Ulusal deprem stratejisi ve eylem planı yayınlandı!
Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı-2023 (UDSEP) ile yapı yasası ve kentsel dönüşüm yasaları çıkarılacak, deprem güvenli yerleşme ve depreme dayanıklı yapılaşma sağlanacak
Depremlerin fiziksel, ekonomik, sosyal,
çevresel ve politik zararlarını önlemek ya da azaltmak ve depreme dirençli,
güvenli ve hazırlıklı ve sürdürülebilir yeni yaşam çevreleri oluşturmayı
hedefleyen Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı-2023 (UDSEP) ile yapı yasası
ve kentsel dönüşüm yasaları çıkarılacak, deprem güvenli yerleşme ve depreme
dayanıklı yapılaşma sağlanacak.
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) koordinasyonunda çeşitli
kuruluşların katılımı ve katkılarıyla oluşturulan UDSEP, Resmi Gazetenin bugünkü
sayısında yayımlandı.
Türkiyenin jeolojik yapısı, topoğrafyası ve iklim özellikleri nedeniyle
başta depremler olmak üzere insanlar için afet sonucu doğuran tüm tehlike ve
tehditlerle sık sık karşılaştığı, deprem ve diğer afetlerle baş edebilme
konusunda Cumhuriyet döneminden bu yana önemli gelişme ve deneyimler sağladığı
belirtilen planda, 1950li yıllardan sonra yaşanan hızlı göç ve denetimsiz
kentleşmenin yanı sıra hızla gelişen sanayileşme sonucunda, şehirlerin doğal,
teknolojik, çevresel ve insan kaynaklı tehlikelere karşı dirençsiz ve savunmasız
şekilde büyüdüğü ifade edildi.
Planda, özellikle 1999 yılında yaşanan Marmara ve Düzce depremleri
sırasında meydana gelen çok önemli düzeydeki can ve mal kayıplarıyla ekonomik,
sosyal ve çevresel zararların, geleneksel yara sarma yaklaşımı yerine olası zarar
azaltma çalışmalarının ön plana çıkmasına neden olduğu belirtildi.
Deprem riskini azaltmada ve depremle baş edebilmede hazırlıklı ve
dirençli bir toplum yaratılmasının, bu amaca yönelik kurumsal altyapı
oluşturulması ve konuyla ilgili ARGE faaliyetlerinin önceliklerinin belirlenmesi
amacıyla ilk kez Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı hazırlandığı anlatılan
planda, planın ana amacının depremlerin neden olabileceği fiziksel, ekonomik,
sosyal, çevresel ve politik zarar ve kayıpları önlemek veya etkilerini azaltmak
ve depreme dirençli, güvenli, hazırlıklı ve sürdürülebilir yeni yaşam çevreleri
oluşturmak olduğu kaydedildi.
Bu bağlamda, UDSEPin hedef, strateji ve eylemleri "depremleri
öğrenmek", "deprem güvenli yerleşme ve yapılaşma", "depremlerin etkisiyle baş
edebilmek" olmak üzere 3 ana eksende gruplandırıldı.
DEPREM BİLGİ ALTYAPISI GELİŞTİRİLECEK
Deprem bilgi altyapısının geliştirilmesi, güçlendirilmesi,
sürdürülebilirliğinin sağlanması, bilgi ve verinin toplumun kolaylıkla ulaşımına
ve yararlanmasına sunulmasının depremin olası zararlarını azaltma çalışmalarının
temelini oluşturduğu ifade edilen planda, deprem tehlikesine karşı sürekli ve
etkin işleyen kayıt sistemleri ve gözlem altyapısıyla yer bilimleri konusundaki
disiplinli çalışmaların işbirliği ve koordinasyon içerisinde yürütülmesi
gerektiği vurgulandı. Bu amaçla, araştırıcı ve destekleyici kuruluşların
katılımıyla oluşturulacak bilimsel koordinasyon kurulunun desteğinde deprem
konusuyla ilgili araştırmalarda öncelikli alanlar belirlenecek ve bu alanlarda
çok disiplinli ve güdümlü araştırma projeleri geliştirilecek.
AFADın sorumluluğunda gerçekleştirilecek bu çalışmada TÜBİTAK, Kalkınma
Bakanlığı, üniversiteler, deprem konusunda araştırma yapan kurum ve kuruluşlar
yer alacak. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının sorumluluğunda ise yer
kabuğunun yapısı ve jeodinamik evriminin anlaşılması yönündeki çalışmalara devam
edilecek.
Kabuk kırılma süreçleri ve deprem dalgalarının yayılım özellikleri
konusundaki çalışmaların desteklenmesinin öngörüldüğü plana göre, deprem öncesi,
anı ve sonrasında fay zonlarındaki yer kabuğu deformasyonları, ulusal ve yerel
jeodezik ağlarla sürekli olarak izlenecek ve modellenecek. Depremlerin çok
disiplinli ve sistematik araştırmalarla izlenmelerine devam edilecek ve bu
çalışmaların sürekli kılınması sağlanacak.
ARGE çalışması yürüten kurum ve kuruluşlardan sağlanacak deprem
konusundaki bilgi, veri ve raporlar tek elde toplanacak ve Deprem Bilgi Bankası
kurulacak. Banka sürekli işlev görecek durumda olacak. Bu yolla, deprem verileri
uluslararası standartlara uygun yöntemlerle işlenecek, belirli bir formatta
depolanacak ve çok paydaşlı kullanıcılara tek merkezden dağıtılacak.
ERKEN UYARI SİSTEMİ
Tarihsel ve aletsel dönemlere ait deprem katalogları belirli standartlara
uygun olarak güncellenecek. Türkiye ölçeğinde zayıf ve kuvvetli deprem gözlem
ağları amaç, konum, nicelik ve nitelik açısından gözden geçirilecek ve
geliştirilecek. Ulusal veya yerel ölçekte gözlem ağları işleten kurum ve
kuruluşlar arasında işbirliği ve koordinasyon sağlanarak, ortak işletim ve
paylaşım esasları belirlenecek.
AFAD sorumluluğunda, 2017 yılına kadar Boğaziçi Üniversitesi Kandilli
Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü, üniversiteler ve yerel yönetimlerin
katılımıyla, ulusal deprem ön hasar tahmini ve erken uyarı sistemi
geliştirilecek. Bu çalışmada kullanılacak yeni verilerin yanı sıra uydu
görüntüleri ve coğrafi bilgi sistemlerinden elde edilen verilerin de sistemle
bütünleştirilmesi sağlanacak. Afetlerle ilgili uydu görüntüleri sağlayan
uluslararası sistemden elde edilecek veriler, depremin etkilendiği bölgedeki
afetin büyüklüğünün belirlenmesinde ve hasara yönelik değerlendirmelerde önemli
paya sahip olacak. Verileri alacak AFAD, afetin büyüklüğü ve hasar
değerlendirmelerine bu yolla ciddi katkı yapacak. Kurulacak hasar tahmin ve erken
uyarı sistemlerinin İl Afet ve Acil Durum müdürlükleri tarafından kullanımı da
sağlanacak.
Deprem etkinliği değerlendirilerek, yönetimler ve kamu otoriteleri tek
merkezden bilgilendirilecek.
Depremlerde bilim insanları ve araştırmacılar arasında halkı olumsuz
olarak etkileyen tartışmaları açıklayabilmek için deprem tahmini, kestirim
alanında bilim etiği geliştirilecek ve medya aracılığıyla yaygınlaştırılacak.
Bilim insanları ve sorumlu kurum ve kuruluşlar tarafından önceden belirlenmiş
etik kurallara bağlı olmadan ve bilimsel olarak kabul görmüş yaklaşım ve
yöntemlerle yapılmayan ve toplumlar üzerinde olumsuz etkileri olan deprem
tahminleri ve kestirmelerin önüne bilim etiğiyle geçilecek.
Afet sonrasında kamuoyunun sürekli ve sağlıklı bilgilendirilmesi için
basın ve halkla ilişkiler alanında yeni yaklaşım ve yöntemler gerçekleştirilecek.
Bu konuda medya yetkilileri ve habercilerin eğitilmesiyle ilgili çalışma
başlatılacak.
Plan uyarınca, tsunami erken uyarı sistemi kurulacak ve diğer ülkelerdeki
sistemlerle uyumu sağlanacak. Bu çerçevede, tsunami risk modelleri yapılacak ve
kayıp senaryoları geliştirilecek. Deniz seviyesi ölçüm ağı geliştirilecek ve
seviye ölçümleri yapılacak. Sistemin etkin çalışabilmesi için gerekli olan sismik
ve jeofizik ölçüm ve araştırmalar tamamlanacak. Risk altındaki yerlerde erken
uyarı yapılacak ve konuyla ilgili farkındalık oluşturulacak.
FAY HARİTALARI
Ülke, bölge ve yerel ölçekte deprem tehlikesinin doğru olarak
tanımlanması, diri fayların neden olacağı depremlerin büyüklüğü, zamanı sıklığına
ilişkin olasılıklarının bilinmesine bağlı olduğuna dikkat çekilen planda, bu
nedenle deprem tehlike analizi ve haritaları hazırlanmasının, etkili deprem afeti
mücadelesinin temel adımını teşkil ettiği belirtildi.
Bu doğrultuda, bölgesel ve yerel deprem tehlike haritaları için altlık
oluşturmaya yönelik çalışmalar yapılacak ve tehlike haritaları hazırlanacak.
Bölgeler için 1/250.000 ölçekli diri fay haritaları ve sismotektonik haritalar
oluşturulacak. Bazı diri fay parametrelerini elde edebilmek amacıyla faylardaki
kayma hızları jeodezik yöntemlerle elde edilecek.
Deprem kaynaklı hasar verici zemin davranışlarından biri olan sıvılaşma
açısından, jeolojik-jeomorfolojik ölçütlere dayalı bölgesel ölçekte sıvılaşma
potansiyeli haritaları hazırlanacak.
Yerel ölçeklerde deprem ve depremin zincirleme etkileriyle oluşabilecek
risklerin analizi, değerlendirilmesi ve azaltılması konusunda ilke, yöntem ve
uygulama esasları belirlenecek, yerel yönetimler için yol gösterici kılavuz
yayınlar hazırlanacak. Deprem kayıtlarının tahmini ve deprem senaryolarının
hazırlanma esasları belirlenecek ve ülke genelinde yaygınlaştırılacak. Deprem
riskinin azaltılmasıyla ilgili süreçlere yönelik risk azaltma strateji veya
sakınım planları hazırlanacak.
Depreme duyarlı kentsel ve kırsal alanlarda pilot yerleşim merkezleri
kurularak risk azaltma planları uygulamaya geçirilecek. Çalışmaya özellikle yapı
stoğu açısından depreme dayanıksız olan doğu illerinden başlanacak.
Planın en önemli unsurlarından birini de deprem güvenli yerleşme ve
yapılaşma konusu oluşturuyor. Çevre ve şehircilik çalışmalarında kalkınma
ajansları, sorumluluk alanları içindeki deprem tehlike ve risklerini dikkate
alacak. Ajanslar, bu riskleri artırmayacak veya azaltacak yönde faaliyet
yürütecek. İl özel idareleri, il gelişme ile çevre düzeni planlarının
hazırlanması öncesinde ilin tehlike ve risklerini belirleyerek risk azaltma
strateji planlarını geliştirecek ve bu planlarla çevre ve gelişme planlarının
uyumunu sağlayacak.
BİNA ENVANTERİ ÇIKARILACAK
Başta okul ve hastaneler olmak üzere binaların sayısı ve tipolojisi
belirlenecek, bina kimlik sisteminin geliştirilmesine çalışılacak. Okul ve
hastaneler öncelikli olmak üzere mevcut binaların hasar görebilirlikleri ve
bunlarla ilgili metodolojiler belirlenecek.
Eğitim tesislerini güçlendirme çalışmalarına öncelik verilerek devam eden
çalışmalar hızlandırılacak.
Depreme dayanıklı bina tasarımına ve yapımına ilişkin öncelikler
belirlenecek ve konuyla ilgili projelerin geliştirilmesi teşvik edilecek ve
desteklenecek.
Deprem Yönetmeliği güncelleştirilecek ve geliştirilecek.
Köprü, viyadük ve ulaşım sistemlerinin yanı sıra hayati öneme sahip
gömülü ve yüzeydeki doğalgaz, elektrik, boru ve iletişim hatları gibi dağıtım
sistemlerinin güçlendirilmesine yönelik düzenlemeler yapılacak.
Üniversitelerde daha nitelikli, kaliteli, verimli ve uygulamaya yönelik
mühendislik ve mimarlık eğitiminin verilmesi sağlanacak. Meslek içi eğitim
faaliyetleri geliştirilecek ve desteklenecek. Yetkin veya profesyonel mühendislik
uygulaması yaşama geçirilecek.
İnşaat sektöründe çalışan işçi, kalfa ve ustaların eğitimi ve
belgelendirilmesi çalışmaları geliştirilecek, sektörde belgesiz insanların
çalışması önlenecek. Mesleki sorumluluk sigortasının yaygınlaştırılması
sağlanacak.
TARİH VE KÜLTÜR MİRASININ KORUNMASI
Deprem bölgelerinde yer alan tarihi yapıların envanteri çıkarılarak önem
ve öncelik dereceleri belirlenecek. Tarihi yapıların düşey yükler ve deprem
etkileri altında taşıyıcı sistem güvenlikleri belirlenecek. Yeterli güvenliğe
sahip olmadığı belirlenen yapılar için güçlendirme yöntemleri geliştirilecek.
Müzelerin içindeki eserlerin depremlere karşı hasar görebilirliğini
azaltmaya yönelik yöntemler geliştirilecek.
Planın "depremlerin etkileriyle baş edebilmek" başlığı altında afet ve
acil durum yöntemiyle ilgilenen yöneticilerin ve karar vericilerin fikir ve dil
birliğine varmasının sağlanması öngörülüyor. Mülki idare amirleri ve yerel
yöneticilerin hizmet içi eğitimlerini Afet ve Acil Durum Yönetimi dersleri
konulacak.
İlk ve orta öğretimde afet ve acil durum tabanlı bazı üniteler eğitim
programlarına alınacak.
Büyük depremlere maruz kalan illerde deprem müzeleri kurulacak ve
toplumun depremlere karşı farkındalığı sağlanacak.
Afet gönüllülük sistemi kurulacak. Deprem stratejisinin bütüncül ve etkin
bir hale getirilmesi için yasal düzenlemelere gidilecek. Depremle ilgili
mevzuatlar tek bir mevzuat altında toplanacak. Yapı Yasası ve Kentsel Dönüşüm
yasaları çıkartılacak.
Türkiye Afet Risklerinin Azaltılması Platformu ve alt komisyonları
oluşturulacak.
Deprem risk azaltım planıyla ilgili yasal düzenlemeler yapılacak. Zorunlu
deprem sigortasının yaygınlaştırılması sağlanacak.
Belirli mal ve hizmetlerin üzerinden pay alınması konusunda düzenleme
yapılması için fikir üretimi amacıyla ilgili kuruluşların toplantı düzenlemesini
öngören plana göre, yeni bir finansman modelinin oluşturulması için çalışma
yapılacak.
Özel sektör kuruluşlarının afet yönetim sistemi içine girmesi sağlanacak.
Depremlere ve diğer afetlere zamanında, hızlı ve etkili müdahale edilebilmesi
için "Afet Sonrası Müdahale Sistemi" geliştirilecek. Acil durumlarda
kullanılacak sağlık tesisleri ve sosyal donatılar belirlenecek. Afetlerde sağlık
organizasyonu güçlendirilecek. Tüm illerde hastane afet planlarının hazırlanması
ve güncellenmesi sağlanacak. Mobil acil müdahale ve ulaştırma birimleri
oluşturulacak.
AA