22 / 12 / 2024

Ahmet Öztürk: Kentsel dönüşüm ranta dönüşmesin!

 Ahmet Öztürk: Kentsel dönüşüm ranta dönüşmesin!

NFN İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Öztürk Kentsel Dönüşüm Projesi'nin Türkiye için oldukça önemli olduğunu belirtirken bazı kesimlerin bu yasadan rant sağlamasının önüne geçilmesi gerektiğini söylüyor



2000’li yılların başı inşaat sektörünün yeniden ivme kazandığı ve bu ivmeyle beraber pek çok yeni şirketin kurulduğu bir dönem olarak ticaret hayatına damgasını vurdu. Kurulan bu yeni inşaat şirketlerinin pek çoğu sektörde varlığını sürdüremedi ancak bir kısmı sağlam adımlarla büyümeye başladı. NFN lnşaat’ta sektördeki varlığını ispatlayan şirketlerden bir tanesi...  Ankara  merkezli konut ve ofis projelerinde lüks tüketime üretim yapan NFN İnşaat’ın Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Öztürk’le Ankara’daki konut talebi, kentsel dönüşüm yasası, gelecek stratejilerini ve yurt dışı hedeflerini konuştuk.


NFN İnşaat Ankara da gerçekleştirdiği lüks konut projeleri iie adından söz ettiriyor. Şirketi daha yakından tanıyabilir miyiz?


Şirketimiz 2001 yılından bu yana Ankara’da inşaat sektöründe faaliyet gösteriyor. Kurulduğumuz günden bu yana standart bir müteahhitlik şirketinden farklı olarak, proje üreten, yenilikleri takip eden ve sektörle ilgili standartları belirleyen bir kurum olarak faaliyetlerimizi sürdürdük ve sürdürmeye devam ediyoruz. Ağırlıklı olarak üst gelir grubuna yönelik, lüks konut projelerine imza atıyoruz. Bu kapsamda da Ankara da kendi klasmanımızda ilkleri Ankara ya kazandıran bir şirket olduk. Bu yüzden de Ankara’nın ilk lüks konut projelerini hayata geçiren firmalarından biri olduğumuzu rahatlıkla ifade edebilirim, inşaat sektöründe NFN inşaat LTD. ve NFN inşaat AŞ. olmak üzere iki kurumsal yapıda faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Limited şirketimiz ile malzeme tedariki, alım satım gibi konularda faaliyet gösteriyoruz, anonim şirket yapımız ile konut projelerimizi hayata geçiriyoruz.


Bugüne kadar hayata geçen projeleriniz neler oldu?


Şirket olarak bu zamana kadar birçok prestijli butik projeye imza attık. Ankara Çayyolunda hayata geçirdiğimiz Ishakağa Villaları şirketimizin başarı ile uyguladığı projeler içerisinde yer alıyor. Modern villa kültürünün geleneksel Türk mimarisi ve başarı ile harmanlandığı Ishakağa Villaları hem yapıldığı dönem içerisinde hem de günümüzde birçok yönü ile örnek alman bir proje oldu. 4 farklı tipte 26 adet ultra lüks villayı, 20 bin metrekare gibi büyük bir ortak kullanımı alanına sahip olacak şekilde insanların beğenisine sunduk, içerisinde birçok sosyal ve sportif aktivite alanın yanında gölet, japon, gül ve zen bahçeleri yer alıyor.


Yine Ankara’nın prestijli projeleri arasında gösterilen ve her kesimden insanın takdirini toplayan Ishakağa 2 Çelikevler projemizde bizim hayata geçirdiğimiz projelerden bir tanesi. Çelik konstrüksiyondan yaptığımız bu projemizdeki villaları ise 2 farklı tipte farklı metrekarelerden oluşturduk.


Arazinin üretilmesi ve inşaatın yapılması konusunda faaliyet gösterdiğimiz Asmabahçe Konutlan şirketimizin hayata geçirdiği diğer önemli projelerden biri oldu. Bu projemiz içerisinde 7 blok içerisinde 300 konut şeklinde planladık. Bütün projelerimizde uyguladığımız standartlarımızın tümünü bu proje içerisinde de aynı şekilde uyguladık.


Önemli projelerimiz içerisinde bir de Su Park Residance var. Bu projemiz çağdaş ve modem yapısının yanında geniş yeşil alanı ile fark oluşturan bir proje oldu. 6 bin 500 metrekarelik bir alanın 6 bin metrekaresini yeşil alana ayırdık. Böylece insanların mutlu bir şekilde keyifli zamanlar geçireceği bir proje hayata geçirmiş olduk. Projemiz yerden ısıtma sisteminin bölgede ilk kez kullanıldığı bir projedir. Yine bu proje içerisinde çeşitli spor ve sosyal aktivite alanlarını hizmete sunduk... Tüm bunların yanı sıra çeşitli özel sektör kurumlannın sağlık merkezi, ofis binası gibi çeşitli projelerin yapımını da üstlendik.


Peki şu anda devam eden projeleriniz var mı?


Elbette şu an yapımı devam eden pek çok projemiz bulunuyor. Ankara Çayyolu Yaşamkent’te devam eden ve teslimine başladığınız Moda City ve N City projelerimiz var. İşyeri ve konutlardan oluşan bu projeler farklı ve modern mimarisi ile bulunduğumuz bölgede ayrıcalıklarıyla öne çıkıyor.


Moda City’de 25’i işyeri bulunuyor. Her biri 4 kattan oluşan binaların her birinde açık teras ve açık otopark bulunuyor. Ayrıca 6’sı dubleks olmak üzere toplam 50 konut yer alıyor. Burada 26 bin m2 alanın 10 bin m2’sini inşaat, 16 bin m2'sini yeşil alan ve sosyal alanlardan oluşturduk. NFN înşaat’m geniş peyzaj alanı prensibini yine bu projemizde tavizsiz uyguladık.


N CITY projemizde yer alan işyerleri ise 500 ile 700 m2 arasında değişiklik gösteriyor. N City konutlan ise 7 bin 500 m2’lik bir alan üzerine, 4 bin 500 m2 peyzaj alanına ayrılacak şekilde yapılandırdık.


Projelerinizin birbirini tamamlayan olmazsa olmaz unsurları var mı?


Gerçekleştirdiğimiz projelerde bizlerin standardı haline gelen bazı temel prensiplerimiz var... Öncelikle bizler emsali düşük olan yerlere proje yapmayı tercih ediyoruz. Bu zamana kadar da emsali biri geçen alanlarda hiç proje yapmadık diyebilirim. Tabi ki emsal küçük olunca inşaat alanı toplam alan içerisinde daha az bir alan içerisinde oluşturulmuş oluyor. Böylece peyzaj ve sosyal donatı alanlarına daha geniş yer almış oluyor. Projede yaşayanlar beton bloklar arasında yaşamak yerine rahatça nefes alabilecekleri, zengin peyzaj alanlarında hayatlarını sürdürüyorlar. Örnek vermek gerekirse;

N City ve Modern City projelerimizi 44 dönüm alan üzerine yaptık ancak bunun sadece 6 dönümünü inşaata geri kalan 38 dönümünü park ve bahçe olarak planladık.


Bir başka prensibimiz projelerimizde sadece bugünün trendlerine değil aynı zamanda gelecekte trend olabilecek unsurlara da yer veriyor olmamız. Biz konutta modayı oluşturmaya çalışıyoruz, bu yüzden başta da ifade ettiğim gibi klasik bir  müteahhit şirketinden ziyade, yeniliklerin öncüsü olmayı kendisine şiar edinmiş bir şirketiz. Uluslararası gelişmeleri yakından takip eder ve bunu en iyi şekilde projelerimizde uygulamaya çalışırız.


Yeni ve farklı olan ne varsa, insanımızın yaşantısına değer katacak onları mutlu kılacak her bir ürünü veya gelişmeyi biz bulur, uygular ve müşterilerimizin beğenisine sunarız.


Şirket olarak kaliteli malzeme kullanımı bizim diğer bir prensibimizdir. Projelerimizde kullandığımız ürünlerimizin bir çoğunu yurt dışından ithal ederiz. Tabi yerli malı kullanmaya da özen gösteriyoruz. Eğer kalite, estetik ve fonksiyon anlamında projelerimizde kullanabileceğimiz yerli ürün varsa onu tercih ediyoruz. Çünkü bu ülke bizim, bu ülkenin kalkınması içinde bizim kendi ürünlerimizi kullanmayı da tercih etmemiz gerekiyor.

Bunun yanında uygulamada yani inşaat yapım aşamasında da çok hassas davranırız. Uygulamanın her bir kaleminde hiçbir hataya mahal vermeyecek şekilde hareket ederiz.


Ankara'daki lüks konut pazarının durumu nedir? Sektöre ilişkin öngörüleriniz neler?


Kurulduğumuz günden bu yana biz hep üst gelir segmentine hitap eden lüks konut projelerine imza attık. 15 yılı aşkın bir birikimimiz var, bu sebeple de lüks konut piyasasındaki gelişmeleri iyi görebiliyor ve doğu analizler yapabiliyoruz. Ankara lüks konut piyasasında gelecek yıllarda bir daralma yaşanacağını tahmin ediyorum. Çünkü lüks konutlar 600 bin TL’den başlayıp 1 milyon TL’nin üzerine çıkan rakamlardan satılıyor. Ankara’da 150 m2 daireye 600 bin TL veya daha fazlasını ödeyebilecek insan sayısı çok da fazla değil. Bunun yanında piyasadaki lüks konut üretimi ise hızla artıyor. Yeni imara açılan yerlerin çoğunda artık lüks konut projeleri hayata geçiriliyor. Arz anlamında bir yoğunluk söz konusu ama talep konusunda ne yazık ki aynı yoğunluk yaşanmayacak. Buda tabii ki satışların az olması anlamına geliyor. Yapılan projelerin satılamaması ve satışın olmaması da projelerin bitim hızın yavaşlamasına hatta tamamlanamaması olasılığını ortaya çıkarıyor. O yüzden Ankara’da lüks konut piyasasında bizler gibi faaliyet gösteren şirketlerin veya bu piyasaya girmeyi düşünen iş adamlarının çok iyi durum değerlendirmesi yapması gerekiyor.


Kentsel Dönüşüm Yasası ile birlikte dönüşüm projelerine başlandı. Siz bu gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?


Kentsel dönüşüm ülkemiz için son derece önemli bir proje. Çok büyük bir proje olması dolayısı ile de kendi içinde olumlu ve olumsuz sonuçları da beraberinde getiriyor. Kentsel dönüşüm olması gerektiği gibi bölge bölge yapılmaya başlanacak. Özellikle afet riski altında olan yerlerin kentsel dönüşüm ile yeniden yapılandırılması ve insanların daha güvenli çağdaş yapılarda yaşayacak olması yönünden çok olumlu bir sonuç ortaya çıkarıyor. Bu durum elbette sektöre de ciddi bir hareketlilik kazandıracak. Yalnız beni endişelendiren bir takım durumlar var ki o da bence bu konudaki en büyük handikapı oluşturuyor. Kentsel dönüşüm projesi özellikle afet riski olan yerlerde, eski binaları yıkıp, emsal değerlerini yükselterek yeni bir planlama ile konutlar üretmekti. Ama bakıyorum kentsel dönüşüm projesi adı altında boş arazilerin de emsalleri arttırılıp, imara açılıyor. Burada bir yanlışlık var. Bu projenin temel çıkış noktası bu değil ki, boş arazileri emsallerini artırarak konut üretimine açmak ne yazık ki rant oluşturuyor. Bundan ciddi anlamda rant sağlayan kesimler var.

Çevre ve Şehircilik Bakanımız Erdoğan Bayraktar, inşaat sektöründe çok ciddi birikimleri olan ve sektörde yaşanan problemleri çok iyi bilen; bu anlamda da Bakanlığın yetkisi dahilinde bir çok düzenlemeyi getirerek sektörümüze katkı sağlayan bir isim. Kentsel dönüm konusunda ki emeği ve kararlılığı da kesinlikle inkar edilemez. Bu yüzden gerek kentsel dönüşüm konusundaki boşlukları giderme gerekse inşaat sektörünün büyümesini artıracak önlemler ile ilgili yeni adımların atılacağına ilişkin inancımı koruyorum.


Sizce Türkiye ekonomisinin dünyadan görünümü nasıl?


Ben yaptığım yurt dışı gezilerinde Türkiye’nin imajının oldukça olumlu olduğunu görüyorum. îş dünyasının başarılı olması ve katma değer yaratması, mevcut siyasi konjonktür ile yakından ilgili. Bir ülkede siyasi istikrar olmaz ise o ülkede gelişen ve büyüyen bir ekonominin var olması çok zor. Şu anki mevcut hükümetimizin gerek yurt içi gerekse yurt dışındaki tutumlarını ve icraatlarını çok olumlu buluyorum. Bugün ülkemizin yurt dışında çok iyi bir imajı var, bunu sıkı sık gerçekleştirdiğimiz yurt dışı seyahatlerimizde daha net görüyoruz. Geçtiğimiz aylarda Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül ile Slovenya gezisine katılmıştık. Her iki ülkenin cumhurbaşkanları ve bürokratları nezdinde temsil edilen gezide, bize gösterilen saygı ve ilgi ülkemizin yurt dışındaki imajını gösterir nitelikteydi. Her iki ülkenin iş adamlarına ayrı ayrı masalar tahsis edilmiş, onların birbirleri ile tanışması sağlanmış, ticari birlikteliklerin oluşturulması için gerekli tüm imkânlar seferber edilmişti.


Yakın tarihte yaşanan global krizleri ülke olarak eğer iyi bir şekilde atlattıysak mevcut hükümetin ve Cumhurbaşkanımızın katkılarının çok büyük olduğu bir gerçektir. Kriz döneminde bizler iş adamları olarak yurt dışı pazarlarımızı farklı ülkelere kaydırabilmeyi başarabildiysek bunlarda onların katkısı çok büyük oldu. Çünkü gidilen her ülkede devletin vermiş olduğu bu manevi destek o ülkelerde iş adamlarının daha rahat çalışmasını ve daha sağlam iş birliktelikleri kurmasını sağladı.


Siz aynı zamanda sosyal sorumluluk projeleri içerisinde yer alan ve sivil toplum kuruluşlarında görevler üstlenen bir işadamısınız. Bu anlamda neler yapıyorsunuz? 


İnsan sosyal bir varlıktır, hayatını yalnız başına devam ettirmesi mümkün değildir, içinde yaşadığı toplumun daha iyi ve güzel olabilmesi için herkesin sorumluluk alması gerekir. Bu tür konularda yapılanlar aslında söylenmez ama örnek teşkil etmesi konusunda da fayda sağlayacağı kanısındayım. Gerek NFN İnşaat olarak gerekse bir işadamı olarak ben her dönem şartlarımızın el verdiği şekilde sosyal projeler içerisinde yer almaya özen gösteriyorum. Ankara Çayyolun’da Münevver Öztürk İlköğretim Okulu’nu yapıp Milli Eğitim Bakanlığı’na bağışladık. Yine Ankara Çayyolun’da Hacı Ahmet Öztürk Camisini yaparak Ankara Müftülüğü’ne bağışladık. Yine Ankara’da 2 bin m2 alan üzerine Ayşe Ana Sağlık Ocağı’nı yapıp Ankara 11 Sağlık Müdürlüğü’ne verdik. Adıyaman Dandırmaz İlköğretim Okulunu 2010 yılında restore ederek yeni hali ile Milli Eğitim Bakanlığı’na devrettik.


Aynı zamanda TÜGtAD (Türkiye Genç İşadamları Demeği) Yönetim Kurulu Üyesiyim. Biliyorsunuz yeni bir başkanlık seçimimiz oldu ve Genel Başkanımız Ali Yücelen oldu. Yeni başkammızla TÜGlAD’ın farklı bir sinerji ile hareket edip daha yararlı işlere imza atacağımız kanısındayım.


Bundan sonraki hedefler neler?


Biz NFN İnşaatolarak yurt dışında faaliyet göstermek amacı ile faaliyetlerimizi ürdürüyoruz. Gerek taahhüt gerekse özel yap sat projeleri gerçekleştirmek için Ortadoğu başta olmak üzere farklı bölgelerde girişimlerimiz sürüyor.


Yurt içinde yine Ankara’daki projelerimizin yanında İstanbul’da yeni bir proje ye başlama hedefindeyiz. Bu doğrultuda arazi araştırmalarımız devam ediyor. Sektörde arazi maliyetleri çok büyük bir unsur. Eğer uygun fiyatlarda vatandaşlarımızı konut sahibi yapmak istiyorsak, arazi maliyetlerinin ve emsallerin adil olması gerektiğini düşünüyorum. Birbirine bitişik iki arazinin birinin emsali diğerinin 2 katı olduğunu görüyoruz. Burada da ciddi bir rant söz konusu... Arsa maliyetleri ve emsaller konusunda yapılacak çalışmaların sektör için olumlu neticeler doğuracaktır. 

İŞ&YAŞAM


Geri Dön