Uludağ'da ilk dozer Orman Bakanlığı tesislerini yıkacak
Türkiye'nin ilk ve en büyük kayak merkezlerinin yer aldığı Uludağ'da kıyamet kopuyor. Orman Bakanlığı ile turizm yatırımcıları arasındaki bu kavga tatlıya bağlanmaz ise Bursa, bu kez kayak merkezindeki işsizlerle boğuşacak
Türkiye'yi turizm potansiyeli ile önemli bir gelecek bekliyor. Sahillerimizin önemli bölgelerinde yapılan beş yıldızlı oteller ve kayak merkezleri ile geleceğini turizme emanet eden ülkemiz, dünyanın en önemli turizm ülkeleri arasında yer alıyor. Bence de bunu hak ediyoruz. Ancak ne yazık ki turizm amaçlı bu güzel tesislerimizden gereği gibi faydalanamıyoruz. Gün geçmiyor ki, turizm bölgeleriyle ile ilgili yeni bir şok karar alınmasın ve turistik yerlerimiz olumsuz bir şekilde gündeme gelmesin.
Bu kez, Türkiye'nin ilk ve en büyük kayak merkezlerinin yer aldığı Uludağ'da kıyamet kopuyor. Yıllardır yerli ve yabancı turistleri kış boyunca ağırlayan Uludağ kayak merkezinin oteller bölgesine, Orman Bakanlığı'ndan 49 yıllığına “yap işlet devret” yöntemi ile yer tahsisi alıp üzerine beş yıldızlı oteller yapan yatırımcılar ile Orman Bakanlığı arasında ciddi bir kavga var. Orman Bakanlığı ile turizm yatırımcıları arasındaki bu kavga tatlıya bağlanmaz ise, otellerde çalışan 3 bine yakın işçi ile, geçimini Uludağ kayak merkezi oteller bölgesinden sağlayan dükkân sahipleri, taksiciler, barlar, restoranlar ile diğer küçük esnaf da işsiz kalacak. Tekstil ve otomotiv sektöründe işsizliğin had safhaya ulaştığı Bursa, bu kez Kayak merkezindeki işsizlerle boğuşacak.
Tesisler kapanırsa, çalışanlar işsiz kalacak
Hafta boyunca gazete sayfalarında Orman Bakanlığı'nın, Uludağ'da oteli bulunan yatırımcılara “otelinizi yıkın, size yeni bir alanda yer tahsisi yapacağız” dediği haberleri yer aldı. Orman Bakanlığı'nın bu kararına ilk tepki Ağaoğlu Oteli'nin Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ağaoğlu'dan geldi. Ağaoğlu, önümüzdeki hafta otelin kapısına kilit vuracağını, çalışan 200 personeli de kapıya koymak zorunda kalacağını gazetecilere açıklamış. Benim anlamadığım, ekonominin dip yaptığı, işsizliğin inanılmaz rakamlara ulaştığı böyle bir dönemde, işsizliği tırmandıracak böyle bir konu neden gündeme geldi ve neden bu konu uzlaşı ile çözümlenemiyor? Ülkenin başka önemli bir konusu yoktu, bir de başımıza Uludağ sorunu çıktı.
Konunun arka planını araştırma gereği duydum. Görüştüğüm yatırımcılardan öğrendiğim kadarıyla Orman Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı otelcilere burayı “tahliye” edeceksiniz demiş. Gerekçesi ise yer tahsis edildiğinde yapılan otel binasına zaman içinde bir takım ilaveler yapılmış olması. Bakanlık olarak deniliyor ki; benim sana tahsis ettiğim alanda yaptığın otele benden izin almadan bir takım ilaveler yaptın, bu da anlaşmamıza aykırıdır, otelin tamamını yıkın, ben size başka bir alanda yer tahsisi yapayım, siz orada yeni bir otel yapın.
Otelcilerden alınıp, başkasına mı verilecek?
Görüştüğüm bir başka yatırımcı ise; “Turizme bakış açısı değiştikçe, bizler de o günkü yetkililerin rızası, hatta talimatları ile otelde günün koşullarına uygun ufak tefek değişiklikler yaptık. Bu değişiklikler yüzde 10'u geçmez. Biz değişiklikleri devlete güvenerek yaptık ve bugüne kadarki hükümetlerle de hiçbir sorun yaşamadık” dedi ve bu hükümet döneminde böyle bir uygulamanın yapılmasının arkasında başka nedenler olabileceği, bu alanı başka amaçlarla başka kişilere tahsis edecekleri imasında bulundu. Konuştuğum bir başka otelci; “Dünyanın parasını yatırdık, bu otelleri yaptık. Şimdi bize diyor ki burayı yıkın, ben size ileride binlik planlar yapıldığında başka alanlar tahsis etmeye çalışacağım” diyor. Otelcilere göre; bunu söyleyen yetkililer samimi değil. “Buraya dünya kadar para yatırmışım, şimdi bunu yıkacağım, sonra da bana yer verirlerse oraya yeni bir otel yapacağım. Bunun mantığı nerde? Diyelim ki, fazlalıklar için burayı yıkın diyorsun ve bana başka bir alan tahsisi yapacaksın. O zaman neden aynı değil de başka alan. Amaç bizi buradan tahliye edip, sonra bu alanı kendi yandaşlarına tahsis etmek.”
Kamu tesisleri neden yıkılmıyor?
Uludağ'daki bir başka yatırımcı da, “Bu binaların Bakanlığın bilgisi dahilinde yapılan ilaveler nedeni ile yıkılması isteniyor ise, o zaman otelcilerden kaçak alanların düzeltilmesi neden istenmiyor; ilaveler yapılırken Orman Bakanlığı nerede idi. Yapılırken sessiz kalıp sonra da otelin tamamını yıkın demek bence haksızlık. Hükümet bu konuda samimi ise, kayak bölgesinin silüetini bozan kamu kurumlarına ait 19 adet konaklama veya eğitim tesisini önce yıkmak gerekmez mi? Kamu kurumlarının binalarının çoğu tamamen kaçak. Bunlara ses çıkarmayıp, Turizm Bakanlığı'nca verilen turizm belgesi ile burada faaliyet gösteren otelleri yıkmak sadece Türkiye'ye özgü bir uygulama olsa gerek. Yazıktır, yazıktır, bu ülkenin milli geliri heba oluyor, üstelik bu işsizlikte binlerce insanımız da işsiz kalacak” diyor.
Bakan Eroğlu: Projemiz hazır, Mayıs'ta yıkılacak
Dün, Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu'nu arayarak telefonla görüştüm. Bakan Eroğlu, “Uludağ kayak bölgesi derme çatma bir hal almış. Dünyanın neresinde kayak bölgesi için böyle derme çatma otel binaları var. Burası turizm adına bir yüz karasıdır. Bizim amacımız birilerinin ekmeği ile oynamak değil. Aksine ülkemiz adına yerli ve yabancı turistlere hizmet verecek uluslararası standartlarda ülkenin, Bursa'nın mimari yapısına uygun bir proje ile bunu düzenlemek. Bakanlık olarak binlik planları hazırlıyoruz. Planlar hazırlanırken sivil toplum örgütleri, Bursa Valiliği, Belediye Başkanlığı ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun görüşleri de alınacak, mimari yapısı daha güzel Bursa ve Uludağ'a yakışan bir proje uygulamaya sokulacak” dedi. Eroğlu'na iki soru yönelttim. Birincisi, yıkılacak oteller yine aynı bölgede mi yoksa başka bir alanda mı yapılacak. İkincisi, kamu kuruluşlarının tesisleri ne olacak? Bakan Eroğlu'nun sorularıma cevabı, “Binlik planlar henüz bitmedi. Neresi hazırlamış olduğumuz projeye uygun ise oraya yapılacak. İlk önce kamu tesisleri yıkılacak, hatta ilk dozer Orman Bakanlığı tesislerini yıkacak. Bizim amacımız kimseyi mağdur etmek değil, ülkeye yakışan bir projeyi uygulamaya sokmak” şeklinde oldu.
Bakalım Uludağ kavgası nasıl sonuçlanacak?
KAPISINA KİLİT VURDU
Ağaoğlu Şirketler Grubu Başkanı Ali Ağaoğlu, dün Uludağ'da 1988'den beri hizmet veren 5 yıldızlı Ağaoğlu My Resort oteline kilit vurdu. Ağaoğlu, çoğu 15 yıldır otelinde çalışan 200'e yakın çalışanının iş akdini feshetti. Otel tamamen kapatılırken, Ali Ağaoğlu yaptığı açıklamada “Sorunlar çözülmeden otelimi açmayı kesinlikle düşünmüyorum” dedi.
Aydın Ayaydın/Vatan