Seray Mobilya'dan Türkiye'nin ilk kılıf sistemli kanepe
Seray Mobilya 2009 yılına "üzerinde oturulan ürünler değil, içinde yaşanılan ürünler" sloganıyla girdi.
Türkiye'nin ilk kılıf sistemli kanepe ve oturma gruplarını ürettiklerini açıklayan Seray Mobilya Yönetim Kurulu Başkanı Ali Özkan, bu yıl üretecekleri yeni, farklı, tüketicinin ve profesyonellerin beğenisini kazanacak, rahat kılıf sistemli mobilyalarını 28 Ocak-1 Şubat tarihleri arasında CNR Fuar Merkezi'nde "İMOB'09 İstanbul Mobilya Fuarı"nda ziyaretçilere sunacaklarını anlattı. Özkan, "Türkiye'yi ve dünyayı kavuran, iş hayatımızı, yatırımları ve çalışanları da derinden etkileyen krize rağmen yeni ürünlerimizin, beğeni kazanacağını ve tüketici alımlarını etkileyeceğini tahmin ediyoruz" dedi.
Bu yıl mağaza tarzında yeni bir açılım yapacaklarını da bildiren Özkan, "Sadece Seray tabelalı marka mağazalarında değil, mobilya sektöründe market tarzı ve kupon ürünler satan mağazalara da corner bazda hizmet vereceğiz" diye konuştu. Özkan, bu yıl piyasaya çıkaracakları modellerle tüketiciye fiyat, konfor ve tasarım açısından vazgeçilmez ürünler sunacaklarını söyledi.
Mobilya sektörü krize rağmen aktif
Ali Özkan, her şeye rağmen mobilya sektörünün ülkenin aktif sektörlerinden biri olduğunu belirterek, durum değerlendirmesi yaptı. Verilen kredi desteklerinin üretim firmalarına "can suyu olacağını" sanmadığını, "üretim firmalarına çok ciddi destek verilmesi" gerektiğini kaydeden Özkan, "Her şeye rağmen mobilya sektörü ülkenin aktif sektörlerinden biri" dedi.
Üretime yönelik acil tedbirler alınması ve sektörün desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Özkan, KOBİ'lere KOSGEB kredileri verilmesinin yeterli olmadığını söyledi. Mobilya sektörünün tamamen işçi, kalifiye eleman ağırlıklı bir sektör olduğuna işaret eden Özkan, bu nedenle sektörün farklı desteklere ihtiyacı bulunduğunu belirtti.
"Firmalar, ipleri çekilme noktasına geldi"
Özkan, şöyle konuştu: "Aylık 1 milyon TL'nin üzerinde cirosu olan KOBİ var. KOBİ'lerin
Türkiye'de üretime, sanayiye, istihdama katkısı var. KOSGEB kredileri çözüm değil. Çözüm için iç piyasada hareketliliğin, alışverişin artırılması lazım. SSK, vergi daireleri alacaklı oldukları firmalara, yıllardır borcunu düzenli olarak ödemesine bakmadan, icralar, hacizler gönderdi. Bankalar da işlemleri kesti. Bankaların da destek vermemesiyle birlikte firmalar, sehpanın üzerinde ipleri çekilme noktasına geldi. Verilen kredilerin üretim firmalarına can suyu olacağını sanmıyorum, üretim firmalarına çok ciddi destek verilmeli."
Bu yıl mağaza tarzında yeni bir açılım yapacaklarını da bildiren Özkan, "Sadece Seray tabelalı marka mağazalarında değil, mobilya sektöründe market tarzı ve kupon ürünler satan mağazalara da corner bazda hizmet vereceğiz" diye konuştu. Özkan, bu yıl piyasaya çıkaracakları modellerle tüketiciye fiyat, konfor ve tasarım açısından vazgeçilmez ürünler sunacaklarını söyledi.
Mobilya sektörü krize rağmen aktif
Ali Özkan, her şeye rağmen mobilya sektörünün ülkenin aktif sektörlerinden biri olduğunu belirterek, durum değerlendirmesi yaptı. Verilen kredi desteklerinin üretim firmalarına "can suyu olacağını" sanmadığını, "üretim firmalarına çok ciddi destek verilmesi" gerektiğini kaydeden Özkan, "Her şeye rağmen mobilya sektörü ülkenin aktif sektörlerinden biri" dedi.
Üretime yönelik acil tedbirler alınması ve sektörün desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Özkan, KOBİ'lere KOSGEB kredileri verilmesinin yeterli olmadığını söyledi. Mobilya sektörünün tamamen işçi, kalifiye eleman ağırlıklı bir sektör olduğuna işaret eden Özkan, bu nedenle sektörün farklı desteklere ihtiyacı bulunduğunu belirtti.
"Firmalar, ipleri çekilme noktasına geldi"
Özkan, şöyle konuştu: "Aylık 1 milyon TL'nin üzerinde cirosu olan KOBİ var. KOBİ'lerin
Türkiye'de üretime, sanayiye, istihdama katkısı var. KOSGEB kredileri çözüm değil. Çözüm için iç piyasada hareketliliğin, alışverişin artırılması lazım. SSK, vergi daireleri alacaklı oldukları firmalara, yıllardır borcunu düzenli olarak ödemesine bakmadan, icralar, hacizler gönderdi. Bankalar da işlemleri kesti. Bankaların da destek vermemesiyle birlikte firmalar, sehpanın üzerinde ipleri çekilme noktasına geldi. Verilen kredilerin üretim firmalarına can suyu olacağını sanmıyorum, üretim firmalarına çok ciddi destek verilmeli."
