24 / 12 / 2024

Adana'da imar planlarında sorun bitmiyor!

Adana'da imar planlarında sorun bitmiyor!

Planlamada üst ölçekli planların revize edilmesi, tek ve bütüncül bir nazım imar planının hazırlanması, yapılaşma yoğunluğu sonradan değiştirilen alanlarda mümkün olduğunca önceden verilen imar koşullarının yeniden sağlanmasına çalışılmalıdır.



Adana'da imar planları ile ilgili sorunlar varlığını korumaya devam ediyor. Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) İnşaat Mühendisleri Odası (İMO)  Adana  Şube Başkanı Nazım Biçer ve Şehir Plancıları Odası (ŞPO) Adana Şube Başkanı Gülcan Keskin, ölçeği ne olursa olsun sık değiştirilen ya da mahkeme kararları yerine getirilen imar planlarının sorunları derinleştirdiğini ve çözülemez duruma getirdiğini bildirdi. 

Adana'da kısa vadede hızlıca hazırlanan ve askıya çıkan planlara itiraz edildiğini, her kabul edilen itirazın, planının yeniden yapılmasını zorunlu kıldığını belirten Biçer ve Keskin, yaptıkları ortak yazılı açıklamada, "Plan yeniden askıya çıkmakta, yine bir itiraz gelmesi durumunda 2. plan ilan sürecinden sonra nihai plan elde edilmekte ve uygulamalarda kilitli noktaların açılması uzun sürmektedir. Bu nedenle, bugün Adana'da arsa konusunda önemli sıkıntılar yaşanmaktadır; mevcut arsalar ise imarlarının uygun olmaması ya da planlarının iptal edilmesi sorunuyla karşı karşıyadır" dedi. 


Bu durumun, başta Adana ekonomisine, kentleşme sürecine olmak üzere, inşaat sektörüne ve ilgili yan sektörlere olumsuz yansıdığını kaydeden İMO Adana Şube Başkanı Nazım Biçer ve ŞPO Adana Şube Başkanı Gülcan Keskin, ortak açıklamalarında şu görüşlere yer verdi: "İmar planı hazırlama süreci, bütüncül anlayıştan uzak olduğu, kapsamlı çalışmalara dayanmadığı, alt ve üst ölçekli planların uyumu sağlanamadığı, ulaşım ve kentsel dönüşüm master planı ile birlikte ele alınmadığı ve planlama sürecinde katılımcılıktan uzak "ben yaptım oldu " anlayışı etkin olduğu sürece sorunların artacağı ve içinden çıkılamaz bir düzeye ulaşacağı açıkça görülmektedir. 


"KATILIMCILIĞIN ALTYAPISI OLUŞTURULMALI" 


İmar düzenlemesi genel anlamda; yasayla yetkilendirilen kamu kurumları tarafından, kentsel arsa üretiminin gerçekleştirilmesi, sağlıksız ve kaçak yapılaşmanın önlenmesi, kent merkezlerinin insanın ihtiyacını gözeterek düzenlenmesi, yeşiliyle ve sosyal donatı alanlarıyla yaşanabilir kentler oluşturulması, kent içi ulaşıma bütüncül yaklaşılması, emredici plandan, tanımlayıcı müzakereci plana geçilmesi gibi işlemleri kapsamaktadır. 

İmar, kent-insan ilişkisini düzenler. Bu nedenle, kentli yurttaşlardan başlayarak kamu kurumları, yerel örgütlenmeler, sivil inisiyatifler, meslek odaları, üniversiteler imar sürecinin doğal bileşeni olarak görülmeli ve katılımcılığın alt yapısı hazırlanmalıdır. Kentlerimizin imar planları oluşturma tarihi, kentsel unsurların dahil edilmediği bir imar çalışmasının ihtiyacı karşılamaktan uzak kalacağı ve hayata geçirilmesinde ise zorlanılacağını göstermektedir. 

Mühendisler, mimarlar, şehir plancıları kamusal çıkarlar ile imar planlarının sosyal, ekonomik boyutunu, mesleki-teknik gereklerle zenginleştirerek kamunun kullanıma sunmaya hazırdır; ilgili meslek odalarının imar planları ile ilgili olgunlaşmış, uygulanabilir alternatifleri vardır. 

Planlamada, öncelikle şahısların kurumlara, kurumların da birbirlerine açmış olduğu davaların içerikleri ile bu davalardan çıkan kararlara dikkat edilmelidir. 



"İTİRAZLAR AZALTILABİLİR" 


Planlamada üst ölçekli planların revize edilmesi, tek ve bütüncül bir nazım imar planının hazırlanması, yapılaşma yoğunluğu sonradan değiştirilen alanlarda mümkün olduğunca önceden verilen imar koşullarının yeniden sağlanmasına çalışılmalıdır. Yapılaşmamış alanlarda ise gerek hazırlanan imar planında gerekse uygulamada, öncelikle kök parsele dönüş yapılarak yeniden uygulama yapılması yolu denenmelidir. Yeni oluşacak imar parsellerinin ise mümkün oldukça yeterli miktarda kök parselden verilmesi sağlanmalıdır. Bu tutum itirazları büyük ölçüde azaltacaktır. 

Genel bir yaklaşım olarak planlanacak bölümler için ayrıca Kat Yüksekliği Rejim Haritası hazırlanmalıdır. Adana kentindeki planlamalar için yeni olan bu kavramda; güneşin yazlık - kışlık ışık eğrisi, tercih edilen rüzgâr yönleri ve doğal hava koridorları gibi meteorolojik, uçuş konisi gibi yapay eşikler ile jeolojik/depremsel kısıtlamaların yanı sıra sel baskınlarının üst kot sınırı gibi doğal eşiklerin yönlendirmeleri esas alınmaktadır. 

Bu değerlendirmelerin ışığı altında çok katlı yapıların nerelerde ve nasıl yer alacağı, hangi yollarda hangi bina yüksekliklerinin geçerli olacağı, binaların açıklıkları ve doluluk oranları v.b.gibi temel konular ilgili meslek odalarının da katılacağı komisyonlarca belirlenmelidir. 

Meslek Odalarımız yaşadığı kentlere sahip çıkmaya her koşul altında devam edecektir. İlgili Meslek Odalarımızın, kentimizin imar sorununa ilişkin yukarıda kısaca değindiğimiz, daha kapsamlı olan alternatiflerini Belediyelerimize sunmaya, Adana Büyükşehir ve ilçe belediyeleriyle konuyla ilgili ortak çalışma yapmaya hazır olduğunu kamuoyu aracılığıyla duyururuz." 


Adana Bölge


Geri Dön