Tapu nasıl bozulur?

Posta köşe yazarı Tamer Heper, bugünkü yazısında bir okuyucusunun 'Kayınpederim 25 sene önce arsa almış. Arsanın tapusunu babasının üzerine yapmış. Arsaya tek kat bir ev yapılmış. Ev dedenin üzerine. Dede vefat edince ev 7 kardeşe kaldı, kayınpederim evi kardeşlerinden ücretlerini ödeyerek aldı.

Kardeşlerinin parayı aldıklarına dair imzalar da var. Şimdi kardeşlerden biri tapuyu bozdurmak istiyor. Bozabilir mi, itiraz edebilir mi? Sonuç ne olur?' sorusuna cevap verdi. İşte Tamer Heper'in yazısı...

Kayınpederim 25 sene önce arsa almış. Arsanın tapusunu babasının üzerine yapmış. Arsaya tek kat bir ev yapılmış. Ev dedenin üzerine. Dede vefat edince ev 7 kardeşe kaldı, kayınpederim evi kardeşlerinden ücretlerini ödeyerek aldı.

Kardeşlerinin parayı aldıklarına dair imzalar da var. Şimdi kardeşlerden biri tapuyu bozdurmak istiyor. Bozabilir mi, itiraz edebilir mi? Sonuç ne olur? ● M.A.

★ ★ ★ ★ ★

Okuyucumun anlattığı olayda kafama takılan bir husus var. Kardeşlerin parayı aldığına dair imzası olduğu, bununla birlikte tapuyu bozdurmak istedikleri söyleniyor. Şayet bozdurulmak istenen bir tapu varsa bu demektir ki okuyucumun babası, kardeşlerinden bu yeri satın almış.

Satın alma işlemi tapuda yapılmış. Bu halde tapuda satış bedeli belli, paranın alındığı belli. Dolayısıyla geri alma konusunda işi zor. Peki tereddüdüm nerede? Okuyucum, babasının babasından yani dedesinden söz ediyor. Dedenin hayatta olduğu dönemde söz konusu olan gayrimenkulün bulunduğu yerden kadastro geçmemiş olabilir.

Bu halde gayrimenkul alım satımı tapuda yapılamayacağı için eskiden muhtar satışı denen kağıt üzerinde yapılmış olabilir. Şayet satış böyle bir işlemle yani düz beyaz kağıda karşılıklı imza atmak sureti ile yapıldıysa elbette tapu müdürlüğünde yapılandan farklıdır ve örneğin imza inkarı gündeme gelebilir.

Bir risk söz konusu olabilir. İşte kafama takılan husus bu, acaba satışlar tapu müdürlüğünde mi yapıldı, yoksa muhtar belgesi ile mi?

★ ★ ★ ★ ★

Burada bir parantez açayım. Muhtar belgesi dediğimiz kanuni bir yol değildir. Zamanında kadastro geçmeyen yerlerin tapu kaydı olmadığı için, alıcı ile satıcı karşılıklı imzaladıkları bir yazı ile gayrimenkul alım satımı yaparlardı. Bu geçerli bir alım satımdı ancak bunu mahallinde bulunan muhtara mühürletmekle resmiyet kazandırdıkları izlenimi verilirdi.

Oysa böyle bir resmiyet kazanmazdı ama buna muhtar belgesi, muhtar senedi falan denirdi. Hatta bazı muhtarlar bu gayrimenkullerin kaydını tutardı. İşte yukarıda anlatmak istediğim buydu.