Sektör kriz yüzünden durma noktasına geldi
İnşaat sektöründe gazbeton ve çimstone üretimi yapan AKG Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Levent Akgerman, sektörün küresel kriz yüzünden durma noktasına geldiğini söyledi.
İzmir'in önde gelen sanayici ailelerinden Akgermanlar'ın 4'üncü kuşak temsilcisi Levent Akgerman'la sohbet ettim. Akgerman Ailesi'nin hikayesi Cumhuriyet'in kuruluş yıllarına dayanıyor. Dede Mehmet Bedri şapka üretmeye başlıyor, ardından da Marshall yardımıyla sanayici oluyor. Hem hikayeyi hem de ekonomik krizin etkilerini AKG Grubu'nun Yönetim Kurulu Üyesi Levent Akgerman'la konuştuk. Gazbeton, çimstone üretiminde ve ihracatında önde gelen gruplardan olan ve yüzde 100 yerli sermayeye sahip AKG Grubu, Papua Yeni Gine'den Çin'e kadar çok sayıda ülkeye ihracat yapıyor.
AKG Grubu'nun inşaat sektöründe farklı markaları var. Son durum nedir, global kriz sizi nasıl etkiliyor?
Etkilememesi mümkün değil. Dünya şokta. Siparişlerini durduranlar, erteleyenler var. Beklentilerimiz 2009'un durağan bir yıl olması. Türkiye büyüyen bir ülke olduğu için önümüzdeki yıl yüzde 7 değil ama yüzde 1.5 büyürüz. Bu oran tabii ki Türkiye için küçülmedir.
İnşaat sektörü tüm dünyada durma noktasına geldi. En çok etkilenen sektörler otomotiv ve inşaat. Siz yurtdışına da büyük oranda ihracat yapıyorsunuz. Nedir durum?
Batı ülkelerindeki ve Japonya'daki gibi bir durgunluk olmaz Türkiye'de. Ama dediğim gibi herkes şokta. İnsanlar parası varsa bile elinde tutuyor. Herkes nakit akışına konsantre oluyor. Siparişler için daha uygun koşulları yaratmaya çalışıyoruz. 2009'da en büyük hedefimiz 2008'in altına düşmemek.
Krizin etkisiyle siz de işçi çıkaracak mısınız?
Hayır, şu anda böyle bir durum yok ama fazla mesailerin kaldırılması ve “esnek çalışma” modeline geçilmesi gibi önlemler aldık. Ayrıca mevcut işçilerin farklı tesis veya ünitelerde çalıştırılmaya başlanmasını da planladık.
Esnek çalışmayı seçtik
Sizin en güçlü olduğunuz markanız gazbeton. Türkiye'de inşaatlarda ne oranda kullanılıyor?
Çok az. Sektörün kapasitesi 2.5 milyon tona gidiyor. Bunun 950 bin metrekübü bizim üretimimiz.
Gazbeton'un özelliği nedir?
Isı yalıtım özelliği var. Enerji tasarrufu elde ediyorsunuz. Hafiflik özelliği var. Depremdeki yatay kuvvetlerle binaya verilen ağırlık yüzde 20 oranında hafifleme sağlıyor. Uygulama kolaylığı var. İşçilikten kazanıyorsunuz. Ve yanmaz bir malzeme. Maliyeti yüksek ama bunlar dikkate alındığında aslında çok değil. Özel olarak bir yalıtıma ihtiyaç yaratmıyor.
Büyük oranda ihracat yapıyorsunuz...
Yunanistan, Ukrayna, Romanya, Bulgaristan... Çok sayıda ülkeye ihracat yapıyoruz. Dubai'deki Palmiye Adası'na 3 yılda 8 milyon dolarlık gazbeton sattık. Orada da üreticiler oluştu. Şimdi yeni adalar da var, yine talep olur diye düşünüyorum ama malum onlar da krizden etkilendi.
Biraz önce dünya şokta dediniz. Sizin ihracat beklentileriniz nedir?
İhracatta her sene yüzde 20 büyüdük. Bu yıl 15 milyon dolar ihracat beklentimiz var. Önümüzdeki yıl da bunu korumayı amaçlıyoruz. Batı'da estetik kaygısı daha yoğun olduğu için gazbeton kullanmayı tercih ediyorlar.
Çin'de fırsat hep var
Avrupa pazarı durunca siz nereye yöneldiniz?
Güney Afrika ve olimpiyatlara hazırlanan yerleri deneyeceğiz. Rusya'da da satışlarımız vardı ama orası da global krizden etkilendi. Bu ay Hollanda'ya mal sattık. Ülkede ihraç edilebilen kaliteli malzemeyi üretebilen bir şirketiz. Biz uzun zaman Çin'e 3 milyon dolarlık yıllık ihracat yaptık. 10 yıldır ihracat yapıyoruz Çin'e. Çin'de her zaman fırsat var. Halen az da olsa devam ediyor Çin'e ihracatımız.
Diğer markanız Çimstone. Bu da farklı bir malzeme...
Çimstone'da Türkiye'de tek üreticiyiz. Bir sene önce İngiltere'de şube açtık. İngiltere de çok olumsuz etkilendi konut sektörü global krizden. Çimstone ihracatımız da Papua Yeni Gine'den Kolombiya'ya kadar uzanıyor.
Fes üretiminden sanayiciliğe...
Büyük dedeniz fes üreticisiymiş.
Evet, ben doğma büyüme İzmirliyim. Babam da İzmir doğumlu. Bir önceki kuşaklar Konya ve Manastır'a dayanıyor. Dedemin babası Nuri Bey'in İzmir'de fes tamirhanesi var. Büyük oğlu Mehmet Bedri okulu yarım bırakıyor, babasına yardım ediyor. Kardeşlerine, ailesine bakıyor. O dönemde Nuri Bey askere gidiyor. Dedem de Avusturya'ya gidiyor. Orada şapkayı görüyor. Döndüğünde makine ve teknisyen getiriyor. Seyahat sırasında biraz yabancı dil öğreniyor.
Önce şapkacı sonra sanayici oluyor değil mi?
Biraz sermaye birikimi oluyor. Marmara Bölgesi dışındaki ilk çimento fabrikasını oluşturmak için Adnan Menderes görev veriyor. Marshall yardımları dönemi. Dedem çimento fabrikası için çalışmaya başlıyor. 10 küsur ortak buluyor çünkü kendi sermayesi yetmiyor. Menderes'in talimatıyla İş Bankası da yardım ediyor. O dönemde değil çimento fabrikası kibrit fabrikası bile yönetecek müdür yok ülkede. Müdürü Danimarka'dan getiriyorlar. Mehmet Bedri dedem çok özverili çalışıyor. Bazı ortaklar beklentilerini bulamıyor ve hisse satıyorlar. Dedem de bunları alıyor. Çoğunluk hissesi ailemize geçiyor. Bir ara amcama galoş fabrikası kuruyorlar, ama o iş pek tutmuyor. Dedem çimento fabrikasını büyütüyor. Seneler geçiyor, babam işe giriyor. O zamanlar Öner Bey'in kafasında projeler var. Dedem çimento işinde ilerlemek istiyor. O projelerden biri gazbeton ve 20 yıl sonra bu işi gerçekleştirebiliyor. Hilton Oteli ilk gazbetonla yapılan inşaat Türkiye'deki.
Sağlık merkezi sayısı artacak
Balık çiftliği de kurdunuz. Bu nereden çıktı?
Ailece seviyoruz balığı! Mordoğan ve Karaburun'da balık çiftliklerimiz var. Babam Öner Bey merak sardı bu işe. Ben de mezun olduktan sonra bu işe girdik. Ali Dürüst'ün hisseleri vardı aldığımız yerde, o ilgilenememiş, İstanbul'dan gelip gitmekte zorlanmış. Başında durmanız, uzman bir kadro kurmanız gereken bir iş. Biz kurumsal bir yapı kurduk. Kafesleri yeniledik. Su akıntı hızı kriterini, karadan olan mesafemiz de, derinliğimiz de tutuyor. Çevreye, denize bir zarar vermiyoruz, turizm tesisi de yok yakınımızda. Şimdi bir de işleme tesisi kurduk. İşleme tesisimiz 3 bin ton kapasiteli. Bu iş ailede benim sorumluluğumda.
Bir de Kent Hastanesi var. Sağlık sektörüne girdiniz...
Bir hastanemiz ve sağlık merkezlerimiz var. Sağlık merkezlerinin sayısını artırmayı amaçlıyoruz.
Grubun amiral gemileri Gazbeton ve Çimstone
AKG Grubu Yönetim Kurulu, Öner Akgerman başkanlığında, Bülent Akgerman, Muhittin Bilget ve Levent Akgerman'dan oluşuyor. Bülent Akgerman grup şirketlerinden, Çimstone, Demi ve Çittur Yönetim Kurulu'nda İcradan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi, Levent Akgerman ise AKG Gazbeton ve MORE Aquaculture Yönetim Kurulu'nda İcradan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi. AKG'nin markaları ise şöyle:
Gazbeton: AKG Grubu'nun güçlü şirketi AKG Gazbeton, 1990 yılından bu yana Çimentaş İzmir Çimento Fabrikası Türk A.Ş. çatısı altında faaliyetlerini sürdürüyor. 2005 yılında Çimstone Doğal Kompoze Taş İşletmeleri ile birleşen AKG Gazbeton, 960.000 m3 yıl/kapasite gazbeton üretimi ile sektöre yön veren bir oyuncu.
Çimstone: AKG Grubu'nun inşaat sektöründeki ikinci markası Çimstone, 1996 yılından bugüne kadar yurtiçinde ve yurtdışında sayısız büyük projede başarı ile uygulanan, hijyen raporu ile yüzey kaplama malzemelerine farklı bir standart sunan bir ürün. Çimstone, yarım milyon metrekare levha ve karo üretim kapasitesinde.
EN BÜYÜK MERAKI GASTRONOMİ
Levent Akgerman bir kız babası. Şu aralar kız babası olmanın keyfini çıkaran Akgerman, 3 ay sonra oğlunu kucağına alacak olmanın heyecanını yaşıyor. Eşi 6 aylık hamile olan Levent Akgerman, '”Çocukları çok seviyorum, en büyük keyfim kızımla zaman geçirmek” diyor. Levent Akgerman'ın en büyük merakı ise gastronomi. Eşiyle birlikte gastronomi seyahatlerine çıkıyorlar.
Elif Ergu/ Vatan