıdaki soruların yanıtlarıdır!

Gelir dağılımı adaletli mi? İnsanlar barınabiliyor (konut alabiliyor) mu? İnsanlar beslenebiliyor (kırmızı et yiyebiliyor) mu? İnsanlar kaliteli eğitime erişebiliyor mu? İnsanlar kaliteli sağlık sistemine erişebiliyor mu? İnsanlar emekliliklerinde rahat yaşayabiliyor mu? İnsanlar kendilerini güvende hissedebiliyor mu?

Daha da basitçe; bu yazının konusu olduğu için bu soruyla bitirelim; İnsanlar kira ödeyebiliyor mu?

Deprem korkusu ve hayat pahalılığı İstanbul'dan göçü hızlandırdı!

İBB, o üniversite binasının 25 yıllık tahsisini iptal etmişti! Rektör açıkladı: Hukuki süreçteyiz!

Belediyelerden iki şehirde satılık 6 arsa!


Geri Dön