Sigorta aracıları emlak işlemlerinde KDV ödemek zorunda
Sigorta aracılarının sigorta şirketlerine yaptığı hizmetler katma değer vergisinden muaf tutuluyor...
Ancak hem sigorta aracılığı hem de emlak komisyonculuğu yapan kurumlar, emlak işlemleri için katma değer vergisine tabi oldukları için mükellefiyetleri devam ediyor.
Referans'tan Veysi Seviğ ve Bumin Doğrusöz'ün yorumu:
SORU: Ben hem emlak komisyonculuğu, hem de sigorta aracılığı işi yapmaktayım. Şimdi artık sigorta aracıları BSMV (Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi) ödemeyecek. Ancak benim ayrıca emlak vergisi komisyonculuğu işim olduğu için bu durumda benim vergi karşısındaki durumum ne olacak? Benim sigorta aracılığı işim dolayısıyla alacağım komisyonlarda vergi açısından bir sorun çıkar mı?
YANIT: Katma Değer Vergisi Yasası'nın 17/d maddesinde yapılan değişiklikle sigorta aracılarının sigorta şirketlerine yaptığı sigorta muamelelerine ilişkin hizmetler katma değer vergisinden istisna edilmiştir.
Buna göre sigorta şirketleri adına sözleşme yapma ve prim tahsil etme yetkisi bulunan veya bulunmayan sigorta acenteleri ile sigorta brokerlerinin sigorta şirketlerine yaptığı sigorta muamelelerine ilişkin işlemleri karşılığı aldığı komisyon bedelleri üzerinden katma değer vergisi hesaplanmayacaktır.
Dolayısıyla, faaliyetleri tamamen bu istisna kapsamındaki işlemlerden oluşan, hiçbir vergilendirme döneminde vergiye tabi işlemleri bulunmayan sigorta aracıları bu istisna kapsamındaki işlemleri nedeniyle katma değer vergisi beyannamesi vermeyeceklerdir.
Ayrıca bu istisna kapsamındaki hizmetlerle ilgili olarak yüklenilen katma değer vergisi, Katma Değer Vergisi Yasası'nın 30/a maddesine göre indirim konusu yapılmayacak, işin niteliğine göre gider, maliyet veya kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alınacaktır. İstisna kapsamına giren işlemlerle istisna kapsamına girmeyen işlemlerin birlikte yapılıyor olması halinde, istisna kapsamına giren işlemler nedeniyle yüklenilen katma değer vergisinin aynı şekilde gider, maliyet veya kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alınması gerekecektir.
Diğer yandan faaliyetleri katma değer vergisi yasasının 17/4-e maddesi uyarınca katma değer vergisinden müstesna olan sigorta aracıları (sigorta acentesi ve brokerleri) tarafından işletmelerine ait taşınır veya taşınmazların teslimi ve sigorta muamelelerine ilişkin olanlar dışındaki hizmetler katma değer vergisine tabi olacaktır. Bu bağlamda da sizin yapmakta olduğunuz emlak komisyonculuğu işinizle ilgili işlemler de katma değer vergisine tabi olduğu için bu konuya ilişkin mükellefiyetiniz devam edecektir.
Dolayısıyla sözü edilen sigorta aracılığının kapsamına girmeyen işlemlerinizden dolayı katma değer vergisi mükellefiyetinizde herhangi bir değişiklik olmayacaktır.
Diğer yandan Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi mükellefiyet kaydınızın Temmuz 2008 dönemine ilişkin beyannamenizin verilmesinden sonra Ağustos 2008 dönemi sonuna kadar ilgili vergi dairesi müdürlüğünce terkin edilmesi gerekmektedir. (V. Seviğ)
Hisse senedi satışlarında zarar
SORU: Kamu emeklisiyim. Emekli ikramiyem ile 2007 yılında bir aracı kurum üzerinden bazı hisse senetlerinin alım satımını yaptım. Bu alım-satımların bazısından kar, bazısından ise zarar ettim.
Bana anlatılanlar doğrultusunda 28.Mart günü "ihtiyari beyan" da bulunmak istedim. Ancak vergi dairesi benden bu beyannameyi almadı. Yapmış olduğum yazışmalardan da sonuç alamadım. Bu konuda bizi bilgilendirmenizi istiyoruz.
YANIT: Gelir Vergisi Yasası'nın geçici 67.maddesinin 11 numaralı fıkrası hükmü gereği olarak "Dar mükellefler de dahil olmak üzere, söz konusu yasa maddesi kapsamında tevkifata tabi tutulan ve yıllık veya münferit beyanname ile beyan edilmeyeceği belirtilen menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılmasından doğan kazançları için takvim yılı itibariyle yıllık beyanname verilebilir. Beyan edilen gelirden, aynı türden menkul kıymetler için yıl içinde oluşan zararların tamamı mahsup edilebilir. Beyan edilen gelir üzerinden %10 oranında vergi hesaplanır. Hesaplanan vergiden yıl içinde tevkif edilen vergiler mahsup edilir, mahsup edilemeyen tutar genel hükümler çerçevesinde red ve iade edilir. Şu kadar ki mahsup edilemeyen zararlar izleyen takvim yıllarına devredilemez."
263 seri numaralı Gelir Vergisi Genel Tebliğinde de belirtildiği üzere "söz konusu beyan, sadece geçici 67.madde kapsamındaki menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılmasına ilişkin olup, faiz ve itfa gelirlerinin beyanı söz konusu değildir. Alım satım işlemlerine ilişkin olarak beyan edilecek kazançlardan, aynı türden menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarına ait olması şartıyla yıl içinde oluşan zararların tamamı mahsup edilebilecektir.
Yapılan düzenlemeler çerçevesinde geçici 67.madde kapsamında tevkifata tabi tutulan ve yıllık veya münferit beyanname ile beyan edilmeyeceği belirtilen menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılmasından doğan kazançlar için tam veya dar mükellef gerçek kişiler tarafından takvim yılı itibariyle ihtiyari olarak yıllık beyanname verilebilecektir. Tevkifat kapsamındaki söz konusu gelirlerin vergilendirilmesine ilişkin bu beyanname 25.3.2008 tarihine kadar verilmiş olması halinde gerekli mahsup ve iade işlemi yapılmıştır.
Söz konusu beyan; takvim yılı içerisinde mahsup edilemeyen zararların ihtiyari beyan yoluyla mahsup edilebilmesi ve böylece geçici 67. madde kapsamında tevkif edilen vergilerin mahsup ve iadesine yönelik olup, esas itibariyle Gelir Vergisi Yasası'nın 92.maddesinde belirtilen yıllık gelir vergisi beyannamesinin beyan süresine ilişkin hükümlerine tabidir.
Bu açıklamalar çerçevesinde geçici 67. madde kapsamında tevkif edilen vergilerin mahsup ve iadesine imkan sağlayan özel nitelikteki ihtiyari beyanın yasal süresinde yapılması gerekmektedir. Dolayısıyla yasal sürenin geçmesinden sonra verilen beyannameler idarece kabul edilmemektedir. (V. Seviğ)