Türkiye, 100 yıllık tarihinde ne kadar büyüdü? Kalem kalem hesaplandı!
Türkiye Cumhuriyeti’nin milli geliri 1923 yılında 577 milyon dolardı. Bu yıl 1 trilyon doları buldu. Yalnızca 45 dolar olan kişi başına milli gelir ise 2023’te 12 bin doları aştı.
Kurulduğu 1923 yılında Osmanlı Devleti’nden, sanayisi olmayan, tümüyle “kara saban”a dayalı tarımdan ibaret ve savaşlar nedeniyle o alanda da üretim gücünü yitirmiş, kendi ihtiyacını karşılamaktan uzak bir ekonomi miras alan Türkiye Cumhuriyeti 100’üncü yılını, 1.848 katlık bir milli gelir büyümesi ile tamamlıyor. Osmanlı’nın son zamanlarında bitmek bilmez savaşlarda yitirilen insan gücü nedeniyle Türkiye’nin kurulduğu topraklarda kalan nüfus oldukça azalmıştı.
Cumhuriyet döneminde ilk nüfus sayımının yapıldığı 1927 yılında toplam nüfus 13 milyon 554 bin olarak belirlendi. Cumhuriyetin kurulduğu 1923’deki nüfus ise 12 milyon 822 bin kişi olarak öngörülüyor. Orta Vadeli Program (OVP) projeksiyonlarına göre 2023 yılı itibarıyla yıl ortası nüfus bir asırda yüzde 570,1 oranı ile yaklaşık 6 katlık bir artış ile beraber 85 milyon 917 bini buluyor.
MİLLİ GELİRDE REKOR BÜYÜME
Dünya gazetesinden Naki Bakır’ın haberine göre, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre cumhuriyetin kurulduğu yıl olan 1923 yılında Türkiye’nin gayri safi yurt içi hasılası (GSYH) sadece 577 milyon dolar bandındaydı.
OVP projeksiyonlarına göre ise geçen sene 906 milyar dolar olan milli gelirin, 100’üncü yıl olan bu yılın tamamında ilk defa 1 trilyon dolar sınırını aşarak 1 trilyon 67 milyar dolara ulaşacağı öngörülüyor. Bu da dolar cinsinden GSYH’de yüz yıllık süreçte yüzde 184 bin 822 oranında (1.848,2 katlık) bir artışa denk geliyor. 1923 yılında yalnızca 45 dolar olan kişi başına milli gelirin de 2023’ün tamamında 12 bin 415 dolar olacağı tahmin ediliyor. Buna göre yüz yıllık süreçte kişi başına milli gelir yüzde 27 bin 488,9 (274,9 kat) artacak.
EN HIZLI BÜYÜME ATATÜRK DÖNEMİNDE
Cumhuriyetin geride kalan bir asrında, milli gelirde en fazla yıllık ortalama büyüme hızı, kurucu lider Mustafa Kemal Atatürk’ün yönetimindeki ilk 15 senede kaydedildi. Sabit fiyatlarla TL bazında milli gelirin kümülatif olarak yüzde 188,9 artışla beraber yaklaşık 3’e katlandığı bu süreçte ortalama yıllık büyüme hızı yüzde 7,3 olarak kayıtlara geçti. Dolar kurunun 1,67 TL’den 1,26 liraya gerilediği bu süreçte dolar bazında milli gelir de yüzde 161 kat büyüyerek 577 milyon dolardan 1 milyar 507 milyon dolara tırmandı.
Dönemlere göre milli gelirde büyüme İkinci Dünya Savaşı, öncesi ve sonrasındaki gelişmelerle dünyada derin mali darboğazın meydana geldiği 1938-1950 yılları arasındaki 12 yıllık İsmet İnönü döneminde ise milli gelir kümülatif bazda yüzde 0,2 oranında daraldı.
Bu süreçte meydana gelen olumsuzluklar dolayısıyla yıllık ortalama büyüme oranı eksi (-) yüzde 0,2 olarak gerçekleşti. Çok partili sisteme geçişle beraber iktidara gelen 1950-1960 yıllarındaki Başbakan Adnan Menderes döneminde yıllık ortalama büyüme hızı yüzde 6,3’e çıktı. Böylece, milli gelirde kümülatif büyüme yüzde 85’e ulaştı. İlk askeri darbenin gerçekleştiği ve siyasal alanın tekrar dizayn edildiği 1960’dan sonra Adalet Partisi ve Milliyetçi Cephe hükümetlerinin iş başında olduğu 1970 yılına kadarki süreçte ise kümülatif büyüme yüzde 58,3; yıllık ortalama büyüme hızı yüzde 4,7 olarak gerçekleşti.
Sağ-sol çatışmalarının hat safhada olduğu, Kıbrıs Barış harekâtı, ABD ambargosu gibi gelişmeler nedeniyle siyasi ve ekonomik istikrarsızlığın arttığı 1970-1980 yılları arasında ise bu olumsuzluklara karşın kümülatif büyüme yüzde 59,6, yıllık ortalama büyüme hızı yüzde 4,8 oldu. 12 Eylül 1980 askeri darbesinden sonra, Turgut Özel önderliğinde serbest piyasa ile ekonominin dışa açılması şeklindeki radikal dönüşümü de içeren 1990 yılına kadarki dönemde kümülatif büyüme yüzde 66,2 olarak kayıtlara geçerken, yıllık ortalama büyüme hızı yüzde 5,2 seviyesine ulaştı.
Bundan sonra Türkiye’nin kısa süreli koalisyon hükümetleri ile yönetildiği 1990-2000 yıllarındaki 10 sene ise kümülatif bazda yüzde 39,7 seviyesinde, yıllık ortalama bazda yüzde 3,4 ile çok partili dönemde büyümenin en yavaş seyrettiği dönem oldu.
2001 yılındaki Cumhuriyet tarihinin en ağır ekonomik krizini ve 2002 yılı sonunda tek başına iktidar olan AK Partinin kesintisiz yönetimini de içeren 2000-2010 yılları arasında kümülatif büyüme yüzde 48,4, yıllık ortalama büyüme yüzde 4 oldu. Tek parti yönetiminin sürdüğü 2010-2022 yılları arasında yıllık ortalama yüzde 5,7 büyüme hızı ile kümülatif bazda yüzde 94,5 seviyesinde gerçekleşti. Son OVP projeksiyonlarına göre bu yılın tamamında ise büyümenin yüzde 4,4 olması öngörülüyor.
Tüm bankalar resmen açıkladı! Hesaplara geri ödemesiz en az 12 bin 660 TL yatacak!
Bu işi yapacaklar aylık 100 bin TL kazanacak! İlkokul mezunu olmak yeterli!
|