Tuvalet guruları mekanları yorumluyor!

Katkılarınızı bekler, sindirim sisteminize mutluluklar dileriz ”. Nasibe Sağır ve Umut Ersoy 'un açtığı tuvaletgurusu adlı blogun okuyucularına “temennisi ” bu. İki kafadar 2009 'dan beri gezdikleri tuvaletlerin fotoğraflarını blogda paylaşıyor, kimini övüyor kimini de yeriyorlar. Blogun ortaya çıkış hikayesinin “ana kahramanı ” Umut Ersoy 'un böbrek taşı. “O günlerde böbrek taşı döküyordum, o yüzden çok sıvı tüketiyordum. Beyoğlu 'nda yürürken içinde Nasibe 'nin de olduğu arkadaş grubumla dört kez mola vermek zorunda kaldık. Ben tuvalete giriyordum, arkadaşlar da beni kapıda bekliyordu.
Tabii dalga da geçiyorlardı. Nasibe 'nin bu beklemelerden sabrı taşınca ‘Tuvalet gurusu oldun. Sana blog açacağım ' dedi! ”
“Klozetin fotoğrafını çekerken bana garip garip bakıyorlardı! ”

Nasibe Sağır o gün eve gider gitmez blogspot 'tan tuvaletgurusu alan adını alıyor ve Ersoy 'un o günkü “tecrübelerini ” bloga yazmaya başlıyor. İlk girdikleri post da Beyoğlu Starbucks 'ın tuvaleti oluyor. Ersoy   şunu yazıyor: “Bloga fikir vermesi açısından onu saygıyla anıyor, kirletmeye kıyamıyoruz! ”

Sitede yol, havaalanı, vapur, tren gibi umumi tuvaletler de var Su Ada, Harvey Nichols Gilt gibi lüks mekanların tuvaletleri de. Konuk gurular da yurtiçi ve yurtdışında gittikleri tuvaletleri paylaşıyor. Mesela tuvaletgurusu 'nda Japonya, Almanya, Viyana 'daki tuvaletlere de yer verilmiş.

Sağır ve Ersoy tuvaletlerin fotoğraflarını genelde cep telefonlarıyla çekiyor. Bazen kalabalık bir tuvaletin fotoğrafını çekmek için dakikalarca boşalmasını bekledikleri oluyor. Ersoy bu sırada kağıt havluyla ellerini defalarca kurulayarak oyalandığını söylüyor. Sağır bir defasında içerisi tıklım tıklımken fotoğraf çekmek zorunda kalmış: “Kızlar ben klozeti fotoğraflarken bana garip garip bakıyorlardı! ”

El değdirmemek önemli kriter

İkiliden devamlı kırık not alan tuvaletler Starbucks 'ınkiler. Sağır “Gerçi şifreyle girilebiliyor artık ama yine işe yaramadı. Özellikle Caddebostan Starbucks hep pis ” diyor. Ersoy şehirlerarasındaki yol tuvaletlerinin, vapur tuvaletinin ve Alman Hastanesi 'nin tuvaletlerinin hiç iç açıcı olmadığı fikrinde.   Peki hiç mi beğendikleri tuvalet yok Blogda geçer not alan tuvaletlerden ikisi Kanyon 'daki engelli tuvaleti ve Taksim 'deki Cafe Bunka. Otto Santral 'inkini de eğlenceli bir tasarıma sahip olduğu için beğeniyorlar. Sağır tuvaletleri değerlendirirken temizliğine, tasarımına, ışıklandırmasına ve   el değdirmeden kullanılabilen aksesuarlara baktıklıklarını anlatıyor: “Sensörlü musluklar, sıvı sabunlar ve sifonlar bizim için önemli bir kriter çünkü hijyenikler. ”

Konuk gurular da tuvaletleri değerlendirebiliyor

Sağır bloga reklam vermek isteyen firmaların olduğunu, eğer gerçekleşirse o parayla kötü bir okul tuvaletini yenilemek istediklerini söylüyor. Konuk gurulara ihtiyaçları olduklarını da hatırlatıyor: “Bloga ne kadar çok tuvalet eleştirisi girerse o kadar etkili olur diye düşünüyoruz. Mekanların kendilerine çekidüzen vermelerine ya da tuvaleti pis bırakan birinin bu siteyi gördükten sonra mekan tuvaletlerini evindeki tuvaletten ayırmamasına katkıda bulunursak ne mutlu bize ”.
Blogu takip eden mekan sahipleri de var. Bazı mekan sahipleri kendi tuvaletlerini eleştiren tuvaletgurusu 'na tuvaletlerini temizlediklerini, yenilediklerini yazan e-postalar yolluyor.
Milliyet