Sektörel

Türkiye gayrimenkul alanında MIPIM'e çıkarma yaptı!

Türkiye'den şirketler ve belediyeler, dünyanın önemli gayrimenkul fuarlarından MIPIM'e çıkarma yaptılar. Türk katılımcılar, Cannes kentindeki fuarın bu yılki teması olan çevre nin de içini dolduran projeleriyle yatırımcıların ilgi odağı haline geldi.

84 bin 800'ü yatırımcı toplam 23 bin 500 katılımcıyı 20 bin metrekarelik alanda bir araya getiren MIPIM 2016'da Türkiye'nin yurtdışında da büyük hedefler belirleyen gayrimenkul firmalarının yanı sıra iddialı projeleriyle uluslararası yatırımcıyla işbirliğine girmek isteyen şehirleri de uluslararası yatırımcılardan büyük ilgi gördü. 


Yaklaşık 90 ülkeden uluslararası yatırımcılar, iş geliştiriciler, mimarlar, şehir plancıları ile yerel ve kamu yöneticileri Fransa'nın Cannes kentinde düzenlenen gayrimenkul fuarı MIPIM'de buluştu. Gayrimenkul profesyonellerini buluşturan fuarın bu yılki teması 'küresel iklim değişikliğinin gayrimenkul sektöründeki etkileri' oldu. Paris'te birkaç ay önce gerçekleşen İklim Zirvesi'nin ardından çevre vurgusuyla öne çıkan MIPIM'de Türkiye'nin hem niceliksel varlığı hem de temanın içini 'doldurması' dikkat çekti. MIPIM 2016'da Türkiye'nin büyük gayrimenkul firmalarının yanı sıra iddialı projeleriyle uluslararası yatırımcıyla işbirliğine girmek isteyen şehirleri uluslararası yatırımcılardan büyük ilgi gördü. 

Türkiye'den pek çok belediye başkanı ve ticaret odası başkanının kendi şehrini temsil ettiği MIPIM'de ülke açılışını Çevre ve Şehircilik Bakanı Fatma Güldemet Sarı gerçekleştirdi, istanbul Ticaret Odası'nın (İTO) düzenlediği Yatırımcılar Kokteyli de geçen yıl olduğu gibi bu yıl da uluslararası yatırımcı ile Türk yatırımcı ve Türkiye şehirlerini bir araya getirdi. 


4 bin 800'ü yatırımcı toplam 23 bin 500 katılımcının 20 bin metrekarelik fuar alanında yer aldığı MIPIM 2016'da diğer rakamlar da fuarın dünya çapındaki büyüklüğünü ve önemini ortaya koyar nitelikteydi. Dünyadan 550 şehrin katıldığı fuarda, 100 belediye başkanı şehir ve ilçelerini temsilen yer aldı. Katılımcı şehir sayısının hem Türkiye'den hem dünyadan her yıl giderek arttığı fuara bu yıl ilk kez katılan şehirler arasında Hatay, Kocaeli, Konya ve Ordu'nun yanı sıra Bologna, Houston, Kazablanka ve Şikago da vardı. 

Bakan Fatma Güldemet Sarı, dünyanın her geçen gün Türkiye'nin gücünü ve potansiyelini keşfettiğinin ve Türk inşaat sektörünün ortaya çıktığı bir günün yaşandığını belirterek, MIPIM'i Türkiye'nin kentsel dönüşüm ve şehircilik anlamında nereye geldiğini anlatmak açısından çok önemsediğini açıkladı. Fuara Türkiye'deki tüm belediyelerin katılmasını önemsediğine işaret eden Sarı, "Biz de her bir ilimiz için projeler üretmeye çalışıyoruz. Marka şehirler yaratma noktasında çalışıyoruz" dedi. MIPIM 2016'ya katılan İstanbul hakkında da konuşan Sarı, "istanbul, bu yıl fuarda Paris ve Londra'nın arasında, gerçek yerini buldu. Köprü, havalimanı, Avrasya Tüneli gibi devasa projelerimiz sergileniyor" diye konuştu. İnşaat sektörüne "yanınızdayız" mesajı veren Sarı, Türkiye'de bir fuar yapılması halinde bakanlık olarak destek vereceklerinin de altını çizdi. 


Ergün Turan: "Bizim markamız İstanbul" Başbakanlık Toplu Konut idaresi (TOKİ) Başkanı Ergün Turan, terörün sadece Türkiye'ye has olmadığını, şu anda tüm dünyanın bununla mücadele ettiği, başta İstanbul Finans Merkezi ve 3'üncü Havalimanı olmak üzere büyük projelere yatırımcı ilgisinin, Türkiye'ye güveni ortaya koyduğunu söyledi. 


Fuarda basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Turan, Türkiye yatırımcılar için güvenli mi? sorusu üzerine, "Londra, Paris, Berlin ne kadar güvenliyse İstanbul da o kadar güvenlikli bir şehir. Terör sadece Türkiye'ye mahsus değil şu anda dünya bununla mücadele ediyor. Yatırımcılarımıza Türkiye'nin olanaklarını tanıtacak bir organizasyonda bulunmaktan mutluyuz" dedi. Türkiye'nin şu anda yaptığı ve devam eden yatırımlar açısından Avrupa ve bölgesindeki ülkelerden sıyrıldığını dile getiren Turan, diğer çadırlara bakıldığında bunun net bir şekilde görüldüğünü bildirdi. Turan, İFM projesine değinerek, "Nisan ayı itibariyle İFM farklı bir seviyeye geçiyor. Dünyadaki diğer ölçekleri ile kıyaslanamayacak derecede önemli olan bu proje için yaklaşık 2 milyar dolar yatırım planlanıyor. Bu projeyi, 3'üncü Havalimanını, burada daha açıklanmayan projeleri görmek bile Türkiye'nin güvenli bir liman olup olmadığını cevabıdır" diye konuştu. 


MIPIM'e beş yıl önce çok küçük hollerde şahsi katılımda bulunan Türk firmalarının artık çok daha görkemli alanlarda yer aldığını, İTO'nun istanbul Gayrimenkul Tanıtım Çadırı'nı kurduğunu anlatan Turan, "Bu durum konumumuzu gelecek yıllar için de çok daha iyiye taşıyacağımızı işaret ediyor. Diğer holler de gezildiğinde ve yatırım olanaklarına bakıldığında Avrupa ve dünya ölçeğinde Türkiye'nin en önemli gayrimenkul yatırımlarının olduğu ülke" diye konuştu. Turan, MIPIM'de hem şehirlerin yatırım olanaklarının tanıtıldığını hem de gayrimenkul şirketlerinin büyük ölçekli fonlarla buluştuğunu ifade etti. Fuarda ülkeler üzerinde değil şehirler üzerinden yatırım olanaklarının sunulduğuna dikkat çeken Turan, bu yüzden istanbul markasıyla öne çıktıklarını aktardı. Turan, "Bizim markamız İstanbul. Yeni, gelişmekte olan, yatırım olanakları sunan Ordu, Bursa, Balıkesir, Antalya gibi belediyelerimiz de yatırım olanaklarını tanıtacak yeni stantlar açtılar. Bunların gelişerek devam etmesini istiyoruz" diye konuştu. 

TOKİ olarak bu yıl 60 bin sosyal konut yapmayı hedeflediklerini dile getiren Turan, ülkede bu yıl üretilecek toplam konutun yüzde 8'ini kendilerinin yapacağını aktardı. Turan, 2016-2023 arasında 500 bin konut üreteceklerini de belirtti. 


İFM 2020'de bitiyor Emlak Konut GYO Genel Müdürü Murat Kurum, İFM'nin altyapısının büyük oranda tamamlandığını belirterek, merkezde inşaatların bu yıl itibariyle başladığını, 2018 sonunda kısmen biteceğini, 2020 yılına kadar da etaplar halinde bitirilmesinin planlandığını söyledi. Kurum, Emlak Konut'un bu yıl 15-20 bin konut yapmayı hedeflediğini belirtti. 

İbrahim Çağlar: "Mühendislik tecrübemizi her ülkeye satabiliriz" MIPIM'de bir basın toplantısı düzenleyen İTO Başkanı İbrahim Çağlar, 3'üncü Havalimanı, 3'üncü Köprü, Avrasya Tüneli ve Körfez Geçiş Köprüsü gibi dünyada ilklerle ifade edilen projeler tamamlanırken, bir taraftan da çok önemli bir mühendislik bilgi birikiminin Türkiye'de toplandığına dikkat çekti. Çağlar, "Mega projelerle biriken mühendislik tecrübemizi doğru planlamayla dünyanın her ülkesine satabiliriz. Özellikle son beş yılda kazandığımız mühendislik yetenekleriyle yurtdışında birçok projeye imza atabiliriz" dedi.

 

İstanbul Gayrimenkul Tanıtım Çadırı'nın bu yıl MIPIM'in en prestijli noktasında Londra ve Paris çadırlarının arasında konumlandığını belirten Çağlar, "Geçen yıl 300 metrekare olan İstanbul Çadırımız 685 metrekareye çıkarttık. Temamız 'Star of Housing'. Yani kentleşmenin yıldızı İstanbul" diye konuştu. Türk müteahhitlerinin 2015 yılında 20 milyar dolar değerinde toplam 177 proje üstlendiğine işaret eden Çağlar, "Dünyada 2030 yılına kadar 57 trilyon dolar altyapı yatırımı yapılması bekleniyor. 

2020'ye kadar olan altyapı ihtiyacı ise 2.2 trilyon dolar. Dünyanın en büyük 225 müteahhidi arasında 43 firmamız var. Çin'den sonra, dünyada ikinci sıradayız. Müteahhitlik şirketlerimizin yeni başarı hikayeleri yazmaları için gereken tek şey, mega projeler tamamlanınca ortaya çıkan insan kaynağımız ve tecrübe birikimimize sahip çıkmak" dedi. 


"İnşaat 160 sektörü etkiliyor" İnşaat sektöründeki en küçük yavaşlama ya da canlılığın 160 sektörü birden etkilediğini belirten Çağlar, "İnşaat ve gayrimenkulün milli gelirdeki payı yüzde 15'e ulaştı. Bu sektör 160 başka sektörün ürettiği mal ve hizmete talep oluşturan bir dinamo görevi yapıyor" dedi. 2015 yılında Türkiye'ye yatırım yapan yabancılara yaklaşık 6 milyar dolarlık gayrimenkul satışı yapıldığını kaydeden Çağlar, yatırım ortamını iyileştirerek bu rakamın orta vadede 15 milyar dolar seviyesine çıkarılabileceğini vurguladı. Çağlar, "Yabancıya konut satışının desteklenmesi için bazı adımların atılması gerekiyor. Dünyadaki örnekler incelenmeli" açıklamasında bulundu. İnşaat ve gayrimenkul sektöründe dört önemli konu bulunduğuna işaret eden Çağlar, "Önemli konulardan biri teminat mekanizması. Özellikle Körfez ülkelerindeki ihalelerde müteahhitlerimiz teminat sorunu yaşıyor. Burada kar oranları düşük ama rekabet fazla. Devletimiz bu işleri organize ederken, bilhassa daha fazla yardım edebilir. Çünkü artık yurtdışında münferit çalışma dönemi bitti. Devletimizle beraber iş yapalımki ölçek kazanalım. Devlet devletle görüşerek firmaların önünü açabilir. Böyle olursa, bu işler çok daha kolay olur. Hızla dışardaki projelere Türk firmalarının gireceği ortam sağlanır" dedi. 


Avi Alkaş: "Çok daha büyük ve nitelikli katılımla uluslararası işbirliklerinin tohumları atıldı" Alkaş Yönetim Kurulu Başkanı ve JLL Türkiye Ülke Başkanı Avi Alkaş, MIPIM 2016'da Türkiye'nin ortaya koyduğu performansa dikkat çekti. MIPIM'in bu yıl bir kez daha Türkiye'nin gövde gösterisine sahne olduğunu vurgulayan Alkaş, bu yıl önceki yıllarla kıyaslandığında çok daha büyük ve nitelikli katılım rakamların ortaya çıktığını belirtti. Başta Çevre ve Şehircilik Bakanı Fatma Güldemet Sarı olmak üzere MIPIM'e katılan Türkiye'ye kamudan büyük destek olduğunun altını çizen Alkaş, şöyle konuştu: "Tüm bunlar, Türkiye'nin MIPIM de çok daha etkileyici izler bırakması kadar, yeni işbirliklerinin ilk tohumlarının atılması anlamına geliyor. Bu yıl Türkiye, MIPIM'e sadece dev gayrimenkul şirketleriyle değil, iddiasını giderek yükselten çok sayıda şehirlerimizle katıldı. Uluslararası yatırımcının ilgisi, fuar sürecince Türkiye'nin üzerinde oldu. MIPIM 2016, gerçek anlamda Türkiye'nin çıkarmasına sahne oldu. Bu büyük ilgide kuşkusuz, Türkiye'nin gayrimenkul firmaları kadar MIPIM'de belediye başkanlarımızın öncülüğünde standları ile yer alan şehirlerimizin de büyük bir etkisi oldu. 


Üstelik, sadece belediye başkanlarımız değil, sanayi ve ticaret odalarımızın başkanları da MIPIM'de Türkiye'yi temsil ediyorlar. Bu güçlü katılımın da etkisiyle MIPIM 2016'dan uluslararası işbirliklerinin temellerinin atıldığı ilişkilerle dönüyoruz. Bu, sadece şehirlerimiz ve gayrimenkul firmalarımızın değil, Türkiye'nin de kazancı." Yonca Aközer: "MIPIM 2016'da uluslararası yatırımcıyla 2 bin 500'ün üzerinde ikili görüşme yapıldı" Alkaş Genel Müdürü Yonca Aközer, Türkiye'nin MIPIM 2016'da tam anlamıyla yatırım potansiyelini ortaya koyduğunu vurgulayarak, "Bu potansiyelin anlatılmasında gayrimenkul şirketlerimiz kadar şehirlerimiz de önemli bir rol üstlendi. MIPIM 2016'ya stantla katılan Antalya, Balıkesir, Bursa, Hatay, İstanbul, Kocaeli, Konya ve Ordu; geleceğin dünyasında "yatırım şehri" denilince akla gelecek ilk şehirler arasında olmak için iddialı projelerle fuarda yer aldılar. Gayrimenkul şirketlerimiz de benzer bir çalışma içinde. MIPIM 2016, tam anlamıyla Türkiye'nin gövde gösterisine sahne oldu. Bunun en önemli kanıtlarından biri de Türkiye'nin MIPIM'de temsil edildiği alanın yüzde 30'luk büyümeyle bin 700 metrekareye yükselmesi. Bu noktaya ulaşmamızda MIPIM 2015'te uluslararası yatırımcı ile fuara katılan Türk şehirleri ve gayrimenkul şirketlerinin yaptığı ikili görüşmelerin önemli bir etkisi oldu. Bu yıl ikili görüşme sayısı 2 bin 500'ün üzerine çıktı. Bu arada bu noktaya ulaşmamızdaki bir diğer önemli etken olarak, uluslararası yatırımcıyı Türkiye'nin şehirleri ve gayrimenkulcüleriyle bir araya getiren toplantıların da altını çizmem gerekiyor. Ayrıca, hem gayrimenkulcülerimiz hem şehir yöneticilerimiz dünyanın başka hiçbir gayrimenkul etkinliğinde alanın etkin uluslararası kuruluşlarını bir arada göremeyeceklerini net olarak biliyorlar artık" dedi. 


Yatırımcının gözdesi yeşil binalar Gerek şehirlerini gerekse de şirketlerini temsil için Türkiye'den MIPIM'e katılanlar, fuarın bu yılki temasına uygun tanıtımlarıyla da ilgi gördüler. MIPIM'de stant açan Özak GYO ve Tahincioğlu, süreçleri Altensis tarafından yürütülen yeşil bina sertifikalı projelerini yabancılara tanıtırken, yine fuar katılımcılarından Ağaoğlu, Anadolu Gayrimenkul, Soyak Holding, Zorlu Holding de bire bir görüşmelerle yeşil bina sertifikalı projelerini anlatma fırsatını buldular. 


Çevre dosyu, yeşil binalar konusunda danışmanlık hizmeti veren Altensis'in kurucu ortaklarından Emre llıcalı, Türkiye'nin birçok önde gelen yatırımcısının yeşil bina projelerine yöneldiğini, bu sayının önümüzdeki dönemde hızla artmasının beklendiğini söyledi, llıcalı, yabancı yatırımcıların yüksek değere sahip, yüksek kira getirili, doluluk oranları yüksek ve işletme giderleri düşük projeler olmasından dolayı yeşil bina sertifikalı projeleri tercih ettiğini ifade etti. llıcalı, dünyada ve Türkiye'deki yeşil bina süreçlerini şu sözlerle değerlendirdi: "Dünya Yeşil Binalar Konseyi tarafından yapılan araştırmaya göre son yıllarda artan çevre ve insan sağlığı hassasiyeti, gayrimenkul yatırımcıları ve bina kullanıcılarının yeşil binalara yönelik ilgisini arttırdı. Paris'te yapılan son COP21 konferansı ve imzalanan anlaşmalar bizlere bir kere daha sürdürülebilirlik ve karbon salımlarının azaltılmasının 2016'da ve önümüzdeki yıllarda en önemli konulardan birisi olacağını gösterdi. Bu noktada yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği sektörleri giderek önem kazanacaktır. Özellikle tüm dünyada yaşanan krizler, petrolün yoğun olduğu bölgelerdeki siyasi belirsizlikler, petrol fiyatlarının düşen arza bağlı olarak düşmesine rağmen, enerji güvenliği sebebiyle, ülkeleri enerji verimli sistemler ve güneş, rüzgar gibi alternatif enerji kaynaklarına tekrardan daha güçlü bir biçimde yönlendirecek diye düşünüyorum. Ayrıca buna ek olarak COP 21 anlaşması da yine ülkelere ciddi yükümlülükler getirmekte, karbon emisyonlarının azaltılması amacıyla yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmeleirni teşvik edecek hususlar içermektedir.Bu noktada karbon emisyonlarının yaklaşık yüzde 30'unu meydana getiren ve enerjinin ortalama olarak yüzde 40'a yakınını tüketen binalar ve gayrimenkul sektörü, bu süreçten en çok etkilenecekler arasında olacaktır. Gayrimenkul sektörü ile sürdürülebilirliğin kesişim noktasında ise Yeşil binalar duruyor. Yeşil bina tanımı çok geniş olduğu için biz yeşil bina olarak uluslararası denetlenmiş sertifikalı binaları kastediyoruz. 2016 Ocak itibariyle ülkemizde sertifikalı 176 adet, devam eden ise 300'ün üzerinde yeşil bina projesi bulunmaktadır. Altensis olarak, 2016 yılı Şubat ayı itibariyle toplam sertifikalı tamamlanmış proje sayımızı 70'e çıkardık. Bu anlamda Türkiye'deki sertifikalı projelerin alan olarak yaklaşık yüzde 70'i bizim tarafımızdan yönetildi. Ayrıca yine devam eden 100 ün üzerinde yeşil bina projemiz ile Türkiye'nin açık ara lider yeşil bina firmasıyız." Ordu dört projeyle katıldı Ordu Büyükşehir Belediyesi, MIPIM'e ilk kez katılarak, projelerini tanıttı. Ordu Büyükşehir Belediyesi Başkanı Enver Yılmaz, "Fuara katılan yatırımcılara, Türkiye ve Ordu'daki yatırım fırsatları ve potansiyelini anlatıp, ilimize davet ettik. Ordu-Giresun Havalimanı, Ünye Limanı, Melet Irmağı Projesi ve Kayak Tesisi projelerimiz büyük ilgi gördü. Biz hem Türkiye'yi hem de Avrupa'da ve dünyada ses getirecek bir Ordu'nun altyapısını oluşturma çabasındayız" dedi. Yılmaz, Hilton ve Sheraton'un üst yöneticileri ile Barcelona, Düsseldorf ve Köln belediye yetkililerinin yanı sıra, Ordu'da yatırım yapmak isteyen 25 ülkeden 37 yatırımcıyla birebir görüşmeler yaptıklarını belirtti. 


Piyalepaşa İstanbul, yabancı yatırımcılarla buluştu 

Polat markasının 60 yıllık tecrübesiyle Piyalepaşa Gayrimenkul tarafından 800 milyon dolarlık yatırımla Beyoğlu'nda hayata geçirilen Piyalepaşa İstanbul, Cannes'te ikinci kez görücüye çıktı. MIPIM'de yabancı yatırımcılarla bir araya gelen Piyalepaşa Gayrimenkul, kentsel dönüşüm projesi olan Piyalepaşa İstanbul'u tanıttı. 


MIPIM Fuarı katılımıyla ilgili konuşan Piyalepaşa Gayrimenkul Genel Müdürü Kaan Yücel, "Dünyanın en prestijli gayrimenkul fuarları arasında yer alan MIPIM, ülkemizin tanıtılması ve nitelikli projelerimizin global pazarlarda duyurulması açısından önemli bir platform. Aynı zamanda uluslararası alanda marka bilinirliğinin artırılması için de iyi bir fırsat sunan MIPIM, Türkiye gayrimenkul sektöründeki oyuncuların yabancı yatırımcılarla birebir temaslarda bulunmasına da olanak tanıyor. Piyalepaşa Gayrimenkul olarak bizler de bu potansiyelin farkında olarak geçtiğimiz yıl fuarda 'Piyalepaşa İstanbul' projemizin lansmanını gerçekleştirdik ve büyük ilgi gördük. Piyalepaşa İstanbul projemizi bir kez daha yabancı yatırımcılarla buluşturmaktan memnuniyet duyuyoruz" dedi. 


Türk gayrimenkul piyasası 24 GPY tarafından masaya yatırıldı 

24 GPY (Gayrimenkul Portföy Yönetimi) fuarda "Türkiye Gayrimenkul Piyasası'nda Yeni Yatırım Olanakları ve Fırsatlar" konulu bir panel gerçekleştirdi. Oturuma yerli ve yabancı birçok yatırımcı katıldı. Gayrimenkul Yatırım Fonu (GYF) Primo'yu kuran 24 GPY'nin Genel Müdürü Erdem Güler'in moderatörlüğünde gerçekleştirilen panelde Türkiye'de yeni bir yatırım enstrümanı olan gayrimenkul yatırım fonları hakkında bir sunum yapıldı. Ardından 24 GPY Yönetim Kurulu Başkanı Aziz Yeniay ve PwC ortaklarından Ersun Bayraktaroğlu tarafından "Türkiye'de Gayrimenkul Piyasasını ve Yatırım Fırsatlarını" konu alan soru cevap kısmıyla panele devam edildi. Panelde Türkiye gayrimenkul sektörü ve gayrimenkul yatırım fonları ile ilgili açıklamalar yapan Yeniay, "Gayrimenkul sektörü ülkemiz için büyük önem arz ediyor. Geçtiğimiz yıl ülkemize gelen doğrudan yabancı yatırımın üçte birinden fazlası gayrimenkul sektörüne yapıldı. Ülkemiz insanının da gayrimenkule ilgisi düşünüldüğünde, gayrimenkulün ülkemiz için vazgeçilmez olduğunu görebiliyoruz. Bu noktada gayrimenkul yatırım fonlarının da ülkemiz açısından önemli bir role sahip olduğunun farkındayız. Hem yerli hem yabancı yatırımcı nezdinde teveccühün yüksek olduğu gayrimenkul sektörüne fonların girmesiyle birlikte yatırımcılar profesyonel ve şeffaf bir ürüne kavuşmuş olacaklar" dedi. 


Yabancı yatırımcının, gayrimenkul yatırım fonlarının dünyadaki örneklerini çok iyi bildiğini ifade eden 24 GPY Genel Müdürü Erdem Güler de, "Yabancı yatırımcı uluslararası arenada gayrimenkul yatırım fonlarına yatırım yapıyor. Yapısının güvenli ve şeffaf olduğunu, gelir getirişinin yüksek olduğunu çok iyi biliyor. Aynı zamanda gayrimenkul yatırım fonlarının o ülkeyi, bölgeyi bilen profesyoneller tarafından yönetildiğini yani birikiminin doğru ve emin ellerde olduğunu düşünüyor. Bu nedenle gayrimenkul yatırım fonları, yabancı yatırımcılar açısından cazip bir yatırım aracı.


Fonlarla birebir görüşmeler yapıyoruz

Dünyada faizler eksiye gidiyor ve kira getirili gayrimenkuller tekrar cazip hale geliyor. Daha önce bonolara yatırım yapan fonlar içinde A sınıfı çok uluslu firmaların kiracısı olduğu mülkler gündemde önem kazanıyor. 


Ayrıca devlet fonları ile de burada görüşüyoruz. Amerikan; Arap; Kazak ve Azeri yatırımcılarla verimli toplantılarımız oldu. İş birliği teklifleri de geldi. Farklı gayrimenkul sınıflarında fırsatlar mevcut ve bunları değerlendiriyoruz. Nurol GYO olarak uzun vadeli perspektifi olan köklü bir gayrimenkul yatırım şirketiyiz. Bu yüzden böyle platformlarda yer almayı, vizyonumuz açısından önemli görüyoruz." Büyükyalı projesinde 'yeni şehircilik anlayışı' uygulanıyor Özak GYO, Ziylan Gayrimenkul ve Yenigün İnşaat, istanbul Kazlıçeşme sahil yolunda Büyükyalı İstanbul adıyla hayata geçiriyor. Fuarda ziyaretçilere sunulan proje, "yeni şehircilik" ve "iyi yaşam" konseptiyle dikkat çekti. Büyükyalı projesiyle ilgili bilgi veren Büyükyalı Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akbalık, "Projenin konseptini zamansız bir mimari anlayışla, yüksek kalite standartları doğrultusunda tasarladık. Böylece nesilden nesile eşsiz bir miras bırakma imkanı sunuyoruz. Zaman, insanın en değerli varlığı. Büyükyalı'nın vaat ettiği en önemli avantajlardan biri de, eşsiz ulaşım olanaklarıyla trafikte harcanan zamanı geri kazandırmak" dedi. 

İstanbul'da bugüne kadar verimli bir şekilde kullanılamayan deniz ulaşımının, Büyükyalı'daki deniz shuttle'larıyla aktif olarak kullanılabileceğini dile getiren Akbalık, "Kazlıçeşme sahil şeridi, mevcut ulaşım altyapısı ve yeni eklenecek ulaşım projeleriyle istanbul'un cazibe merkezine döProPlan iddialı projeleri ile yer aldı M İPİ M Fuarı'nda ProPlan Proje Yönetim, gayrimenkul sektörünün öncü liderleri konumunda uluslararası yatırımcıları, geliştiricileri, yerel ve kamu yönetimleri, arazi sahipleri ve tedarikçileriyle bir araya geldi. 


Düzenlenen fuarda İstanbul Uluslararası Finans Merkezi, Ege Perla, inistanbul, Akasya Acıbadem, Babacan Premium, Beşiktaş Vodafone Arena gibi Türkiye'nin ve dünyanın ayrıcalıklı yapılarının bulunduğu portföyü ile dikkat çekti. İnşaat sektörü için proje yönetim ve yapım yönetim hizmeti sağlayan ProPlan Yönetim Kurulu Üyesi Erkan Özber, "MIPIM gibi dünya çapındaki fuarlara katılım oldukça önemli. Bu yıl da ses getirecek projelerimiz, yenilikler ve gelişmelerle fuarda yerimizi aldık. Global vizyonu kapsamında sürekli kendini geliştirme gayreti içerisinde olan ProPlan, 2015 yılı içerisinde ISO 9001:2008, ISO 14001:2004, ISO 10002.2004, ISO 27001:2013 ve OHSAS 18001:2007 sertifikalarını almıştır. Bununla birlikte, yeni merkez ofisimiz Türkiye'de BREEAM Good sertifikası alan ilk fitout ofis projesi olmaya hak kazanmıştır. Burada bulunmak aslında çok büyük bir sorumluluğu da beraberinde getiriyor. Bir taraftan Türkiye'nin uluslararası pazarda proje yönetimi adına gerçekleştirdiği başarıları ve iş yapabilme gücünü tanıtırken, diğer taraftan Türkiye sınırları içinde hayata geçirdiğiniz büyük uzmanlık gerektiren projelerinizin güçlü yatırımcı portföyünü de yanınızda getiriyorsunuz. 

Ve bu alanda Proje Yönetim Hizmeti alarak profesyonel anlamda gerçekleştirilen projelere, sektöründe lider yerli ve yabancı firmaların yaklaşımının daha farklı olduğunu tecrübe ediyorsunuz. Küresel İklim Değişikliğinin Gayrimenkul Sektöründeki Etkileri MIPIM 2016'nın ana temasını oluştururken kentsel dönüşüm, sürdürülebilirlik, inovasyon ve iklim değişikliği gibi başlıklarda konuşmalar ve konferanslar gerçekleştirilmektedir. Antalya, Balıkesir ve Ankara kent belediyeleri ile Beyoğlu Belediyesinin fuara katılımları ile birlikte özellikle kentsel dönüşüm projelerine olan dikkatlerin arttığı gözlemliyoruz" dedi. 

Nurol GYO, yatırımcı ve paydaşlarla buluştu Nurol GYO Yönetim Kurulu Üyesi Ceyda Çarmıklı Kılıçaslan ve Nurol GYO Genel Müdürü Samim Hatipoğlu, özel bir tekne kiralayarak, yatırımcılar ve sektör paydaşlarıyla bir araya geldi. Ceyda Çarmıklı Kılıçaslan ve Samim Hatipoğlu, Nurol Tovver, Nurol Park ve Nurol Life projelerinin yanı sıra iş birliği fırsatlarını da değerlendirdiler, Nurol GYO Genel Müdürü Samim Hatipoğlu, organizasyonun çok verimli geçtiğini belirterek, şunları söyledi: "Fuarda yer alma nedenlerimizin başında, yabancı fon temsilcilerinin Biz de fuar süresince Uzakdoğu'dan Amerika'ya kadar birçok yabancı yatırımcı grubuyla görüştük. Bu gruplarla görüşmeler fuar sonrası İstanbul'da devam edecek" diye konuştu. nüşecek. Bütün ulaşım aksının kesiştiği bölge, kentin yeni ve en büyük ulaşım lokasyonu olma özelliğine sahip. Tüm büyük metropollerde olduğu gibi yaşam, ulaşım yollarının kesiştiği noktalarda gelişir. Büyükyalı, Marmaray ve Avrasya Tüneli bağlantıları, sekiz şeritli yeni sahil yolu, Atatürk Havalimanı'na yakınlığı, deniz, kara ve raylı sistemi bir arada sunmasıyla farklılaşarak bu dinamiği yakalıyor. Projemizde, dünyada kentsel planlamanın en çok örnek aldığı 'yeni şehircilik' anlayışını uyguluyoruz. Bu anlayış, hem güvenli hem de sosyal yaşamla bütünleşik bir konsept sunuyor. Projede yer alan dört ana kapı, Büyükyalı'daki meydan ve ortak alanlara güvenli bir şekilde giriş çıkışı sağlıyor. Bu nedenle projemizi '4 mahalle, 1 semt' olarak tanımlıyoruz. 


Sadece içinde yaşayanlara değil, bulunduğu bölgeye de önemli değerler katacak, çevresiyle bütünleşik bir yerleşim alanı kuruyoruz. Meydanları, kültür merkezi, açık ve kapalı spor alanları, çocuk parkları, kafe ve restoranları, manavı, pastanesi, okulu ve camisi gibi birçok unsuruyla gerçek mahalle kültürünü yaşatacak bir projeyi İstanbul'a kazandırmaktan mutluyuz" diye konuştu. 


Büyükyalı'da, insanların gündelik yaşamda ihtiyaç duydukları mekanların yanı sıra aynı zamanda spor ve yaşam kulüpleri gibi tamamlayıcı unsurlara da yer verdiklerine dikkat çeken Akbalık, sözlerine şöyle devam etti: "Her semtin kendine has özelliklerinin yanı sıra değişmez ortak bir özellik daha vardır ki o da spor kulüpleridir. Büyükyalı'da tenis, yüzme, kürek, yelkencilik, voleybol, basketbol gibi bir çok sportif aktivite ve sosyal faaliyetin, uzman eğitmenler eşliğinde yapılabileceği bir spor kulübü olacak. Site sakinleri her türlü aktiviteye bu kulüp sayesinde kolaylıkla ulaşabilecek. Semtin çocukları, gençleri bu kulüpte eğitim alacak. Kim bilir, belki gelecekte bu spor kulübünün çeşitli branşlarda elde ettiği başarıları, yetiştirdiği milli sporcuları ve aldığı kupaları konuşacağız." Konut almak isteyen ailelerin, çocuklarla ilgili taleplerinin her zaman ön planda olduğunu hatırlatan Akbalık, Büyükyalı'nın proje aşamasında çocuklara yönelik tüm ihtiyaçları dikkate aldıklarını belirtti. Akbalık, "Büyükyalı'da geleceğimizin mimarı çocuklarımıza sağlıklı ve mutlu yetişebilecekleri bir ortam yaratırken, onlar için eşsiz bir miras bırakmayı gaye edindik. Projede çocukların sosyal yaşamına, sadece fiziksel değil, ruhsal ve kişisel gelişimine de katkı sağlayacak kreş, eğitim ve eğlence alanları ile oyun parkları yer alıyor. Bu noktada çok önemli bir ayrıntının daha altını çizmek isterim. Ebeveynler artık çocuklarının bu tür aktivitelere ulaşması için İstanbul'da kilometrelerce yol kat etmek zorunda kalmayacak. 

İnanıyorum ki, Büyükyalı projesinde üretmiş olduğumuz değerler ve logo tasarımından mimari tasarıma kadar ortaya koyduğumuz felsefi yaklaşım, gayrimenkul projelerinin geleceğine farklı bir ışık tutacak. Biz Büyükyalı ile çıtayı çok farklı bir yere taşıdık, sektörde yeni bir sayfa açtık. Umarız bu yeni sayfa, farklı gayrimenkul projeleri için de örnek teşkil edecek" dedi. 


"Mega projeler sorgulansın" "Kalebodur'la Mimarlar Konuşuyor" toplantı dizisinin "Türkiye'deki Mega Projelere Mimari Bakış" başlıklı paneli, fuarda gerçekleştirildi. Uluslararası kentleşme ve mega projelerin ele alındığı panelde mega projelerin kentlerin dokusuna uygunluğunun önemine dikkat çekildi. "Türkiye'deki Mega Projelere Mimari Bakış" başlıklı panele konuşmacı olarak, Türk mimarlar Prof. Dr. Celal Abdi Güzer, Murat Tabanlıoğlu, Enis Öncüoğlu ve Murat Kader katıldı. Paneli yöneten gazeteci Cüneyt Özdemir, özellikle İstanbul'un son 10 yıldır yeni havaalanı, üçüncü köprü gibi mega projelerle gündeme geldiğine dikkat çekerken, mega kavramının ne olduğunu ve bunun mimarlıkta nasıl algılandığının tartışılmasını istedi. 


ODTÜ Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Celal Abdi Güzer, mimarlıkta mega kavramının daha büyük, daha yüksek ve daha geniş olarak algılandığını anlatırken, bu algının Japonya'dan İngiltere'ye, Fransa'dan Türkiye'ye kadar geniş bir yelpazede değerlendirildiğini söyledi. "Kentleşme ve nüfus baskısı nedeniyle daha çok ve daha hızlı inşa etmek durumundayız" diyen Güzer, son dönemde uluslararası kamuoyunun gündemindeki göç konusunun bu inşa sürecini daha da tetiklediğini kaydetti. Güzer, "Politik-sosyal nedenler, açlık, yoksulluk gibi faktörlerle, bulunduğumuz sınırlar ve yerler yeterli gelmiyor ve sürekli yer değiştiriyoruz. Yeni dünya 'göçebe' bir dünyadır ki, bu göçebelik sanayi devrimi ile başlamıştı. Kırsaldan, şehre göçü sonraki her dönemde izlediğimiz zaman gördüğümüz şey nüfus baskısı arttıkça yerleşim isteğinin de artması oldu. 


Böylelikle mimari de daha büyük, daha uzun ve daha geniş yerleşim yerlerine odaklandı. Bugün dünyanın her yerinde, gökyüzüne uzun uzun kuleler yükseliyor" dedi. 

301 Dünya İnşaat "Türkiye için asıl konuşmamız gereken konu kentsel dönüşüm.  Gerçekten sağlıklı bir dönüşüm mü gerçekleşiyor sorgulamak gerekiyor" diyen Güzer, mega projelerin kendi amacı ve nedeni çerçevesinde sorgulanmasını istedi, istanbul'daki üçüncü köprü ve havaalanı gibi mega projelerin aslında kentteki sorunları çözmek için yürütüldüğünü söyleyen Güzer, mega projelerin mimarideki yerinin önümüzdeki dönemde de çok sorgulanacağına dikkat çekti. 


"Mega projelerde maliyet beklenenin üstünde çıkıyor" Öncüoğlu + ACP Yönetim Kurulu Başkanı Enis Öncüoğlu ise mega projelerin en dikkat çekici yönünün maliyet olduğunu belirterek, "Standart yapı projelerinin aksine mega projelerde beklenenin çok üstünde maliyetler görülüyor. Bu projeler tamamlanana kadar kimse gerçekten ne kadar maliyet çıkacağını bilemiyor. Normal projeler ile mega projeler arasındaki temel fark, mega projelerde standart kuralların uygulanabilir olmamasıdır" diye konuştu. 

"69 milyon dolara 69 metre yapın" Cüneyt Özdemir'in projelerin detaylı bütçelendirilmesinin ve amacının neden tanımlanmadığına ilişkin sorusuna, Tabanlıoğlu Mimarlık ortağı Murat Tabanlıoğlu, Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev ile ilgili bir anısını paylaşarak cevap verdi. Tabanlıoğlu, dünyanın en büyük yapısı olması istenen Kazak Piramiti'nin, araştırmalar sonucu 250 metre olması gerektiği, bunun maliyetinin de 250 milyon dolar olacağının anlaşıldığını, ancak fiyatı duyan Nazarbayev'in '69 milyon dolara 69 metre yapın' dediğini anlattı. 


"Yeni bilgilerle projeler değişebilir" iki design group ortağı Murat Kader ise aynı soruyu, "Mühendislik ya da mimari projelerin genel görünümünü müşteriye sunabilmek amacıyla yürütülen safhaya 'Şematik Dizayn Safhası' deniliyor. Şematik dizaynlar da detaylı değildir, eğer yeni bir bilgi edinilirse projeler değişebilir" diye cevapladı.


Dünya İnşaat