Genel

Türkiye'de jeotermal kaynaktan 89 bin 563 konutta yararlanılıyor!

Türkiye'de 89 bin 563 adet konut merkezi ısıtmada, 3 bin 130 dönüm alanda seracılıkta jeotermal kaynaktan yararlanılıyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Uzmanı Bekir Turhan Çorbacıoğlu konuyla ilgili konuşma yaptı.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü Uzmanı Bekir Turhan Çorbacıoğlu, Türkiye 'de jeotermal kaynaktan 89 bin 563 adet konut merkezi ısıtmada, 3 bin 130 dönüm alan seracılıkta ve 350 adet termal tesis de tedavi ve termal turizm amaçlı yararlandığını söyledi. Afyon Kocatepe Üniversitesi'nde (AKÜ) düzenlenen 4. Yenilenebilir Enerji Sistemleri Kış Okulunda konuşan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü Uzmanı Bekir Turhan Çorbacıoğlu, Türkiye'deki jeotermal teorik potansiyelin 31 bin 500 megavvatt olduğunu söyledi. 


Fosil yakıtların tükenebilir olması ve konvansiyonel üretim teknikleri ile enerji üretiminin sera gazı emisyonlarına olan etkileri sebebi ile çevre dostu olan rüzgar, güneş, jeotermal, biokütle ve dalga enerjisi gibi yenilenebilir enerji kaynaklarından enerji ihtiyacının karşılanmasının kaçınılmaz hale geldiğini belirten Çorbacıoğlu, şöyle konuştu: "Bu sebepten ülkelerin elektrik üretim portföyündeki yenilenebilir enerji kaynakların önemi ve payı son yıllarda önemli bir artış göstermiştir. Ülkemizde de özellikle son yıllardaki ekonomik gelişme ve artan nüfus ile birlikte enerji ihtiyacı her geçen yıl artmaktadır. Bu durum enerjide yüksek miktarda dışa bağımlı olan ülkemizin eneıji arz güvenliğini sağlanabilmesi için yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmesini kaçınılmaz bir hale getirmektedir. Türkiye'de dışa bağımlı bir elektrik üretimi söz konusu. Kurulu güç dağılımında hidroelektrik kısmını literatür yenilenebilir enerji olarak tanımlarken belirli bir sınıfa ayırmaktadır. Örneğin hidrolik barajlı elektrik üretimi yüzde 23,9 seviyesindeyken, hidrolik akarsudan elektrik üretimi yüzde 10,12 seviyesindedir. Türkiye'de yenilenebilir enerjide ilk sırada hidroelektrikten elektrik üretimi gelmektedir. Özellikle 2009-2014 yılları arasında rüzgardan elektrik üretimi Türkiye toplam kurulu gücünde yüzde 5'lik bir paya sahiptir ki bu oran aralık 2014 itibariyledir." Çorbacıoğlu, kurum olarak iki temel ilke belirlediklerini belirterek bunların alternatif enerjinin yaygınlaşması ve enerji kaynağının enerjiye dönüştüren sistemlerin üretiminde ithal bağımlılığını en aza indirmek olduğunu kaydetti. 


"Yenilenebilir enerji ile ilgili temelde bizim iki politikamız var" diyen Çorbacıoğlu, "Türkiye'nin ithale dayalı bir elektrik üretim şekli olduğunun bilincindeyiz. Burada yenilenebilir enerjinin mümkün olduğunca kaynakların çevreye uyumlu bir biçimde kullanılmasını sağlamak gibi bir ilkemiz var. İkinci temel ilkemiz ise Türkiye'de kaynak yerli fakat kaynağı enerjiye dönüştüren sistemleri ki rüzgar veya güneş enerjisi santralleri gibi burada kullanılan üniteler yurt dışından ithal edilen ürünlerdir. Yurt dışından ithal ettiğinin bu ürünün servis bakım hizmetleri ve takip, skala ve yönetim sistemleri gibi bir çok yazılım yurt dışından ithal ediliyor" diye konuştu.


Hürses