Sektörel

Türkiye'de yatırımlar çok daha cazip bir hale gelecek!

Ekonomi Bakanı Zeybekci: "İstikrarsızlık endişesi ile ertelenen yatırım ve tüketim kararlarının da devreye girmesi ile büyümemiz hız kazanacaktır" şeklinde konuştu.

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, "1 Kasım seçimleri yalnızca kısa geçmişte yaşanan olumsuzlukları yok etmekle kalmadı, aynı zamanda bize gelecek 4 yıl için, güçlü siyasi istikrara dayalı tecrübeli kadrolarla yönetilen öngörülebilir ve güvenilir bir Türkiye hediye etti" ifadelerini kullandı.


Zeybekci, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye'nin 1 Kasım itibarıyla büyük bir sınavı başarıyla geçtiğini, seçim sonuçlarının Türk milletinin istikrara olan ihtiyacını ortaya koyduğunu belirtti.


Sandıktan çıkan kararla milletin "tek başına güçlü bir iktidarla yola devam" dediğine dikkati çeken Zeybekci, "Milli irade istikrardan yana tecelli etmiştir, kazanan milletimiz olmuştur, Türkiye olmuştur, demokrasi olmuştur" değerlendirmesinde bulundu. 


7 Haziran'dan bu yana yaşanan olumsuz gelişmelerin, istikrardan başka bir çıkış yolu olmadığını millete bir kez daha gösterdiğinin altını çizen Zeybekci, şunları kaydetti:


"Türkiye, son 5 ayda, bir koalisyon ihtimalinin bile ülke için ne kadar zararlı sonuçlara yol açabileceğini gördü. Geçen hazirandan bu yana ülkemizde yaratılmış olan terör destekli belirsizlik ve umutsuzluk ortamı ekonomimizi dış dünyadakinden fazla bir dalgalanma ve spekülatif hareketler içine sokmuştu. Biz, ısrarla bu durumun geçici olduğunu ekonomimizin temel göstergelerinin söylenenlerin tersini işaret ettiğini, endişeye gerek olmadığını vurgulayageldik. 'Bir bardak suda fırtına yaratmak isteyenlerin oyununa gelmeyelim' diye uyarı ve çağrılarımızı sürekli yaptık. Bu durumdan kurtulmanın en kesin yolunun 'tek başına iş başına' olduğunu kapı kapı dolaşarak milletimize açık yüreklilikle anlattık. Hamdolsun milletimiz, felaket tellallarına aldırış etmeden 1 Kasım günü bu çağrıya büyük bir destekle cevap verdi ve bize tekrar ülkemizi içine düşürüldüğü karanlıktan aydınlığa çıkarma görevini verdi."


- "1 Kasım güvenilir bir Türkiye hediye etti"


Zeybekci, son 5 aylık dönemde yaşananların milletin unuttuğu, bir daha hatırlamak istemediği siyasal çekişmeleri, kısır koalisyon tartışmalarının yol açtığı sorunları ve ağır ekonomik faturaları tekrar hafızalarda canlandırdığını ve "engin bir ferasete sahip" Türk halkının "güçlü bir siyasi iktidarın, hem siyasi istikrarı hem de ekonomik istikrarı beraberinde getireceği ve ülkenin uluslararası alandaki konumunu daha da güçlendireceği" fikrine sarılmasını sağladığını vurguladı.


Sandıklar açılmaya başladığı andan itibaren tek başına iktidar resminin ortaya çıkmasıyla karamsarlık ortamının hızla dağılmaya başladığını ve Türk lirasının, dolar ve avro karşısında 2008'den bu yana en güçlü yükselişini gerçekleştirdiği belirten Zeybekci, şu değerlendirmede bulundu:


"Bu gelişme ile birlikte TL, gelişmekte olan ülkeler arasında yüzde 3'ün üzerinde pozitif ayrıştı. Aynı şekilde borsa da 2 Kasım günü yüzde 5'in üzerinde yükselerek güne başladı. Bu yükseliş eğilimi önümüzdeki dönemde de sürmeye devam edecektir. 1 Kasım seçimleri yalnızca kısa geçmişte yaşanan olumsuzlukları yok etmekle kalmadı, aynı zamanda bize gelecek 4 yıl için, güçlü siyasi istikrara dayalı tecrübeli kadrolarla yönetilen öngörülebilir ve güvenilir bir Türkiye hediye etti. Önümüzdeki dönemde Türkiye, büyüme performansını güçlü bir biçimde sürdürmeye, üretimini, ihracatını, istihdamını, yatırımlarını artırmaya devam edecektir. 2016 yılı Türkiye’nin ekonomik alanda sıçrama yapacağı bir yıl olacaktır."


- "Büyümemiz hız kazanacak"

TL'nin değer kazanmasıyla kurların enflasyon üzerindeki baskısının azalacağını ve faiz oranlarında aşağı yönlü bir eğilim görüleceğini ifade eden Zeybekci, böylece Türkiye'de yatırımların çok daha cazip bir hale geleceğini kaydetti. 


Türkiye ekonomisine güvenin bir göstergesi niteliğinde olan doğrudan yabancı yatırım girişinin yılın 8 ayında yüzde 35,5 arttığına dikkati çeken Zeybekci, yatırımların hem bu yıl sonu hem de gelecek yıl itibarıyla artmaya devam edeceğine işaret etti.


Ekonominin yapısal sorunlarına kalıcı çözümler üretecek adımları kararlı bir şekilde atmaya devam edeceklerinin ve ekonomik altyapıyı destekleyecek büyük kamu yatırımları hız kesmeden sürdüreceklerinin altını çizen Zeybekci, şöyle devam etti:


"Milletimizden aldığımız bu büyük desteğin gücüyle, dünya ekonomisiyle entegre olma çabalarımıza da hız vereceğiz. Türkiye’de çarklar yeniden güçlü bir şekilde dönmeye başlayacaktır. Bu dönemde, istikrarsızlık endişesi ile ertelenen yatırım ve tüketim kararlarının da devreye girmesi ile büyümemiz hız kazanacaktır. Büyümenin önümüzdeki yıllarda yüzde 5'ler düzeyinde gerçekleşmesi Türkiye için bir sürpriz olmayacaktır. Yakaladığımız büyüme oranları ile iş gücüne katılım oranından daha yüksek istihdam yaratarak, işsizlik oranlarında da iyileşmeler göreceğiz. Bu çerçevede, daha önce de açıkladığımız üzere önümüzdeki dönemde, 2012 yılından bu yana başarı ile uyguladığımız bölgesel teşvik sistemimizi geliştirerek, yatırımların artarak devam etmesini sağlayacağız. Ayrıca ihracatta yaşayacağımız olumlu gelişmeler neticesinde net ihracatın büyümeye sağlayacağı pozitif katkı ile yeni bir ihracata dayalı büyüme dönemine girilecek ve kalıcı bir trend yakalanacaktır."


- "Cari açık sorun olmaktan çıkacak"

Dış ticaret açığındaki gerilemenin de yıl sonuna kadar artan bir hızla devam edeceğini ve paritedeki gerilemenin baz etkisinin ortadan kalkmaya başlamasıyla 2016 yılından itibaren ihracatta tekrar bir artış dönemine girileceğini belirten Zeybekci, ihracatın ne kadar artacağının Türkiye'nin performansı kadar hedef pazarlardaki büyümeye ve ilgili ülkelerin talebine bağlı olduğunu vurguladı. 


Hizmet ticareti fazlası, serbest bölgeler net ihracatı ve bavul ticareti de eklendiğinde ihracatın ithalatı karşılama oranında tarihi rekor seviyelere ulaşılacağını ifade eden Zeybekci, şu değerlendirmede bulundu:


"Dış ticaret açığımızdaki daralmaya paralel olarak, cari açığımız iki yıldır düşüş eğilimi içerisindedir. Bu düşüş eğiliminin yıl sonuna kadar devam etmesini bekliyoruz. Önümüzdeki dönemde, istikrarın getirdiği olumlu ortam ve alacağımız tedbirlerle bir taraftan milli gelirimiz artarken, cari açığın gerileyeceğini ve cari açığımızın milli gelirimize oranının yüzde 5'lerin altına indiğini göreceğimizi ifade etmek isterim. Bu sayede, inşallah cari açığın ekonomimiz açısından sorun olmaktan çıkacağına şahit olacağız."


Son dönemlerde sürekli siyasi istikrarsızlığa vurgu yapan uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarının, Türk ekonomisinde yaşanmasını bekledikleri olumlu gelişmelere paralel olarak Türkiye'nin kredi notunda iyileştirmeye gitmelerini beklediklerinin altını çizen Zeybekci, "Türkiye olarak yeniden çizilen dünya ekonomik haritasında edilgen bir ülke olarak değil etken bir ülke olarak yolumuza devam etmek zorundayız.  Bunun için de daha fazla güç, enerji ve çabaya ihtiyacımız var. Milletimiz bize bu güç ve enerjiyi hamdolsun verdi. Bundan sonra bu güç ve enerji ile ülkemizi kalkındırma yolunda durmadan çalışmaya devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.


AA