28 / 04 / 2024

Silifke’de 2 bin yıllık Taş Köprü tartışması!

Silifke’de 2 bin yıllık Taş Köprü tartışması!

Silifke’de 2 bin yıllık Taş Köprü tartışması yaşanıyor. Silifke Belediye Başkan Yardımcısı Esen Tol, Tarihi Taş Köprü’nün yıkılma tehlikesi nedeniyle yeniden restore edilmesi gerektiğini savunuyor..



Silifke’de 2 bin yıllık Taş Köprü tartışması yaşanıyor. Silifke Belediye Başkan Yardımcısı Esen Tol, Tarihi Taş Köprü’nün yıkılma tehlikesi nedeniyle yeniden restore edilmesi gerektiğini savunurken, Silifke Kaymakamı Şevket Cinbir ise, köprünün sapasağlam ve tartışmaya gerek duyulmayacak bir konu olduğunun altını çizdi. AK Parti Silifke İlçe Başkanı Mustafa Çetin de 4. Köprünün yapılacak olmasından dolayı Taş Köprünün yıkılmasına karşı olmadıklarını söyledi.


Silifke ilçesinde yapılacak 4’üncü köprü nedeniyle yıkılması gündemde olan Taş Köprü nedeniyle Kaymakamlık ile belediye karşı karşıya geldi. Silifke Kaymakamı Şevket Cinbir köprünün sapasağlam olduğunu iddia edip yıkımına karşı çıkarken, Silifke Belediye Başkan Yardımcısı Esen Tol ise, “2000 yıllık Taş Köprü keşke sapa sağlam olsaydı da biz de köprü yapmak zorunda kalmasaydık” diyerek, köprünün ayaklarının zayıfladığı ve restorasyona ihtiyacı olduğu resmi belgelerin olduğunu ifade ediyor.


“PLANLADIĞIMIZ BİR YATIRIM DEĞİLDİ”

Yapılacak olan 4. köprü ve taş köprü hakkında bilgi veren Silifke Belediye Başkan Yardımcısı Esen Tol, “4. Köprü yapım işi, Başkanımız Mustafa Turgut’un ya da partimizin seçim programında bulunmamaktadır. Planladığımız bir yatırım değildir. Bir zorunluluk olarak önümüze gelmiştir. Süreç, 28.10.2014 tarihinde, DSİ 6. Bölge Müdürlüğü tarafından Belediyemize gönderilen ve tarihi Taş Köprü’nün taşıyıcı ayakları etrafında çok ciddi aşınma ve oyulmalar tespit edildiği, köprünün her an yıkılma riskiyle karşı karşıya olduğu ve akış hızının artmasıyla meydana gelebilecek bir yıkılma anında can ve mal kaybının kaçınılmaz olacağının belirtildiği 670238 sayılı yazı ile başlamıştır. Söz konusu yazıda gerekli önlemlerin alınması DSİ Bölge Müdürlüğü tarafından Belediyemize bildirilmiştir. Bu yazı DSİ Bölge Müdürlüğü tarafından bizim dışımızda başka resmi kurumlara da yollanmıştır ki İlçe Kaymakamımızın imzasıyla, durumun ciddiyeti 31.01.2014 tarih ve 1504 sayılı yazı ile Valilik Makamına, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’ne bildirilmiştir. Belediyemiz tarafından durum, 19.11.2014 tarih ve 7829 sayılı yazı ile Karayolları Genel Müdürlüğü Tarihi Köprüler Şubesi Müdürlüğü’ne bildirilmiştir. Karayolları Genel Müdürlüğü de durumu yerinde incelemiş ve 14.01.2015 tarih ve 7140 sayılı yazı ile Tarihi Taş Köprü’nün restore edilerek özgün haline dönüştürülmesinin önem arz ettiğini ve hali hazırda üzerinden geçmekte olan taşıt trafiğinin İl Trafik Komisyonunca alınacak karar doğrultusunda farklı güzergâhlara yönlendirilmesinin uygun olacağını Belediyemize bildirmiştir. Ayrıca, Mersin Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen 16.12.2014 tarih ve 14763 sayılı yazı ile de yıkılma riski olan Taş Köprü ve çevresinde can ve mal güvenliğini sağlayıcı tedbirler alınması konusu Belediyemize bildirilmiştir.   Böylece, hem köprüde tespit edilen yüksek risk durumu hem de yakın zamanda başlaması olası bir restorasyon faaliyetiyle Taş Köprü’nün taşıt trafiğine kapanması gerekeceğinden, yeni bir köprü yapılması kaçınılmaz bir zorunluluk olarak gündemimize gelmiştir” ifadelerini kullandı.


“RESTORASYON SONRASI DAHA İYİ KORUNACAK”

Tol, açıklamasına şöyle devam etti: “Söz konusu köprü yeri, tarafımızca belirlenmemiş, yaklaşık 30 yıldır Silifke’ye şekil vermiş olan imar planlarımızla tanımlanmıştır. Çevre yollar, planlarda işli olan bu köprüye göre teşekkül etmiş durumdadır. Yapımı zorunlu hale gelen 4. Köprü için,  Adana  Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’na gerekli başvurular Belediyemizce yapılmış, Koruma Kurulunun 28.01.2015 tarih ve 4622 sayılı kararı ile 4. köprünün tarihi köprüyle ilişkisi açısından uygun bulunduğuna karar verilmiştir. Belediyemiz tarafından, Türkiye’nin konusunda en yetkin firmalarından birine, “Tarihi Taş Köprü’nün asla önüne geçmemesi ve onunla yarışmaması” gözetilerek yaptırılan 4. köprü projesi DSİ 6. Bölge Müdürlüğü’ne sunulmuş, DSİ 6. Bölge Müdürlüğü tarafından yapılan incelemeler sonucunda, 29.01.2016 tarih ve 64064 sayılı yazı ile köprünün yapımına onay verilmiştir. Bunun üzerine, üç ayrı siyasi partinin üyelerinden oluşan Silifke Belediye Meclisince, durumun ivediliği ve önemi ile doğru orantılı olarak,  4. Köprü ve bağlantı yollarının yapım işinde kullanılmak üzere 10 adet gayrimenkulün satışına 7 Aralık 2015 tarihinde oy birliğiyle karar verilmiştir. Bu arada, Karayolları Genel Müdürlüğü, tarihi Taş Köprü için hazırlanan röleve, restitüsyon ve restorasyon projelerini Adana Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’na sunmuş, Kurul da 21.04.2016 tarih ve 6287 sayılı karar ile Taş Köprü’nün projelerini onaylayarak, özgün haline dönüştürülmesine karar vermiştir. Proje restorasyon karar notlarında, köprünün nasıl sağlamlaştırılacağı ve ne tür işlemler yapılacağı ayrıntılı bir şekilde tanımlanmış olup, restorasyon sonrasında tamamen trafiğe kapatılması önerilmektedir. Ayrıca, onaylanan projeye göre Taş Köprü’nün genişliği 5,8 metreye düşmektedir ve aynı anda taşıt ve yaya trafiğine açılması mümkün değildir. 2000 yıllık geçmişi ile bir ulaşım hattı olmaktan çok şehrimiz için tarihi ve korunması gereken bir değer olan köprümüzün, restorasyon sonrası en iyi şekilde korunması doğru olacaktır.


“ SÜREÇ TAMAMEN YASAL VE ŞEFFAF”

Yıkılması bir yana Silifke için vazgeçilmez ve çok değerli olan tarihi Taş Köprü’nün korunabilmesi ve özgün haline dönüşmesi için başlatılan sürecin tamamen yasal ve şeffaf olduğunun altını çizen Tol, açıklamasını şöyle sürdürdü: “2016/142398 ihale kayıt no.lu “Mersin İli, Silifke İlçesi, Göksu Nehri üzerine 4. Köprü İnşaatı Yapımı” ihalesi, 25.05.2016 tarihinde, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 19. Maddesine istinaden açık ihale usulü ile yapılmıştır. Açık ihale usulü, ekonomik açıdan en avantajlı, yani en düşük fiyat teklifini veren isteklinin ihaleyi kazandığı bir ihale usulü olup, 25.05.2016 tarihinde yaptığımız yapım ihalesine 5 (beş) firma istekli olarak katılmış ve ihalede gerekli olan rekabet sağlanmıştır. İhale sonucunda, ekonomik açıdan en avantajlı teklifi verdiğinden ihale üzerinde kalan firma, hesaplanan yaklaşık maliyete göre %10 kırım yaparak ihaleyi kazanmış ve sözleşme imzalanmıştır. Gerek Taş Köprü, gerekse 4. Köprü ile ilgili tüm bu gelişmeler ve çalışmalar, devletimizin resmi kurumlarının Belediyemizi yönlendirmeleriyle, yasal ve resmi yazışma ve izinlerle yürütülmüştür. Bizim “Taş Köprü” nün tehlike arz ettiği ve sağlamlaştırılması gerektiğine ilişkin açıklamalarımızın tamamı devletin yetkili kurumlarının Belediyemize yollamış olduğu resmi bilgi ve belgelere dayanmaktadır. Hiçbiri kendi gözlemimiz ya da söze dayalı hükümler değildir. Zaten böyle bir tutum, devlet ciddiyetiyle uyuşmaz. Şu ana kadar da kurumumuza ulaşmış, aksi yönde, yani Taş Köprü’nün sağlam olduğu yönünde resmi bir belge veya bilgi mevcut değildir.”


KAYMAKAM CİNBİR: “YENİ KÖPRÜ YAPIMI İÇİN TAŞ KÖPRÜNÜN YIKILMASINA GEREK YOKTUR”

Silifke Kaymakamı Şevket Cinbir, ise, “Bütün bu yazılardan sonra yapılan toplantıda konu değerlendirildi. Karayolları bu köprünün sağlam olduğunu söyledi. Restorasyon projesini hazırladı. DSİ nin gördüğü tehlikeyi görmedi. Yıkılma riski olsaydı bizi uyarır ve tedbir alırdı. Böyle bir can ve mal güvenliğini tehlikeye düşürecek bir tehlike görülmediği için köprü trafiğe açık ve kullanılmaya devam ediyor. Başkanın dediği gibi her gün yıkılma riski görülse bu kadar kurum işini yapmıyor demektir. Köprü trafiğe çoktan kapatılmalıydı. İlgili ve bu konuda söz söyleme yetkisi olan ve aynı zamanda sorumlu olan Karayolları köprü sağlam diyor, ben de bu nedenle köprü sağlam diyorum. Doğru olan bu yol ve yöntemdir. Belediye yetkilileri çok geriden bu işi takip ediyor ki bu yazıları gündeme getirmişler. Bu yazılardan sonra Taş köprünün altından çok sular geçti, geçmeye devam ediyor. Bütün bunlar Taşköprü yıkılmak üzere demek için yeterli değil. Bu yazılar ve çalışmalar tabiki doğrudur. Ancak bu süreçte köprünün sağlam olduğu anlaşılmıştır. Ve bu konu 19 Şubat 2015 de Başkanlığımda yapılan toplantıda Belediye Başkanı ile de paylaşıldı. Belediye de biliyor çünkü sağlam denilen toplantı kaymakam başkanlığında yapıldı ve Belediye Başkanı o toplantıdaydı. Sağlam olduğu için trafiğe kapatılmadı. Yoksa yıkılmak üzere olan köprünün trafiğe kapatılması için yeni bir köprü yapımı beklenmez. Gerekli olan tedbir trafiğe kapatmak olurdu. Bunu da Karayolları ve Kaymakamlık derhal yapardı. Yapılan yeni köprü restorasyon işimizi kolaylaştırır. Ancak yıkılmak üzere olan bir Taşköprü değil dimdik ayakta ve trafiğe açık bir köprü var. Kimse endişe etmesin, Vatandaş için can ve mal kaybı riski olan bir köprü derhal trafiğe kapatılır. Yeni bir köprü yapalım da kapatalım diye düşünülemez” dedi.


“HER GÜN YIKILACAĞI İDDİA EDİLEN KÖPRÜDEN GEÇİYORUM”

“Devletin Kaymakamı devletin kurumlarının yaptığı tespitlere dayanarak Taşköprü Sağlam ve restore edeceğiz, turizme kazandıracağız ve trafiğe açık kalacak, yapılan ve diğer köprüler dikkate alınarak yeni bir trafik düzenlemesi yapılarak trafiğe açık hizmet vermeye devam edecektir diyorum. Yaptığım açıklama devlet sorumluluğu ile yapılmıştır” ifadelerini kullanan Kaymakam Cinbir, konuyla ilgili değerlendirmelerini şöyle sürdürdü: “Taş köprünün trafiğe kapatılıp kapatılmayacağına Silifke Belediyesi değil, ilgili kurumlar karar verir. Şu an bu köprünün trafiğe açık kalmasını düşünüyoruz. Bunun için gerekli trafik düzenlemesi restorasyon bitince yapılır. Yeni köprü de dikkate alınarak. Yeni köprü yapılmasaydı da bu restorasyon yapılacaktı. Ancak Yeni köprünün yapılışı işimizi kolaylaştırmıştır. Köprü sağlam demek benim görevimdir. Köprü yıkıldı yıkılacak söylemlerine neden olan yazışmalardan sonra konu bizzat tarafımdan takip edilmiştir. Silifke de yaşayan her canlının can güvenliğinin sağlamakta devlet adamlığımdan kaynaklı benim sorumluluğumdan geçer. Bu yazışmaların bir kısmı benim önümden geçen imzaladığım yazışmalardır. Açıklamam çok açık. Ben Taş köprünün sağlam olduğunu söylüyorum. Çünkü karayolları öyle diyor. Bu konuda son sözü söyleyecek yani köprünün sağlam olup olmadığına karar verecek karayollarıdır. Karayolları incelemiş ve köprü sağlam demiş. Daha ötesi var mı? Taş köprü karayolları tarafından sağlamlığı tespit edildiği günden bu yana trafiğe açıktır ve etrafında bu köprü yıkılmak üzere dair bir uyarı levhası yoktur. Valilikçe ve Kaymakamlıkça yıkılmak üzere diye bir levha konulmamıştır ve ne Silifke Belediyesine,  ne Büyükşehir Belediyesine bu konu hakkında bir talimatım yoktur. Silifkeli vatandaşlarımız endişe etmesin, bu ilçenin kaymakamı her gün o köprünün üzerinden geçiyor. Bu ilçenin belediye başkanı da o köprünün üzerinden geçiyor. Köprümüz sapasağlamdır. Endişe etmeyiniz. Burada şu konuyu ayırt etmek gerekir. Belediyenin yaptığı köprü ayrı bir şey. Tarihi Taşköprü ayrı şey. İsteyen kanunlar dahilince işlediği kadar köprü yapabilir. Taş köprü devletimiz tarafından restore edilecek ben de onu sağlamaya çalıştım ve başardık. Herkes kendi görevini yapmalı, ben de onu yapıyorum. Yeni bir köprü yapmak için Taş köprünün yıkılmak üzere olması da gerekmiyor. Bu yazışmalardan sonra köprü ilgili kurum ve köprünün sahibi Karayolları köprüde sağlamlık problemi görmemiş ve resterasyon çalışmalarını sürdürmektedir. Köprü sağlam olmayıp yıkılmak üzere olan bir köprü olsa derhal trafiğe kapatmak gerekirdi. Trafiğe kapatılmadı. Çünkü DSİ Şube Müdürlüğünün duyduğu kaygı Karayolları tarafından bertaraf edildi. Bu konu 19 Şubat 2015 de Başkanlığımda yapılan toplantıda Belediye Başkanı ile de paylaşıldı. Can ve mal güvenliğini tehlikeye düşürecek bir tehlike görülmediği için köprü trafiğe açık ve kullanılmaya devam ediyor Yıkılmak üzere bir köprü olsa Kaymakam olarak Belediyenin araç gereklerine de gerekirse el koyarak gerekli tedbirleri çoktan alır ve hergün o köprüden geçmeye devam etmezdim. Ve hiç kimseyi de geçirmezdim. Karayolları bu köprüyü sağlam görüyor ve ben de sağlam diyorum. Aksini ancak yeni bir tespit yaparak yine Karayolları söyleyebilir ve bana söyletebilir. Herkesi kendi yetki ve sorumlulukları içinde konuşmaya davet ediyor,bu ilçede bir taş üzerine taş koyan herkese başarılar diliyorum.”


ÇETİN: “BİZ KÖPRÜNÜN YAPIMINA KARŞI DEĞİLİZ”

AK Parti Silifke İlçe Başkanı Mustafa Çetin ise, 4. köprünün meclisten geçmesine de yapılmasına da destek verdiklerini belirterek, “Hizmet yapanın her zaman yanında oluruz” dedi. Ardından 2 bin yıllık taş köprünün yıkılmak üzere ve bu nedenle 4. köprüyü yapmak zorunda olduklarını beyan eden Silifke Belediye Başkanı Mustafa Turgut’un açıklamalarına açıklık getirdi. Başkan Çetin, “Bizim kimseyle sorunumuz yok. Söz konusu Silifke ise elimizi değil gövdemizi taşın altına koyarız. Hepimizin bildiği gibi Silifke’de bir taş köprünün restorasyonu birde yeni yapımına başlanan 4. köprü gündemde. Yapılan basın açıklamaları kamuoyunda saptırılmaya çalışılmış, hizmete karşı olunduğu yönünde algı oluşturulmak istenmektedir. Taş köprü yıkıldı yıkılmadı demek bizim işimiz değil, bunu işinde teknik elemanlar gelir inceler karar verir. Silifke’deki devletin en yetkili amiri sağlamdır demiş o zaman sağlamdır. Bu konu bizi aşar. Yapımına başlanan 4. köprü tartışması. Biz ne 4. ne 5.  ne de 6. köprülerin yapımına karşıyız. Biz her zaman hizmet yapanın yanındayız. Ama hizmeti hukuka aykırı olmadan kamuoyunun yararına yapıldığı takdirde.  AK Parti köprünün yapılmasını istemiyor gibi algılar oluşturuluyor. Hatta CHP İlçe Başkanı gazeteler basın açıklamasında bulunup, Silifke7ye yatırım yapılmasının önünü kestiğimizi ifade ediyor. Biz köprünün yapılmasına karşı değil, daha uygun daha halka hizmet edebileceği, kamu israfa olmadan yapılması tarafıyız. Geçmişe bakılınca biz zaten meclis üyelerimizle meclis kararı alınırken köprünün yapılmasına destek verdik. Bunu neden kimse söylemiyor da şimdi Silifke’nin önünü kesmeye çalışıldığımız söyleniyor.  Biz Meclis olarak ta destek verdik kimsede laf etmesin.  Hizmet etmek istediniz de önünüzü mü kestik. Bilakis her zaman hizmete destek verdik. Bunun altını çizerek söylüyorum ki biz köprünün yapımına karşı değiliz bu böyle biline. Bunu kim yaparsa yapsın, ister Mustafa Turgut yapsın, ister Ahmet,  ister Mehmet,  her şekilde ilçemize yapılan yatırımın yanında oluruz. Bu memlekete hizmet için geldik. Bu mesele Mustafa Turgut, Mustafa Çetin meselesi değil, memleketin meselesi. Silifkelinin meselesi. Onun için kim memlekette taş taş üstüne konacaksa biz elimizi değil gövdemizi koyarız.  Silifke’miz bu düşünceler nedeniyle yılardır kaybetti. Ahmet,  Mehmet fark etmez ama gelin birlik olalım çağrısı yapıyoruz. Bizim kimseyle bir sorunumuz yok. Bu memlekette belediye başkanısın sen en önde gitmek zorundasın, bende sizin yanınızda olmak zorundayım. Hepimiz bunun için buradayız onun için gelmişiz. Siyaset seçim zamanı yapılır sonrası işe bakılır, şuan yapılan bu siyasi oyunun içine girmeyeceğiz ve işimize bakacağız. Biz bu işin sokak kavgasına dönüştürülmesine izin vermeyeceğiz. Silifke’yi büyük düşünüp büyük işler yapmanın telaşı içindeyiz.  Lafa değil icraata bakacağız ve yolumuza devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.


Akdeniz Gazetesi


Geri Dön