Adnan Ertem, Vakıflar Haftası'nın temasını Balkan Vakıfları olarak belirledi!

 

Vakıflar Genel Müdürü Adnan Ertem, ''Nerede bir vakıf eseri varsa orada medeniyetimiz adına yaşatılması gereken bir değer var demektir'' dedi. TBMM Tören Salonu'nda Vakıflar Haftası açılış töreninde konuşan Ertem, bu yılki Vakıflar Haftası'nın temasını ''Balkan Vakıfları'' olarak belirlediklerini ifade ederek, vakıf olgusunu zirve noktasına taşıyan Osmanlılar'ın hüküm sürdükleri coğrafyalarda kendi manevi değerlerine özgü bir yönetim biçimi sergilediklerini, gittikleri yerlerin değerlerine maddi ve manevi değerler kattıklarını kaydetti.   ''Nerede bir vakıf eseri varsa orada medeniyetimiz adına yaşatılması gereken bir değer var demektir'' diyen Ertem, Balkanlardaki vakıf ve vakfiyelerin envanterinin çıkarılmasına hız verdiklerini; TİKA ile işbirliği içinde Osmanlı coğrafyasına yayılmış vakıf eserlerinin restorasyonu çalışmalarının başlatıldığını anlattı. Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün ilk kez kendi imkanları ve kaynaklarıyla sağladığı restorasyon çalışmalarını geçen yıl Bosna Hersek'te başlattığını anlatan Ertem, ''İnanıyorum ki bu çalışma bizim Balkanlarda ve yurtdışında yaptığımız ilk restorasyon çalışması olacak ve buradaki başarımız diğer vakıf eserlerinin yaşatılmasına da öncülük edecektir'' dedi. Osmanlı coğrafyasındaki envanter çalışmalarından ortaya çıkan rakamların nasıl büyük bir sorumlulukları olduğunu gösterdiğine dikkati çeken Ertem, şu ana kadar sadece Balkanlarda 2 bin 978 vakfa ulaşıldığını söyledi. Ertem, bunların nihai rakamlar olmadığını, arşivde tasnif edilmemiş çok sayıda defter ve belge olduğunu, ''Vakıf Arşiv Yönetim Sistemi Projesi'' kapsamında tasnif çalışması tamamlandığında vakıf sayısının 3-4 katına çıkacağının düşünüldüğünü bildirdi.   Ertem, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı ile birlikte Balkan vakıflarının hukuki ve sosyal sorunlarıyla ilgili uluslararası bir sempozyum düzenleyeceklerini, onursal başkanılığını Prof. Dr. Halil İnalcık'ın yapacağını söyledi. Vakfın temelinin ve amacının ''hayır'' olduğuna işaret eden Ertem, vakfedenlerin amacına uygun hareket etmenin kendileri için en ulvi görev olduğunu vurguladı. Ertem, bu amaçla vakıfların vakfiyelerinde yer alan hayır şartlarını gerçekleştirmek, nerede bir ihtiyaç sahibi varsa ona yardım elini uzatmak amacıyla 81 il merkezinde kuru gıda yardımı ile fakir ailelerin sofrasına katkı sağlandığını, annesi ve babası olmayan, engelli ve geliri olmayanlara muhtaç yardımı bağlandığını, ayrıca ortaöğretimdeki 15 bin öğrenciye burs imkanı sağlandığını, bu yıldan başlayarak her yıl yükseköğrenim öğrencilerine de burs vereceklerini anlattı.  ''2012 yılı bütçesinden 150 milyon lira ayırdık''  Vakıf kültür varlıklarının onarımı için 2012 yılı bütçesinden 150 milyon lira ayırdıklarını belirten Ertem, temel ilke olarak aslına uygun restorasyon yapmayı şiar edindiklerini, artık sponsorlardan da destek aldıklarını, vakıf eserlerini eski ihtişamına kavuşturmanın ''tatlı heyecanı'' içinde olduklarını söyledi. Ertem, 2003 yılından itibaren önemli hizmetler görüldüğünü vurgulayarak, şöyle konuştu:   ''Cumhuriyet tarihinde görülmemiş restorasyon faaliyetleri gerçekleştirilmiş, hayır hizmetleri hem çeşitlendirilmiş hem de nerede bir muhtaç varsa ulaşılmaya çalışılmıştır. Hayır şartlarını yerine getirmek için akar nitelikteki taşınmazların günün şartlarına göre değerlendirilmesi için çalışmalar artan hızla devam etmektedir. Yapılan değerlendirmelerde kat karşılığı inşaat modeli ile yapım karşılığı kiralama modeli olarak tanımlanan uzun süreli kiralama, restorasyon ve onarım karşılığı kiralama modeliyle taşınmazlar değerlendirilmektedir. Bizler başka modelleri de devreye koyarak vakıfların gelirlerini artırmanın gayreti içindeyiz. Bu modellerden biri hasılat paylaşım modeli olup, kısa sürede işler hale getirilecektir. Aynı zamanda kira sertifikası yöntemi üzerinde de çalışmalarımız devam etmektedir. Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün dağınık olan çeşitli arşivlerinin derlenmesi ve bilgisayar ortamına aktarılması projesi da tamamlanmıştır.''  ''Türkiye'nin desteğine minnettarız''  Bosna Hersek İslam Birliği Vakıflar Müdürü Senaid Zaimoviç de yaptığı konuşmada, Bosna Hersek'te vakıf eserlerinin Osmanlı döneminde altın çağını yaşadığını belirterek, ''Osmanlı'nın buradan çekilmesiyle vakıflar için zor bir süreç başlamıştır. Ayrıca yaşanan savaş da vakıf eserlerine büyük zarar vermiştir'' dedi. Vakıflar Genel Müdürlüğü ile vakıf eserleri konusunda işbirliği yaptıklarını ifade eden Zaimoviç, Türkiye Cumhuriyeti'nin Bosna Hersek'teki vakıf eserlerine verdiği desteğe minnettar olduklarını söyledi. Konuşmaların ardından 3 vakıf eserinin restorasyonuna katkı sunan Hüsnü Özyeğin, Mehmet Ali Aydınlar ve Ufuk Uyar'a plaketlerini Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç verdi. Ayrıca, vakıf yurtlarında kalan ve başarılı olan 10 öğrenciye de çeşitli hediyeler dağıtıldı.   A.A.