Yüksek binalara yangın güvenliği uyarısı!
Yangın güvenliği özellikle yüksek katlı binalarda öne çıkan bir sorun, özellikle 2007'den önce yapılan yüksek konutların tamamında, ofis ve iş merkezi olarak kullanılan yüksek binaların yarısına yakınında yangın önlemlerinin hiç olmadığı belirtiliyor...
Yangın güvenliği özellikle yüksek katlı binalarda öne çıkan bir sorun, özellikle 2007'den önce yapılan yüksek konutların tamamında, ofis ve iş merkezi olarak kullanılan yüksek binaların yarısına yakınında yangın önlemlerinin hiç olmadığı ya da çok yetersiz düzeyde olduğu belirtiliyor.
Kat sayısı yedinin üzerinde olan 21 metreden yüksek binaların "yüksek binalar" kapsamına girdiğini hatırlatan Kılıç, bu binalarda meydana gelen yangınlarda ölü ve yaralı sayısının genelde fazla olduğunu belirtiyor.
DÜNYADA DURUM NE?
Dünya ülkelerinde meydana gelen büyük yangınlar araştırıldığı zaman, yüksek binalarda meydana gelen yangın sayısı toplam yangın sayısına göre az olmasına rağmen ölü ve yaralı sayısı ile maddi zararın çok fazla oldıığıı görülüyor.
Yüksek yapılaşmanın hızla arttığı günümüzde yangın güvenliği en önemli güvenlik sorunları arasında başı çekmeye başladı.
Türkiye Yangından Korunma Vakfı ile Yangından Korunma Derneği (TÜYAK) verilerine göre, İstanbul'da her gün ortalama 60 adet yangın çıkıyor ve son yıllarda bu yangınlar arasında endüstriyel yapı yangınlarının sayısında hızlı bir aruş gözleniyor.
Türkiye Yangından Korunma Vakfı ile Yangından Korunma f Derneği (TÜYAK) Onursal ^ $ Başkanı Prof. Dr. Abdurrahman Kılıç, 2007'den önce yapılan konut olarak kullanılan yüksek $ binaların tamamında, ofis ve iş merkezi olarak kullanılan yüksek binaların yarısına yakınında yangın önlemlerinin hiç olmadığını ya da çok yetersiz düzeyde olduğunu söylüyor.
Yangınların kader olmadığını, tasarımla önlenebileceğini belirten Kılıç, yangın güvenliği için yapılması gerekenleri şöyle özetliyor: "Özellikle yüksek binalarda iki şey ölüme sebebiyet verir. Biri duman diğeri ise mimardır. Yangınlar, iyi tasarımla ve iyi alınan yangın güvenlik önlemleriyle başlamadan söndürülmüş olur. Malzeme seçimi hayati önem taşıyor. Çünkü yanacak malzeme yoksa yangın da yoktur. Yüksek binalarda yanmaz malzeme ya da zor yanıcı malzemeler kullanılmalıdır." Yangın güvenliği sempozyumu Yangın güvenliğine dikkat çekmek üzere iki yılda bir olmak üzere Yangın ve Güvenlik Sempozyumu ve Sergisi (TÜYAK 2013) düzenleniyor. Bu yıl üçüncüsü düzenlenen sempozyumda, yangın güvenliği konusunda çalışanlar arasında bilgi paylaşımının artırılması, araştırma sonuçlarının tartışılması, yeni uygulamaların aktarılması ve sektörde çalışanların birbirleriyle tanışmasının sağlanması amaçlanıyor. Sempozyumla, yeni mezun mühendisler ve bu meslekte yetişmek isteyen öğrencilerin uygulama alanındaki eğitimlerine, araştırmalarına, bilgi ve teknoloji transferine katkıda bulunuyor.
YÜKSEK YAPILARIN YANGIN RİSKİ İstanbul'da 1970'li yıllarda konut ve otel yapımı ile başlayan yüksek bina yapımı, son yıllarda iş merkezlerini de içine alarak hızla arttı. Günümüzde yüksek bina kabul edilen binlerce konut, otel ve ofis bulunuyor.
İstanbul'da bulunan yüksek binaların bir kısmında sadece yangın merpeni, bir kısmında sadece algılama sistemi bulunuyor. Sadece son / yıllarda yapılan binaları bir bölümü kabul edilebilir yangın önlemlerine sahip. 2007'den önce yapılan konutların tamamına yakınında, ofis ve iş merkezlerinin ise yarısına yakınında yangın önlemleri hiç yok veya yetersiz düzeyde.
İstanbul'un tanınmış iş merkezlerinden olan Odakule binasında bile, yangın merpeni ve yağmurlama sistemi bulunmuyor.
Odakule'de 1991'de meydana gelen yangınla 17. ve 18.katlar tamamen yandı. Pazar günü olmasaydı ve yangın alt katlarda meydana gelseydi bir felaket olurdu. Buna rağmen, bu güne kadar hiçbir tedbir alınmadı ve 2003'te binanın kazan dairesinde meydana gelen yangın yine ucuz atlatıldı.
Bakanlar Kurulu tarafından 2002'de yayımlanan Binaların Yangından Korunma Yönetmeliğine göre üç yıl içinde yangın merpeni, yağmurlama sistemi yapılması ve yangın güvenlik holleri oluşturulması gerekiyor. Buna rağmen, Odakule'de hala yangın merpeni ve yağmurlama sistemi yapılmadığı da belirtiliyor.
Odakule'nin sadece bir örnek olduğunu, benzer özellikte çok sayıda yüksek bina bulunduğunu belirten Kıraç, "Yönetmeliğin yayımlandığı 2002 yılından sonra yapılan yüksek binalarda yönetmelikte istenen önlemlerin aldırılması gerek. Her yüksek binada iki yangın merpeni bulunması, otomatik algılama, duyurma ve söndürme sistemlerinin bulunması gerekir" diyor.
Yüksek yapılar, genellikle uluslararası nitelikteki binalar oluyorlar ve toplum tarafından iyi biliniyorlar. Kamuoyunun yakın ilgisini çektikleri için de sabotaj için cazip binalar arasında yer alıyorlar. Genellikle, kat sayısı yedi ve daha fazla olan yapılara "yüksek yapı" deniyor. Çoğu ülkede yüksek bina alt sının 21 metre alınıyor. Yapıların 21 metreden itibaren yüksek yapı kabul edilmesinin nedenlerinden biri, dış taraftan yangına etkin müdahale yapılabilecek uygun olan yüksekliğin yaklaşık 21 metre olmasından kaynaklanıyor.
Dünyanın en yüksek itfaiye merpeni tam dik konumda iken 60-70 m yüksekliğinde. Fakat, ayaklarını açma mesafesi ve büyüklük bakımından en uygun itfaiye merpeni yüksekliği 30 metre oluyor ve gerek rüzgarın sallaması, gerek uygun zeminin bulunamamasından dolayı optimum müdahale yüksekliği 21 metre kabul edilmekte.
YANGIN NEDENLERİ
Yüksek binalarda yangın sebeplerinin başında, elektrik kablolarında veya elektrikli cihazlaı daki kısa devre ve kundaklama geliyor. Çok sayıda elektrikli cihaz ve aydınlatma armatürleri ile çekilen elektrik akımı fazla olduğundan küçük bir ihmal yangın başlamasına neden olabiliyor. Şimdiye kadar meydana gelen yüksek bina yangınlarında, duman ve alev binanın üst kısımlarına doğru hızla yayılıyor ve alt bölümlerde yangın başlamışsa hasar büyük oluyor. Ölümlerin tamamına yakını üst katlarda dumandan kaynaklanıyor. İtfaiye merpenlerinin 10'uncu kattan sonra etkili olmaması nedeniyle her şey binadaki önlemlere bağlı.
EKONOMİST