Üçüncü boyut evlerin kapısını çalıyor

Geçtiğimiz sene göserime giren James Cameron imzalı Avatar filmiyle yeniden gündeme gelen 3 boyutlu (3D) görüntüleme sistemleri 2010'un en hararetli konu başlıklarından birini oluşturmayı başardı. Plazma'dan LCD'ye, normal yayından HD'ye, DVD'den Blu-ray'e geçmenin telaş ve şaşkınlığını üstünden henüz atmış tüketiciler şimdi de dört bir koldan mantar gibi biten 3D televizyon ve aksesuarlarının salvosu altında kalmış durumda.
3D teknolojisi aslında hayatımıza yeni girmiş sayılmaz. İskoç mucit David Brewster konuyla ilgili 1884 yılında başladığı çalışmalarının sonucunu 1851 yılında dönemin Britanya kraliçesi Viktorya'nın 3D fotoğrafını sergilemesiyle belgelemişti. Aynı dönemde başlayan 3D video kayıt arayışları da başarıya ulaşmıştı.
3 boyutlu video için kullanılan en yaygın yöntem Stereoscopy adını taşıyor. Burada iki farklı görüntü kaynağı perdeye bir imajın iki farklı açıdan görüntüsünü yansıtıyor. Bu görüntüleri beynin tek bir parçaymış gibi algılamasını sağlayansa herkesin aşina olduğu o çift renkli plastik yüzeyli gözlükler oluyor.

Eve 3D sokmak
Sinema salonlarında projektör ve perde kullanımı sayesinde mümkün bu uygulama evlerde başka şekilde işliyor. 3D destekli televizyonlarda ekrana gelen benzer ikili görüntü beraberinde gelen özel diyaframlı LCD gözlükler sayesinde elektronik olarak hangi gözün hangi kısmı göreceğini denetliyor. Böylece herhangi özel bir projeksiyon ya da perde olmadan da 3D izlemek mümkün hale geliyor.
Sharp tarafından geliştirilen bir başka teknolojiyse hiçbir gözlüğe ihtiyaç duymadan benzer şekilde iki farklı katmanın göz tarafından ayrı ayrı algılanmasını ve dolayısıyla boyut kazanmasını mümkün kılıyor. Bu teknoloji yakında Nintendo'nun yeni el oyun konsolu ve cep telefonlarında da kullanılacak (getir.net/f5v ).
Şimdiden Sony, Philips, Samsung, LG gibi birçok üretici 3D destekli televizyon setlerini tanıtmış durumda. Ancak kullanıcıların kafası aynen HD'nin erken dönemlerinde olduğu gibi karışık. Zira çok kısıtlı bir içeriğe sahip bu alan için yeni bir televizyon almak hemen herkesin kafasında soru işareti yaratıyor. Üstelik sektörel standartların da daha oturmadığını ve teknolojinin önümüzdeki birkaç sene boyunca sürekli gelişip ucuzlayacağını düşününce erken davranmak isteyenlerin sayısı da düşüyor.

Kısıtlı içerik 
Henüz 3D film sayısının bile çok kısıtlı olduğu bir dönemde (getir.net/f5x ) bu rüzgarı arkasına alan kimi TV kanalları da boy göstermeye başladı. 2008 yılında Japonya'da yayına giren B11 ve bu yılın başında yayına başlayan Kore kökenli SKY 3D kanallarını saymazsak, birkaç özel platformun kısıtlı yayınları dışında henüz 3D içerikten söz etmek mümkün değil. Diğer yandan işlerin pek çok diğer teknoloji alanında olduğu gibi yumurta-tavuk çelişkisine sahip olacağını tahmin etmek de zor değil. Üreticiler içeriğin artmasını; içerik üreticilerse normalden çok daha pahalıya malolan bu içerik için daha fazla müşteri istiyor.
Üstelik 3D hevesi televizyon dünyasıyla kısıtlı da değil. Yukarıda da değindiğimiz gibi yakında cep telefonlarından el oyun konsollarına kadar birçok cihazda 3D desteğiyle ilgili bir şeyler duyuyor olacağız. Oyun konsolu pazarının lideri Sony de son yayınladığı Playstation 3 güncellemesiyle 3D oyun desteğini vermeye başlıyor. Böylece Sony Bravia serisinin 3D modeliyle tam uyumlu olarak oyunlarda 3 boyutu yakalamak mümkün olacak.
Diğer yandan Japon bilgisayar üreticisi NEC de yaptığı duyuruda çok yakında tamamen 3D çalışan bir bilgisayar sistemini piyasaya süreceğini açıkladı. 3D destekli video kartı, LCD ekran ve blu-ray sürücüyle desteklenecek sistem polarize 3D gözlüklerle birlikte satılacak. Sistemin haziran ayından önce piyasaya sürülmesi bekleniyor.
Radikal