Roubini ve 7 rakamı..
Geçtiğimiz Ekim ayında başlayan küresel krizin yavaşta olsa etkisini kaybetmeye başladığını piyasa aktörleri dile getiriyordu ki dün 06.09.2009 tarihli habertürk.com da yayınlanan bir haber dikkatimi çekti.
Habere göre ;
‘'Ekonomik krizin başından bu yana yaptığı olumsuz tahminlerin doğru çıkması nedeniyle adı kriz kahinine çıkan ekonomist Nouriel Roubini, son dönemde yaşanan iyileşmenin hızlı bir düzelme işareti olabileceği söyledi.
Roubini, ekonomide hızlı çöküşün ardından hızlı bir yükselişi gösteren U şeklinde bir düzelmenin mümkün olduğunu belirtti.
Roubini, bu olumlu tahminine rağmen halen iki dipli bir senaryo riskinin de bulunabileceğini, yani bir çöküşün daha meydana gelme riskinin sona ermediğini söyledi.
Roubini, gelişmiş ekonomilerde iyileşmenin U şeklinde olabileceğini, ancak bu iyileşmenin en az 2 veya 3 yıl alacağını savundu.
Roubini, U çıkışı senaryosunda çıkış noktalarının iyi belirlenememesi halinde ise olumlu gidişin yeniden çöküşe dönüşebileceği uyarısında bulundu.
Roubini, çıkışın ABD ekonomisinde tüketim alışkanlığının artışına bağlı olduğunu bir kez daha vurgulayarak “Eğer ABD tüketicisi harcamalarını artırmazsa küresel ekonominin büyümede sıkıntısı devam edecek.
Ancak ABD tüketicileri harcamalara başlarsa, şu an için tasarrufun öne çıktığı diğer ülkelerde de harcamalar artmaya başlayacak” dedi.
Roubini, gördüğü risklerden birinin de Almanya, Çin gibi ülkelerde ertelenmiş olan talebin hızlı canlanması ve hızlı tüketimin enflasyonu körüklemesi olduğunu da vurguladı.
Roubini ayrıca, Merkez Bankaları'nın varlık fiyatlarını kontrol altında tutması gerektiğini de savundu.''
Roubini'nin kısa vadeli değerlendirmeleri olumlu ve güzel gelişmeler.
Yalnız bir hakkı teslim etmenin zamanı geldi diye düşünüyorum;
Kriz başladığında Sayın Başbakan kriz bizi teğet geçecek dediğinde kıyametler koptu ve herkes demediğini bırakmadı.
Ancak sonuçta Sayın Başbakan haklı çıktı.
Hakkı teslim edelim..
***
Malum Ramazan ayı içerisindeyiz..insanlar bu mübarek ayda daha uhrevi ve bir manevi atmosfere kapılıyor, daha çok okuyup yazıyor.
Geçen gün okuduğum bir yazıda Kur'an-ı Kerim'de ki Yusuf suresinde anlatılan bir kıssayı konu ederek günümüze dair işaretleri sorgulanmıştı.
Kıssa şu; Hazret-i Yusuf a.s. bir iftiraya kurban gidiyor ve zindana atılıyor.
Zindanda bulunan 2 arkadaşının rüyalarını yorumluyor ve aynen de çıkıyor. Arkadaşlarından biri hapisten kurtulup yükseliyor diğeri ise idam ediliyor.
Kurtulan arkadaşı Firavunun sarayında iş buluyor ancak Hz.Yusuf a.s. unutuyor.
Günlerden bir gün Firavun bir rüya görüyor ve ülkenin dört bir yanına haber salınıyor rüya yorumlansın diye..ancak tatmin edici bir yorum çıkmıyor.
Arkadaşı Hz.Yusuf a.s. hatırlıyor ve zindana gidiyor.
Kur'an-ı Kerim de bu kıssa Yusuf suresinde şöyle anlatılıyor;
43. Bir gün Hükümdar dedi ki: Ben (rüyada) yedi arık ineğin
yediği yedi semiz inek gördüm. Ayrıca, yedi yeşil başak ve
diğerlerini de kuru gördüm. Ey ileri gelenler! Eğer rüya
yorumluyorsanız, benim rüyamı da bana yorumlayınız.
44. (Yorumcular) dediler ki: Bunlar karmakarışık düşlerdir.
Biz böyle düşlerin yorumunu bilenlerden değiliz.
45. O ikiden kurtulmuş olanı nice zamandan sonra hatırladı da
dedi ki: "Ben size o rüyanın tabirini haber veririm, hemen
beni gönderin."
46. "Ey Yusuf, ey doğru sözlü! Bize şunu hallet: Yedi semiz
ineği, yedi cılız inek yiyor. Ve yedi yeşil başakla diğer
yedi kuru başak. Umarım ki, o insanlara doğru cevap ile
dönerim, onlar da (senin kadrini) bilirler."
47. Dedi ki: "Yedi sene eskisi gibi ekeceksiniz,
biçtiklerinizi başağında bırakınız, biraz yiyeceğinizden
başka. "
48. "Sonra onun arkasından yedi kurak sene gelecek, önceki
biriktirdiklerinizin biraz saklayacağınızdan başkasını
yiyip bitirecek."
49. "Sonra da onun arkasından yağışlı bir sene gelecek ki,
halk onda sıkıntıdan kurtulacak, (üzüm, zeytin gibi
mahsülleri) sıkıp faydalanacak."
Kur'an-ı Kerim de ki sure Yusuf a.s.ın kıssası ile devam ediyor ve sonuçta Hz.Yusuf a.s. Mısır'a Maliye bakanı oluyor..ve Mısır'a tarihinde ki en güzel dönemlerinden birini yaşatıyor.
Benim ise dikkat çekmek istediğim konu ise bu kıssada anlatılan 7 rakamının günümüz Türkiye'sinde de belirgin olması.
Bakınız hayatımızda belirgin şekilde 7 yılda bir kriz ve sıkıntı olması tesadüf olabilir mi?
Ekonomik anlamda kriz ve buhran yılların 7 yılda bir yaşanması bana çok enterasan geliyor..isterseniz geriye doğru yıllara bir bakalım;
2008, 2001, 1994, 1987, 1980, 1973 vs. devam edebilirsiniz de.
Bu yıllarda kriz, buhran, para operasyonu, ekonomik kararlar ve paranın devalüe edilmesi vs.gibi kararlar alınıyor.
Bu her 7 senede bir yaşanıyor..düşünmek lazım!
İyi haftalar..
huseyinkuru@sunflower.com.tr