Ahmet Eren, Bitlis'te okul ve yurt yaptırıyor!
BİTLİS’te manifaturacı bir babanın oğlu olarak dünyaya gelen Ahmet Eren, liseyi bitirdikten sonra ailesiyle birlikte İstanbul’a yerleşti
Eren Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve BETAV Başkanı Ahmet Eren, memleketi Bitlis’te okul, yurt, spor salonu ve üniversiteden oluşan eğitim atağına 70 milyon dolar ayırdı. “Uçak-helikopter almadık, eğitime harcadık” diyen Eren, kız çocuklarına hem burslarda öncelik tanıyor hem de aldıkları parayı yüzde 50 daha yüksek tutuyor.
BİTLİS’te manifaturacı bir babanın oğlu olarak dünyaya gelen Ahmet Eren, liseyi bitirdikten sonra ailesiyle birlikte İstanbul’a yerleşti. Babasının Sultanhamam’da sürdürdüğü girişimin başına geçtikten sonra bugün enerji, kağıt, çimento, tekstil ve perakende alanında faaliyet gösteren Eren Holding’i yarattı. Geçtiğimiz dönemde 350 milyon dolarlık kağıt-ambalaj yatırımı yaptı. 1.6 milyar dolarlık enerji yatırımı Zonguldak’ta sürerken, 55 milyon dolarlık iki ambalaj-kağıt ve 400 milyon dolarlık çimento yatırımına hazırlanıyor. Mersin’de meyve-sebze satınalma, paketleme, TIR ve Ro-Ro gemileriyle Avrupa’ya ihracat yapacakları 1 milyar dolarlık dev bir yatırımı da planlıyor. Ahmet Eren, vergi rekortmeni olduğunda yatırım yapamadığı için listeye girdiğine üzülen bir patron. Bitlis Eğitim Ve Tanıtma Vakfı (BETAV) Başkanı da olan Eren, iyi bir eğitmen kadrosunu Bitlis’te tutabilmek için, devletin verdiği maaşa ek olarak bir maaş da kendisi ödemesine rağmen bu konuyu dillendirmiyor. Eren Holding’in mütevazı patronu Ahmet Eren ile Bitlis’teki eğitim hamlesini ve iş dışındaki yaşamını konuştuk.
Okul vadisi şehir
- Üniversite yatırımınız devam ediyor. Ondan önce Bitlis’te neler yaptınız?
- Eren Holding olarak bir ilköğretim okulu, bir öğretmen lisesi, olimpik yüzme havuzu da olan bir spor salonu, 2 kız yurdu bir erkek yurdu yaptık. Bunlara yaptığımız yatırım 15-20 milyon doları bulmuştur. Bir rektörlük ve 3 fakülteden oluşan Eren Üniversitesi yatırımımız sürüyor. Seneye ilk fakülteyi açacağız. Tamamı bittiğinde üniversite yatırımımız 50 milyon doları bulur.
- Yani 70 milyon doları memleketinizde eğitime harcıyorsunuz?
- Evet. Üstelik yapıp teslim etmiyoruz; sonrasında da her türlü ihtiyacıyla ilgileniyoruz. Tuvalet kağıdından şampuana... Türkiye’nin farklı yerlerindeki yatırımlarımız arasında gidip gelirken çok vakit harcıyoruz ama kendimize bir uçak, helikopter almak yerine eğitime para harcıyoruz. Bundan büyük mutluluk duyuyoruz. Şehrimiz okul vadisine dönüştü.
Bitlisli’nin vefası
- Bitlisli işadamları memleketlerine okul bağışında oldukça cömert görünüyor.
- 23 yıl önce BETAV kurulduğunda 37 lira maddi varlığı vardı ve 32 öğrenciye burs veriyordu. Şimdi 5-6 milyon dolar varlığı var ve yılda 700 öğrenciye burs sağlıyor. Bugüne kadar binlerce öğrenciye burs verdik. BETAV’daki pek çok arkadaşım da eğitime büyük katkı sağladı. Cemil Özgür anadolu meslek lisesi, Sadullah Gencer 2 okul, Nezir Gencer annesinin adına bir kız meslek lisesi, Hikmet Kiler fen lisesi, Zeki Peker de Bitlis’imize okul ve öğrenci yurdu kazandırdı. Bu yatırımlar da 15-20 milyon doları bulmuştur. Bitlisli işadamlarının vefa ödeme girişimi... Üniversite sınavında ilk bin öğrenci arasına 50 Bitlisli çocuk girmiş. Hafta sonu onlara cumhuriyet altını hediye edeceğiz.
Kızlara pozitif ayrımcılık
- Çabalarınız bölge halkının özellikle kız çocuklarının eğitimine bakışını değiştiriyor mu?
- Aileler, çocuklar, özellikle kızlar eğitime çok hevesli. Aldığı bursu ailelerine veren çocukları duyuyoruz; çok üzülüyoruz. Bizim lisede okuyan bütün yoksul öğrencilere burs verilir. Kızlara pozitif ayrımcılık yapılır. Hem öncelik tanırız hem de aldıkları burs yüzde 50 daha fazladır. Üniversiteyi kazanırlarsa yine burs alırlar. Dili iyi olanları İngiltere’ye yaz okuluna göndeririz.
- İş hayatınızda sizden aldığı bursla okumuş kişilerle karşılaşıyor musunuz?
- BETAV’dan bursla okuyup bizde çalışan bilgisayar mühendisi, tekstil mühendisi, muhasebeci var. Bizim burslarla okuduklarını sonradan öğrendik. Müthiş bir haz... Bu duyguyu başka hiçbir şey vermiyor. Bursla okuyup iş güç sahibi olmuş hemşehrilerimiz de vakfa bağışta bulunuyor. Mekanizmanın böyle sürmesi de çok önemli.
Uzun tatil yapamam
- Uzun yıllar tatile ABD’ye gittik. Kızım İsviçre’de okuyunca oraya gitmeye başladık.
- Vakit olursa mal sahibi olduğum Bodrum Rixos’a giderim.
- Uzun tatil yapamıyorum.
- Hanım uzun tekne tatili sevmez. Arkadaş teknesinde kısa olanını yaparız.
Hız yaparım
- Şoförlü iş aracım Mercedes.
- Özel aracım ise BMW X3 Diesel. 3000 motorlu, atak bir araba. Hem de kompakt. Sürüşü, park etmesi kolay.
- Hız severim.
- Yanımda eşim ya da kardeşlerimden biri varsa beni mutlaka hız konusunda eleştirirler.
Aile toplantılarını havuzda, saunada yaparız
- Toplantı sayısı ya da süresiyle ilgili bir kısıtlamam yok.
- Bütün branşlarla ilgilenmek zorundayım ama ikinci jenerasyon çok başarılı ve üzerimizden çok yük aldılar.
- Göksu’daki binamızda mini bir spor salonu, sauna ve açık bir yüzme havuzu var.
- Hemen bütün akşam birinci ve ikinci jenerasyon toplanır, yüzerek ya da saunada konuşuruz.
- Bu toplantılarda bir yandan spor yapar, bir yandan rahatlar öbür yandan da ciddi konuları da ele alırız.
7 saat uyur zinde kalkarım
- En geç gece 12.00’de yatağa gider, uykumu alırım.
- En geç 07.00’de kalkarım.
- En az 7 saat uyuduğum için zinde uyanırım.
- Mutlaka spor yaparım. Sonra da çok sıkı kahvaltı ederim.
- Gazetelerdeki haberleri sabah okurum. Köşe yazarlarını gece yatak keyfi yaparken dikkatlice okurum.
Hesap uzmanlığı ilk işim
- İyi resim yapardım. Çocukken ressamlık hayalim vardı.
- Bizim oralarda çocukların kariyer planlaması mümkün değil. Çoğunlukla tesadüflerle hayat şekillenir.
- İstanbul Üniversitesi’nde iktisat okudum.
- 6 yıl Maliye Bakanlığı’nda hesap uzmanlığı yaptım.
- Sonra kendi çabamla öğrendiğim İngilizce’yi, kursla takviye edip TOEFL’ı kazandım. Teksas, Amerika’da burslu ekonomi yüksek lisansı yaptım.
- Amerika’dan dönünce aile şirketine geçtim. İngilizcem sayesinde Eros ihracat atağı yaptı, Amerika’ya satışa başladı.
Sık Karadeniz ziyareti hamsi düşkünü yaptı
- Kahvaltıda mutlaka bal, ceviz, domates, peynir, zeytin olur.
- Öğlenleri işyerinde hafif, sebze ağırlıklı yerim.
- Balığa çok düşkünüm. 5 yıl öncesine kadar hamsi sevmezdim. Karadenize gidip gelmekten hamsi bir numaralı balığım oldu.
- Her şeyi yerim ama miktarı azdır. Baklava da severim.
- İtalyan mutfağına sempatim var.
- Katıklı dolma gibi Bitlis yemeklerine de düşkünüm.
- Dışarıda yiyeceksem kesinlikle balık restoranına giderim.
- Hep aynı sabit mekanlara giderim.
- Çengelköy’de Kordon, Tarabya’da Kıyı ve Fora balık için gittiğim 3 adrestir.
- Et yiyeceksem Florya’da Beyti’ye giderim.
- Four Seasons Bosphorus otelinde yabancı misafirlerimi ağırlamayı, yemeği severim. Boğaz’ın büyüsü hepimizi etkiler.
Delice 22 km yürüdüm
- Sabahları yürüyüş ve kültür-fizik hareketleri yaparım.
- Bir keresinde delilik yapıp 22 km Fenerbahçe’den Pendik’e 4 saat yürüdüm. Taksiye binip eve döndüm.
- Yurtdışında da şehirleri 3-4 saat yürüyerek gezerim. Londra, Paris, New York, Milano’da yürümeyi severim.
- Yazın yüzme, kışın kayak... Kayakta çok iddialıyım.
- Çok eskiden Uludağ’a giderdim, sonra Kartalkaya’ya gitmeye başladım.
- Şimdi kayak için Kuzey İtalya ağırlıklı yurtdışını tercih ediyorum.
Hürriyet/Demet Cengiz Bilgin