Suriyeli inşaat mühendisi Türkiye'de konut yapmak istiyor!
Suriye'de, iç savaştan önce inşaat mühendisi olarak çalışan Navaf Ebu Raşit Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olduktan sonra mesleğini yapabilmenin hayalini kuruyor. Raşit, "Yıllarca evler, iş merkezleri ve okullar inşa ettik. İnşaat mühendisi olarak Şam'daki birçok yapıya elim değdi.''dedi.
Suriye'de, iç savaştan önce inşaat mühendisi olarak çalışan Navaf Ebu Raşit ve resim öğretmeni eşi Hala Halabi, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olduktan sonra mesleklerini yapabilmenin hayalini kuruyor. Şam'da oturdukları evin ve işyerlerinin bombalanması sonucu mağdur olan aile, 2 yıl önce Edirne'ye yerleşti.
Ailesinin geçimini sağlayabilmek için farklı alanlarda çalışan çift, vatandaşlık tartışmaları dolayısıyla Türkiye'de mesleklerini icra etme konusunda umutlandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın vatandaşlık açıklamasından sonra yaşama dair umutlarının artığını belirten Raşit, şöyle devam etti: "Burada ailemin ihtiyaçlarını karşılamak için çeşitli işlerde çalıştım. Şu anda bir iş yapamıyorum. Yıllarca evler, iş merkezleri, okullar ve yaşam merkezleri inşa ettik. İnşaat mühendisi olarak Şam'daki birçok yapıya elim değdi. Ama şu anda bombalardan dolayı o yaptıklarımız yerle bir. Hep gözyaşı, hep acı... Ben de savaşta sol gözümü kaybettim. Bu şekilde hayatıma devam ediyorum. İnşaat mühendisi olarak işimde profesyonel olduğumu düşünüyorum. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suriyeliler’e vatandaşlık verilmesiyle ilgili açıklama yaptı. Bu beni ve eşimi çok mutlu etti. İkimiz de işimizi yapabileceğimize dair umutlandık. Hayallerimize kaldığı yerden devam etmeyi umutlu şekilde bekliyoruz. Buranın vatandaşı olursak o binaları ve evleri burada da yapmak istiyorum."
“Öğrencilerimi çok özledim”
Raşit'in eşi Hala Halabi ise Suriye'deki öğrencilerini çok özlediğini bazen onlarla sosyal medya üzerinden konuştuğunu anlattı. Sokağa her çıktıklarında ölüm korkusuyla karşı karşıya kaldıkları günleri acıyla hatırladıklarını dile getiren Halabi, şunları kaydetti: "Canımızı Türkiye'ye borçluyuz. Ocağımız tütüyor, burada mutluyuz. Zor günler geride kaldı. İki yıl önce ne yapacağımızı bilmiyorduk, şimdi hayal kurmaya, mutlu olmaya çalışıyoruz. Suriye'de 25 yıl resim öğretmeni olarak görev yaptım. Öğrencilerimi çok özledim. Öğretmenlik yaptığım zamanları çok özledim. Şimdi vatandaşlığa alınırsak öğrenci yetiştirmeye devam etmek istiyorum."dedi.
Diriliş Postası