Afete Hazır Okul Kampanyası'nın tanıtım töreni gerçekleştirildi!

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, kötü ve plansız yapılaşma, tedbirsizlik ve eğitimsizlik gibi sebeplerle can kaybı istemediklerini belirterek, "Afetlerin, kalkınmamızı sekteye uğratmasını, her geçen gün güçlenen ve büyüyen ülkemizin önüne set çekmesini istemiyoruz" dedi.

Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) tarafından yürütülen "Afete Hazır Türkiye" projesinin ikinci basamağı "Afete Hazır Okul Kampanyası"nın tanıtım töreninde konuşan Atalay, okulların afete hazır hale getirilmesinin, Türkiye'nin dörtte birini oluşturan öğrenci ve öğretmenlerin daha iyi korunabileceği anlamına geldiğini söyledi.

Afete hazır olmanın, binaların güçlendirilmesi, afetlere müdahale edecek AFAD gibi kurumların daha iyi hizmet vermesi gibi şartlara bağlı olduğu kadar, insanın afetlerle karşılaştığında nasıl davranması gerektiğini bilmesi ve buna uygun davranması ile yakından ilgili olduğunu dile getiren Atalay, "Afete Hazır Okul" kampanyasının temel hedefinin insan odaklı olduğunu vurguladı.

Atalay, Türkiye'nin deprem kuşağındaki ülkelerden biri olduğuna değinirken, "Afetlere hazır olabilmek için hem devlet hem de toplum olarak daima teyakkuzda olmak durumundayız. Hükümet olarak, bu durumun bilincindeyiz. Hem devletimizi hem de milletimizi afetlere hazırlamanın çalışmalarına devam ediyoruz" diye konuştu.

Afetlere daha iyi ve hızlı müdahale edecek sistemler oluşturmak için ilk olarak AFAD'ı kurduklarını belirten Atalay, AFAD kurulmadan önce dağınık bir şekilde değişik birimler bulunduğunu anlattı.

Atalay, AFAD'ı kurmanın yanı sıra bütün bakanlıkları, kurumları bu çalışmanın içinde nasıl formüle edeceklerinin mücadelesini sürdürdüklerini ifade ederek, "Kötü ve plansız yapılaşma, tedbirsizlik ve eğitimsizlik gibi sebeplerle insanımızı, canlarımızı kaybetmek istemiyoruz. Afetlerin, kalkınmamızı sekteye uğratmasını, her geçen gün güçlenen ve büyüyen ülkemizin önüne set çekmesini istemiyoruz. Hedefimiz, hülyamız, halkımızın gelişmiş bir ülkede, refah, huzur ve güven içerisinde yaşamasıdır" ifadelerini kullandı.

Beşir Atalay, AFAD'ın ardından Afet ve Acil Durum Yüksek Kurulu'nu oluşturduklarını ve yapılan çalışmalarla Türkiye Afet Müdahale Planı'nın geliştirildiğini dile getirerek, şunları söyledi:

"Önümüze artık gelecek yılları görebileceğimiz bir plan çıktı. Buna dayanan bir yönetmelik çıkardık. Bunların özelliği ne? Sıfır noktaya hazır olmak. Sıfır nokta dediğimiz şu: Allah hiçbir ülkeye, hiçbir topluma afet vermesin ama bir afet olduğunda, düğmeye basıldığında, afetin derecesine göre hangi kurum, kim, ne yapacak onu bilecek. Sıfır nokta dediğimiz bu. Orada bir telaş, karmaşa olmayacak. Türk Hava Kurumu'ndan Türk Hava Yolları'na, Türk Silahlı Kuvvetleri'nden Kızılay'a, sivil toplumdan kamu kurumlarına hangi bakanlık neyi yapacak onu biliyor şu anda; düğmeye basıldığı anda harekete geçecek. Afet olduktan sonra en hızlı şekilde müdahale edilmiş olacak."

Türkiye'nin yapılan çalışmalarla krizle başetmeye çalışan bir ülke olmaktan, afetlerin etkilerini önceden hesaplayarak hazırlık yapan, risk yönetimine geçmeye başladığının ortada olduğunu belirten Atalay, krizleri doğru yönetmenin önemine işaret etti.

- "Tedbir kuldan takdir Allah'tan"

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı da başta deprem olmak üzere karşılaşabilecek afetlere karşı tedbirli ve hazırlıklı olmanın, afet öncesi, sırası ve sonrasında neler yapmak, nasıl davranmak gerektiğini bilmenin yaşanılan acı tecrübelerin öğrettiği en önemli gerçek olduğunu dile getirdi.

Toplumun afete karşı bilinci olması, çocukların eğitim yuvası olan okulların sağlam ve dayanıklı olmasının en hayati meselelerin başında geldiğini anlatan Avcı, şunları kaydetti:

"Biz çocukların günahsız adledildiği bir medeniyete mensubuz. Yaşanan savaşlarda ve afetlerde yüreğimizi en çok acıtan kareler mağdur çocuk görüntüleridir. Çünkü çocuklar büyüklerin vicdanıdır. Hatalarımız nedeniyle onların yaşadığı her acı mahşeri vicdanımızda onarılmaz yaralar açar. Çocuklarımızın incinmemeleri için en büyük hassasiyeti gösteriyoruz. Çocuklar anne ve babalarından ayrı vakitlerinin kahir ekseriyetini okullarda geçirirler. O zaman dilimi onların herşeyleriyle bize emanet edildiği vakitlerdir.

Okullarda afet nedeniyle oluşacak hasarların azaltılmasının en etkin yolu, afete karşı hazır olmaktır. Gözümüz gibi sakındığımız öğrencilerimizin ve öğretmenlerimizin afette doğru davranış şekillerini öğrenip uygulamalarını, acil durum planı yapabilmelerini sağlamak gayesiyle risk değerlendirmesi, fiziksel korunma, müdahale kapasitesinin geliştirilmesi gibi konularda Başbakanlık AFAD ile müşterek olarak eğitimler veriyoruz, vereceğiz. Medeniyetimizin temel öğretilerinden biri 'tedbir kuldan takdir Allah'tan' şiarıdır."

Bakan Avcı, bakanlıkları için idarecilere, öğretmenlere ve çocuklara doğrudan doğruya can güvenliğini ilgilendiren bu eğitimlerin verilmesinin önemine işaret ederek, sözlerine şöyle devam etti:

"Bundan dolayı AFAD başta olmak üzere müşterek hedeflerimizin gerçekleşmesinde emeği geçenlere çok teşekkür ediyorum. Okullarda afet nedeniyle oluşabilecek zararların azaltılmasının en etkili yollarından birisi dayanıklı ve sağlam okullar inşa etmektir. Başbakanlık Toplu Konut İdaresi, planlı kentleşme ve toplu yönetim seferberliği kapsamında yüzbinlerce konutun yanı sıra inşasını tamamladığı yüzlerce okulla Milli Eğitim Bakanlığımıza destek sağlamıştır. Güvenli okul inşası konusunda gereken siyasi iradeyi gösteren sayın Başbakanımıza da şükranlarımı sunuyorum. Çocuklarımızı ancak kendimizinkinden daha mükemmel şartlarda görmekle mesut olacağız. Çünkü medeniyet tarihimizde istikbalimizi oluşturacak olan yegane bağımız onlardır. Allah'tan milletimize afetsiz, felaketsiz, huzurlu, barış ve kardeşlik içinde sağlıklı günler niyaz ediyorum."

AA