Genel

Varlık Fonu'na devredilen kaynaklar ipotek edilmeyecek!

Türkiye Varlık Fonu’na devredilen kaynaklar, kamuoyuna yansıyanın aksine ipotek edilmeyecek. Maliye Bakanı Ağbal “Fon daha çok geliştireceği yatırım projeleri üzerinden, bunlar karşılığında finansman sağlayan, Türkiye’nin fırsatlarını kullanan bir yer olacak” dedi.

Türkiye’de büyüme ve yatırımları hızlandıracak Türkiye Varlık Fonu’na (TVF) devredilen kaynaklar, kamuoyuna yansıyanın aksine ipotek edilmeyecek. Maliye Bakanı Naci Ağbal, Fon’a devredilen kaynakların ipotek edilmesinin söz konusu olmadığını belirterek “Planlarımızda böyle bir şey yok. Fon daha çok geliştireceği yatırım projeleri üzerinden, bunlar karşılığında finansman sağlayan, Türkiye’nin fırsatlarını kullanan bir yer olacak. Varlık Fon’u aslında Türkiye Yatırım Fonu. Bu varlıklara bilanço kazandıracak. Uluslararası yatırım, finansman işlerine girişecekse güçlü bilançoya sahip olması gerekiyor. Diğer ülkelerin kurdukları varlık fonlarına bakarken ne kadar varlık fonu olduğuna bakılıyor. Norveç Varlık Fonu’nun 800 milyar parası var deniliyor. Bir varlık fonunu kredibl eden fonu yatırım yapılabilir noktaya getiren en önemli özellik onun içindeki varlıkların değeridir” dedi. 


FONA İLGİ BÜYÜK

Bakan Ağbal, Hazine’nin altında durmasıyla Türkiye Varlık Fonu (TVF) altında durması arasında bir farklılık olmayacağını ifade ederek bunun firmaları daha kârlı, uluslararası alanda yatırım fırsatları açısından daha güçlü kılacağını söyledi. Star’a konuşan Bakan Ağbal, uluslararası şirketler, bankalar ve yatırım fonlarının TVF ile ilgilendiğini belirterek fonun gerekli çalışmaları yaptığını ifade etti.


ÜÇLÜ DENETİM VAR

Maliye Bakanı Ağbal, üçlü denetim mekanizması olduğunu ifade ederek, “Uluslararası alanda kabul gören denetim raporunuz yoksa hiç kimse, hiçbir yatırım kuruluşu sizle masaya oturmaz. Sayıştay ulusal denetim otoritesi olarak normal kamu kurumlarının denetimini yapar. Halbuki Varlık Fonu uluslararası derecelendirilecek bir yapı. Bağımsız denetim olmazsa olmaz. Uluslararası şirketler kamu otoritesinin müdahalesini görünce yatırımdan vazgeçebiliyor” diye konuştu. Kamu otoritesi tarafından denetlenecek olmasının yatırım fırsatlarını azaltabileceğini belirten Ağbal, bu nedenle üçlü denetim öngörüldüğünü kaydetti. En önemlisinin Meclis denetimi olduğunun altını çizen Ağbal “Plan ve Bütçe Komisyonu ilk defa özel bir kanunla Fon’u denetlemekle yetkilendirildi. Siyasi denetim açısından muhalefet her şeyi sorabilecek. Kimse bunu suiistimal etmesin, her şey açık şeffaf” dedi.


Merkezi İstanbul’da olacak

Fon’un çalışma esas ve usullerinin kabul edildiğini yönetim kurulunun atandığını aktaran Maliye Bakanı Ağbal “Ticaret siciline tescil edildi. Şu aşamada yönetim organizasyon yapısı, insan kaynakları noktasında belirlemeler yapılıyor. Risk yönetim, muhasebe, gelir yönetimi departmanı oluşturuluyor. Merkez doğru konumlamayla İstanbul olarak belirlendi. En önemli gündemlerden biri stratejik yatırım planının oluşturularak, Bakanlar Kurulu tarafından onaylanması. Bizim bir an önce bu planı Bakanlar Kurulu’nda onaylamamız lazım. Organizasyon yapısının oluşturulması için uluslararası şirketlerle çalışılıyor” diye konuştu.


Özelleştirme İdaresi atıl değil

Özelleştirme İdaresi bünyesinden Halkbank ve THY’nin alındığını belirten Bakan Ağbal, “Şeker fabrikaları hala bünyemizde, Sümer Holding bünyemizde devam ediyor. Gayrimenkul özelleştirmeleri konusunda ciddi fırsatları var. Özelleştirme İdaresi atıl değil, işleri var. Artık hazır varlıkların özelleştirilmesi yerine proje özelleştirilmesi yöntemine kaydıracağız. Ekonomiye kazandırılacak proje fırsatlarını üretmek mümkün. Zaman proje üretme zamanı” tespitini yaptı.


Fon şirketlere gözü gibi bakacak

Fon altında güçlü şirketler olacağını ifade eden Maliye Bakanı Ağbal “THY tek başına mı olmalı, daha güçlü fon içinde varlık mı olmalı. Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nda özelleştirmeyi bekleyen kuruluş görüntüsü veriyordu. Şimdi ise fon altında stratejik varlık olarak konumlandırıldı. Fon bu varlıklara gözü gibi bakacak. Gelişmesine katkı sağlayacak. Aynı zamanda birbirini besleyen süreçler” diye konuştu. 


Star