Ahşap evlerin dünü ve bugünü..

İnşaat sektöründe ahşap sistemler üzerine faaliyet gösteren irili ufaklı bir çok şirket faaliyet gösteriyor.. bu şirketler kısmen yurtdışı patentli bir sisteme bağlı çalışıyor veya yapı sisteminde kullanılan bazı benzer ürünleri ahşap karkas, kagir, lamine vb. gibi farklı isimlerde taşıyıcı sistemi kısmen çelik, demir profil ve diğer yapı elemanları ile destekleyerek inşa ediyor..ve ahşap sistemi teknolojisine sadık bir şekilde uyguladığını da iddia ediyor.

Tabi yurtdışı orjinli olduğunu iddia eden bu şirketler daha çok o ülkelerin   Alman, İskandinav, Amerikan, Kanada vb- yaşam tarzı ve iklimine göre her şeyden önemlisi daha çok mimarisini öne çıkararak farklı amaçlarda yapılar inşa ediyorlar.
Tabi her şirket kendi vizyonu ve ticari değerlerine göre bir sisteme bağlı veya değil, çalışıyor.
Nasıl olsa burada bu sistem tanınmıyor deyip kendi kafasına göre inşa eden de var..kendim bir sistem buldum diyen de var.
Hülasa her işte olduğu gibi ahşap sistemi küçümseyip abur cubur tarzda uygulayan da var.. elhasılı kelam burası Türkiye, yerse!

Sonuçta bu şirketler ahşap yapılarda kullanılan ağacın kesim, kurutma veya ilaçlaması ile duvar, makas ve panel ölçülerini farklı tarzlarda biçimlendirerek ve kendi ölçülerine göre inşa ediyorlar.
Yani kurulumları farklı bu ahşap evlerin tamamen yapımcı şirketlerin etik değerlerine göre inşa edildiğini söyleyebiliriz.

Bu işin denetimi, statik hesapları ve ölçümlemelerinin doğru olup olmadığını
bilen ise ancak meslek erbabı haricinde bilen var mı..bu işin bir kontrol mekanizması var mı derseniz maalesef yok.
İşin kötü tarafı ahşap sistemi denetleyecek insanı yetiştirecek okul da yok.
Sonuçta belirli bir sistemi olan da var, olmayanda..açıkçası her yiğidin yoğurt yemesi farklı.
Tüm sektörlerde olduğu gibi bu sektörde de ticaretin etik kuralları geçerli.
Yıllar önce Bahçeşehir de zemin üstünden itibaren ahşap taşıyıcı uygulaması yapan bir projeyi gezerken panel duvarlar arasında ki ahşap taşıyıcıların ölçülerini ve ne kadar aralıkla yapıldığını satıcı arkadaşa sorduğumda, cevap benim için evlere şenlikti!
Satıcı, durdu düşündü.. ahşap dikmeleri duvarların arasına 2 mt arayla dikiyoruz dedi.
Halbuki ahşap sistem de panel duvarların arasına 40 cm de bir ahşap dikmelerin konulması gerektiğini bırakın satıcıyı, projeyi inşa eden şirketi bile bilmiyordu!

Geçen gün Karadeniz kıyısında bir ilçede eski eser bir evin restorasyonu için eski plana uygun şekilde çizilmiş bir ev planı için eski bir arkadaşım çıka geldi.

Planları incelerken evin alt katı ile üst kat duvarları oturmuyor..merdiven hesapları yanlış ve işin kötü tarafı alt ve üst planları birbirini tutmuyor!

İyi de planları baytar çizmiyor ki mimar çiziyor, iyimi!
Sil baştan planları düzelttik, yeniden kontrol edip düzenledik ve gönderdik.
Tabi evi de 2 ayda inşa ettik.
Sonuç olarak ülkemiz de 130.000 mimar-mühendis var.. 200 binde inşaat şirketi..ancak hala eski usul gidiyor bazı işler.
Allah belediyelere ve yatırımcılara sabır versin.

Eskiden teknoloji yoktu ama işi doğru yapmak ve mesleğe bir saygı vardı.
Bakınız eskiden ahşap evlerin üzerine taş veya kiremit konulurdu, şimdi ise 30 yıl garantili shinglela kaplanıyor.
Eskiden ahşap evlerin dış cephesi tahta ile kaplanırdı şimdi ise fibercement yanmayan, çürümeyen, bakım gerektirmeyen bir mamul- ile kaplanıyor.

Eskiden soba vardı, şimdi ısıtma-soğutma sistemi var.
Eskiden kurulum ustanın becerisine göre sıradan tahta kullanılırdı, şimdi ise fırınlanış, emprenye edilmiş ahşaplarla yapılıyor.
Eskiden elektrik tesisatı açıktan buatlı olarak yapılırdı, şimdi ise alev almayan slikonlu kablolamalar ve buatsız sistemle yapılıyor.
Eskiden ustanın terazisi ve göz kararı ile inşa edilirdi, şimdi her binanın statik hesapları mimar ve mühendislik hizmetleri ile inşa ediliyor.

Eskiden plan-proje yoktu, şimdi ise sadece hayal ettiğin evi söylüyorsun 3 ay sonra evi size anahtar teslim ediyorlar.
Yoksa yüzlerce yıldır bu ahşap evler nasıl ayakta duruyor dersiniz  
İyi haftalar.

HÜSEYİN KURU