Sektörel

Yabancıların Türkiye’de konuta ilgisi devam ediyor!

Sanayi üretimi yüzde 5.6 ile Temmuz’da beklentilerin üzerinde arttı. Ekonomistler güçlü artışın üçüncü çeyrek büyümesindeki yavaşlamayı sınırlayacağı görüşünde. Yabancılara konut satışı da güçlü seyretmeye devam ediyor... 

 

Piyasaların yeni Orta Vadeli Program’a kilitlendiği geçen hafta, sanayi üretim verileri moral verdi. Sanayi üretimi Temmuz’da beklentilerin üzerinde bir performansla geçen yılın aynı ayına göre yüzde 5.6 artışla 118.8 değerini aldı. Para dergisinde yer alan habere göre, ticaret, sanayi, inşaat ve hizmet sektörlerindeki toplam ciro endeksi ise Temmuz’da yüzde 26.9 artışla 176 düzeyine ulaştı. Sabit fiyatlarla perakende satış hacmi Temmuz’da geçen yılın aynı ayına göre yüzde 3.1 artışla 117.4 olurken, cari fiyatlarla perakende ciro yüzde 21.2 artışla 162.8 değerini aldı. Türkiye’deki konutlara yabancı ilgisi sürdü. Türkiye genelinde 105 bin 154 konutun satıldığı Ağustos’ta yabancılara yapılan konut satışları geçen yılın aynı ayına göre yüzde 129.6 artarak 3 bin 866 oldu.



AĞUSTOSTA 105 BİN 154 KONUT SATILDI

Yabancıların Türkiye’de konuta ilgisi devam ederken, yapılan yönetmelik değişikliği ile bu artışın devam etmesi bekleniyor. Yönetmeliği göre, Türkiye vatandaşlığına hak kazanmak için öngörülen sabit sermaye tutarı 2 milyon dolardan 500 bin dolara indirilirken, Türkiye’de gayrimenkul sahibi vatandaşlığa geçişi için gereken asgari taşınmaz bedeli 1 milyon dolardan 250 bin dolara çekildi.

TÜİK verilerine göre, Türkiye genelinde konut satışları 2018 Ağustos’ta geçen yılın aynı ayına göre yüzde 12.5 azalarak 105 bin 154 düzeyinde gerçekleşti. Türkiye genelinde ipotekli konut satışları geçen yılın aynı ayına göre yüzde 67.1 oranında azalış göstererek 12 bin 743 oldu. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı yüzde 12.1 olarak gerçekleşti. Diğer konut satışları Türkiye genelinde geçen yılın aynı ayına göre yüzde 13.5 oranında artarak 92 bin 411 oldu. Türkiye genelinde ilk defa satılan konut sayısı geçen yılın ayın ayına göre yüzde 12.6 azalarak 49 bin 362 oldu. Toplam konut satışları içinde ilk satışın payı yüzde 46.9 oldu. Konut satışları yılın ilk 8 ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 1.7 oranında azalarak 875 bin 64 adet düzeyinde gerçekleşti.

Ağustos’ta yabancılara yapılan konut satışları geçen yılın aynı ayına göre yüzde 129.6 artarak 3 bin 866 oldu. Yabancıara yapılan konut satışlarında, Ağustos 2018’de ilk sırayı bin 141 konut satışı ile İstanbul aldı. İstanbul’u sırasıyla Antalya, Bursa, Ankara ve Yalova izledi. Ağustos’ta Irak vatandaşları Türkiye’den 944 konut satın aldı.

TCMB'DEN HAMLE

Piyasaların Orta Vadeli Program’a kilitlendiği geçen hafta Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) TL zorunlu karşılıkları için ödediği faizi yüzde 7’den yüzde 13’e çıkardı. TCMB’den bankalara gönderilen talimata göre yeni faiz oranı 21 Eylül tarihinden itibaren uygulanmaya başladı. Yüzde 7’lik faiz oranı 1 Haziran’dan itibaren uygulanıyordu. Uzmanlar, Merkez’in yeni atağıyla yabancı parada tutulan zorunlu karşılıkların TL’ye dönebileceğini vurguladı.

Bu arada Hazine ve Maliye Bakanlığı geçen hafta dövizle kira yasağına ilişkin uygulama detaylarını açıkladı. Buna göre menkul ve gayrimenkul alım satımı ile kiralama sözleşmelerinde bedellerin döviz cinsinden ya da dövize endeksli kararlaştırılama-yacağına ilişkin Cumhurbaşkanı Kararının kapsamı, ekonomik faaliyeti sıkıntıya sokmayacak şekilde, ilgili kamu kuramlarının ve diğer paydaşların görüşleri de dikkate alınarak en kısa süre içerisinde belirlenecek. Yapılan sözleşmelerin TL’ye çevrilmesi için son tarih 12 Ekim olacak. Uzmanlara göre, sözleşmeler yenilenirken damga vergisine dikkat etmek gerekiyor.

Bu arada geçen hafta yayımlanarak yürürlüğe giren yönetmeliğe göre TCMB, artık döviz pozisyonunu etkileyen işlemleri izlemek üzere belediye, kamu iktisadi teşebbüsleri (KIT) ve üniversitelerden bilgi ve belge isteyebilecek.

 

“Artan faizler konut finansmanında ikameye yol açtı"

Prof Dr Hakan Yetkiner/İzmir Ekonomi Üniversitesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi


İktisat kuramının en temel argümanlarından birisi göreli fiyatlardaki değişikliklerin ikame ve gelir etkisi vasıtasıyla talepte değişikliğe yol açmasıdır. Son aylarda fınansal piyasalarda artan volatilite ve faizlerin yükselmesi, konut alım davranışında tam da bu etkilere yol açmış ve artan faiz oranlarına tepki olarak konut alıcıları ipotekli alım yerine diğer finansman yollarını tercih etmişlerdir. Tam da bu nedenle toplam konut satışları bir miktar azalmakla birlikte ciddi bir kırılma söz konusu değildir. İpotekli satışlarda gözlenen aşağı yönlü kırılma artan faiz oranlarına gösterilen doğal iktisadi tepkidir. Faiz oranları tekrar uzun dönem patikasına oturana kadar bu ikameyi doğal kabul etmek en doğru yol olacaktır. Alternatif finansman ipotekli satışlardaki azalışın önemli bir kısmını absorbe ettiğine göre, sürecin piyasa mekanizması çerçevesinde müdahale olmadan devam etmesi en sağlıklı yol olacaktır. Karar alıcıların her kısa vadeli kırılmaya teşvik vermesi sürdürülebilir değildir.