Yabancı bankalara ipotekli mülk şoku!
Sanayi Bakanlığı, İstanbul Valiliği'ne gönderdiği bir yönergeyle, yabancı sermayeli bankaların kredi karşılığında ipotek koydukları gayrimenkullere, kredinin batması sonucu icra yoluyla el koyamayacağını duyurdu
'Yatırımcılar ve Yabancı Sermayeli Şirketlerin Taşınmaz Tasarrufları' konusunda karşılaşılan sorunlar İTO'da düzenlenen panelde ele alındı. Panelde daha çok yabancı sermayeli şirketlerin mülk ediniminde karşılaştıkları zorluklar üzerinde durulurken, bankacılık sektörüyle ilgili önemli bir gerçek de su yüzüne çıktı. Yabancı sermayeli bankaların krediye karşılık ipotek gösterilen gayrimenkulleri, icra yoluyla sahiplenemediği belirlendi.
BANKACILIĞIN RUHUNA AYKIRI
İstanbul Vali Yardımcısı Mehmet Vedat Müftüoğlu, yaklaşık 2 hafta önce kendilerine Sanayi Bakanlığı'ndan bir genelge geldiğini ve bu genelge ile yabancı sermayeli bankaların icra yoluyla mülk edinemeyeceğinin belirtildiğini söyledi. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı İç Ticaret Genel Müdürlüğü'nün yönergesinde; "Sermayesi 5411 sayılı Bankalar Kanunu'na göre bankanın faaliyet içerisinde olmasına rağmen icra yoluyla edinilen gayrimenkullerin, bankanın ana sözleşmesinde belirtilen faaliyet konusu kapsamında olmadığından, icra yoluyla bankaların mülk edinemeyeceği"nin belirtildiğini aktaran Müftüoğlu, bunun bankacılığın ruhuna aykırı olduğunu söyledi.
İŞİ BİLMEDİKLERİNİ GÖSTERİYOR
Tapu Kadastro Müdür Yardımcısı Ömer Ali Anbar da Kasım 2008'de yürürlüğe giren yabancıların mülk edinmesi düzenlemesinye göre, yabancı sermayeli şirketlerin Türkiye'de mülk edinebilmesi için ana sözleşmesinde gayrimenkul almaya uygun olduğunun yer alması gerektiğini hatırlatarak, "Bu durum yabancı sermayeli şirketlerin işi bilmediklerini gösteriyor" dedi.
'Yaz ortasında otel yıktırılır mı?'
İş GYO Genel Müdürü sıfatıyla panele katılan GYODER Başkanı Turgay Tanes ise yabancıların mülk edinmesi konusunda 2005 yılından bu yana 6 kez düzenleme yapılıp, 5 kez iptal edildiğini hatırlatarak en büyük sıkıntının belirsizlik olduğunu söyledi. Tanes, "Şu bir mevzuat var. Buna göre yabancı yatırımcı 3 ay içerisinde mülk edinebiliyor. Fakat yarın ne olur endişesi taşımak istemiyor" diye konuştu. Yabancıların mülk edinimi konusunda asıl büyük sıkıntının imar planları iptalleri ve yerel yönetim değişiklikleriyle yaşandığını öne süren Tanes, bir imar planına göre mülk edinip yatırımı tamamladığında iptalle karşılabildiğini ve yatırımının atıl duruma düşebildiğini ifade etti. Yerel yönetim değişikliklerininde de yeni gelen yönetimin eski yönetimin yaptığı işi baltalamak için girişimlerde bulunduğunu öne süren Tanes, "Yaz ortasında, tam da turizm mevsiminde, oteller dolu iken yıkım kararı bile veren belediyeler var. Böyle olursa yatırımcı gelir mi?" dedi.
Yılmaz Yıldız/Yeni Şafak
