Yapı Merkezi Etiyopya’da bin 500 Türk çalıştıracak!
Yurt içinde yaptığı hızlı tren ve metro projeleri bir yana en son Etiyopya’da aldığı 1.7 milyar dolarlık ihale kazanan Yapı Merkezi, bugünlerde Suudi Arabistan/Riyad ve Katar’daki ihaleler için de yoğun bir iş trafiği yürütüyor
Şirket, Riyad’da 10 milyar dolar tutarında olması beklenen 180 kilometrelik demiryolu ağı için açılacak ihale için ön yeterliliği almayı başardı.
Türk müteahhitlik şirketlerinin bundan 40 yıl önce Libya’dan başladığı yurt dışı taahhüt işlerinin tutarı geçen sürede toplam 205 milyar doları aştı. Fakat bu sürede tek seferde en büyük rakamlı ihalelerden biri geçtiğimiz günlerde Yapı Merkezi şirketi tarafından kazanıldı. Etiyopya’da 1.7 milyar dolarlık Awash-Weldiya şehirleri arasındaki demiryolu hattı işini tek başına alan Yapı Merkezi’nin yönetim kurulu başkanı Emre Aykar Türk müteahhitlik tarihinin tek kalemdeki en büyük projelerinden birine imza atacak.
Aykar, görüşmemiz sırasında bugüne dek bu büyüklükte bir ihaleyi alan birkaç şirketten biri olduklarını söyleyerek başlıyor sözlerine. Projede yerel işgücünün yanı sıra bin 500 kadar da Türk’ün görev alacağını ifade eden Aykar, Etiyopya’daki bu iş kadar önem verdikleri bir diğer projenin ise 10 milyar doları bulması beklenen Riyad’daki demiryolu projesi olduğunu belirtiyor. Bu iş için ön yeterlilik aldıklarını aktaran Aykar, gaıbun şu an devam eden projelerinin ise 4 milyar dolar tutarında olduğunu, yeni işlerle bu rakamın daha da katlanacağını belirtiyor.
Son dönemdeki en öncelikli gündeminiz sanırım Etiyopya’da kazandığınız demiryolu ihalesi oldu. Nasıl bir iş aldınız?
Hat üzerinde dört ana altı ara istasyon binası, trafik kontrol merkezi, 15 trafo merkezi ve iki tamir bakım merkeziyle birlikte 1.7 milyar dolarlık bir iş üstlendik. Bu imzalanan kontrattaki rakama bakılırsa yurt dışında bir Türk şirketinin tek başına aldığı en büyük işlerden biri. Biz bunu yalnız aldık, bir ortak yok. 42 ayda tamamlanması planlanan bu proje anahtar teslim bir iş. Tek hat, tünel, viyadükler ve istasyonları kapsıyor.
Yurt dışında şu an devam eden diğer projeleriniz neler?
Fas’ın Kazablanca şehrinde bütün tramvay işlerini biz yapıyoruz. Cezayir’de 25 kilometre uzunlukta 230 milyon Euro tutarında Bir-Touta ve Zeralda arası demiryolu projesinin ihalesini biz kazandık. Tamamen yeni bir demiryolu hattı olacak. Yani istasyonları, viyadükleri, tünelleri, bütün elektromanyetik sistemlerini biz üstleniyoruz. Bunun yanı sıra çok önem verdiğimiz ve en büyük işlerimizden biri olan Suudi Arabistan’ın Medine şehrinde hızlı tren istasyonunu da biz üstlendik. Aslında Mekke ile Medine arasında hızlı trenleri İspanyollar yapıyor. Biz dört büyük ve muazzam ölçülerde istasyonlardan Medine istasyonunu yapıyoruz. Yine Suudi Arabistan’da Al-Nariyah tren bakım ve tamir atölyesi de önemli işlerimiz arasında.
Tüm bu işleri hesaba kattığınızda toplamda ne kadarlık proje üstlenmiş oldunuz?
Yurt içini de bu hesaba katarsak üstlendiğimiz projelerin toplamı 4 milyar doları buluyor. Bu kazandığımız projelerle şirketimizin 600 milyon dolar civarında olan cirosunu gelecek yıl 1 milyar dolara taşımış oluruz diye düşünüyorum. Bu tabii ki ciddi bir istihdam demek aynı zamanda. Üstlendiğimiz projelerde 5 bin kişi çalışıyor.
Bir dönem Fransa’nın etkin olduğu pazarları da aldığımız anlamına mı geliyor Fas ve Cezayir’de üstlendiğiniz bu işler?
Evet, Fas ve Cezayir eskiden Fransa demekti. Şimdi ise durum biraz değişti. İhalelere gidip, kazanıyoruz ve her türlü koşullara rağmen bu işleri alıyoruz. Geçen gün, Gaziantep Ticaret Odası’ndan bir mektup aldım. Sani Konukoğlu, Fas’a bir ziyaret yaptıklarını söyledi. Devlet yetkililerinin Kazablanca’da yaptığımız işle ilgili adımızı vermiş. Sani Bey de bana mektup yazıp onur duyduklarını anlattı. Başarılı olmak için çok çalıştık. Fransız’ın yerine iş yapıyoruz neticede ve onlar da bir hata yapmamızı bekliyorlar. Açık arıyorlar. Ama biz çok kaliteli iş yapıyoruz. Kalite nedeniyle yaptığımız demiryolu işleri için iki travers tesisi bile kurduk.
Nerede bu tesisler?
Bu travers tesisleri Ankara-Konya hızlı tren projesi kapsamında Afyon ve Konya’da kuruldular. Bu iki tesisin de ayn ayrı yıllık üretim kapasiteleri 360 bin ton seviyelerinde. Eskiden ihalelerde bu tür işleri taşeron firmalara verirdik. Fakat artık sinyalizasyonu, elektrifikasyonu, hat üstü yapı işlerinin hepsini biz yapıyoruz.
Sizin müteahhitlik hizmetleriniz daha ziyade alt yapı işleriyle gidiyor değil mi?
Yurt dışında böyle. Fakat Beşiktaş’taki Four Seasons, Adile Sultan’ın sadece duvarları kalmış sarayı, Marmara Forum AVM ve 212 AVM gibi binaların hepsini biz yaptık. Alt yapı işleri arasında ise özelikle demiryolu ve metro işlerinde uzmanlaştık diyebilirim. Biz demiryolu alanında çok tecrübe kazandık. Bu sektörde herkes bizi bilir. Riyad ihaleye çıkacak mesela herkes birlikte çalışalım diyor.
Riyad’daki nasıl bir proje? Üstünde çalıştığınız bu denli büyük başka projeler var mı?
Mevcut projelerimiz üç yılda bitecek işler. Dolayısıyla bu işler biterken yenilerini de yapmamız lazım. Teklif vermek ihaleye girmek çok önemli. Şu an bütün ekiplerimiz Riyad ve Katar’a odaklanmış durumda. Riyad’da 10 milyar doları bulacak 180 kilometrelik bir demiryolu hattı için açılacak ihaleye hazırlanıyoruz.
Bu ihale için ön yeterliliği aldık. Sizin faaliyet ve referanslarınıza bakıp bu firma bu işe girebilir dediler. Grubumuzu kurduk. Riyad için 130 firma ön yeterlilik başvurusu yapmış ve 35 firma geçmiş. Sonunda bu iş maksimum beş firmaya kalacak. Dolayısıyla inanıyorum ki biz de bu gruplardan biri olacağız.
Katar için durum ne?
En keyifli rekabet Katar’da. Dünya Futbol Şampiyonası için ulaşımla ilgili ihaleye çıktılar. Baktığınızda çok sistematik bir ülke. Yüzlerce firma başvurdu, onları elediler ve gruplara ayırdılar. Her grup üç ihaleye girebilir dediler. Biz de STFA, Yapı Merkezi ve Yunanlı Accor ile bir grup kurduk. Çok iyi anlaşıyoruz. Yeterlilik almayı başardık ve üç ihaleye katılacağız. İhale dosyalan çıktı. Eylülün ikinci haftasında ihale olacak. Buradan da büyük bir iş almak istiyoruz. Bizim grubumuzun çok rekabetçi olacağını düşünüyorum.
Yurt dışında süren bu çalışmaların yanı sıra yurt içinde de hızlı tren projeleri var. Bu projelerde son durum nedir?
Konya-Ankara Hızlı trenini biz yaptık. Eskişehir ile Ankara arasındakini ise Ispanyollar yapıyor. Biz Eskişehir ile İstanbul hızlı tren projesini de tek başımıza aldık. Bir de Bursa metrosunu yaptık. Yüzde 99’u bitti. AB’nin hibe kredileri çerçevesinde Ankara’nın Irmak kazasından Karabük ve Zonguldak’a uzanan hattı da biz yapacağız. Bu hat 1937’lerde yapılmış. Fakat artık çok eski şimdi biz bunu yenileceğiz. 250 milyon Euro’luk bu projede iki yılda Zonguldak ile Karabük arası bitecek, iki yılda da Karabük ile Ankara bitecek.
Türkiye’de yatırım üstüne yatırım açıklanırken sizin yurt dışında daha büyük işler yaptığınızı görüyoruz, neden?
Geriye dönük şu kadar iş yaptık demek kolay değil, fakat 33 projede bin 530 kilometrelik bir demiryolu işi yapmışız. Bu sistemlerde her gün 2 milyon insan taşınıyor. Mesela Kabataş Taksim finiküler raylı sistem, Kabataş ile Zeytinburnu ve oradan Bağcılar’a giden metro sistemi bizim işimiz. 39 milyon metrekarelik inşaat bitirdik bugüne dek. Fakat son yıllarda toplam iş hacmimize baktığımızda yüzde 65 civarında bir işi yurt dışında yapar olduk. Türkiye’deki yatırımlarının azalmış olması nedeniyle böyle bir yol izliyoruz. Yurt dışına daha çok ağırlık verir olduk.
Müteahhitler kendilerini Avrupa’ya kabul ettirdi
Türkiye Müteahhitler Birliği’nde Başkan Vekili olan Emre Aykar, geçtiğimiz ay Avrupa İnşaat Sanayii Federaşyonu’nun (FİEC) genel kurulunda ise başkan yardımcılarından biri oldu. Bu önemli bir gelişme. Çünkü ülke gruplarına ayrılan federasyonda Yunanistan, Bulgaristan Malta ve Güney Kıbrıs gibi ülkelerle aynı grupta yer alan Türkiye başkan yardımcılığı görevine AB üyesi olmadığı için gelemiyordu.
Bu konuda yıllardır mücadele verdiklerini ve onların da ısrarla yönetim kuruluna Türkiye’yi almadıklarını söyleyen Aykar, son genel kurulda yaptıkları çalışmaların sonuçlarını verdiğini söylüyor. Aykar, “Müteahhitlikte biz kim Malta, Yunanistan kim diyerek sitemlerimizi bildirdik. 8 Haziran’da yapılan genel kurulda tüzüklerini değiştirdiler. Türkiye’yi o gruptan alıp , başkan yardımcılığı alabilecek noktaya getirdiler. Almanya, Fransa, İtalya’nın yanında Türkiye de bir grup başkanı olarak öne çıktı. Bu çok önemli bir gelişme" diyor.
Şirketin 50 nfflyon dolar üstü inşasını yaptığı 8 proje var
• Fas, Kazablanka Tramvay Sistemi - 80 milyon Euro
• Cezayir Bir-Touta Zeralda Demiryolu - 230 milyon Euro
• Suudi Arabistan Medine Hızlı Tren istasyonu - 440 milyon dolar
• Suudi Arabistan Al-Nariyah Tren Bakım & Tamir Atölyesi - 130 milyon dolar
• Etiyopya Awash-Weldiya Demiryolu -1.7 milyar dolar
• Irmak-Zonguldak Demiryolu - 220 milyon Euro
• Karayolu Boğaz Geçiş Projesi - 800 milyon dolar
Ekonomist/Sibel Atik