Sektörel

Ticaret hayatına eş rızası ayarı!

Türk Borçlar Kanunu'na göre eşin rızasını gerektiren. bazı hukuki işlemler bulunuyor. Buna göre, kefalet için halen eşin rızası gerekirken, senet imzalarken eş rızası aranmıyor.

Takvim Gazetesi köşe yazarı Feride Hilal İmal, bugünkü yazısında ''Senet imzalarken eş rızası şart mı?'' sorusuna cevap verdi...

Türk Borçlar Kanunu'na göre eşin rızasını gerektiren hukuki işlemler şu şekilde belirlenmiştir: 

Aile konutu olarak kullanılmak üzere kiralanan taşınmazlarda kiracı, eşinin açık rızası olmadıkça kira sözleşmesini feshedemez. (m. 349/1) 

Eşlerden biri mahkemece verilmiş bir ayrılık kararı olmadıkça veya yasal olarak ayrı yaşama hakkı doğmadıkça, ancak diğerinin yazılı rızasıyla kefil olabilir. (m. 584/1)

Bu düzenlemelerin ardından bazı mahkemeler ve Yargıtay daireleri, bu düzenlemeyi geniş yorumlayarak 'bono, çek ve kambiyo senetlerinde eş rızasının aranmasına' hükmetmeye başladı. Fakat bu uygulamadan sonra kimi alacaklıları olumsuz etkileyen bir tablo ortaya çıktı ve eşin rızası alınmamış bono, çek ve kambiyo senetleri geçersiz sayıldığından alacaklılar, kötü niyetli borçlular karşısında büyük bir mağduriyet yaşadı. Nisan 2018'de, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu, düzenlemenin nasıl yorumlanması gerektiğine son noktayı koydu. Alınan kararla, kefalet için halen eşin rızası şart olmaya devam edecekken, çek ve bono gibi kambiyo senetleri imzalanırken eş rızası aranmayacak. Kararın alınması ile aslında bono ya da çek olayına karşı da güven artmış oldu. Ticarete güvenin sekteye uğramaması ve kambiyo senetlerine duyulan güvenin azalmaması açısından içtihatın bu şekilde birleştirilmesi özellikle iş dünyası içinde olan pek çok kişi tarafından da isabetli bulundu..