Adalar Müzesi bugün açıldı!
İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı projeleri kapsamında açılan Adalar Müzesi bugün kısmen, 10 Eylül'de de tamamen halkla buluşuyor
İstanbul'un ilk kent müzesi adalarda açıldı. İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı projeleri kapsamında açılan Adalar Müzesi bugün kısmen, 10 Eylül'de de tamamen halkla buluşuyor. İlk etapta İskele ve Çınar mevkiinde yapılan açık hava sergileriyle halka merhaba diyen Adalar Müzesi, adaların tarihine ışık tutmayı hedefliyor.
Bugüne kadar İstanbul'dan kaçış ve sayfiye yeri olarak görülen adalar, şehrin hem içinde hem de dışında olabilme duygusuyla oldukça talep görmüş mekanlar. Adeta İstanbul'a karşıdan göz kırpıp "Siz şehrin çocukları trafik, gürültü, kalabalıkla uğraşırken biz burada denizin, güneşin, sakinliğin keyfini sürüyoruz" der adalılar. Bu yüzdendir belki de "Ada sahillerinde bekliyorum" denmesi. Ama artık adalılar, sahilde beklemek ve balık yedirip faytonla gezdirmekle yetinmiyor, ziyaretçileri müzelerine davet ediyor. Pek çok sanatçıya ev sahipliği yapmış adalar, şimdi de İstanbul'da kent müzeciliğinin öncülüğünü yapıyor. Ülkemizde çok da örneği olmayan yaşayan müze tabirinin sahibi Adalar Müzesi, bugün kısmen, 10 Eylül'de de tamamen halkla buluşuyor.
İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı projeleri kapsamında, Adalar Vakfı, Adalar Belediyesi ve kaymakamlığının ortak çalışması sonucu 3-4 yıllık çalışma sonucunda hayata geçirilen müze, adaların ilk ve en eski yerleşim yeri olarak kabul edilen Büyükada'daki Aya Nikola'da yapılıyor. İlk etapta İskele ve Çınar mevkiinde yapılan açık hava sergileriyle halka merhaba diyen Adalar Müzesi, adaların tarihine ışık tutmayı hedefliyor.
Geçtiğimiz gün Adalar Belediyesi'nde gerçekleştirilen tanıtım toplantısında İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı Genel Sekreteri Yılmaz Kurt, bir hayalin ürünü olarak nitelediği müzenin kentin yaşayan tarihini içinde barındırmasıyla diğer türdeşlerine de örnek olacağını söyledi. Kurt, müzenin açılışı ile buranın eski sakinlerinin elindeki kıyıda kalmış eserlerin de müzeye kazandırılabileceğinin altını çizdi. Kurt, önümüzdeki ay açılacak olan ve Bilgi Üniversitesi'nin gerçekleştirdiği 'İstanbul 1910-2010' sergisinin de İstanbul'un tarihine ışık tutacağını müjdeledi. Adalar Vakfı Başkanı Halim Bulutoğlu da müzelerin dönüştürücü etkiye sahip mekanlar olduğunu ifade ederken "Keşke 2010 Avrupa Kültür Başkenti'nden geriye İstanbul Müzesi kalsaydı." dedi. Adalar Belediye Başkanı Dr. Mustafa Farsakoğlu ise bugüne kadar çok farklı etnik, dinî kökenli insanların birlikte yaşadığı adaların tarihî birikiminin günümüz insanı ve geleceğe gösterilmesi gerektiğini ifade etti. "Bu proje büyük bir yurtseverlik ve birikim sonucu ortaya çıkan bir değerdir." diyen Farsakoğlu, UNESCO'ya da başvuracaklarını söyledi.
Adalar Müzesi kapsamında açılan ilk sergilerden ikisine Çınar mevkii ev sahipliği yapıyor. Küratörlüğünü Gökhan Akçura'nın yaptığı "Ada Sahillerinde Bekliyorum" ve Korhan Atay'ın yaptığı "Adalılar" sergileri adaların geçmişini fotoğraflarla yaşatmaya çalışıyor. Deniz hamamlarından asri plajlara, adaların keyifli mekanları: lokanta ve gazinolar, ada otelleri denize bakar, ada vapuru kömür kazanlı ve eşekler, atlar ve kayıklar gibi başlıklar altında adaları adalar yapan her ne varsa panolarda görmek mümkün. Küratörlüğünü yine Korhan Atay'ın yaptığı Adalar'da İz Bırakanlar sergisi ise Büyükada İskelesi'nde meraklılarını bekliyor. Bugüne kadar adalar coğrafyasından gelmiş geçmiş devlet erkânı, siyasî karakter, yazar, sanatçı, futbolcuların yanı sıra can kurtaranından, tulumbacısına kadar adalı simaların yaşamlarından kesitler sunuluyor. Bunlar içinde kimler mi var? Bizans'ın ilk ve tek kadın hükümdarı Prenses Erene, ilk Adalar Belediye Başkanı Yorgaki Pancuri Efendi, Sovyet dönemi liderlerinden Lev Davidoviç Troçki ve Fenerbahçeli futbolcu Lefter en çok bilinen isimler arasında.
10 Eylül'de açılması planlanan asıl Adalar Müzesi'nde ise adaların doğal ve çevresel özelliklerinden tarihine, sakinlerine varıncaya kadar çok geniş bir yelpazenin sunulması hedefleniyor. Müzenin proje koordinatörü Deniz Koç, adaları sayfiye yeri olarak değil de kent modeli olarak ele aldıklarını söylüyor. İTÜ'den bir ekibin çalışmaları neticesinde adaların jeolojik hikayesinin video eşliğinde izlenebileceği bir çalışmanın yer alacağı müzede adaların doğasında kaybolan türler de çocuklar tarafından mikroskobik ortamda gözlenebilecek. 20 bin Osmanlıca belgenin en renkli örnekleri de araştırma bölümünde bilgisayarlar aracılığıyla ziyaretçilerin ilgisine sunulacak.
Kırk gün boyunca şenlik var
Ön açılışı bugün yapılacak Adalar Müzesi'nin 10 Eylül'deki asıl açılışına kadar tam kırk gün boyunca konser, söyleşi, film gösterimi ve geziler gerçekleştirilecek. Her gün farklı bir etkinliğe sahne olacak. Adalarda 30 Temmuz-1 Ağustos arasındaki açılış şenliğinin ardından 2 Ağustos'ta İsmet Sıral Orkestrası bir konser verecek. Ramazanda müftülükle organize etkinliklerin gerçekleştirileceği adalarda aynı döneme denk gelen Rumların ve Ermenilerin Üzüm Yortuları da kilisede birlikte kutlanacak. Adalı yazarlardan Buket Uzuner de İstanbulluk üzerine bir söyleşi yapacak.
Elif Nesibe Özbudak/ZAMAN