22 / 12 / 2024

TÜİK gelir ve yaşam koşulları araştırma istatistiklerini açıkladı!

TÜİK gelir ve yaşam koşulları araştırma istatistiklerini açıkladı!

Türkiye İstatistik Kurumunca (TÜİK), Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırma İstatistiklerinde gelir dağılımı, yoksulluk veya ilgili göstergelerin karşılaştırılabilirliğinde herhangi bir sorun bulunmadığı bildirildi.



Türkiye İstatistik Kurumunca (TÜİK), Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırma İstatistiklerinde gelir dağılımı, yoksulluk veya ilgili göstergelerin karşılaştırılabilirliğinde herhangi bir sorun bulunmadığı bildirildi.


TÜİK'ten yapılan yazılı açıklamada, Kurum tarafından 18 Eylül'de yayımlanan, 2014 yılına ilişkin Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırma sonuçlarında gelir dağılımı, yoksulluk, yaşam koşulları ve maddi yoksunluk göstergelerinin yorumlanmasında göstergelerin birbirine karıştırıldığının ve yanlış yorumlandığının görüldüğü belirtildi. 


Söz konusu araştırma ile uluslararası karşılaştırılabilir nitelikte gelir dağılımı, yoksulluk, sosyal dışlanma ve yaşam koşulları göstergeleri üretildiğinin altı çizilerek, Avrupa Birliği İstatistik Ofisinin önerileri, değişiklikleri ve soruların cevaplayıcılar tarafından kolay ve doğru algılanabilmesi amacıyla 2013 yılı soru kağıdında bazı düzenlemeler yapıldığı ifade edildi.


Bu düzenlemelerin, sadece yaşam koşulları ve maddi yoksunluk göstergeleri ile ilgili sorularda yapıldığına işaret edilerek, gelir dağılımı ve yoksulluk hesaplamalarında kullanılan sorular ile ilgili herhangi bir değişikliği kapsamadığı bildirildi.


Bu nedenle gelir dağılımı, yoksulluk veya ilgili göstergelerin karşılaştırılabilirliğinde herhangi bir sorun bulunmadığına dikkat çekilerek, ciddi finansal sıkıntıyla karşı karşıya olma durumunu ifade eden "maddi yoksunluk" göstergesinin beklenmedik harcamalar, evden uzakta bir haftalık tatil yapma, konut kredisi, kira, elektrik, su, doğalgaz gibi faturaları ödeme, iki günde bir et, tavuk, balık içeren yemek yiyebilme, evin ısınma ihtiyacı karşılama durumları ile çamaşır makinesi, renkli televizyon, telefon ve otomobil sahipliğine ilişkin sorulardan en az 4 tanesini ekonomik nedenlerle karşılayamama ya da mahrum olma durumu olarak tanımlandığı anlatıldı.


"Yoksulluk" göstergesinin ise eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 50'sinin altında kalan nüfusu ifade ettiği belirtilerek, şunlar kaydedildi:


"Maddi yoksunluk oranında görülen düşüş konusunda kamuoyunda yer alan haberlerin ardından Kurum Başkanımız Birol Aydemir telefonla katıldığı canlı televizyon programında, 2013 yılında maddi yoksunluk oranındaki düşüşün bir nedeninin soru değişikliklerinin yansıması olarak kabul edilebileceğini, ancak 2014 yılında görülen düşüşün kaynağı olarak bahsedilen sorulardaki değişikliklerin gösterilemeyeceğini belirtmiştir. Ayrıca Kurum Başkanımız aynı programda, kişilerin temel ihtiyaçlarına yönelik 9 maddeden 4'ünü karşılayamayanların oranı olan maddi yoksunluk oranında bir önceki yıla göre gerek metodolojik gerekse yapısal olarak herhangi bir değişiklik olmadığını, meydana gelen bu düşüşün toplumun geneline yansıyan iyileşmeden kaynaklandığını ve bunun diğer gelir dağılımı göstergeleri ile de desteklendiğini belirtmiştir. Kurum Başkanımızın yaptığı bu açıklamaya rağmen, maddi yoksunluk oranının yoksulluk oranı olarak kullanıldığı ve kamuoyunda yanlış algıya sebebiyet verdiği görülmüştür. Bu açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, maddi yoksunluk oranı ile yoksulluk oranı, Gini katsayısı ve P80/P20 oranı metodolojik olarak birbirinden tamamen farklı göstergeler olup, farklı amaçlara hizmet etmektedir. Buna rağmen, yapılan yorumlarda bu göstergeler birbirine karıştırılmakta, bu ise kamuoyunda göstergeler üzerinde yanlış algıların oluşmasına sebep olmaktadır."


TÜİK'in 2006 yılından beri yürüttüğü Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması, gelir dağılımı, yoksulluk, sosyal dışlanma ve yaşam koşulları ile ilgili göstergelerin elde edildiği zengin bir veri kaynağı olduğuna dikkat çekilerek, söz konusu araştırma sonuçlarından hesaplanan, gelir dağılımına ilişkin Gini ve P80/P20 göstergeleri ile yoksulluk oranının hesaplanmasında kullanılan sorularda veya sorgulanış biçiminde, 2006 yılından beri herhangi bir değişiklik olmadığı bildirildi.


Konuya ilişkin detaylı açıklamalara TÜİK web sayfasından haber bülteni açıklamalarından ve metaveriden ulaşılabildiği hatırlatıldı. 


-2013 yılına ilişkin Hayat Tabloları revize edildi


Bu arada TÜİK'in yaptığı bir diğer açıklamada, bu yıl açıklanacak hayat tabloları sonuçlarının önceki yıl ile karşılaştırılabilirliğini sağlamak amacıyla, 2013 yılına ait hayat tablolarının yeni yönteme göre tekrar hesaplandığı belirtildi. 


Ayrıca, bundan sonra üretilecek hayat tablolarının birbirini takip eden üçer yıllık nüfus ve ölüm verileri kullanılarak hareketli ortalamalar yöntemi ile hesaplanacağının altı çizilerek, 2013 yılı revize hayat tabloları sonuçlarının 7 Ekim'de yayımlanacak olan "Hayat Tabloları, 2013-2014" haber bülteni ile birlikte açıklanacağı duyuruldu.


AA


Geri Dön